Yavuz Hakan Tok's Blog, page 37

March 9, 2019

Günün Şarkısı 9 Mart 2019


Serhat – “Say Na Na Na”

Uzun süredir beklenen şarkı nihayet açıklandı. Serhat’ın bu yıl Eurovision Şarkı Yarışması’nda San Marino’yu temsil edeceği şarkının adı “Say Na Na Na”. Şarkı geçtiğimiz gün Cap Sounds etiketiyle tüm dünyada dijital platformlara servis edildi, aynı dakikalarda klibi de yayına verildi. Sözleri ve müziği Serhat'a ait şarkının aranjörü ise Johan Bejerholm.

Yıllardır Eurovision’a katılmadığımız için içimiz buruk olsa da Serhat tıpkı 2016’da olduğu gibi bu sene de yarışma heyecanına ortak olmamızı sağlıyor. Üstelik “Say Na Na Na”, Serhat’ın bir önceki yarışmadan edindiği deneyimlerle şekillendirilmiş, dolayısıyla yarışmada şansı çok daha yüksek bir proje. Proje diyorum çünkü şarkının kendisinden klibine, tanıtım çalışmalarından servis edilme biçimine dek her detayıyla Eurovision’un tüm dinamikleri göz önünde bulundurularak tasarlanmış bir iş bu. Eurovision “fan”larının şarkı açıklandığından beri yazıp çizdikleri de hedeflenen her şeyin yerini bulduğunu gösteriyor.

İlk dinleyişte akılda kalan, dile takılan, basit melodisi, tekrarlı ve sloganlı sözleriyle eğlenceli ve neşeli bir şarkı “Say Na Na Na”. Eurovision ortalamasında her zaman bir adım öndedir böylesi şarkılar. Dereceye giremeyenleri, yeterince puan alamayanları bile birer Eurovision klasiği olarak yıllarca unutulmaz, her partide çalınır, söylenir. Bu şarkının da böyle bir gücü var. Eurovision her zaman sürprizlerle doludur ve diğer finalist şarkıların tamamını dinleyip izlemeden “Say Na Na Na”nın şansı konusunda yorum yapmak şu an için erken olur. Ama şimdiden eğlenceli Eurovision klasikleri arasına gireceğini söyleyebilmek gayet mümkün.

Bununla birlikte bugüne dek yaptığı şarkılarla defalarca müzik Avrupa listelerine girmiş, bu konuda pek az Türk şarkıcısına nasip olmuş bir başarı kazanmış Serhat’ın Avrupa müzik piyasasının işleyişi ve Avrupalı müzik dinleyicisinin beğeni kriterleri kadar Eurovision dinamiklerini de iyi biliyor olması zaten tek başına büyük avantaj ve bu şarkı da bu avantajı yarışmada kolaylıkla şansa çevirebilir bu defa.

Bu arada şarkının dijital platformlarda yayımlanan teklisinde 1 değil, 2 değil, 9 farklı versiyon daha var. Önemli “dj”lere yaptırılmış farklı müzikal anlayışlarda 9 “remix”.

Şarkının içinde Türkçe olarak “1, 2, 3” denmesi ve klipte San Marino’yu gösteren yol işaretinin İstanbul’u da göstermesi gibi incelikler de Serhat’ın başka bir ülke adına yarışsa da kendi ülkesine yaptığı göndermeler olarak işe şık bir espri katmış.

Üç yıl önce yazdığım yazıda “Bu Sene Eurovision’da hepimiz San Marinoluyuz!” demiştim. Bize bir kez daha neredeyse unuttuğumuz Eurovision heyecanını yaşattığı ve yaşatacağı için Serhat’a hem teşekkür etmek hem de onu bir kere daha desteklemek boynumuzun borcu. O vakit “12 points go to San Marino!”
 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on March 09, 2019 02:29

March 8, 2019

Günün Şarkısı 8 Mart 2019


Emel Müftüoğlu – “Adım Kadın”

Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü. Her sene bugün sayısız slogan, klişe cümle, aforizma söylenir, paylaşılır, yazılar yazılır, görüşler bildirilir. Ama tüm bunlara eşlik edecek şarkımız azdır. Çünkü bir derdi olan şarkımız azdır.
İşte söz ve müziği Bora Ayanoğlu tarafından yazılan ve ilk kez 1972 yılında Hümeyra tarafından plak yapılan “Adım Kadın” o az sayıdaki “derdi olan” şarkılarımızdan biri.

Bora Ayanoğlu şu veya bu siyasi görüşün bayraktarlığına soyunmadan, toplumun derin yaralarına parmak basmış, onları incelikli bir dille şarkılara dökmüş bir şarkı yazarı. Bu şarkının onun tarafından yazılmış olması da bir tesadüf değil. “Fabrika Kızı”, “Recep”, “Rose Marie” gibi onun kaleminden benzer nitelikte nice şarkı var. “Adım Kadın” yaşadığımız toplumda kadının yeri ve konumuna, kadına bakış açısına dair maalesef bugün bile eskimemiş tespitler yapan ve tüm bunları bir kadının ağzından anlatan, benzeri bir daha yazılamamış nefis bir şarkı.

Şarkıyı Hümeyra’dan çok sonra ilk kez 2005 yılında “Başucu Şarkıları 2” adlı albümünde Zuhal Olcay seslendirmişti. 2008 yılında ise “Güldünya Şarkıları” adlı karma albümde Emel Müftüoğlu seslendirdi. Düzenleme ise Sinan Akçıl tarafından yapılmıştı.

Hürriyet gazetesinin “Güldünya” projesi, töre cinayetiyle öldürülen Güldünya Tören’den adını almıştı ve geliri Aile İçi Şiddet Acil Yardım Hattı’na aktarılmak üzere tasarlanmıştı. DMC etiketiyle yayımlanan albümde kadın şarkıcılar tarafından seslendirilmiş 14 şarkı yer alıyordu.

Şarkı zaten kısacık süresi içinde o kadar çok şey anlatıyor ki üzerine fazladan söz söylemeye hiç gerek yok. Şarkıda anlatılanların tarih olduğu günleri görebilmek ümidiyle, Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun!
 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on March 08, 2019 08:57

March 7, 2019

Günün Şarkısı 7 Mart 2019


Seden Gürel – “Sebebim Aşk”

Biz onu 1992’de yayımlanan ilk albümü “Bir Yudum Sevgi” ile bağrımıza bastık ama onun müzik geçmişi bir 12-13 yıl öncesine kadar gidiyordu aslında. 1979 yılında Liselerarası Müzik Yarışması’nda Kadıköy Anadolu Lisesi Orkestrası’nın solistti olarak kız solist dalında birincilik kazanmış, o yarışmadaki jüri üyelerinden biri olan Melih Kibar’la 1983 yılından itibaren çalışmaya başlamıştı. Bir dönem festivaller ve yarışmalarda boy gösterdi, sonrasında Sezen Aksu’nun vokalisti olarak tanındı ama ilk albümünü o günlerde evli olduğu Aykut Gürel’le birlikte yaptı. Mantar şapkası, bembeyaz kostümleri ve “Bum Bum” şarkısıyla Seden Gürel hayatımıza girdi ve uzun yıllar da popun baş köşelerinden birini tuttu.

Seden Gürel’in ‘90’lar albümleri güzeldir ama 2000’ler albümleri de bir başka güzeldir. ‘90’lardan 2000’lere geçerken müziğin, kültürün, hayatın değişimine şarkılarını ve kendisini uydurabilmiş, hatta yer yer alternatif bir çizgiye de kayarak bugünleri o günlerden görmüştür.

Seden Gürel sonra gitti. Bir yere gitmedi ama müzikten gitti. Son albümü “Nefes”in üzerinden 11 yıl geçti ama onun müziğe dönmeyi hiç niyeti yok. Bize de bu şahane şarkıcının eski şarkılarını döndürüp dinlemek düşüyor çaresiz.

“Sebebim Aşk”, “Adana Ağıdı” diye de bilinen Ermenice bir ağıda Sibel Alaş’ın yazdığı Türkçe sözlerle oluşturulmuş bir şarkı. Düzenlemesi de Aykut Gürel tarafından yapılmış. Seden Gürel’in 2004'te İrem Records etiketiyle yayımlanan “Bir Kadın Şarkı Söylüyor” albümünün çıkış şarkısıydı. Bir katliamı anlatması sebebiyle Ermeniler için manevi değeri olan ağıdın bir aşk şarkısına dönüştürülmesi o dönem eleştirilmişti ama işin o kısmı müziğe (ve de aşka) nereden ve nasıl baktığınızla ilgili olarak tartışmaya açık tabii.

Seden Gürel’i özledik mi, özledik. Bu şarkı onun kariyerinin doruk noktalarından biri mi, biri. "Her nerede yaşıyor ve yaşatılıyorsa", Seden (artık Gürel değil tabii) Kutlubay’a da bir selam olsun.        
 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on March 07, 2019 11:56

March 6, 2019

Günün Şarkısı 6 Mart 2019


Kaos Köksal Ft. Kalben – “Bugün Ölemem”

Kaos Köksal, 90’ların MTV kuşağından geliyor. Ailesinden geleneksel Batı Avrupa hafif müziği dinleyerek yetişmiş, gençliğinde Britanyalı Rock gruplarıyla besteciliğe heveslenmiş ve nihayetinde İstanbul alaturkasıyla müziğini harmanlamış.

Bunlar resmi profilinde Kaos Köksal’ı tanıtan cümleler. Okuyunca ister istemez merak ediyorsunuz ortaya ne çıkmış peki diye. İşte onun cevabını da Kaos Köksal’ın geçtiğimiz günlerde Garaj Müzik etiketiyle yayımlanan teklisi veriyor.

Şarkının adı “Bugün Ölemem”. Sözleri Kaos Köksal’a ait şarkının beste ve düzenlemesi ise Kaos Köksal ve Ozan Çanak tarafından yapılmış. Şarkıda Kaos Köksal’a Kalben de sesiyle eşlik ediyor.  

Popüler müzik, tıpkı moda gibi dönem dönem eskiye dönüyor. Bu ara ‘80’lerde bir furyaya dönüşmüş elektronik müziğin çeşitli biçimleri, çeşitli adlarla yeniden moda. Gerçi ‘80’lerde Türkiye’de o furyaya ayak uydurabilen pek olmamıştı ama bugünün “synth pop”unun Türk usulü örnekleri ziyadesiyle yapılır oldu. “Bugün Ölemem” tam da oralarda dolaşıyor.  

İyi bir başlangıç, farklı ve dikkat çekici bir şarkı; Kalben’in sesini böylesi bir şarkı da duymak işin “bonus”u. Ben kendi adıma Kaos Köksal’ın bundan sonra yapacaklarının takipçisi olacağım.
 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on March 06, 2019 12:32

March 5, 2019

Günün Şarkısı 5 Mart 2019


Okay Barış – “Onursuz Olabilir Aşk”

“Onno Tunç, Aysel Gürel, Attila Özdemiroğlu filan hep burada biliyor musunuz? Onlarla birlikte çalışıyoruz biz. Sezen Hanım hiçbiriyle vedalaşmamış ki…”
Böyle demişti Okay Barış yaptığımız röportajın bir yerlerinde. Tüylerim diken diken olmuştu. Sezen Aksu’nun stüdyosu Lonca’daydık. Okay Barış’la ilk defa tanışıyorduk. Röportaj bittiğinde kayıt cihazını kapatmıştım ama biz hâlâ ağız ağıza vermiş konuşuyorduk. En sonunda Sezen haber gönderdi “Bahçeye gelsinler artık yanımıza,” diye; nasıl daldıysak sohbete artık.

O günlerde Okay Barış “Beter Ol” teklisini yeni çıkarmıştı. Bir yandan Sezen Aksu dâhil bir dolu isme düzenleme yaparken, bir yandan da kendi yazdığı şarkılara çalışıyordu. Sonra bir gün Sezen ona “Ben sana albüm yapacağım,” dedi. Yıllar sonra ilk kez, tıpkı zamanında Aşkın’a, Levent’e yaptığı gibi baştanbaşa Sezen Aksu prodüksiyonu bir albüm. Doğrusu, yıllar sonra Sezen tekrar böyle bir işe soyunduysa ancak Okay gibi biri için soyunurdu; şaşırmamıştım.  

İşte o albüm, “Artık Sevilmiyor Böyle” geçtiğimiz günlerde SN Müzik etiketiyle piyasaya çıktı. Albümün çıkış şarkısı ise “Onursuz Olabilir Aşk” oldu.
Söz ve müziği Sezen Aksu’ya ait bu şarkı, isminden de anlaşıldığı üzere vakti zamanında “Yeter ki Onursuz Olmasın Aşk” diye saydıran kadının / adamın süngüsünün düşmesinin hikâyesi. Müzikal yapı çok farklı; o anlamda iki şarkı birbirinin devamı sayılmaz ama sözlerin, daha doğrusu sözleri edenin tekamülüne şahitlik etmek çok sarsıcı. Hiçbir şey aynı kalmıyor iken insan niye değişmesin ki? Kim hiç değişmediğini iddia edebilir ki?

Okay Barış’ın şarkının düzenlemesini yaparken Onno Tunç ve Attila Özdemiroğlu’nu, tam da bu yazının başındaki cümlede söylediği gibi yanında hissettiği o kadar belli ki. Şarkının içinde küçük, zarif selamlar var ikisine de. Öte yandan şarkıcı olarak da Okay’ın o pürüzlü ve acıtıcı sesinin şarkıya katkısı müthiş.

Şarkıda illa ki kusur aramak gerekirse, en vurucu kısmı olan o son dörtlüğü bir tekrar daha duymak isterdim. Çok ani bitiyor ve yarım kalmışlık hissi bırakıyor sanki. 

Başından sonuna gık demeden dinlenebilecek, her şarkısından ayrı bir tat, keyif, öğreti alınabilecek ve dahası iyi söz, zengin melodi, oya gibi işlenmiş düzenlemelerle kulaklarınıza bayram ettirecek bir albümün sadece fragmanı aslında bu şarkı. Devamı albümde.      
 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on March 05, 2019 09:48

March 4, 2019

Günün Şarkısı 4 Mart 2019


Oytun Karanacak – “Hezeyan”

Oytun Karanacak ismini bugüne dek besteci olarak duyduk hep. Murat Dalkılıç’ın “Neyleyim İstanbul’u?” ve “Saltanat”, Bengü’nün “Çetele” şarkıları kendi kulvarında hem eli yüzü düzgün hem de ticari işler olarak hafızamıza yer eden Oytun Karanacak bestelerinden bazıları. DMC’nin açtığı YouTube kanalı Ev Yapımı Müzik’te 2 yıldan bu yana çeşitli kayıtları yayınlanan Karanacak, sonunda ilk teklisiyle karşımıza çıktı.

Enteresan bir biçimde kendine ait bir şarkıyla çıkış yapmamış Oytun Karanacak. Türkçe sözleri Duygu Merzifonluoğlu tarafından yazılan “Hezeyan”, İranlı besteci ve şarkıcı Morteza Pashaei’nin bir bestesi. Pashaei 2014 yılında henüz 30 yaşındayken mide kanserinden hayata veda etmiş. Geride bıraktığı şarkıları şöyle bir dinlediğinizde Türk müziğine çok benzeyen, kulağımıza çok yatkın melodiler duyuyorsunuz. Farsça zaten nerede duysanız şiir gibi tınlıyor.

Şarkı gayet iyi adapte edilmiş, Batuhan Fırat tarafından gayet güzel düzenlenmiş ve iyi bir Türkçe pop şarkısı oluvermiş. Oytun Karanacak da temiz şarkıcılığı ile şarkıyı parlatıyor. İlk teklisi olduğu düşünüldüğünde Oytun işe bir adım önde başlıyor. Bakalım devamı nasıl gelecek?    
 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on March 04, 2019 09:22

March 3, 2019

Günün Şarkısı 3 Mart 2019


Müslüm Gürses – “Sana Benziyor”

Ülkede yaşayan herkes hayatının bir yerinde Müslüm Gürses’in sesi ve şarkılarıyla tanışmıştır. Ve Müslüm Gürses deyince de o dönemi, o şarkıları aklına gelir önce. Tabii Gürses’in sayısız albümü olduğu yetmezmiş gibi bir de sayısız albümü sayısız farklı kapaklı, defalarca yeniden basıldığı için hangi albüm gerçekte ne zaman çıkmış, hangi şarkısı hangi döneme denk gelir pek detaylı da bilinmez.  

Benim için ‘80’lerin ortasıdır Müslüm Gürses. İlk aldığım plağı 1984’te çıkan “Yaranamadım”dır. Ardından ‘85’te “Güldür Yüzümü”, ‘86’da “Küskünüm”, 87’de “Sevda Yolu” diye gider. Çocukluğumda arabeski Orhan Gencebay ve Neşe Karaböcek şarkılarıyla tanımış ve bilmişken, Müslüm’le yolum biraz daha geç kesişmiş nedense.

“Sana Benziyor”, “Yaranamadım” albümünün şarkılarından biri. Sözleri Hamza Dekeli, Bestesi Uğur Bayar’a (plakta Bayer yazar) ait bu şarkının düzenlemesi de Uğur Bayar imzalı. Henüz Müslüm Gürses’in sesini bütün bütüne ağzının içine hapsetmediği, daha temiz ve net şarkı söylediği dönem. Alaturka kemanların alıp götürdüğü düzenlemenin altını dolduran bas gitarın yürüyüşü, vurmalıların dolgunluğu, baştan başa canlı kaydın o zamanın teknik imkânlarına rağmen pırıl pırıl tınlaması filan fevkaladenin fevkinde. Keşke sekiz kanallı stüdyolara geri dönsek diye düşünmeden edemiyor insan (ki dijital platformlardaki kayıt orijinal plak kaydı kadar parlak değil ne yazık.)

Ha bir de zamanında arabesk deyip burun kıvırdığımız bu ve bunun gibi pek çok şarkının kulağa bugünün popundan daha pop gelmesi de ayrı mesele.

Bugün Müslüm Gürses’in ölüm yıldönümü. Bu ayrıcalıklı, nevi şahsına münhasır, özel adamı, en sevdiğim şarkılarından bitiyle anmak istedim. Ruhu şâd olsun.
 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on March 03, 2019 03:21

March 2, 2019

Günün Şarkısı 2 Mart 2019

Çamur – “Seni İçtim”



Halk müziği, alaturka ve arabeski “rock” müziğe meze yapan çok. Ama “rock” müziği halk müziği, alaturka ve arabeske meze yapan bir tek Çamur var. Ve bunu alabildiğine dürüst, yalansız, dolansız yapıyor. Bu yüzden başından beri sevdim Çamur’u. İnsanı ilk dinleyişte yakalayan efkârlı melodilerini, bıçkın şarkı sözlerini…

Çamur ilk albümünü 2006’da yayımladıktan sonra dağılmış, solist ve şarkı yazarı Murat Ak, Çamur ruhunu solo olarak devam ettirmişti. Sonra Çağatay Kadı ve Murat Ak tekrar bir araya geldiler ve 2017’de bir 45’lik yayımladılar. Derken 2018 Nisan ayında Çamur’un ikinci albümü “Bünye Meselesi”, Arpej Yapım etiketiyle piyasaya çıktı.

“Bünye Meselesi” albümünün ikinci klibi “Seni İçtim” ise geçtiğimiz günlerde servis edildi. “Seni İçtim” söz ve müziği Murat Ak’a ait bir şarkı. Düzenleme Çağatay Kadı tarafından yapılmış.

Barış Mançoları, Ahmet Kayaları, Müslüm Gürsesleri, Cem Karacaları filan “cover” yapa yapa bitiremeyenlere nispet, Çamur o janrda yeni şarkılar üretiyor. Geçmişte keşfedilmiş, denenmiş formülleri, o zenginlik ve çeşitliliği bugünün çöllerinden geçiriyor. “Seni İçtim” de böyle bir şarkı. İçinde has arabesk tadı da var, Anadolu-pop tadı da… Ama taklit değil, yapay değil, suyunun suyu değil, bohem hiç değil. Çamur’un kıymetini bilmek lazım.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on March 02, 2019 07:59

March 1, 2019

Günün Şarkısı 1 Mart 2019


Can Bonomo – “Bardak Taşıyor”

2017’de yayımlanan “Kâinat Sustu”dan bu yana Can Bonomo cephesinden ses gelmiyordu. Başından bu yana her bir albümünde müziğinin üstüne bir şeyler koyarak ilerleyen Bonomo’nun “Ruhum Belâ” adını verdiği yeni albümü eli kulağında iken albümden ilk tekli “Bardak Taşıyor” geçtiğimiz günlerde Avrupa Müzik etiketiyle yayımlandı.

“Bardak Taşıyor”, söz ve müziği Can Bonomo’ya ait bir şarkı, düzenleme ise her zaman olduğu gibi yine Can Saban tarafından yapılmış.

Her bakımdan tipik bir Can Bonomo şarkısı “Bardak Taşıyor”. İçinde eğlence de var, dram da, şiir de var, tiyatro da… Yine Can Bonomo’dan başkasının yazamayacağı türden bir şarkı. Şahane bir bas gitar yürüyüşünün üstüne gümbür gümbür vurmalılar, ince ince yerel tınılar, ateşi harlayan gitarlar ve trompet.   

Bir gün Türkiye’de Anrew Lloyd Webber tarzı bir müzikal yapılacak olsa, onu en iyi Can Bonomo bestelermiş gibi gelir hep bana. Bunu ta Eurovision şarkısı “Love Me Back”ten bu yana düşünürüm. “Bardak Taşıyor” bir kez aynı düşünceyi düşürdü aklıma.
 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on March 01, 2019 06:36

February 28, 2019

Günün Şarkısı 28 Şubat 2019


Aşkın Nur Yengi & Harun Kolçak – “Yeniden”

Yıl 1987. Onları ilk kez 20 Şubat gecesi yapılan Eurovision Şarkı Yarışması Türkiye finalinde görüyoruz. Daha doğrusu öncesinde Sezen Aksu’nun arkasında Aşkın’ı vokal yaparken, Harun’u da hem vokal yapıp hem bas gitar çalarken görmüşlüğümüz var ama bu defa bir ikili olarak birlikte bir Onno Tunç bestesi söylüyorlar. O yıl TRT’nin yarışma için sipariş verdiği bestecilerden biri Onno Tunç ve herkes onun Sezen Aksu’nun söyleyeceği bir şarkıyla katılmasını beklerken o bir sürpriz yapıp orkestrasındaki bu iki genci çıkarıyor yarışmaya.

İkili finalde dereceye giremiyor. Aradan aylar geçiyor ve 25 Temmuz gecesi Kuşadası’nda yapılan Altın Güvercin Şarkı Yarışmasında Aşkın ve Harun ikilisi bu defa sözlerini Sezen Aksu’nun yazdığı, bestesini Uğur Başar’ın yaptığı bir başka şarkıyla yarışıyorlar. Hatta yarışmakla kalmayıp geceyi birincilikle bitiriyorlar.

Henüz ikisi de tanınmamış. Aşkın’ın adı gazete ve dergilerde, hatta televizyonda bir gün sonra ekrana getirilen yarışmanın banttan yayınında bile Aşkım diye yazılıyor.

Bu şarkı o dönem yarışma şarkılarının yer aldığı bir albümde Sembol Plak etiketiyle sadece kaset formatında yayımlanmış ve arşivlerde kalmıştı. Ta ki Harun Kolçak’ın 1998 yılında yayımlanan “Teslim Oldum” adlı albümünde ikili şarkıyı yeniden seslendirene kadar. Tabii artık ikisi de tecrübeli birer şarkıcıydı ve o versiyonda ilk versiyondaki acemilik yoktu. Neyse ki artık ilk versiyon da dijital platformlarda bulunabiliyor.

Uzun bir süredir ara verilen Kuşadası Altın Güvercin Şarkı Yarışması bu yıl yeniden yapılacakmış. Bu güzel haberi bu şarkıyla kutlamak istedim zira bu yarışmadan Türk popunda daha sonra birer yıldız olarak bağrımıza basacağımız birçok şarkıcının yolu geçti zamanında. Fatih Erkoç, Kayahan, Emel Müftüoğlu, Candan Erçetin, Sertab Erener, Oya – Bora ikilisi, Ayşegül Aldinç, Aşkın Nur Yengi, Harun Kolçak ve daha niceleri…
Bu seneki yarışma bize kimleri kazandırır onu şimdiden bilemeyiz ama böylesi yarışmalar müziğe her zaman taze kan getirir, getirmiştir, orası kesin.
 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on February 28, 2019 11:26

Yavuz Hakan Tok's Blog

Yavuz Hakan Tok
Yavuz Hakan Tok isn't a Goodreads Author (yet), but they do have a blog, so here are some recent posts imported from their feed.
Follow Yavuz Hakan Tok's blog with rss.