Cengiz Çandar's Blog, page 19
September 30, 2025
ABD’de şok! Hükümet resmen kapandı
ABD’de federal hükümet, yeni mali yıl başlamadan önce Kongre’nin geçici bütçe tasarısını onaylayamaması nedeniyle kapandı. 750 bin çalışan maaşsız kaldı.
Ülkede salı gece yarısı itibarıyla 2025 mali yılı sona ererken, federal hükümete finansman sağlayacak bütçe üzerinde anlaşmaya varılamadı.
Federal kamu kuruluşlarının faaliyetlerini sürdürmesini sağlayacak geçici bir bütçe tasarısının Kongre’den geçememesi, 2019’dan bu yana ilk kez hükümetin kapanmasına yol açtı.
ABD’de yeni mali yılın başlamasına saatler kala Senato, hem Demokratların hem de Cumhuriyetçilerin sunduğu geçici bütçe tasarılarını onaylamadı.
Senatörler, hükümete finansman sağlanmasını ve yaklaşık 1 trilyon dolarlık sağlık hizmetleri düzenlemesini içeren Demokratların desteklediği tasarıyı reddederken, Cumhuriyetçilerin desteklediği tasarı da yeniden oylamaya sunulsa da gerekli oy sayısına ulaşamadı.
ABD Temsilciler Meclisi, 19 Eylül’de federal hükümete 21 Kasım’a kadar finansman sağlanmasını öngören geçici bütçe tasarısını onaylamıştı ancak senato, Cumhuriyetçilerin sunduğu tasarıya onay vermemişti.
Demokratlar, sağlık sigortası sübvansiyonlarının süresinin uzatılmasını ve Medicaid kesintilerinin geri alınmasını talep ederken Cumhuriyetçilerin tasarısına destek vermeyi reddetmişti. Cumhuriyetçiler ise mevcut harcama düzeylerinde herhangi bir değişiklik içermeyen bir geçici bütçe tasarısında ısrar olmuştu.
ABD Başkanı Donald Trump, salı günü yaptığı açıklamada, federal hükümetin muhtemelen kapanacağını, bu durumda çok sayıda çalışanı işten çıkarabileceklerini ifade etmişti.
ABD Kongresi Bütçe Ofisi (CBO), federal hükümetin kapanması halinde yaklaşık 750 bin çalışanın ücretsiz izne çıkarılabileceği tahmininde bulunmuştu.
FEDERAL HÜKÜMETİN KAPANMASI NE ANLAMA GELİYOR?
Amerikan kanunlarına göre Kongre, 1 Ekim’de başlayıp 30 Eylül’de sona eren mali yıl için bütçeyi onaylayamazsa aranın geçici bütçelerle kapatılması gerekiyor.
Geçici bir bütçenin de kabul edilemediği dönemlerde federal hükümet, harcama yetkisini kaybederek temel hizmetler dışındaki tüm faaliyetlerine ara veriyor.
Bu süreçte, “temel” olmayan hizmetlerde görevli kamu çalışanları ücretsiz izne çıkarılırken, ABD ordusu, istihbarat kurumları, kamu hastaneleri, havaalanları ve hapishanelerde görevli personel çalışmaya devam ediyor.
“Temel personel” kategorisinde yer alan bu çalışanlar, kapanma dönemlerindeki maaşlarını genellikle Kongre yeni bir bütçe geçirene kadar alamıyor.
HÜKÜMET EN SON TRUMP’IN İLK BAŞKANLIK DÖNEMİNDE KAPANMIŞTI
Sorumlu Federal Bütçe Komitesi verilerine göre, 1981’den bu yana üç gün veya daha kısa süreli 10 kapanma yaşanırken, federal hükümetin operasyonlarını ciddi şekilde etkileyen 4 uzun süreli kapanma oldu.
Ülkede en son “kapanma” ABD Başkanı Donald Trump’ın ilk döneminde yaşanmıştı.
Trump’ın Meksika duvarı için finansman içermeyen geçici bütçe tasarısını imzalamama restiyle ortaya çıkan bütçe krizi, Demokratların geri adım atmaması sonrasında federal hükümetin kısmen kapanmasıyla sonuçlanmıştı.
Aralık 2018’de başlayarak Ocak 2019’da biten 35 günlük kapanma, ABD tarihinin en uzun süreli hükümet kapanması olmuştu. (AA)
ABD’de şok! Hükümet resmen kapandı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Bakan Kurum’dan sosyal konut paylaşımı: 500 bin yeni konut için TOKİ hazırlıklarımız tamam
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, TOKİ’nin İlk Evim Projesi kapsamında yapımını tamamladığı Muğla’nın Seydikemer ilçesindeki sosyal konutların görüntülerini paylaştı. Bakan Kurum yıl sonunda başlayacak 500 bin yeni sosyal konut projesine yönelik mesajında, “Niyazi kardeşimizin, Güllü ablamızın heyecanına, mutluluğuna bakar mısınız? Bu mutluluğu tüm vatandaşlarımızın gözünde görmek için, 500.000 yeni konut için TOKİ ile hazırlıklarımız tamam” ifadelerini kullandı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), 100 bin Sosyal Konut ve İlk Evim projeleri kapsamında Muğla’da 4 bin 900 konutu tamamlandı, 1.941 konutun ise inşası sürüyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Seydikemer ilçesinde yeni konutlarına yerleşmeye hazırlanan vatandaşların görüntülerini sosyal medya hesabından paylaştı. Bakan Kurum mesajında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duyurduğu 500 bin konutluk ‘Yüzyılın Konut Projesi’ne dikkat çekti: Burası İlk Evim projesiyle hayata geçirdiğimiz Fethiye Seydikemer TOKİ evleri. Niyazi kardeşimizin, Güllü ablamızın heyecanına, mutluluğuna bakar mısınız? Bu mutluluğu tüm vatandaşlarımızın gözünde görmek için, 500.000 yeni konut için TOKİ ile hazırlıklarımız tamam.”

“ARTIK BU EVLERDEN BİR TANESİNDE BİZ OLACAĞIZ”
Görüntülerde yer alan hak sahibi Zeynep Yıldız, başvuru sürecini şu sözlerle anlattı: Müracaatı ‘çıkmaz ama bakalım belki bir şans olur’ düşüncesiyle yaptık. Sonra ‘gerçek kişi biz miyiz, isim benzerliği mi?’ dedik. Kesinleştikten sonra ‘teslimi olur mu, olmaz mı?’ gibi endişelerimiz oldu. Ama binaların inşaatı başladığında, ‘tamam artık yapılıyor; bu evlerin bir tanesinde biz olacağız artık’ dedik. Eve girdiğimizde her şey yerli yerinde konumlandırılmış, en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş olduğunu gördük. Devlet ödeme imkanlarını da ayarlamış. Düşük ve orta gelirli demiş. Kira ödeme imkanından daha düşük bir miktarda ödemeler, taksitlendirmeler yapıldı. Gerçekten hani çerez parası niyetine diyebileceğimiz şekilde ödemeleri kolay. Konutlar, yaşadığımız eve göre lüks olarak yapılmış. Bu bizi çok sevindiriyor.
“SAĞLAMLIK DEDİĞİMİZDE AKLA İLK GELEN TOKİ”
İnşaat işçisi Niyazi Tamgaç ise kurada isimlerinin çıktığını duyduğu an çok mutlu olduğunu belirterek, “O gün inşaatta çalışıyordum. Arkadaşlar haber verdi, sevinçten işi yarım bırakıp koşarak eve geldim. Görür görmez sevinçten gözlerimden yaş aktı. Hala ev sahibi olduğuma inanmıyorum. Nasibimizde vardı çıktı” dedi. TOKİ evlerinin sağlam olduğu için güven duyduğunu vurgulayan Tamgaç, “İnşaatta ömrüm geçtiği için bilgi sahibiyim. Sağlamlık konusunda olsun, kullanılan beton, demir, işçilik, denetim olsun, çok güven veriyor. Deprem, sağlamlık dediğimizde akla ilk gelen TOKİ oluyor” ifadelerini kullandı. Oğlu Miraç Efe Tamgaç ise “Parkı, sarı kaydırağı beğendim. Biz buraya taşınalım, her akşam geleceğim oyun oynayacağım” dedi. Diğer bir hak sahibi Güllü Avcı da, “Başka yerde deprem olduğunda TOKİ binalarının yıkılmadığını gördük. Onun için karar verdik. Adımı orada gördüğümde bayılmak üzereydim. Çok heyecanlandım, çok sevindim. Allah herkese nasip etsin. Hayalimizin de üstünde bir şeyle karşılaştık. TOKİ’nin devamını istiyoruz. Bütün köylerde de olsun istiyoruz” diyerek mutluluğunu paylaştı.
BUGÜNE KADAR 1 MİLYON 740 BİN SOSYAL KONUT İNŞA EDİLDİ
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 50 Bin Sosyal Konut, 100 Bin Sosyal Konut, 13 Eylül 2022’de başlatılan “250 Bin Sosyal Konut Projesi/ İlk Evim, Evim Arsa/ İlk Evim İş Yeri” projeleri ile dar gelirli vatandaşlara güvenli barınma imkanı sağladı.
Türkiye genelinde bugüne kadar TOKİ eliyle 1 milyon 740 bin sosyal konut inşa edildi. 280 bin sosyal konutun inşası devam ediyor. Yıl sonunda ise 500 bin konutluk ‘Yüzyılın Konut Projesi’ hayata geçirilecek. Türkiye tarihinin en büyük sosyal konut seferberliği olacak proje ile 81 ilde vatandaşların çok daha uygun fiyatlarla konuta ulaşımı kolaylaşacak.
Bakan Kurum’dan sosyal konut paylaşımı: 500 bin yeni konut için TOKİ hazırlıklarımız tamam yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
TOKİ’den büyük fırsat! İstanbul, Ankara ve 46 ilde konut ve iş yerleri satışta
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), aralarında İstanbul ve Ankara’nın da bulunduğu 48 ildeki 509 taşınmazı açık artırma yöntemiyle satışa çıkaracak. Konutlara yüzde 25 peşinatla 72 ay vade, iş yerlerine ise 60 aya kadar taksit imkânı tanıyacak.
AA muhabirinin TOKİ yetkililerinden aldığı bilgiye göre kurum, 48 ilde mülkiyetinde bulunan 509 taşınmazın 15-16 Ekim’de satışı için ihaleye çıkmaya hazırlanıyor.
Açık artırma yöntemiyle yapılacak ihalede, Şanlıurfa, Mardin, Adana, Kırklareli, Kocaeli, İzmir, Aydın, Antalya, Burdur, Kütahya, Eskişehir, Kırıkkale, Ankara, Aksaray, Çankırı, Kayseri, Kırşehir, Konya, Yozgat, Amasya, Kastamonu, Ordu, Bayburt, Sivas, Erzincan, Erzurum, Ardahan, Kars, Edirne, İstanbul, Yalova, Balıkesir, Çanakkale, Muğla, Denizli, Isparta, Afyonkarahisar, Düzce, Karaman, Nevşehir, Zonguldak, Rize, Trabzon, Hatay, Gaziantep, Diyarbakır, Van ve Ağrı’da bulunan 509 ev ve iş yeri satışa sunulacak.
Açık artırmada taşınmazlar, ihale üzerinde kalan isteklinin talebine göre peşin ya da vadeli satılacak
Alıcılar, konutlara yüzde 25 peşinat 72 ay vade, iş yerlerine ise yüzde 30 peşinat 60 ay vadeyle sahip olabilecek
Açık artırmalar, Ankara ve İstanbul’daki salonlarda fiziki katılımla ve internet üzerinden çevrim içi yapılacak.
Taşınmazların satışları için yapılacak açık artırmalar, konutlar için 15 Ekim Çarşamba, iş yerleri için de 16 Ekim Perşembe günü saat 10.30’da iki ayrı oturum halinde Bilkent Otel ve Konferans Merkezi ile TOKİ İstanbul hizmet binasında gerçekleştirilecek.
Öte yandan, istekliler “www.emlakmuzayede.com.tr” adresi üzerinden de teklif verebilecek.
Satışa ilişkin detaylı bilgiye “www.toki.gov.tr” ile “www.emlakmuzayede.com.tr” internet adresinden ve “0212 608 15 00” numaralı telefondan ulaşılabilecek. (AA)
TOKİ’den büyük fırsat! İstanbul, Ankara ve 46 ilde konut ve iş yerleri satışta yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
TÜİK işsizlik rakamlarını açıkladı
TÜİK’e göre işsizlik oranı ağustosta yüzde 8,5’e yükseldi. Genç işsizlik yüzde 16’yı bulurken, kadın işsizliği yüzde 22,7’ye ulaştı. Uzmanlar iş gücü piyasasında alarm zillerinin çaldığını söylüyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ağustos ayına ilişkin iş gücü istatistiklerini açıkladı.
Buna göre, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaş grubundaki işsiz sayısı, ağustosta bir önceki aya kıyasla 168 bin artışla 3 milyon 44 bin kişi olarak belirlendi. İşsizlik oranı da 0,4 puan artarak yüzde 8,5 seviyesinde gerçekleşti.
İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 6,8, kadınlarda yüzde 11,6 olarak tahmin edildi.
Söz konusu ayda, 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfustaki işsizlik oranı, bir önceki aya göre 0,8 puan yükselişle yüzde 16 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı erkeklerde yüzde 12,4, kadınlarda yüzde 22,7 olarak hesaplandı.
TÜİK, bazı aylara ilişkin verilerde revizyona gitti.
Buna göre, 2023-2025 dönemi mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranları şöyle:

Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam edilenlerin sayısı, ağustosta bir önceki aya kıyasla 208 bin kişi artarak 32 milyon 829 bin kişiye ulaştı. İstihdam oranı 0,3 puan artışla yüzde 49,4 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 66,6 iken kadınlarda yüzde 32,6 olarak kayıtlara geçti.
Mevsim etkisinden arındırılmış iş gücü ağustosta bir önceki aya göre 376 bin kişi artarak 35 milyon 873 bin kişiye çıktı. İş gücüne katılma oranı da 0,6 puan yükselişle yüzde 54 olarak belirlendi. İş gücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71,5 iken kadınlarda yüzde 36,9 olarak hesaplandı.
İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi, ağustosta bir önceki aya göre 0,7 saat azalarak 41,8 saat oldu.
Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel iş gücü ve işsizlerden oluşan atıl iş gücü oranı, ağustosta aylık bazda 0,1 puan artarak yüzde 29,7’ye yükseldi. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 19,3 iken işsiz ve potansiyel iş gücünün bütünleşik oranı yüzde 20,2 olarak tahmin edildi.
Ağustos ayına ilişkin mevsim etkilerinden arındırılmış temel iş gücü göstergeleri şöyle:

(AA)
TÜİK işsizlik rakamlarını açıkladı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Binlerce yıl öncesine ait! Hatay’da insan ayak izi bulundu
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Hatay’daki Tell Kurdu Höyük’te yürütülen kazılarda milattan önce 5200’e tarihlenen tabakalarda 5 insan ayak izinin tespit edildiğini açıklandı.
Bakan Ersoy, NSosyal hesabındaki paylaşımında, Anadolu’da 7 bin yıl önce atılan adımların yeniden gün yüzüne çıkarıldığını ifade etti.
Hatay Reyhanlı Karahüyük’teki Tell Kurdu Höyük kazılarında çok ender rastlanan bir keşfe imza attıklarını belirten Ersoy, şunları kaydetti:
“Milattan önce 5200’e, Ubeyd Dönemi’ne tarihlenen tabakalarda 5 insan ayak izi tespit edildi. Yağmurla ıslanmış çamurun üzerinde yürüyen insanlara ait bu izler, binlerce yıl öncesinden bize ulaşan eşsiz bir tanıklık sunuyor. Geleceğe Miras Projemiz ile 60 yılda yapılanı 4 yılda başarma kararlılığıyla, geçmişin izlerini geleceğe taşımaya, Türkiye’nin tarihi mirasını korumaya, keşfetmeye ve dünyaya tanıtmaya devam ediyoruz.”
Nadir rastlanan buluntular arasında yer alıyor
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, 21 Ağustos 2025’te 8564 açmasında yapılan çalışmalarda gün ışığına çıkarılan ayak izlerinin, yoğun yağmura veya suya maruz kalmış çamurlu dolgu tabakasında yürüyen bireylere ait olduğu belirlendi.
Anadolu arkeolojisinde nadir rastlanan buluntular arasında kabul edilen bu keşif, dönemin sosyal ve kültürel yaşamına dair önemli ipuçları sunuyor. (AA)
Binlerce yıl öncesine ait! Hatay’da insan ayak izi bulundu yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
İspanya’dan İsrail’e 6,6 milyon avroluk şok hamle!
İspanya İçişleri Bakanlığı, jandarmaya mermi tedarik edecek İsrailli şirketle olan 6,6 milyon avroluk sözleşmeyi feshetti.
İspanya hükümeti, Gazze’deki soykırıma karşı acil önlemler içeren ve Filistin halkına destek için 23 Eylül’deki Bakanlar Kurulunda aldığı İsrail’e yaptırım kararlarını uygulamaya başladı.
İspanya devlet televizyonu RTVE, İçişleri Bakanlığının jandarma için İsrail mermisi satın alma sözleşmelerinin “yerine getirilmesinin imkansız olması nedeniyle” feshedilmesi sürecine başladığını duyurdu.
İçişleri Bakanlığı kaynak ve belgelerine dayandırılarak verilen haberde, İspanya’da Guardian Homeland Security S.A. tarafından temsil edilen İsrailli IMI Systems LTD şirketinden 6,6 milyon avro değerinde 9×19 milimetre mermi satın alımının feshedilmesine ilişkin belgelerin imzalandığı bildirildi.
Verilen bilgilerde, bunun, İçişleri Bakanlığının İsrailli şirketlerle bağlantılı yürürlükte olan ve feshedilen son sözleşme olduğu kaydedildi.
FİLİSTİN TOPRAKLARINDAKİ YASA DIŞI İŞGALDEN KAR ELDE EDEN İSRAİLLİ ŞİRKETLER SORUŞTURULACAK
Öte yandan, Sosyal Haklar, Tüketim ve 2030 Ajandası Bakanlığı da İsrail’in işgal ettiği Filistin topraklarından İspanya’ya gelen mal veya hizmetlerin reklamını yapan şirketleri araştıracağını açıkladı.
Bakanlıktan İspanyol basınına verilen bilgilerde, hükümetin İsrail’e yaptırım kararları arasında olan, “hem Filistin’deki yasa dışı İsrail yerleşimlerinden çıkarılan ürünlerin hem de buralarda sağlanan hizmetlerin reklamının İspanya’da yasaklanması” maddesine göre hareket edildiği belirtildi.
Filistin topraklarındaki yasa dışı işgalden kar elde ettiği iddia edilen İsrailli şirketleri soruşturacak olan İspanya’daki Sosyal Haklar, Tüketim ve 2030 Ajandası Bakanlığının, bunu yapmak için, Birleşmiş Milletler Özel Raportörü Francesca Albanese’nin temmuzda yayımlanan “İşgal Ekonomisinden Soykırım Ekonomisine” başlıklı raporundaki bilgileri de kullanacağı ifade edildi. (AA)
İspanya’dan İsrail’e 6,6 milyon avroluk şok hamle! yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
İsrail, 24 saatte Gazze’ye 160’tan fazla hava saldırısı düzenledi
İsrail ordusu soykırıma devam ettiği Gazze’ye son 24 saatte 160’tan fazla hava saldırısı düzenledi.
ABD Başkanı Donald Trump’ın açıkladığı plan tartışılırken, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları artarak devam ediyor.
Gazze kentini işgal için kara saldırısı başlatan İsrail ordusu, bölgeye yönelik hava bombardımanlarını sürdürüyor.
Kara ve hava saldırıları, açlık ve katliamlara rağmen topraklarını terk etmek istemeyen yaklaşık 500 bin Filistinlinin sığındığı Gazze kentinde yoğunlaşıyor.
İsrail ordusu, açlığa ve saldırılara rağmen Gazze kentinde kalmayı sürdüren Filistinlileri katliamlarla güneye göç etmeye zorluyor.
İsrail ordusu, Gazze kentinin yanı sıra Gazze Şeridi’nin orta ve güney kesimlerinde de saldırılarını sürdürüyor.
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, son 24 saatte Gazze Şeridi’ne 160’tan fazla hava saldırısı düzenlediği belirtildi.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlediği saldırılarda en az 66 bin 55 Filistinli hayatını kaybetti, 168 bin 346 kişi de yaralandı. (AA)
İsrail, 24 saatte Gazze’ye 160’tan fazla hava saldırısı düzenledi yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
MSB’den Doğu Akdeniz’deki insani yardım faaliyetlerine ilişkin açıklama
Milli Savunma Bakanlığı (MSB), ihtiyaç duyulması halinde Doğu Akdeniz’deki insani yardım faaliyetlerine katkı sağlayacaklarını açıkladı.
Bakanlığın NSosyal hesabından yapılan açıklamada, Türkiye’nin uluslararası hukuk ve insani değerler çerçevesinde, halihazırda Doğu Akdeniz’de seyreden sivil gemilerle gerçekleştirilen insani yardım faaliyetlerinin güvenli şekilde yürütülmesini yakından takip ettiği belirtildi.
Açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
“Bu kapsamda, bölgede çeşitli eğitim ve faaliyetlerde rutin çalışmalarını sürdüren gemilerimiz ile arama kurtarma kabiliyetimiz, ihtiyaç duyulması halinde ilgili kurumlarımız ve uluslararası taraflarla koordinasyon içinde insani yardım görevlerine katkı sağlayacaktır. Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi insani değerlerin korunması ve masum sivillerin güvenliği için her yerde ve her koşulda üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye devam edecektir.” (AA)
MSB’den Doğu Akdeniz’deki insani yardım faaliyetlerine ilişkin açıklama yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
İsrail Başbakanı Netanyahu: Gazze işgali sürecek
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD Başkanı Trump’ın Gazze planına göre, ülkesinin Gazze’nin çoğu bölgesindeki işgalinin devam edeceğini ve bağımsız Filistin devleti kurulmayacağını ileri sürdü.
Netanyahu, ABD merkezli X sosyal medya hesabından Trump ile görüşmesini değerlendirdiği paylaşımında, “Hamas’ın İsrail’i köşeye sıkıştırmasındansa, Hamas’ı köşeye sıkıştırdıklarını” ifade etti.
Netanyahu, “Dünya, Arap ve İslam aleminin Hamas’a, İsrail’in Trump ile hazırladıkları şartları kabul etmesi için baskı yaptığını” öne sürdü.
Trump’ın Beyaz Saray’da açıkladığı Gazze ateşkes ve esir takası planına değinen Netanyahu, plana göre, “Gazze Şeridi’ndeki tüm İsrailli esirlerin serbest kalacağını buna karşın İsrail’in Gazze’nin çoğundaki işgalinin devam edeceğini” savundu.
Trump’ın planına göre “Filistin devletinin kurulmasının” kesinlikle gerçekleşmeyeceğini ileri süren Netanyahu, ne Trump’ın ne kendisinin böyle bir şey açıklamadığını dile getirdi.
Netanyahu, Trump’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu konuşmasında, Filistin’i devlet olarak tanıyan ülkeleri eleştirdiğine de işaret etti.
İSRAİLLİ BAKAN, NETANYAHU’NUN TRUMP’IN GAZZE PLANINI KABUL ETMESİNİ “TRAJEDİ” OLARAK NİTELEDİ
İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Amerikan X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından yaptığı yazılı açıklamada Trump’ın Gazze planını kabul etmesi nedeniyle Netanyahu’yu eleştirdi.
“Oslo Anlaşması’nın prangalarından kurtulma fırsatının kaçırıldığını” savunan Smotrich, bunun “diplomatik başarısızlık” olduğunu ileri sürdü.
Smotrich, Trump’ın planının kendileri için “göz yaşlarıyla sonlanacağını” ve İsrail’in ilerde Gazze’de “yeniden savaşmak zorunda kalacağını” savundu.
Netanyahu’nun Gazze planını kabul etmesini eleştiren Smotrich, bu adımı “gerçek vizyondan yoksun bir liderliğin trajedisi” olarak nitelendirdi.
Smotrich’in başını çektiği bazı aşırı sağcı İsrailli bakanlar, Gazze’nin tamamen işgal edilmesini, buradaki Filistinlilerin “gönüllü göç” adı altında başka ülkelere sürülmesini talep ediyor.
İsrailli aşırı sağcı bakanlar ayrıca Gazze topraklarının gasbedilerek buralara yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinin inşa edilmesini ve gaspçı İsraillilerin yerleştirilmesini istiyor. (AA)
İsrail Başbakanı Netanyahu: Gazze işgali sürecek yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
ABD hükümeti kapanmanın eşiğinde! Saatler kaldı, anlaşma yok
ABD’de 2026 mali yılının başlamasına bir günden az süre kala, Kongre’de bütçe üzerinde uzlaşma sağlanamaması federal hükümetin kapanma riskini artırdı. En son kapanma 35 gün sürmüştü…
Ülkede yerel saatle bu gece yarısı 2025 mali yılı sona ererken, Cumhuriyetçiler ve Demokratlar federal hükümete finansman sağlayacak bütçe konusunda henüz anlaşmaya varamadı.
Kongre’deki Demokrat ve Cumhuriyetçi liderler, bütçe konusunda görüşmek üzere dün ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya gelse de taraflar kendi pozisyonlarından geri adım atmaya niyetli görünmüyor.
ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, dünkü görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, “Bence bir kapanmaya doğru gidiyoruz çünkü Demokratlar doğru olanı yapmıyor. Umarım fikirlerini değiştirirler, ama göreceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Senato Azınlık Lideri Demokrat Chuck Schumer de aralarında hala büyük farklılık olduğuna işaret ederek, “Kapanma olup olmayacağı Cumhuriyetçilere bağlı.” ifadelerini kullandı.
Temsilciler Meclisi, 19 Eylül’de federal hükümete 21 Kasım’a kadar finansman sağlanmasını öngören bütçe tasarısını onaylamıştı. Ancak Senato, Cumhuriyetçilerin sunduğu tasarıya onay vermemişti.
Demokratlar, sağlık sigortası sübvansiyonlarının süresinin uzatılmasını ve Medicaid kesintilerinin geri alınmasını talep ederken, Amerikalıların sağlık hizmetlerine erişimini zorlaştıracağı gerekçesiyle Cumhuriyetçilerin tasarısına destek vermeyi reddediyor. Cumhuriyetçiler ise herhangi bir taviz vermeye yanaşmıyor.
Cumhuriyetçilerin Kongre’nin her iki kanadını kontrol etse de Senato’da bütçe tasarısını geçirmek için gerekli 60 oya sahip olmaması, Demokratlara pazarlık gücü kazandırıyor.
Bütçe tasarısı üzerinde uzlaşma sağlanamaması halinde ABD’de federal hükümetin 2019’dan bu yana ilk kez kapanma ihtimali bulunuyor.
HÜKÜMETİN KAPANMASI NE ANLAMA GELİYOR?
Amerikan kanunlarına göre Kongre, 1 Ekim’de başlayıp 30 Eylül’de sona eren mali yıl için bütçeyi onaylayamazsa aranın geçici bütçelerle kapatılması gerekiyor.
Geçici bütçenin de onaylanamadığı dönemlerde harcama yetkisini kaybeden federal kurumlar, geçici olarak faaliyetlerini durduruyor.
Bu durum, mali yıl başlamadan hükümete fon sağlayacak bir yasanın geçirilmemesi halinde federal hükümetin operasyonlarının çoğunun durması anlamına geliyor.
Söz konusu durum tam anlamıyla bir ekonomik kriz oluşturmasa da ABD’de yaşamın federal hükümetle etkileşimde olduğu birçok bölümünde aksama yaşanması riski taşıyor.
BİRÇOK HİZMET AKSAYABİLİR
Bu süreçte kamu çalışanları zorunlu izne çıkarılırken, ABD ordusu, Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ve Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) gibi istihbarat kurumları, kamu hastanelerinde çalışan doktor ve hemşireler, havaalanları ve hapishanelerdeki güvenlik görevlileri gibi kamu çalışanları görevlerine devam ediyor.
“Temel” personel kategorisinde yer alan bu çalışanlar, kapanma dönemlerindeki maaşlarını genellikle Kongre yeni bir bütçe geçirene kadar alamıyor.
Her federal kurum, önceki kapanmalarda yayınlanan, Yönetim ve Bütçe Ofisi (OMB) tarafından koordine edilen yönergeleri izleyerek kendi kapanma planını izliyor. Planlar, ödenekler geri alınana kadar hangi hükümet faaliyetlerinin devam edemeyeceğini belirliyor.
Önceki kapanmalarda, sınır güvenliği, hastanede tıbbi bakım, hava trafik kontrolü, kolluk kuvvetleri ve enerji şebekesi bakımı gibi hizmetler temel hizmetler arasında bulunurken, Sosyal Güvenlik, Medicare ve Medicaid gibi ödemeler devam ediyor.
Bütçeden bağımsız olarak ücretlerle finanse edilen göçmenlik hizmetleri gibi alanlar kapanmadan etkilenmiyor.
Federal hükümetin kapanması bazı kamu hizmetlerinde ise aksamalara yol açabiliyor. Çevre ve gıda denetimleri etkilenirken, fabrikalardaki denetimler geçici olarak durabiliyor.
Ayrıca, ulusal parklar kapanırken, çöp birikmeleri olabiliyor. Hava seyahati alanında ise hava trafik kontrolörleri ve güvenlik görevlileri ödemesiz çalıştığı için gecikmeler ve uçuş iptalleri yaşanabiliyor.
Hükümetin kapanması ekonomik verilerin açıklanmasını da etkiliyor.
Çalışma İstatistikleri Bürosu’nun kapanma durumunda devreye girecek acil durum planına göre, bu süreçte yayımlanması planlanan ekonomik veriler açıklanmayacak. Bu da piyasaların yakından takip ettiği, cuma günü açıklanması beklenen tarım dışı istihdam verisinin yayımlanmayacağı anlamına geliyor.
EN UZUN KAPANMA 35 GÜN SÜRDÜ
Sorumlu Federal Bütçe Komitesi verilerine göre, 1981’den bu yana üç gün veya daha kısa süreli 10 kapanma yaşanırken, federal hükümetin operasyonlarını ciddi şekilde etkileyen uzun süreli 4 kapanma oldu.
Federal hükümetin operasyonlarını ciddi şekilde etkileyen kapanmalardan ilk ikisi 1995-1996 yıllarında eski ABD Başkanı Bill Clinton döneminde meydana gelirken, toplam 26 gün sürdü. Üçüncüsü ise Barack Obama dönemindeki 16 günlük kapanma oldu.
Ülkede en son kapanma ABD Başkanı Donald Trump’ın ilk döneminde gerçekleşti.
Trump’ın Meksika duvarı için finansman içermeyen geçici bütçe tasarısını imzalamayacağı restiyle ortaya çıkan bütçe krizi, Demokratların geri adım atmaması sonrasında federal hükümetin kısmen kapanmasıyla sonuçlandı.
Aralık 2018’de başlayarak Ocak 2019’da biten 35 günlük kapanma, ABD tarihinin en uzun süreli kapanması olarak dikkati çekti.
KAPANMALAR EKONOMİYE DE MALİYET GETİRİYOR
Kapanmaların ekonomik etkilerine ilişkin tahminler farklılık gösterse de kapanmanın tasarruf sağlamak yerine maliyet yaratma eğiliminde olduğu belirtiliyor.
Acil durum planlarının uygulanmasının maliyeti, kapanma sırasında tahsil edilemeyen ücretler, kapanma sırasında çalışmaya devam eden federal çalışanların maaşlarını geriye dönük olarak alması gibi etkenler potansiyel tasarrufları ortadan kaldırıyor.
ABD Kongresi Bütçe Ofisi (CBO), 2018-2019 kapanmasının Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’yı (GSYH) toplam 11 milyar dolar azalttığını ve bunun 3 milyar dolarının geri kazanılmayacağını tahmin ediyor.
CBO, daha uzun süreli kapatmaların, işletmelerin federal izin ve sertifikalar alamaması veya federal kredilere erişememesi nedeniyle özel sektör yatırımlarını ve istihdam kararlarını olumsuz etkilediğini de belirtiyor.
Senato’nun 2019’daki bir raporuna göre, 2013, 2018 ve 2019 yıllarında yaşanan kapanmaların vergi mükelleflerinin yaklaşık 4 milyar dolarının boşa harcandığını öne sürüyor.
KAPANMA TEMERRÜDE GÖRE DAHA AZ “YIKICI”
Federal hükümetin kapanması ile temerrüde düşmesi zaman zaman karıştırılıyor. Kapanmada, hükümet hizmetlerini yerine getiren çalışanlara ve yüklenicilere geçici olarak ödeme yapılması durdurulurken, temerrütte çok daha geniş bir kesim ödeme alamıyor.
Temerrütte, hükümet yasal borç limitini aşması dolayısıyla alacaklılarına ödeme yapamıyor. Tüm hükümet harcamaları, zorunlu ödemeler, borçların faizi ve ABD tahvil sahiplerine yapılan ödemeler dahil, federal hükümetin tüm ödemeleri riske giriyor.
Hükümetin kapanması yıkıcı olsa da hükümetin temerrüde düşmesinin “felaketle” sonuçlanabileceği belirtiliyor.
Mali gücün zayıfladığının bir göstergesi olan temerrüt, finansal piyasalarda ciddi istikrarsızlığa yol açabiliyor.
Hükümetin temerrüde düşmesi, borçlanma maliyetlerini artırmak, kredi notunun düşmesi gibi olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. (AA)
ABD hükümeti kapanmanın eşiğinde! Saatler kaldı, anlaşma yok yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Cengiz Çandar's Blog
- Cengiz Çandar's profile
- 6 followers

