Cengiz Çandar's Blog, page 16
October 4, 2025
130 yıl önceki Osmanlı Suriye’sinden etkileyici manzaralar
Yaklaşık 130 yıl önce Hicaz Demiryolu’nun inşa sürecinde Osmanlı yönetimindeki Suriye’yi fotoğraflarla anlatan Sultan II. Abdülhamid Dönemi Suriye kitabı Demirören Yayınları tarafından yayımlandı. Yıldız Fotoğraf Albümleri’nden özel olarak derlenmiş 200 siyah-beyaz ve renklendirilmiş fotoğrafın yer aldığı albüm, Suriye’nin kültürel mirası ve sosyolojik geçmişine vurgu yapan önemli bir belge niteliğinde.
TÜGE GÖÇLÜ – HARUN ŞAHBAZOĞLU/ KitapSanat
Proje direktörlüğünü Bedri Gökalp’in üstlendiği, Osmanlı dönemi Suriye’sine ait fotoğrafları içeren Sultan II. Abdülhamid Dönemi Suriye kitabı, prestijli koleksiyon kitapları yayımlayan Demirören Yayınları tarafından tarih meraklılarının ilgisine sunuldu. Türkçe, İngilizce ve Arapça metinlerle hazırlandığı belirtilen kitapta Sultan II. Abdülhamid dönemine ait Yıldız Fotoğraf Albümleri’nden özel olarak derlenen 200’e yakın siyah beyaz fotoğraf yer alıyor. Bu fotoğraflar dönemin renklerine sadık kalınarak renklendirildi. Halep’ten Şam’a, Golan Tepeleri’nden Lazkiye’ye kadar Suriye’nin dört bir yanını kapsayan fotoğraflar; Halep tren istasyonu, Hicaz Demiryolu, Şam Üniversitesi gibi önemli mimari yapılar ile gündelik hayattan kesitleri içeriyor.

SAV: SURİYE’NİN MİRASINA DAİR ÖNEMLİ BELGE
Dr. Murat Şan (Arkeolog): “Kitap, Suriye’nin kültürel mirası ve sosyolojik geçmişine vurgu yapan yönüyle öne çıkıyor. Belli dönemlerde şehirler, yapılar, hatta insanlar fiziksel değişim ve dönüşüme uğruyor. Suriye yakın zamanlarda çok şey yaşamış bir yer. Maalesef kültürel mirası da bunlardan etkileniyor. Geçmişe günümüze arada o köprüyü sağlayan kültürel miras; yaşanmışlıklarıyla geçmişte varılan yapılar ne yazık ki son dönemlerde yaşanan bazı olaylar nedeniyle zarar gördü. İşte bu özel kitap bize günümüzden yaklaşık 130 yıl öncesine ait dönemin fotoğraflarını sunuyor. Kitapta Hicaz Demiryolu’ndan Osmanlı mimarisine, toplum yaşamına kadar birçok önemli ayrıntı yer alıyor.”
Suriye’nin aynı zamanda Helenistik bir geçmişi var. Günümüzden yüzlerce yıl önce başlayan bu medeniyet birikimi Osmanlı döneminde de Suriye’nin önemli bir merkez haline gelmesini sağlamıştı. Bu fotoğraflar bize Suriye’nin sadece fiziksel değil, kültürel hafızasına dair de güçlü ipuçları veriyor.
Süleymaniye Külliyesi ve Halep’teki Osmaniye Külliyesi gibi yapıların fotoğrafları var. Bunlar Osmanlı devletinin son derece değer atfettiği yapılar. 19’uncu yüzyılın sonlarındaki halkın olaylara olan tanıklığını da gösteriyor. Aynı zamanda Şam’daki Emevi Camii, önemli türbeler, Hz. Yuşa’ya atfedilen türbe başta olmak üzere çok sayıda yapıdan kare görmek mümkün. Bunun günümüzle geçmiş arasındaki karşılaştırmasını rahatlıkla yapabiliyoruz.”
İMPARATORLUĞU DIŞARIYA ANLATMA KAYGISI
Sav: “Sultan II. Abdülhamid döneminde bir imparatorluk anlatısı var. Hicaz Demiryolu, Buradan kutsal topraklara giden bir hat. O dönemde bu hattın inşa edilmesi aynı zamanda batı merkezli olan dünyaya bir imparatorluk anlatısı niteliğinde. Bir imparator olarak Abdülhamid’in böyle bir kaygısı da varmış olmalı. Bununla birlikte bir imparatorluk sadece siyasi, ekonomik ya da askeri yapısıyla değil, görselliğiyle de bir güçtür. Trenle beraber bu durum da ortadan kalkıyor. Bu da iletişimin daha hızlı olmasını ve kuvvetlenmesini sağlıyor. Bunun bir benzeri de imparatorluğa dışarıdan tanıtmak. Özellikle de yeni kıtada, yani ABD başta olmak üzere Avrupa’nın hatlarında da tanıtma gayreti var. Yeni keşiflerin fotoğraf vasıtasıyla kendini dışarıya tanıtma çabasını gösteriyor. Sultan II. Abdülhamid’in imparatorluğunu dış dünyaya tanıtma gayreti de var. Demirören Yayınları tarafından yayımlanmış kıymetli bir çalışma. Yaklaşık 200 fotoğraftan oluşan Sultan II. Abdülhamid Dönemi Suriye albümü Yıldız Albümleri’nden alınan fotoğraflardan oluşuyor. Bu fotoğraflar dönemin hem mimarisini hem de sosyal hayatını yansıtıyor. Bu nedenle kitabın arşivsel değeri çok yüksek.”
GÖKALP: II. ABDÜLHAMİD’İN ARŞİV VİZYONU
Bedri Gökalp (Demirören Yayınları Proje Direktörü): “Şam ve çevresi, Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçasıydı. İslam medeniyetinin çok katmanlı hafızasını taşıyan, kelimenin tam anlamıyla bir tarih coğrafyası. Sultan II. Abdülhamid döneminde arşiv ve vizyonuyla kayıt altına alınmış görsel mirasın bugün yeniden gün yüzüne çıkması büyük bir kazanç olarak görülüyor. Biz de Demirören Yayınları olarak bu mirasın bir parçası olan ‘Sultan II. Abdülhamid Dönemi Suriye’ kitabındaki fotoğrafları, zamanın izini süren bir bakış açısıyla seçtik. Bu kitabın tarih ve fotoğraf meraklısı için arşivsel ve estetik bir vizyonu var. Biz bu kitapla, sadece fotoğrafları değil, aynı zamanda tarihi, kültürel ve sosyal bağlamı içinde ele alarak hazırladık.”
130 yıl önceki Osmanlı Suriye’sinden etkileyici manzaralar yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
October 3, 2025
Bakanı Şimşek: Enflasyonun ana eğilimi dezenflasyonun süreceğine işaret ediyor
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, eylülde yüksek gerçekleşen aylık enflasyonda gıda fiyatlarının belirleyici olduğunu, enflasyonun ana eğiliminin dezenflasyonun süreceğine işaret ettiğini aktardı.
Şimşek, NSosyal hesabından, eylül ayı enflasyon verilerine ilişkin paylaşım yaptı.
Enflasyondaki eğilimin sebeplerine işaret eden Şimşek, “Eylülde yüksek gerçekleşen aylık enflasyonda, gıda fiyatları belirleyici oldu. Zirai don ve kuraklık kaynaklı gıda enflasyonu, uzun dönem eylül ayı ortalamasının 3 puan üzerinde gerçekleşti ve aylık enflasyona 1,1 puan katkı yaptı.” değerlendirmesinde bulundu.
Şimşek, okulların başladığı eylülde eğitim grubu ve ilgili diğer kalemlerin aylık enflasyona yaklaşık 0,7 puan katkıda bulunduğuna değinerek, şunları kaydetti:
“Enflasyonun ana eğilimi, dezenflasyonun süreceğine işaret ediyor. Dönemsel etkilerin azalması ve uyguladığımız arz yönlü politikalarla, program önceliğimiz olan dezenflasyonun devamını sağlayacağız.” (AA)
Bakanı Şimşek: Enflasyonun ana eğilimi dezenflasyonun süreceğine işaret ediyor yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
DMM’den Minguzzi’nin katillerinin engelli raporu aldığı iddiasına ilişkin açıklama
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Mattia Ahmet Minguzzi’nin öldürülmesine ilişkin davada “katile engelli raporu verildi” iddiasının doğru olmadığını açıkladı.
DMM’nin NSosyal hesabından yapılan açıklamada, bazı sosyal medya hesaplarından, merhum Minguzzi’nin hayatını kaybettiği olayla ilgili “katile engelli raporu verildi” şeklinde servis edilen iddiaların, kamuoyunu manipüle etmeye ve devlet kurumlarını itibarsızlaştırmaya yönelik dezenformasyon kampanyasının ürünü olduğu belirtildi.
Adli Tıp Kurumunca düzenlenen 7 Mayıs tarihli raporda, sanığın “nitelikli kasten adam öldürme fiilinin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olduğu”nun tespit edildiği bilgisine yer verilen açıklamada, failin Türk Ceza Kanunu uyarınca cezalandırılmasına engel teşkil edecek herhangi bir psikolojik veya fiziksel eksikliğinin bulunmadığı aktarıldı.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Buna karşılık sanık avukatı tarafından dosyaya sunulan belge, cinayetten önce alınmış bir ‘kaynaştırma raporu’ olup ‘engellilik raporu’ niteliği taşımamaktadır. Dolayısıyla failin ceza ehliyetini ortadan kaldıran bir durum yoktur. Sosyal medyada dolaşıma sokulan iddialar asılsızdır ve kamuoyunu yanıltmaya yöneliktir. Halkı yanıltıcı bilgileri alenen yayma fiili, Türk Ceza Kanunu’nun 217/A maddesi kapsamında suçtur. Devlet kurumlarını ve yargı organlarını hedef alan asılsız paylaşımlara itibar edilmemesi önemle rica olunur.” (AA)
DMM’den Minguzzi’nin katillerinin engelli raporu aldığı iddiasına ilişkin açıklama yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
TVF’den büyük destek! 100 milyon doları aştı
Türkiye girişimcilik ekosistemini desteklemek için Türkiye Varlık Fonu (TVF) tarafından kurulan Türkiye Teknoloji Fonu, son iki senede 10’dan fazla fona toplam 100 milyon doları aşan yatırım taahhüdünde bulundu.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, TVF çatısı altında 2023’te kurulan ve Türkiye’deki girişim ekosistemini geliştirmeyi, dünya çapında önde gelen girişim sermayesi fonlarını ve girişimcileri ülkeye çekmeyi hedefleyen TTF, ülkenin teknoloji temelli kalkınma vizyonuna katkı sağlamaya devam ediyor.
TTF, Türkiye’deki girişimcilere yatırım yapan fonları destekleyerek, girişimcilik ekosisteminin kurumsallaşmasına katkıda bulunuyor. Bu sayede Türkiye’deki sermaye piyasalarının derinleşmesi ve uluslararası ölçekte rekabet edebilen teknoloji şirketlerinin gelişimi teşvik ediliyor.
Yatırım stratejisini Türkiye merkezli girişim şirketlerine odaklayan TTF, kuruluş yeri, araştırma-geliştirme faaliyetleri ya da yönetim ve teknik ekip yapısı itibarıyla Türkiye ile güçlü bağları bulunan şirketlere yatırım yapan fonlara destek veriyor.
Bu yaklaşım, yerli girişimlerin küresel pazarlara açılmasını sağlarken, sürdürülebilir bir inovasyon kültürünün oluşmasına da katkı sunuyor.
10’DAN FAZLA FONA 100 MİLYON DOLARI AŞAN YATIRIM TAAHHÜDÜ
Bugün itibarıyla 10’dan fazla fona 100 milyon doları aşan yatırım taahhüdünde bulunan TTF, yalnızca finansman sağlamakla kalmıyor, yönetişim, stratejik gelişim ve büyüme odaklı desteklerle girişimcilere bütüncül bir değer önerisi sunuyor.
TVF’nin yurt içindeki stratejik yatırımlarına kaynak sağlama ve finansal piyasalarda iyileşme ve derinleşmeyi destekleme hedefi, TTF ile teknoloji ve inovasyon alanında daha da somutlaşıyor.
YATIRIM YAPILAN FONLARIN ARASINDA ULUSLARARASI ALANDA TANINAN FONLAR DA MEVCUT
TTF, girişim sermayesi ekosisteminin gelişimine hız kazandırıyor ve teknoloji tabanlı girişimlerin küresel ölçekte rekabet gücünü artırıyor.
TTF programında destek verilen fonlar, yalnızca Türkiye’de yatırımı olan girişim sermayesi ve özel sermaye fonlarıyla sınırlı kalmıyor, uluslararası alanda tanınmış köklü fonları da kapsıyor.
Hem Türkiye için uzun vadeli stratejik getiriler sağlayan hem de Türkiye girişimcilik ekosistemi için katalizör görevi üstlenen TTF, bu sayede Türkiye’nin yüksek katma değerli teknoloji üreten ve ihraç eden bir ekonomiye dönüşümüne katkı sağlıyor. (AA)
TVF’den büyük destek! 100 milyon doları aştı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
BM: Gazze’de on binlerce Filistinli büyük bedeller ödüyor
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi’nde on binlerce Filistinlinin büyük bedeller ödeyerek sürekli göçe zorlandığını açıkladı.
UNRWA’nın ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından yapılan açıklamada, İsrail’in 7 Ekim 2023’ten beri abluka altında tutarak bombaladığı Gazze’deki zorunlu göçe dikkati çekildi.
Gazze’de zorlu insani koşullarda on binlerce Filistinlinin büyük bedeller ödeyerek sürekli tekrarlanan göçlere maruz kaldığı aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Filistinli aileler, sürekli olarak büyük bedeller ödeyerek evlerini terk etmeye mecbur bırakılıyor. Tabii bölgede yiyecek, su ve güvenliğe erişim ise oldukça kısıtlı.”
Gazze Şeridi’nde ateşkesin derhal sağlanmasına ihtiyaç olduğu vurgulanan açıklamada, Gazze’deki Filistin halkının acılarının hafifletilmesi için insani yardımların ulaşımına yönelik engellerin son bulması çağrısında bulunuldu.
GAZZE “AÇLIKTAN” ÖLÜYOR
İsrail’in saldırıları ve insani yardım girişini kısıtlayan sıkı ablukası altındaki Gazze Şeridi, açlığın yayıldığı, su, ilaç, tıbbi gereçler ve hijyen malzemesinin bulunamadığı insani felaketi yaşıyor.
Başta çocuklar olmak üzere, Gazze Şeridi’nde açlık nedeniyle ölümler artıyor. Yerel ve uluslararası çevreler, İsrail’in “açlığı ve susuzluğu silah olarak” kullandığını belirtiyor.
Sivil altyapıyı da tahrip ederek Gazze’nin yüzde 88’ini yıkan İsrail ordusu, sürgün emirleriyle yerinden ettiği Filistinlileri sık sık barındıkları bölgelerde hedef alıyor.
Nüfusu yaklaşık 2,3 milyon olan Gazze’de İsrail saldırıları ve sürgün emirleriyle yerinden edilenlerin sayısının 2 milyona ulaştığı, çok sayıda kişinin defalarca yerinden edildiği belirtiliyor.
Temel malzemelerden yoksun şekilde yerinden edilen Filistinliler, derme çatma çadırlarda veya aşırı kalabalıklar içinde hijyen malzemelerinin eksikliğinde lavaboların bile yetersiz olduğu, bulaşıcı hastalıkların yayıldığı okullarda hayatta kalmaya çalışıyor.
İsrail ordusu ise günlük düzenlediği saldırılarla yerinden edilenlerin çadırlarını ve barındığı sivil noktaları bombalıyor. (AA)
BM: Gazze’de on binlerce Filistinli büyük bedeller ödüyor yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
AKOM uyardı! İstanbullular dikkat
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM), kent genelinde bugün öğle saatlerinden itibaren kuvvetli gök gürültülü sağanağın ve lodosun etkili olacağını açıkladı.
AKOM’dan yapılan açıklamada, sabah görülen hafif yağışların, öğle saatlerinden sonra etkisini artıracağı ve akşama kadar kuvvetli rüzgarla birlikte yer yer kuvvetli gök gürültülü sağanak geçişlerinin yaşanacağı kaydedildi.
Sıcaklıkların 23 derece civarında seyredeceği belirtilen açıklamada, İstanbul başta olmak üzere yurdun batı bölgelerinin, Orta Akdeniz üzerinden gelen alçak basınç sisteminin etkisi altına gireceği vurgulandı.
Açıklamada, kentte bu sistemin pazar sabahına kadar etkili olmasının beklendiği aktarılarak, şu ifadelere yer verildi:
“Bugün sabah saatlerinde parçalı bulutlu başlayan hava, öğle saatlerinden itibaren şiddetini artıracak, yağışlarla birlikte gök gürültülü sağanağa dönecek. Akşam saat 22.00’ye kadar sürmesi beklenen yağışlarda, metrekareye 10 ila 20 kilogram su düşeceği öngörülüyor. Rüzgarın lodos yönünden saatte 15 ile 45 kilometre hızla eseceği, zaman zaman sert ve kuvvetlice hissedileceği bildirildi. Cumartesi gününün de yağışlı olması beklenirken, pazar sabah saatlerinden itibaren yağışların yerini güneşli havaya bırakması bekleniyor.” (AA)
AKOM uyardı! İstanbullular dikkat yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Boğaziçi Film Festivali başvuru süresi uzatıldı
Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı tarafından bu yıl 13. kez düzenlenecek “Boğaziçi Film Festivali’nin ulusal ve uluslararası film yarışma başvuruları uzatıldı. Son gün 5 Ekim.
Vakıftan yapılan açıklamaya göre, festival 7-14 Kasım’da sinemaseverlerle buluşacak.
Türkiye ve dünya sinemasından seçkin örneklerin gösterimleri, ustalık sınıfları ve söyleşileriyle seyircilerini ağırlayacak festivalin, ulusal ve uluslararası film yarışma kategorilerine başvurular, 5 Ekim’e kadar uzatıldı.
Bu yıl 4 ayrı kategoride başvuruların kabul edileceği festivalde, Ulusal Uzun Metraj, Uluslararası Uzun Metraj, Kısa Film ve Ulusal Belgesel Film yarışmaları düzenlenecek.
1 Ocak 2024’ten sonra tamamlanmış filmlerin katılabildiği yarışmada Ulusal Uzun Metraj En İyi Film Yarışması’nda kazanan proje, 500 bin lira değerindeki Altın Yunus Ödülü’nün sahibi olacak.
BİRÇOK ÖDÜL VERİLECEK
Festivalde ayrıca En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo, En İyi Kadın ve Erkek Oyuncu, En İyi Görüntü Yönetmeni ve En İyi Kurgu dallarında da ödüller dağıtılacak.
Süre kısıtlaması olmadan Türkiye yapımı belgesel filmlerin katılabildiği Ulusal Belgesel Yarışması’nda da bu yıl yine En İyi Ulusal Belgesel Film ve Jüri Özel ödülleri verilecek.
Festivalin Kısa Film Yarışması’nda, En İyi Ulusal Kısa Kurmaca Film ile En İyi Uluslararası Kısa Kurmaca Film ödülü takdim edilecek. Yarışmada yer alan tüm filmler bu yıl da Ahmet Uluçay Büyük Ödülü için de aday olacak.
Ayrıca festivalin ulusal kısa film yarışmasında yer alan filmlerden biri İstanbul Medya Akademisi tarafından para ödülüyle desteklenen Genç Yetenek Ödülü’nü kazanacak.
Tüm gelişmelere ve festivale dair güncel haberlere “www.bogazicifilmfestivali.com” ile festivalin resmi sosyal medya hesapları üzerinden erişilebilecek. (AA)
Boğaziçi Film Festivali başvuru süresi uzatıldı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Eylül ayı enflasyon rakamları açıklandı
Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), eylülde aylık bazda yüzde 3,23, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 2,52 artış gösterdi.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, eylülde 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 38,36, yurt içi üretici fiyatları yüzde 25,83 arttı.
Aylık bazda TÜFE yüzde 3,23, Yİ-ÜFE yüzde 2,52 artış gösterdi.
TÜFE, eylülde geçen yılın aralık ayına göre yüzde 25,43, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 33,29 arttı.
Yİ-ÜFE’de Aralık 2024’e göre yüzde 23,66, geçen yılın eylül ayına kıyasla yüzde 26,59 artış oldu
Eylül ayı enflasyon verilerinin açıklanmasıyla kira artış oranı da belli oldu. Ekimde ev ve iş yerleri için uygulanacak kira artış oranı yüzde 38,36 olarak belirlendi.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Yİ-ÜFE, eylülde bir önceki aya kıyasla yüzde 2,52, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 23,66, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 26,59 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 25,83 yükseldi.
Sanayinin 4 sektörünün yıllık değişimleri incelendiğinde, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 28,73, imalatta yüzde 26,63, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 23,81 ve su temininde yüzde 55,03 artış gerçekleşti.
Ana sanayi gruplarının yıllık değişimlerine bakıldığında, ara mallarında yüzde 22,27, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 31,62, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 33,21, enerjide yüzde 25,17 ve sermaye mallarında yüzde 26,62 yükseliş kaydedildi.
Sanayinin 4 sektörünün aylık değişimlerinde ise madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 2,72, imalatta yüzde 2,79 ve su temininde yüzde 1,74 artış görülürken elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 0,05 azalış gerçekleşti.
Ana sanayi gruplarının aylık değişimlerine bakıldığında, ara malında yüzde 1,48, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 2,8, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 5,07, enerjide yüzde 0,78 ve sermaye mallarında yüzde 1,9 artış kaydedildi.

Beklentiler
AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi’ne katılan ekonomistler, eylülde TÜFE’nin yüzde 2,47 artacağını öngörmüştü. Bu ortalamaya göre, yıllık enflasyonun yüzde 32,31’e ineceği hesaplanmıştı. (AA)
Eylül ayı enflasyon rakamları açıklandı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Güllü’nün şüpheli ölümü! Adli Tıp Uzman’ından şok açıklama
Yalova’da 6’ncı kattaki evinin penceresinden düşerek ölen şarkıcı Güllü’nün sır dolu ölümüne ilişkin soruşturma sürüyor. Adli Tıp Uzmanı Mehmet Görgülü, Güllü’nün hayatını kaybetmesiyle alakalı, “Hayatın olağan akışına aykırı durum var burada” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin sevilen sanatçılarından Güllü’nün Yalova’da, altıncı kattaki evinin penceresinden düşerek yaşamını yitirmesine ilişkin soruşturma sürerken, Kanal D’de ekrana gelen Neler Oluyor Hayatta programında Adli Tıp Uzmanı Mehmet Görgülü, yaşanan olayı değerlendirdi.
4 dakikalık güvenlik kamerası görüntülerinin ortaya çıkması ve ifadelerin alınmasının ardından olay cinayet masasına devredildi.
Adli Tıp Uzmanı Mehmet Görgülü ise videodaki sessizliğe dikkat çekti. Görgülü, “Yaklaşık bir buçuk dakikaya yakın sessizlik var. Orada iki tane genç kız var. Güllü hanım çıktıktan sonra bir şıkırdatma sesi duyuyoruz yaklaşık 10 defa. Bazı iddialar var yasaklı madde kullanımıyla ilgili. Güllü hanım çıkıyor ve yavaş hareket ediyor.” dedi.
Belinde platin olan ve vertigo hastalığına dikkat çeken Görgülü, “Vertigo, kullandığı ilaçlar, belindeki platin davranışlarındaki yavaşlığı açıklıyor. Hayatın olağan akışına aykırı durum var burada. Siz evinizdeki kişileri tanıyorsunuz. ‘O ne lan’ demeniz için hayatın olağan akışı dışında bir durumla karşılaşmış olmanız gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
PENCERE NEDEN AÇIKTI?
Olay 26 Eylül’de yaşandı. O günkü hava durumunu da değerlendiren uzman isim şu ifadeleri kullandı: O gün Çınarcık’ta hava durumuna baktım. Gece hissedilen sıcaklık 11 derece. 11 derece hissedilen sıcaklıkta camı açar mısınız?
Güllü’nün şüpheli ölümü! Adli Tıp Uzman’ından şok açıklama yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
İsrail yardım filosunu ele geçirdi: ‘Terörist’ diyen Bakan’a ‘Özgür Filistin’ sloganı
Gazze’ye insani yardım amacıyla yola çıkan Küresel Sumud Filosu aktivistleri, alıkonuldukları Aşdod Limanı’na gelerek, kendilerine “teröristler” diyen İsrailli aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir’e “Özgür Filistin” sloganıyla karşılık verdiler.
Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, İsrail’de kolluk kuvvetlerinden sorumlu aşırı sağcı Ben-Gvir, Aşdod Limanı’nda, İsrail ordusunun yasa dışı alıkoyduğu Küresel Sumud Filosu aktivistlerinin tutulduğu alana geldi.
Aktivistlerin sıralı biçimde yerde oturtulduğu görülen videoda, Ben-Gvir’in, “Şunlara bak, katillerin destekçisi. Bu arada gemileri de pislik içindeydi. Bunlar Gazze’ye yardım etmeye, teröristlere yardım etmeye geldi. Bunlar teröristler…” ifadesini kullandığı duyuldu.
Bu sırada aktivistlerin, “Özgür Filistin” diye slogan atmaya başladığı sırada videonun kesildiği dikkati çekti.
Daha sonra İsrail ordusunun yasa dışı biçimde ele geçirdiği filodaki gemilerden birine giren Ben-Gvir, gemilerin yardım taşımadığını ileri sürdü.
İsrail’in ablukasını kırmak ve Gazze’ye insani yardım ulaştırmak için yol alan Küresel Sumud Filosu, 1 Ekim akşamı Gazze sularına yaklaştı.
Filoya saldıran İsrail ordusu, onlarca tekne ve gemiyi yasa dışı şekilde ele geçirerek yüzlerce yolcusunu alıkoydu.
Küresel Sumud Filosu, bugüne kadar Gazze’ye insani yardım ulaştırmak için toplu şekilde yola çıkan en büyük filo olma özelliğini taşıyor. (AA)
İsrail yardım filosunu ele geçirdi: ‘Terörist’ diyen Bakan’a ‘Özgür Filistin’ sloganı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Cengiz Çandar's Blog
- Cengiz Çandar's profile
- 6 followers

