Cengiz Çandar's Blog, page 2
October 17, 2025
Trump’dan kritik bir ‘ekonomik’ imza daha
ABD Başkanı Donald Trump, 1 Kasım’dan itibaren ithal edilen orta ve ağır hizmet tipi kamyonlar, bunların parçaları ve otobüslere tarife uygulanmasını öngören bildiriye imza attı.
Beyaz Saray’ın internet sitesinde yer alan bildiride, orta ve ağır hizmet araçlarının askeri lojistik, afet müdahalesi, kritik altyapı taşımacılığı gibi alanlarda ulusal güvenlik açısından vazgeçilmez olduğu vurgulandı.
ABD’nin 1950-1990 yıllarında bu alanda lider olduğu ancak üretimin yurt dışına kayması sonucu ithalat oranının yükseldiğine işaret edilen bildiride, motor, batarya, transmisyon gibi birçok parçada ve otobüs üretiminde yabancı tedarikçilere bağımlılığın arttığı kaydedildi.
Bildiride, 1 Kasım’dan itibaren ithal edilen orta ve ağır hizmet araçları ile bunların parçalarına yüzde 25, otobüslere de yüzde 10 tarife uygulanacağı belirtildi.
Söz konusu tarifelerin amaçlarına da yer verilen bildiride, gümrük vergilerinin tedarik zincirlerini güçlendireceği, endüstriyel dayanıklılığı yükselteceği, ABD’deki vasıflı iş gücünü genişleteceği ve ABD’de üretilen orta ve ağır hizmet araçları, bunların parçaları ve otobüslerin pazar payını artıracağı ifade edildi.
Bildiride, Kanada ve Meksika’dan ithal edilen ve ABD-Meksika-Kanada Anlaşması (USMCA) kapsamında tercihli tarife uygulamasına uygun olan ürünlere, bu gümrük vergilerinin yalnızca ABD dışında üretilen bileşenler için uygulanacağı kaydedildi.
– Yüzde 3,75 gümrük vergisi kesintisi
Trump’ın imzaladığı bildiride ayrıca, 2030’a kadar ABD’de monte edilen orta ve ağır hizmet tipi kamyonların toplam değerinin yüzde 3,75’i kadar tarife kesintisi uygulanacağı açıklandı.
Bildiride, bu kesintinin kamyon motoru üreticileri için de geçerli olacağına işaret edilerek, otomobil üreticilerinin aynı orandaki teşvikten yararlanma süresinin de 2030 yılına uzatıldığı aktarıldı. (AA)
Trump’dan kritik bir ‘ekonomik’ imza daha yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
İHH, Gazze’deki yardım çalışmalarında yaklaşık 3,5 milyar lira bütçe kullandı
İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfının 7 Ekim 2023’ten bugüne kadar Gazze’de yapılan insani yardım çalışmalarında 3 milyar 346 milyon 629 bin 793 lira bütçe kullanıldı.
Vakıftan yapılan açıklamaya göre İHH, İsrail’in saldırılarının ardından Gazze halkının yaralarını sarmak için başlattığı çalışmalara devam ediyor.
Gazze halkının yanında olmak için bütün imkanları kullanan Vakıf tarafından, insani yardım çalışmalarında bugüne kadar 3 milyar 346 milyon 629 bin 793 lira bütçe kullanıldı.
İHH, bölgeye 7 Ekim’den bu yana 37 milyon 36 bin 381 sıcak yemek, 133 milyon 635 bin 120 ekmek, 1 milyon 211 bin 83 muhtelif gıda, 214 bin 26 kumanya, 129 bin 789 çuval un, 124 bin 814 hijyen paketi, 92 bin 924 hasta ve bebek bezi, 2 bin 749 tanker içme suyu desteği sağladı.
Ayrıca 1938 adet ilaç ve tıbbi malzeme, 407 adet tekerlekli sandalye, tıbbi yatak, koltuk değneği, 6 bin 581 aileye nakdi yardım, 143 bin 41 kıyafet, 73 bin 105 battaniye, 12 ambulans, 485 litre yakıt, 17 bin 848 paket sebze, 79 bin 360 barınma malzemesi, 1325 kırtasiye ürünü, 7 çadırkent, 8 mescid çadırı, 74 bin 810 vacip kurban hissesi dağıtıldı. (AA)
İHH, Gazze’deki yardım çalışmalarında yaklaşık 3,5 milyar lira bütçe kullandı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
October 16, 2025
Küresel piyasalar, ABD’de bankacılık sektörüne ilişkin kaygılarla negatif seyrediyor
Küresel piyasalar, ABD’de hükümetin kapalı kalmayı sürdürmesi ve bankacılık sektörüne ilişkin endişelerin etkisiyle satış ağırlıklı bir seyir izliyor.
ABD’de hükümetin bütçe anlaşmazlıkları sebebiyle kapalı kalması 17. gününe girerken, ülkenin bölgesel bankalarından Zions Bancorp ve Western Alliance’ın bazı kredilerde dolandırıcılıkla karşılaştıklarını açıklaması, bankaların kredi portföylerine ilişkin kaygıları artırdı.
Utah merkezli Zions Bank’ın hisseleri, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonuna (SEC) dün, yaptığı bildirimde iki ticari krediyle ilgili usulsüzlükler tespit edildiğini ve 50 milyon dolarlık zarar yazdığını açıklaması sonrası yüzde 13,1 geriledi.
Arizona merkezli Western Alliance Bank’ın hisseleri de SEC’e bugün yaptığı bildirimde bir borçluya dolandırıcılık iddiasıyla dava açtığını açıklamasıyla yüzde 10,8 değer kaybetti.
Sorunlu kredilere ilişkin endişelerin artmasıyla bölgesel bankaların performansını yansıtan KBW Bölgesel Bankacılık Endeksi, dün yüzde 6,3 geriledi. Ülkenin büyük yatırım bankalarından JPMorganChase’in hisselerinde yüzde 2,3 ve Jefferies Financial Group’un hisselerinde de yüzde 10,6 düşüş görüldü.
-“Korku endeksi” olarak bilinen VIX Endeksi yükseldi
Bankacılık ve finans sektörü hisseleri öncülüğündeki satıcılı seyir Amerikan piyasalarını olumsuz etkilerken, yatırımcıların risk algısı da yükseldi. Piyasalarda “korku endeksi” olarak bilinen ve S&P 500 Endeksi’ndeki dalgalanmayı gösteren VIX Endeksi yaklaşık yüzde 23 artışla 25,31 değerine çıktı.
Çin’in nadir toprak elementlerinin ihracatına kısıtlama getirmesinin ardından ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin’e ek tarife tehdidi ve sonrasında yaşanan gelişmeler, ABD’de hükümetin kapalı kalmaya devam etmesi ile bankaların kredi portföylerine ilişkin kaygılar VIX endeksinin yaklaşık 6 ayın en yüksek seviyesine çıkmasında etkili oldu. VIX endeksi 24 Nisan 26,47 seviyesinde bulunuyordu.
– Hükümetin kapalı kalması veri akışını aksatmayı sürdürüyor
ABD’de hükümetin kapalı kalmayı sürdürmesi makroekonomik veri akışını aksatarak ekonomik gidişata yönelik öngörülerin oluşmasını zorlaştırıyor. Analistler, açıklanması 24 Ekim’e ertelenen eylül ayına ilişkin tüketici enflasyonu verilerinin bu süreçte daha da önemli konuma geldiğine vurgu yaptı.
Siyasi ve jeopolitik riskler, merkez bankalarının devam eden alımları ile Fed’e yönelik faiz indirimi beklentileri altını desteklemeye devam ediyor. Altının onsu yeni işlem gününde 4 bin 379,42 doları görerek rekor tazeledi. Ons altın şu sıralarda önceki kapanışa göre yüzde 0,95 artışla 4 bin 366 dolardan işlem görüyor.
ABD’de uzun vadeli tahviller tarafında alış ağırlıklı bir seyir izlendi. ABD 10 yıllık tahvil faizi 7 Nisan’dan bu yana en düşük seviyesine inerek yüzde 3,96 seviyesinde dengelendi. Dolar endeksi ise düşüş serisini 4. işlem gününe taşırken, şu sıralarda yüzde 0,1 azalışla 98,2 seviyesinde seyrediyor.
Bu gelişmelerle, New York Borsası’nda dün S&P 500 endeksi yüzde 0,63, Nasdaq endeksi yüzde 0,47 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,65 değer kaybetti. ABD’de endeks vadeli kontratlar ise yeni güne satıcılı başladı.
– Avrupa borsaları Ukrayna’da barış beklentisiyle yükseldi
Avrupa piyasalarında dün pozitif bir seyir izlenirken, Rusya-Ukrayna Savaşı’nı bitirmeye yönelik atılan adımları yakından takip ediliyor. ABD Başkanı Trump, savaşı sona erdirebilmek amacıyla iki ülke heyetlerinin gelecek hafta bir danışma toplantısı yapacağını ve kendisinin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de bir araya geleceğini duyurdu.
Analistler, Rusya-Ukrayna Savaşı’na yönelik barış iyimserliklerinin piyasalara yansıdığını ifade ederek, Avrupa Birliği’nin harcamalarında Ukrayna’ya yapılan mali desteğin önemli bir yer tuttuğunu kaydetti.
Kurumsal tarafta ise İsviçre merkezli gıda ve içecek şirketi Nestle dün yılın 3. çeyreğine ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. Şirketin satışları yıllık bazda yüzde 3,3 artış gösterirken Çin’deki satışlar zayıfladı. Şirket, maliyet azaltma programı kapsamında iki yıl içinde dünya çapında 16 bin çalışanını işten çıkarmayı planladığını bildirdi.
Dün Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 3,42, İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 1,12 , İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,12 ve Almanya’da DAX 40 yüzde 0,38 yükseldi. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar güne negatif başladı.
– Asya borsaları negatif seyrediyor
Asya tarafında negatif bir seyir öne çıkarken, ABD ve Çin’in ticaret gerilimine ilişkin endişeler ile ABD endekslerindeki bankacılık ve finans sektörü öncülüğündeki satıcılı seyir Asya’da da etkili oluyor.
ABD’de bankaların kredi portföylerine ilişkin kaygıların artmasıyla artan risk algısı bölgedeki bankacılık ve finans şirketlerinin hisselerinde satış baskısı yaratıyor.
Öte yandan, merkez bankaları tarafındaki gelişmeler de yakından takip ediliyor. Bugün açıklamalarda bulunan Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkanı Kazuo Ueda, BoJ’un ekim ayında faiz oranlarını artırıp artırmamaya karar verirken Washington’daki ziyareti sırasında topladığı bilgiler de dahil olmak üzere çeşitli verileri inceleyeceklerini söyledi.
Bu gelişmelerle, kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,4, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,1 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 1,8 geriledi. Güney Kore’de Kospi endeksi yatay seyretti.
– Yurt içinde S&P’nin kredi derecelendirme raporu bekleniyor
Dün satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,90 değer kaybıyla 10.370,78 puandan tamamladı. Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) BIST 30 endeksine dayalı ekim vadeli kontrat ise dün akşam seansında normal seans kapanışına göre yüzde 0,1 düştü.
Piyasalar kapandıktan sonra uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s’un, Türkiye için kredi derecelendirme raporunu açıklanması bekleniyor. S&P, nisan ayında Türkiye’nin uzun vadeli kredi notunu “BB-” olarak teyit etmiş ve kredi notu görünümünün “durağan” olduğu belirtmişti.
Dolar/TL, dün 41,8420’den kapanırken, bugün bankalararası piyasanın açılışında önceki kapanışının yüzde 0,3 üzerinde 41,9470’ten işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde TCMB’nin piyasa katılımcıları anketi, kısa vadeli dış borç İstatistikleri, yurt dışında ise Avro Bölgesi’nde tüketici enflasyonu verilerinin takip edileceğini belirtti.
ABD’de federal hükümetin kapanması sebebiyle bugün kamu kurumlarına ait veri akışı olmayacağını hatırlatan analistler, BIST 100 endeksinde 10.300 ve 10.200 puanın destek, 10.400 ve 10.500 seviyelerinin direnç konumunda olduğunu kaydetti.
Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle:
10.00 Türkiye, ekim ayı TCMB’nin piyasa katılımcıları anketi
10.00 Türkiye, kısa vadeli dış borç İstatistikleri
12.00 Avro Bölgesi, eylül ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE)
S&P’nin Türkiye kredi derecelendirme raporunu açıklanması bekleniyor
ABD’de IMF ve Dünya Bankası’nın yıllık toplantıları
ABD’de kamu kurumu verileri açıklanmayacak (AA)
Küresel piyasalar, ABD’de bankacılık sektörüne ilişkin kaygılarla negatif seyrediyor yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
İran lideri Hamaney, Rusya Devlet Başkanı Putin’e mesaj iletti
İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Laricani, Moskova’ya giderek, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e, İran lideri Ali Hamaney’in mesajını iletti.
İran devlet televizyonuna göre Laricani, dün Rusya’nın başkenti Moskova’ya gitti.
Rusya Devlet Başkanı Putin ile görüşen Laricani’nin, İran lideri Hamaney’in mesajını kendisine ilettiği bildirildi.
Mesajın içeriğine dair bilgi verilmedi. (AA)
İran lideri Hamaney, Rusya Devlet Başkanı Putin’e mesaj iletti yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
İstanbul merkezli 3 ilde suç örgütüne yönelik eş zamanlı operasyonlarda 16 zanlı yakalandı
İstanbul merkezli 3 ilde suç örgütüne yönelik eş zamanlı operasyonlarda 16 şüpheli gözaltına alındı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosunca yürütülen soruşturma kapsamında, kentin Şişli, Beyoğlu, Fatih, Ataşehir, Kadıköy, Sultangazi, Esenyurt, Arnavutköy ve Eyüpsultan ilçeleri ile Tekirdağ’da “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “kasten öldürme”, “yağma”, “ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkında kanuna muhalefet, “mala zarar verme”, “genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması” ve “tehdit” konulu suç maddelerinin işlendiği toplam 32 olay tespit edildi.
Polis ekiplerince kimlikleri tespit edilen şüphelilerin yakalanmasına yönelik geçmiş tarihlerde yapılan operasyonlarda yakalanan 71 kişiden 12’si ifadelerinin ardından, 11’i adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken 48’i tutuklandı.
Soruşturma kapsamında hakkında gözaltı kararı verilen 25 şüphelinin yakalanması için bugün İstanbul, Edirne ve Mardin’de 35 adrese düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda ise 15 şüpheli ile 18 yaşından küçük 1 şüpheli yakalandı.
Söz konusu adreslerde 2’si 9, biri 6.35 milimetre çapında olmak üzere toplam 3 ruhsatsız tabanca ile 58 adet 9, 30 adet 6.35 ve 50 adet 7.65 milimetre çapında fişek ele geçirildi.
Emniyete götürülen 16 şüphelinin işlemleri sürüyor. (AA)
İstanbul merkezli 3 ilde suç örgütüne yönelik eş zamanlı operasyonlarda 16 zanlı yakalandı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Altında yükseliş sürüyor
Altının gramı, güne yükselişle başlamasının ardından 5 bin 884 liradan işlem görüyor.
Dün ons fiyatındaki yükselişe paralel değer kazanan altının gramı, günü yüzde 2,8 artışla 5 bin 821 liradan tamamladı. Yeni güne yükselişle başlayan gram altın, saat 09.30 itibarıyla önceki kapanışın yüzde 1,1 üzerinde 5 bin 884 lira seviyesinde bulunuyor.
Çeyrek altın 10 bin 75 liradan, cumhuriyet altını 40 bin 180 liradan satılıyor.
Bugün 4 bin 379,4 dolarla rekor seviyeyi test eden altının onsu, dünkü kapanışın yüzde 0,8 üzerinde 4 bin 362,4 dolardan işlem görüyor. ABD Merkez Bankasının (Fed) faiz indirimlerine devam edeceği beklentisi, merkez bankalarının altın alımları ile jeopolitik ve siyasi riskler, altın fiyatlarını destekliyor.
Öte yandan, ABD’nin bölgesel bankalarından Zions Bancorp ve Western Alliance’ın bazı kredilerde dolandırıcılıkla karşılaştıklarını açıklaması da piyasalardaki risk algısının yükselmesinde etkili oldu.
Analistler, bugün yurt içinde TCMB’nin piyasa katılımcıları anketi, kısa vadeli dış borç istatistikleri, yurt dışında ise Avro Bölgesi’nde enflasyonun takip edileceğini belirterek, teknik açıdan altının ons fiyatında 4 bin 500 doların direnç, 4 bin doların ise destek konumunda olduğunu kaydetti. (AA)
Altında yükseliş sürüyor yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Dışişleri Bakanı Fidan, Rubio ile telefonda görüştü
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile telefon görüşmesi ger.ekleştirdi.
Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Bakan Fidan’ın ABD’li mevkidaşı Rubio ile telefon görüşmesinde, Gazze’deki ateşkesin devamı ve insani yardımların bölgeye kesintisiz ulaştırılması için atılabilecek adımlar üzerinde duruldu.
Görüşmede, Mısır’ın Şarm el-Şeyh kentinde imzalanan Niyet Beyanı’nın uygulanmasına ilişkin konular değerlendirildi.
Ayrıca görüşmede, Suriye’deki gelişmeler, İran’ın nükleer programına dair müzakerelerle alakalı konular ve Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın seyri hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. (AA)
Dışişleri Bakanı Fidan, Rubio ile telefonda görüştü yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Women 20 Zirvesi bu yıl TİKAD’ın Türkiye heyeti dönem başkanlığında Güney Afrika Cumhuriyeti’nde gerçekleşti
2015 yılında Türkiye Dönem Başkanlığı’nda G20’nin resmi açılım gruplarından biri olarak kurulan Women-20 ‘nin bu yılki Zirvesi 12- 14 Ekim tarihlerinde Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Johannesburg şehrinde dünyanın dört bir yanından, alanlarında uzman kadın liderlerin katılımıyla gerçekleştirildi.
“Adil Bir Geleceği Şekillendiren Kadınlar” mottosuyla yapılan ve üç gün süren Zirve’ye, bu yıl Türkiye Heyetine Başkanlık eden Türkiye İş Kadınları Derneği ( TİKAD) adına, Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Bulut, YİK Başkanı Demet Sabancı Çetindoğan ve W20 Türkiye Delegasyonu Başkanı Esin Güral Argat katıldılar.

W20’nin 10. yılını da kutladığı bu özel dönemde düzenlenen Zirve, kadın girişimciliğini büyütmek, finansal kapsayıcılığı artırmak, dijital eşitliği sağlamak ve liderlikte fırsat eşitliğini güçlendirmek gibi birçok başlıkta küresel politikaların şekillendirilmesinde önemli bir platform olma özelliği taşıyor. TİKAD, W20’nin Türkiye’deki güçlü paydaşı olarak, kadınların ekonomiye ve toplumsal yaşama eşit katılımı için kamu, özel sektör ve sivil toplum iş birliğiyle projeler geliştiriyor ve kadınların her alanda güçlenmesi için öncülük ediyor.
Güney Afrika Cumhuriyeti’nin resmi makamlarının da yer aldığı zirve’de bir konuşma yapan Türkiye Delegasyonu Başkanı Esin Güral Argat, Türkiye’nin bu on yıllık süreçteki başarımlarının vurgulayarak, “G20 Dönem Başkanlığı’nı üstlenen ilk Afrika ülkesi olarak Güney Afrika; dayanışma, eşitlik ve sürdürülebilirlik ilkelerine yeni bir dinamizm kazandırıyor. Bu ilkeler, W20’nin misyonunun da temelini oluşturuyor. W20, 10 yılda kadınların ekonomik hayatta eşit temsili için dönüştürücü bir güç haline geldi. Türkiye’de de bu çerçevede kadın girişimciliğini destekleyen programlar, cinsiyet duyarlı bütçeleme modelleri ve mentorluk ağları geliştirdik. Bugün geldiğimiz nokta, kadınların ekonomideki rolünün ne kadar kritik olduğunu gösteriyor. Kadınların güçlenmesi sadece bir eşitlik meselesi değil, küresel kalkınmanın itici gücüdür. Bu vizyonla TİKAD ve Türkiye, önümüzdeki dönemde finansal erişimi güçlendirmek, dijital ekonomide fırsat eşitliğini sağlamak ve liderlikte kadın temsilini artırmak için çalışmalarını kararlılıkla sürdürecektir” dedi.

G20 Türkiye dönem başkanlığı yönlendirme komitesi’nin resmi görevlendirmesiyle, kuruluşundan itibaren W20 çalışmalarını planlama, yürütme ve etkin şekilde hayata geçirme görevi Türkiye’nin önde gelen sivil toplum örgütlerinden olan TİKAD, KAGİDER ve KADEM’ e verildi, yıl boyu süren W20 çalışmalarını bu üç dernek birlikte yürüterek, ülkemizi başarıyla temsil ediyorlar.

,Johannesburg’da yapılan Güney Afrika Women20 (W20) Zirvesinde, bir çok konu başlığı etkili konuşmacıların yer aldığı panellerde ele alındı. Yıl boyu süren çalışmalar neticesinde üye ülkelerin oy birliğiyle kabul ettiği Sonuç Bildirgesi Güney Afrika Cumhuriyeti İnsan Yerleşimleri Bakanı Thembisile Simelane’ye sunuldu. G20 liderlerine iletilecek olan bildirgede, girişimcilik ve finansal katılım, bakım ekonomisi, eğitim, bilim, teknoloji, iklim adaleti, kadınlara yönelik şiddet konularında çözüm önerileri yer alıyor.
‘Adil Bir Gelecek İçin Dayanışma İçindeki Kadınlar’ temasıyla düzenlenen W20 Güney Afrika Zirvesi, küresel liderleri, araştırmacıları, politika yapıcıları ve sivil toplum temsilcilerini bir araya getirerek toplumsal cinsiyet eşitliğini ilerletmeyi ve kadınları ekonomik olarak güçlendirmeyi amaçlıyordu.

Güney Afrika Women20 (W20) Zirvesi, Delegelerin, G20 liderlerine dünya çapında kadınların ve kız çocuklarının hayatlarını önemli ölçüde etkileyen temel alanlara öncelik vermeleri çağrısında bulunmasıyla sona erdi.
Women 20 Zirvesi bu yıl TİKAD’ın Türkiye heyeti dönem başkanlığında Güney Afrika Cumhuriyeti’nde gerçekleşti yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
5G ihalesinden rekor gelir: 3,5 milyar doları aştı
5G frekans ihalesinde Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone’un verdiği teklifler sonrası KDV dahil toplam 3 milyar 534 milyon dolarlık gelir oluştu.
5G mobil elektronik haberleşme altyapılarının kurulması, işletilmesi ve hizmetlerin sunulmasına ilişkin yetkilendirme ihalesine yönelik teklif dosyaları, Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ, TTMobil İletişim Hizmetleri AŞ (Türk Telekom) ve Vodafone Telekomünikasyon AŞ temsilcileri tarafından İhale Komisyonuna teslim edildi.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nda (BTK) gerçekleştirilen ihale öncesinde Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, BTK ve İhale Komisyonu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, hazırlıklar hakkında komisyon üyelerinden bilgi aldı.
İhaleye katılan Türk Telekom, Turkcell ve Vodafone temsilcileri, İhale Komisyonuna teklif dosyalarını teslim etti.
İhale, iki farklı bantta, her bir frekans paketi için belirlenen asgari değerler üzerinden 11 frekans için gerçekleştirildi.
İhalede öncelikle isteklilerin kapalı teklifleri açıldı ve ihale açık teklif usulü ile devam etti. Bu aşamada isteklilerden sözlü teklifleri istendi.
İhale sonucunda oluşan bedel, BTK tarafından hazırlanacak ihale şartnamesinde belirlenen usulle, ihaleyi kazananlar tarafından 3 eşit taksitte ödenecek.
Taksitlerin vadesinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, ödeme yapılmayan miktar ve süre için yıllık yüzde 7,93’ün iki katı kadar gecikme faizi uygulanacak. Ödemenin vade tarihinden en fazla 30 gün içinde belirtilen faiz oranı ile yapılmaması halinde ise BTK tarafından ilgili yetkilendirmenin fesih sürecine ilişkin işlemler başlatılacak.
Ayrıca 30 Nisan 2029’da sona erecek mevcut yetkilendirmelerin 5G ihalesi kapsamına dahil edilebilmesi için işletmeciler, her yıl brüt satışlarının yüzde 5’i oranında ödeme yapacak.
Yetkilendirme süresi 31 Aralık 2042’ye kadar devam edecek.
İhalenin ardından tahsis edilecek frekanslardan 1 Nisan 2026’dan itibaren yeni teknolojiyle hizmet sunumuna başlanabilecek.
İhaleye çıkılan frekanslara ilişkin asgari değerler şöyle:

BTK VE İHALE KOMİSYONU BAŞKANI KARAGÖZOĞLU: 5G İLE YENİ BİR DEVİR BAŞLAYACAK
BTK ve İhale Komisyonu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, açılışta yaptığı konuşmada, tarihi bir ana tanıklık edildiğini söyledi.
Türkiye’nin bu ihaleyle 5G çağına adım attığını bildiren Karagözoğlu, bunun sadece teknolojik bir geçiş değil, ülke için stratejik bir dönüm noktası olduğunu kaydetti.
Karagözoğlu, 5G ile yeni bir devrin başlayacağını belirterek, “Elektronik haberleşme sektörü, makineler arası iletişim, yapay zeka, artırılmış gerçeklik, otonom sistemler ve robot teknolojilerin temel altyapısı haline gelecek. 5G sayesinde M2M, yani makineler arası haberleşme ve IoT, yani nesnelerin interneti uygulamaları her zamankinden daha etkin hale gelecek, kullanıcılar yüksek kaliteli, kesintisiz bir dijital deneyim yaşayacak. 5G’nin etkileri yalnızca iletişim alanıyla sınırlı kalmayacak.” dedi.
5G ile ilgili en büyük kıstasın yerli ve milli çalışmalar olduğunu ifade eden Karagözoğlu, 2008’deki 3G ihalelerinde operatörlerimize yatırımlarının bir kısmını Türkiye’de AR-GE merkezi bulunan firmalardan yapma şartı getirdiklerini hatırlattı.
Karagözoğlu, 2015’teki 4,5G ihalelerinde ise bu yaklaşımı güçlendirerek yatırımların yüzde 45’inin yerli malı belgeli ürünlerden sağlanmasını şart koştuklarını vurgulayarak, yerli üreticileri desteklemek ve sektörde kalıcı bir yerli ekosistem oluşturmak için yoğun bir çalışma dönemine girdiklerini dile getirdi.
Bu kapsamda Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi (HTK) üyesi 14 firma ve 3 mobil işletmeciyle “Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G Haberleşme Şebekesi Projesi” (UUYM5G) üzerinde çalışıldığını belirten Karagözoğlu, “Bu projeyi, 5G’nin donanım ve yazılım ihtiyaçlarına yerli ve milli imkanlarla cevap verebilmek amacıyla geliştirdik. Bakanlığımızın, BTK’nin ve TÜBİTAK’ın desteğiyle yürütülen bu proje kapsamında, 5G altyapıları için kritik öneme sahip 5G çekirdek şebekeyi, 5G baz istasyonunu, 5G’ye özel yönetim, servis ve operasyon yazılımlarını, 7-13 GHz bandında çalışan radyolink ürünlerinin ilk prototiplerini tamamen yerli imkanlarla geliştirdik.” değerlendirmesinde bulundu.
HTK üyesi firmaların ihracat kapasitesini artırmak için Ticaret Bakanlığının HİSER programının devreye alındığını kaydeden Karagözoğlu, bu kapsamda eğitim, danışmanlık, yurt dışı bağlantılar ve alım gibi faaliyetlerin yüzde 70’inin Bakanlık tarafından karşılanmaya başlandığını anlattı.
Karagözoğlu, “Yapılan çalışmalarla 4,5G şebekelerinde yerlilik oranı, hedeflenen yüzde 45’in üzerine çıkarak yüzde 52’ye ulaştı. Yeni ihaleyle bu oranı yüzde 60’a yükseltmeyi amaçlıyoruz. Ayrıca uygun ürün bulunması halinde şebekelerde kullanılan donanımın yüzde 30’unun tamamen milli, yani fikri ve mülkiyet hakları Türkiye’ye ait ürünlerden oluşmasını şart koşuyoruz.” ifadelerini kullandı.
Bugün itibarıyla, üç işletmeciye tahsis edilen toplam frekans bandının 549,2 MHz seviyesinde olduğuna işaret eden Karagözoğlu, şunları kaydetti:
“Tamamlanan ihale ile işletmecilerimize tahsis edilen frekans bandı 400 MHz daha artmış olacak. Bu da kapasitemizde yüzde 72,8 oranında bir artış anlamına gelecek. İşletmecilerimiz, yeni yetkilendirmeleri çerçevesinde 1 Nisan 2026 tarihinden itibaren ülke genelinde 5G hizmetini sunmaya başlayacak.”
700 MHZ FREKANSINA YÖNELİK TEKLİFLER
İhalede ilk olarak 700 MHz frekansına yönelik teklifler değerlendirildi.
A1, A2 ve A3 paketleri için Turkcell 429 milyon dolar, Vodafone 426 milyon dolar, Türk Telekom 425 milyon dolar kapalı teklif verdi.
Sözlü teklif kısmına Turkcell, Vodafone ve Türk Telekom katıldı. Ancak üç operatör de kapalı zarfta verdiği tekliflerini yükseltmedi.
Böylece 5G ihalesinde 700 MHz frekansında A1 paketine en yüksek teklifi 429 milyon dolarla Turkcell, A2 paketine 426 milyon dolarla Vodafone ve A3 paketine 425 milyon dolarla Türk Telekom vermiş oldu.
En yüksek teklif veren Turkcell, A1 paketini ve bant içerisinde ilk yer seçme hakkını kazandı. Turkcell, 723-733 MHz ve 778-788 MHz aralığını seçti.
A2 paketini ve ikinci yer seçme hakkını kazanan Vodafone ise 713-723 MHz ve 768-778 MHz aralığını tercih etti.
A3 paketi ve 700 MHz bandında kalan yerler ise 3. en yüksek teklifi vermesi sebebiyle Türk Telekom’a ait oldu. Böylece 703-713 MHz ve 758-768 MHz aralığı Türk Telekom tarafından alınmış oldu.
Böylece A1, A2 ve A3 paketleri için toplam teklif 1 milyar 280 milyon dolar olarak gerçekleşti.
3,5 GHZ FREKANSINDAKİ TEKLİFLER
3,5 GHz frekansında 3 ayrı 1×80 Mhz bant genişliği için teklifler alındı.
Bu frekanstaki B1, B2 ve B3 paketleri için Türk Telekom 209 milyon dolar, Vodafone 201 milyon dolar ve Turkcell 200 milyon dolar kapalı teklif verdi.
İhalenin sözlü teklif aşamasına üç şirket de katıldı.
Bu aşamaya, kapalı turun en yüksek teklifi olan 209 milyon dolarla başlandı.
Turkcell, paketler için 214 milyon dolar teklif verirken, Vodafone ve Türk Telekom kapalı zarfta verdiği teklifleri yükseltmedi.
Buna göre, en yüksek teklif 214 milyon dolarla Turkcell’den gelirken, Türk Telekom 209 milyon dolar ve Vodafone 201 milyon dolar teklifte kaldı.
Paketlerin ihale süreci tamamlanırken, teklif büyüklüğüne göre B1 paketine Turkcell, B2 paketine Türk Telekom ve B3 paketine Vodafone hak kazanmış oldu.
Böylece B1, B2 ve B3 paketleri için toplam teklif tutarı 624 milyon dolar olarak belirlendi.
3,5 GHz frekansında 5 ayrı 1×20 MHz bant genişliği için teklifler alındı. Bu çerçevede, 1×20 MHz bant genişliğindeki B4 paketi için Turkcell ve Türk Telekom 50 milyon dolar, Vodafone 61 milyon dolar kapalı teklif verdi.
Bu paket için üç şirket de sözlü teklif verdi. Bu aşamaya, kapalı turun en yüksek teklifi olan 61 milyon dolarla başlandı.
Söz konusu paket için sözlü teklif süreci 23 tur sürerken bu pakete 187 milyon dolarla en yüksek teklifi veren şirket Turkcell oldu.
Daha sonra B5 paketi için kapalı teklif verme aşamasına geçildi.
Söz konusu B5 paketi için üç şirket de 50’şer milyon dolar kapalı teklif verdi.
Bu paket için üç şirket de sözlü teklife katılım sağladı. Vodafone 22’nci turda, Türk Telekom da 24’üncü turda çekildi. Turkcell ise 186 milyon dolarla 25’inci turda bu paket için en yüksek teklifi veren şirket oldu.
B6 paketi için de üç katılımcı şirket de 50’şer milyon dolar kapalı teklif sundu ve sözlü teklif sürecine katıldı.
Vodafone 25’inci turda teklifini artırmadı. Söz konusu paket için sözlü teklif süreci 29 tur sürerken Turkcell 208 milyon dolarla en yüksek teklifi sundu.
TÜRK TELEKOM’DAN B7 VE B8 PAKETLERİNE EN YÜKSEK TEKLİF
İhalede B7 paketine ilişkin tekliflerin alınması aşamasına gelindi.
İhalenin bu sürecinde Turkcell’in kapalı teklifi, 3,5 GHz bandında toplam 140 MHz’lik bant genişliğine ulaşması nedeniyle açılmadı.
Türk Telekom ve Vodafone B7 paketi için 50’şer milyon dolar kapalı teklif verdi.
Vodafone 210 milyon dolarla 41’inci turda çekilirken söz konusu paket, 212 milyon dolarla 42’nci turda Türk Telekom’da kaldı.
B8 paketi için de Türk Telekom ve Vodafone 50’şer milyon dolarlık kapalı tekliflerde bulundu.
Sözlü teklif sürecinde B8 paketi için en yüksek teklifi 248 milyon dolarla Türk Telekom sundu.
3,5 GHZ’DE FREKANS ARALIKLARI BELİRLENDİ
Böylece 3,5 GHz frekansında Turkcell, B1, B4, B5 ve B6 paketlerini kazanırken toplam bant genişliği 140 MHz’ye ulaştı.
Türk Telekom, B2, B7 ve B8 paketleriyle 120 MHz, Vodafone da B3 paketiyle 80 MHz bant genişliğini elde etti.
Frekans aralıkları olarak ise 3460-3580 MHz Türk Telekom’un, 3580-3660 MHz Vodafone’un ve 3660-3800 MHz Turkcell’in oldu.
Bu tekliflerle, 2 frekans bandında 11 paket için verilen en yüksek tekliflerin toplam tutarı, KDV dahil 3 milyar 534 milyon dolar oldu.
BTK’de gerçekleştirilen 5G yetkilendirme ihalesi, tüm frekans bantlarına ilişkin paketlerin satış sürecinin tamamlanmasıyla sona erdi.
BTK BAŞKANI KARAGÖZOĞLU: BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE İLETİŞİM KURULUNUN ONAYLAMASI AKABİNDE İHALE KARARI KESİNLEŞECEKTİR
BTK Başkanı Karagözoğlu, ihaleye ilişkin değerlendirmesinde, 700 MHz bandındaki 60 MHz’lik frekans bandını içeren A1, A2, A3 paketlerinin asgari değerinin 1 milyar 275 milyon dolar olarak belirlendiğini, ihale sonucunda oluşan bedelin 1 milyar 280 milyon dolar olduğunu söyledi.
3.5 GHz bandındaki toplam 340 MHz frekans bandını içeren B1, B2, B3, B4, B5, B6, B7 ve B8 paketlerinin asgari değerinin 850 milyon dolar olarak belirlendiğini, ihale sonucunda oluşan bedelin ise 1 milyar 665 milyon dolar olduğunu bildiren Karagözoğlu, “İhalenin tüm frekans paketleri dahil toplam asgari değeri 2 milyar 125 milyon dolar iken ihale sonucunda oluşan bedel KDV hariç 2 milyar 945 milyon dolar olmuştur.” dedi.
Karagözoğlu, mobil şebeke işletmecilerinin her üçünün de ihaleye katıldığını aktararak, “İhalede belirli frekans paketlerini kazandıkları için mevcut frekans ve numara gibi kaynaklarını 5G hizmetleri için de kullanabilmeleri için 2029 yılından itibaren her yıl brüt satışlarının yüzde 5’i oranında ödeme yapacaklar. İhale Komisyonu kararımızı, ihale yetkilisi olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kuruluna sunacağız. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulunun onaylaması akabinde ihale kararı kesinleşecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
BAKAN URALOĞLU, 5G İHALESİNİN YAPILDIĞI SALONA CANLI BAĞLANTIYLA HİTAP ETTİ
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, ihalenin ardından, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan’ın telefonu üzerinden canlı olarak ihale salonuna bağlandı.
5G ihalesinin Türkiye’ye hayırlı olmasını temenni eden Uraloğlu, “Beklenen bir süreçti. 5G, ülkemizin daha ulaşılabilir olmasını yüksek kalite ve hızla sağlayacak. Kamuya da ciddi şekilde katkı vermiş olacak.” diye konuştu.
Uraloğlu, ihale sürecini yöneten ekibe teşekkür ederek, “Gerek ihale dokümanının hazırlanması gerekse de tekliflerin verilmesi noktasında üç operatörümüzü defalarca dinledik, onların görüşlerinden yararlandık, tekliflerini aldık, kendilerine teşekkür ediyorum. Ülkemiz için hayırlı uğurlu olsun.” ifadelerini kullandı.
Bakan Uraloğlu, “5G ihalesinde 3 milyar 534 milyon dolarlık sonuç elde ettik, beklediğimiz rakamın üzerine de çıktık, başarılı bir ihale oldu.” ifadelerini kullandı.
BAKAN URALOĞLU’NDAN OPERATÖRLERE TEŞEKKÜR
Öte yandan Bakan Uraloğlu, NSosyal hesabından yaptığı paylaşımda da Türkiye’yi iletişimde daha da ileriye taşıyacak 5G ihalesinin bugün gerçekleştiğini belirterek, şunları kaydetti:
“5G ihalesi kapsamında asgari değer olarak belirlediğimiz 2 milyar 125 milyon dolar hedefimiz, KDV ile 3 milyar 534 milyon dolara ulaştı. Ekonomimize büyük katkı sunacak 5G ihalemize katılan Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone’a teşekkürlerimi iletiyorum.”
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Sayan: Ülkemizin adeta dijital egemenliğini pekiştiren tarih bir adım oldu
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, ihalenin ardından yaptığı açıklamada, Türkiye’nin artık dijital çağın eşiğinde bekleyen değil, o çağı kendi elleriyle başlatan ülke olduğunu söyledi.
Bu ihaleyle, büyük medeniyet yolculuğunda yepyeni dönemin kapısını araladıklarını işaret eden Sayan, “Tamamlanan 5G Yetkilendirme İhalesi, bir frekans paylaşımı olmasının ötesinde, ülkemizin adeta dijital egemenliğini, ekonomik bağımsızlığını ve milli kudretini pekiştiren tarih bir adım oldu.” ifadesini kullandı.
Sayan, 5G’nin sunduğu yüksek hızın, düşük gecikmenin, geniş bağlantı kapasitesinin ve enerji verimliliğinin sadece altyapıyı değil, Türkiye’nin üretim gücünü, sanayisini, bilimini ve stratejik kapasitesini de çok daha öteye taşıyacağını vurguladı.
“11 AYRI FREKANS PAKETİNİ İHALEYE SUNDUK”
Resmi Gazete’de 16 Ağustos’ta yayımlanan kararla, 700 MHz ve 3.5 GHz bandında toplam 400 MHz frekans bandını işletmecilerin kullanımına açtıklarını bildiren Sayan, 700 MHz ve 3.5 GHz frekans bandında, 11 ayrı frekans paketini de ihaleye sunduklarını aktardı.
Sayan, Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ’nin 5 frekans paketine 1 milyar 224 milyon dolar, Türk Telekomünikasyon AŞ’nin 4 frekans paketine 1 milyar 94 milyon dolar, Vodafone Telekomünikasyon AŞ’nin 2 frekans paketine 627 milyon dolar teklif verdiğine değinerek, şunları kaydetti:
“Toplam 11 frekans paketi, 2 milyar 945 milyon dolar artı KDV’ye satıldı. İhale bedeli, KDV dahil 3 milyar 534 milyon dolar olarak gerçekleşti. Frekans paketlerinin dağılımı sonucunda, işletmecilerimize tahsis edilen toplam frekans bandı miktarı yüzde 72,8 oranında arttı. 1 Nisan 2026 itibarıyla, ülke genelinde 5G hizmeti başlayacak. Vatandaşlarımız, mevcut tarifelerinde hiçbir değişiklik olmadan, 5G teknolojisinin nimetlerinden yararlanacak. İşletmecilerimiz, 2029-2042 yılları arasında gelirlerinin yüzde 5’ini, her yıl altyapı yatırımlarına yönlendirecekler ve 31 Aralık 2042’ye kadar yetkilendirilecek.”
Kırmızı çizgilerinin, yerli ve milli üretim olduğunun altını çizerek Sayan, 4.5G döneminde yüzde 45 olan yerli ürün kullanımını, 5G döneminde yüzde 60’a kadar çıkardıklarını kaydetti.
“İHALEDE YERLİLİĞİN YANINA ‘MİLLİLİK’ DİYE BİR KAVRAM KOYDUK”
Sayan, açıklamasının ardından, alanda bulunan gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Şu andan itibaren, operatörlerin yapacağı kampanyalarla yeni satılan telefonların hemen hemen hepsinin, 5G’ye uyumlu olmasını istediklerini belirten Sayan, “Yatırım yükümlülüğünü, Türkiye’nin dört bir yanını kapsayacak şekilde, operatörlerimizin ticari gereksinimleriyle birlikte uyacak şekilde belirledik. Başta otoyollar, akıllı ulaşım sistemleri olmak üzere, çok kısa sürede de kapsama yükümlülüklerini ortaya koyduk.” değerlendirmesinde bulundu.
Sayan, yerli ne varsa şebekelerde kullanılacağına dikkati çekerek, “Biz 4,5G’ye yerlilik zorunluluğu koyduğumuz zaman, oran yüzde 1 bile değildi. Yalnız şunu da görüyoruz, yerlilik diye montaj yapılmasını kabul etmemiz mümkün değil. Bu yüzden, bu ihaleye yerliliğin yanına, ‘millilik’ diye bir kavram koyduk.” diye konuştu.
Açıklamanın ardından Sayan, operatör yetkilileriyle birlikte, üzerinde “5G” yazılı pastayı kesti.
ÜÇ İLETİŞİM OPERATÖRÜNÜN ÜST YÖNETİCİSİ 5G İHALESİNİ DEĞERLENDİRDİ
İhalenin ardından değerlendirmede bulunan Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç, ihalenin hayırlı olmasının dileyerek, 5G’ye giden yolda önemli bir adım attıklarını söyledi.
Koç, Turkcell olarak müşterilerine en iyi hizmeti verebilmek için gerekli frekansları ihaleyle kazandıklarını aktararak, 5G’de en yüksek frekans bandını Turkcell’in aldığına dikkati çekti.
Rakipleriyle makası açtıklarına işaret eden Koç, “Türkiye’nin Turkcell’i olarak bu ihalede sadece kazananın Turkcell olmadığını, tüm Türkiye’nin kazandığını söylüyoruz. Türkiye’nin Turkcell’i olarak bu bilinçle çalışmalarımıza devam edeceğiz ve ülkemizin dijital dönüşümüne öncülük etmeye devam edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.
“DAHA İYİ BİR DİJİTAL DENEYİM SAĞLANACAK”
Türk Telekom Üst Yöneticisi Ümit Önal da 5G frekans ihalesiyle birlikte Türkiye’nin dijital dönüşüm yolculuğunda yeni bir dönüm noktasına şahitlik ettiklerini belirtti.
İhalenin, Türkiye’deki teknoloji ve iletişim alanındaki kararlılığının çok açık bir ifadesi olduğuna dikkati çeken Önal, 5G’nin hem bireylerin hem de kurumların hayatına radikal değişiklikler getireceğini bildirdi.
Önal, 5G’nin sağladığı yüksek hız, kapasite ve düşük gecikmeyle bireylerin hayatını kolaylaştıracağını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Daha iyi bir dijital deneyim sağlanacak. Endüstrilerin gelişmesinde çok önemli rol oynayacak, verimlilik artacak. Sağlık, eğitim, enerji, lojistik, spor, sanat gibi birçok alanda farklı deneyimler yaşanacak. 5G teknolojisi, Türkiye’nin dijital ekonomisini de dönüştürecek. Sanayiden sağlığa, tarımdan eğitime kadar her alanda verimliliği artıracak. Bugün de 5G ihalesinde ülkemizin ekonomisine 1 milyar doların üstünde katkı sağlamış oluyoruz. Bundan sonra müşterilerimize en iyi deneyimi sunmak için çalışmalarımıza son hızla devam edeceğiz.”
“5G’Yİ 1 NİSAN 2026 İTİBARIYLA MÜŞTERİLERE YANSITACAĞIZ”
Vodafone Türkiye Üst Yöneticisi Engin Aksoy da bugün Türkiye’nin dijital dönüşümde tarihi bir ana şahitlik ettiklerine işaret ederek, dünyada 5G için en yaygın kullanılan ve en geniş kapsama ihtiyacına cevap veren 700 megahertz bandının eşit olarak dağılmasını görmenin kendilerini çok mutlu ettiğini belirtti.
Stratejik bantlardaki güçlü pozisyonlarını koruduklarını bildiren Aksoy, Türkiye’de 5G dönüşümünü en hızlı şekilde hayata geçirmek için gerekli spektrum dengesine sahip olmaktan mutluluk duyduklarını söyledi. Aksoy, “5G teknolojisinin gözle görülür hız ve kapasite artışını müşterilerimizin deneyimlerine 1 Nisan 2026 itibarıyla yansıtacağız.” dedi.
Aksoy, 5G’ye 5 yıldır yoğun şekilde hazırlandıklarını ve dünyada 5 kıtada 5G deneyimine sahip tek operatör olarak bu deneyimlerini Türkiye’ye getireceklerini vurgulayarak, 5G için bugün itibarıyla kampanyaya başlayacaklarını ve 5 gün boyunca tüm müşterilerinin bu kampanyaya davetli olacağını kaydetti.
TURKCELL, İHALEDE 160 MHZ İLE EN YÜKSEK FREKANS BANDININ SAHİBİ OLDU
Şirketten yapılan açıklamaya göre, Türkiye’nin dijitalleşme yolculuğu için büyük önem taşıyan 5G yetkilendirme ihalesi Ankara’da gerçekleştirildi.
Turkcell 5G ihalesi kapsamında, A1 soyut paketini 429 milyon dolar, B1 soyut paketini 214 milyon dolar, B4 soyut paketini 187 milyon dolar, B5 soyut paketini 186 milyon dolar, B6 soyut paketini ise 208 milyon dolar bedelle satın aldı.
Böylece Turkcell ihale kapsamında teknik olarak satın alabileceği paketlerin tamamı olan 5 ayrı frekans paketine, 1 milyar 224 milyon dolar lisans ödemesi tutarı karşılığında sahip oldu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen, Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç, Türkiye için tarihi bir dönüm noktasına tanıklık ettiklerini belirtti.
Türkiye’nin lider teknoloji şirketi ve operatörü olarak Türkiye’nin dijitalleşme serüveninde yeni bir sayfa açtıklarını aktaran Koç, “5G ihalesinde en geniş kapsama ve en yüksek kapasiteyi sağlayan frekans bantlarını almanın haklı gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. 5G sadece daha yüksek hızlar değil, gecikmenin minimuma indiği, milyonlarca cihazın aynı anda bağlandığı ve yepyeni iş modellerinin mümkün hale geldiği yeni bir çağ demek.” ifadelerini kullandı.
Kendilerinin de bu yeni çağda Türkiye’nin dönüşümüne liderlik edeceklerini vurgulayan Koç, 5G’de sahip oldukları 700 MHz frekans bandıyla Türkiye’nin dört bir yanında en geniş kapsamayı sağlayacaklarını kaydetti.
“5G İLE BAŞARI HİKAYESİNİ HEP BİRLİKTE YAZACAĞIZ”
Turkcell Genel Müdürü Koç, 3.5 GHz frekans bandında aldıkları 140 MHz kapasiteyle de Türkiye için mobilde 1000 megabit ve daha üstü hızları gerçek hale getireceklerinin altını çizerek, hala 234,4 MHz olan toplam kapasitelerini, aldıkları frekans bantlarıyla 394,4 MHz’e yükselttiklerini aktardı.
Bu sayede en çok frekans bandı elinde olan operatörün yine Turkcell olacağını vurgulayan Koç, şunları kaydetti:
“Bugün frekans bantları için ödeyeceğimiz tutarla birlikte 30 milyar doları aşan bir yatırımı ülkemize yapmış olmaktan gurur duyuyoruz. 30 yılı aşkın birikimimiz, güçlü altyapımız ve yapay zeka destekli ağlarımızla geçmişte olduğu gibi 5G’de de standartları biz belirleyeceğiz. Ülkemizi Turkcell gücünde 5G ile buluşturacağız. Bu vesileyle süreçteki destekleri için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımıza, BTK’ya ve tüm ilgililere teşekkür ediyorum.
Ülkemiz için 5G ihalesi hayırlı olsun. Teknocan kampanyamızda da söylediğimiz gibi, güçlü altyapımız, güvenilir bağlantımız, geniş kapsama alanımız, gelişmiş teknolojimiz ve gerçek deneyimimizle biz 5G’ye hazırız. Turkcell olarak kurulduğumuz günden bu yana ülkemizin dijital geleceğini biz şekillendirdik, şimdi 5G dönemine de aynı kararlılıkla giriyoruz. Ülkemizin potansiyeline inanıyoruz. Türkiye’nin 5G ile başarı hikayesini hep birlikte yazacağız. Kazanan Türkiye olacak.”
“TÜRKİYE’NİN DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜNE ÖNCÜLÜK ETMENİN HEYECANINI YAŞIYORUZ”
Koç, 1 Nisan 2026’dan itibaren hayata girecek 5G’de de liderliği sürdürdüklerinin altını çizerek, şu değerlendirmede bulundu:
“5G ihalesi ülkemiz için tarihi bir eşiği simgeliyor. 5G ihalesinde en hızlı, en güçlü ve en kapsamlı hizmeti sunmak için gerekli frekans bantlarını alarak bu büyük dönüşüm sürecinin en önemli aktörü olduk. Lider operatör kimliğimizi perçinledik. Türkiye’nin dijital dönüşümüne öncülük etmenin heyecanını yaşıyoruz. Türkiye’nin dijitalleşmesi, gelişmesi ve dünyada söz sahibi olması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.” (AA)
5G ihalesinden rekor gelir: 3,5 milyar doları aştı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
MSB’den askeri hastaneler ve Suriye ile işbirliği açıklaması
Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, askeri hastanelerin son durumuna ilişkin, “Sayın Cumhurbaşkanı’mızın verdiği direktifler doğrultusunda, askeri sağlık sisteminin güncellenerek Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) ihtiyaçlarının en iyi şekilde karşılanmasına yönelik çalışmalar devam etmektedir” şeklinde konuştu.
Bakanlık kaynakları, haftalık basın bilgilendirme toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Ankara’da Suriye heyeti ile gerçekleşen üçlü görüşme ve terör örgütü SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonuna yönelik sorular üzerine kaynaklar, şunları kaydetti:
“Malumlarınız olduğu üzere Suriye hükümeti, tüm kurum ve birimleri ile yeniden yapılanmaya, ülkede istikrar ve güvenliğin tesisine yönelik gayretli çalışmalarına devam etmektedir. Bu bağlamda, Suriye’nin güvenlik kapasitesinin artırılması, bölgenin terörden arındırılarak istikrar ve güvenliğin tesisine katkı sağlanması maksadıyla Suriye Savunma Bakanlığı ile olan koordinasyon ve işbirliğimizi artırmaya yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”
Kaynaklar, Ankara’da gerçekleşen 3’lü görüşmede, Suriye’nin kapasite inşasının artırılması ve Suriye ile işbirliğinin geliştirilmesine yönelik atılacak adımlar konusunda görüşmeler yapıldığını belirterek, “Suriye’nin istikrarı ve güvenliği doğrultusunda, tek devlet, tek ordu ilkesini desteklemeye kararlıyız. Bu kapsamda SDG terör örgütünün Suriye ordusuna entegre olması kritik öneme sahiptir. Bu konuyla ilgili Türkiye olarak muhataplarımızla gerekli koordinasyonları yapıyor ve süreci yakından takip ediyoruz.” şeklinde konuştu.
ASKERİ HASTANELERİN DURUMU
Bakanlık kaynakları, gündemde yer alan askeri hastanelerin yeniden açılmasına ilişkin sorular üzerine, “Sayın Cumhurbaşkanı’mızın verdiği direktifler doğrultusunda, askeri sağlık sisteminin güncellenerek Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçlarının en iyi şekilde karşılanmasına yönelik çalışmalar devam etmektedir.” yanıtını verdi.
Gazze’deki ateşkes sonrası gündeme gelen “Gazze Görev Gücü”nde hangi unsurların yer alacağına dair sorular üzerine kaynaklar, şu ifadeleri kullandı:
“Gazze’de iki yıldır süregelen insani trajedi dikkate alındığında, acil insani yardımın bölgeye ulaştırılması ve yıkılan altyapının yeniden inşa edilmesi öncelikli hale gelmiştir. Bildiğiniz üzere TSK daha önceki barış misyonlarında edindiği tecrübe ile barışın tesisi ve korunmasında kendisine tevdi edilecek her türlü görevi uluslararası hukuk çerçevesinde üstlenmeye hazırdır. Görev gücüne ilişkin çalışmalar devletimizin ilgili kurumları ile koordineli şekilde yürütülmektedir. Konuya ilişkin gelişmeler kamuoyu ile paylaşılacaktır.” (AA)
MSB’den askeri hastaneler ve Suriye ile işbirliği açıklaması yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Cengiz Çandar's Blog
- Cengiz Çandar's profile
- 6 followers
