Cengiz Çandar's Blog, page 295
December 20, 2024
Atatürk’ün evi 2025’e hazır
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Selanik’te bulunan ve bugün müze olarak kullanılan Atatürk Evi yürütülen çalışmalarla yeniden hayat buluyor.
Binanın iç mekânında sıva ve boya işlemleri yapılırken bahçedeki taş kaplama ve duvar düzenlemeleri de özenle ele alınıyor.
Elektrik ve mekanik tesisat tamamen yenilenerek, modern standartlarla uyumlu hâle getiriliyor. Çalışmaların eylül 2025’te tamamlanması planlanıyor.
Atatürk’ün evi 2025’e hazır yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
‘Kötü bir aşığım’
Ünlü oyuncu Kerem Bürsin kariyerinin yanında aşk hayatıyla da gündemde. Yeni filminin heyecanını yaşayan Kerem Bürsin aşk hayatıyla ilgili konuştu. Melisa Tapan ile aşk yaşayan Kerem Bürsin, ilişkisinin güzel gittiğini vurguladı.
Hürriyet’ten Hakan Gence’nin sorularını yanıtlamak için Youtube kanalına konuk olan Kerem Bürsin, kötü bir aşık olduğunu itiraf etti. Bürsin yaptığı açıklamada, ” Aşkı kim sevmez. Bence kötü bir aşığım. Yaptığım işi çok seviyorum. Keşfetmek isteyeceğim bir şeydir aşk.” dedi.
Melisa Tapan ile ilişkisinin güzel gittiğini vurgulayan Bürsin, “Güzel gidiyor.” ifadelerini kullandı.
‘Seni çarpan nedir kadında?’ sorusuna Bürsin şu yanıtı verdi: Fiziksel anlamda çekim önemli. Ama o çekim her şey olabilir. Beni esas çeken şey benim o kişinin kendiyle olan ilişkisini merak ederim, onu keşfetmeye çalışırım. İnsanın kendiyle olan ilişkisi ne kadar güzelse, o insan ışık gibi parlıyor ve beni çekiyor.
‘Kötü bir aşığım’ yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
ANALİZ Doğu ve Batı arasında kalan ülke: Gürcistan
Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze’nin AB’ye katılım müzakerelerini 4 yıl boyunca gündeme getirmeyeceklerine yönelik kararına karşı 28 Kasım’da başlayan gösteriler sürüyor. Hükümete tepki gösteren protestocular, başkent Tiflis’te de sokağa çıktı. Parlamento binası önünde toplanan göstericiler, hükümet karşıtı sloganlar attı.
Tüm bu gelişmelerin ardından ABD ve Birleşik Krallık’ın bazı Gürcistanlı yetkililer hakkında yaptırım uygulama kararı alması da ülkede bir başta tartışma konusu.
Peki komşu ülke Gürcistan’da neler oluyor? Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yıldız Deveci Bozkuş, Gürcistan’da süregelen siyasi istikrarsızlığı ve küresel güçlerin ülkeye etkisini AA Analiz için kaleme aldı. İşte 7 maddede o analizden öne çıkan detaylar…

*Gürcistan’daki siyasi istikrarsızlığın kökeni
Rusya-Ukrayna savaşı, Gürcistan’ın içinde bulunduğu siyasi karmaşayı derinleştirdi. Ancak Gürcistan’daki istikrarsızlığın temeli, 2008 Rusya-Gürcistan savaşına dayanıyor. Abhazya ve Güney Osetya’nın sözde bağımsızlıklarını tanıyan Rusya ile Gürcistan arasındaki diplomatik kopuş, bugünkü siyasi gerilimlerin tohumlarını attı.
*”Yabancı Etkinin Şeffaflığı” yasası ve toplumsal kutuplaşma
Gürcistan’da tartışmalara yol açan “yabancı etkinin şeffaflığı” yasası, halkı ikiye böldü. Parlamento seçimleriyle birlikte bu yasa, ülkedeki kutuplaşmayı artırdı. Muhalefet ve iktidar arasında tırmanan gerilim, AB üyelik sürecine dair tartışmaları da alevlendirdi. Muhalefetin seçim sonuçlarını tanımaması ve AB’ye müdahale çağrısında bulunması, siyasi krizi derinleştirdi.
*Cumhurbaşkanlığı seçimindeki kriz
Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili’nin görevi devretmeyi reddetmesi, ülkedeki siyasi gerilimi artırdı. Rusya yanlısı olmakla suçlanan yeni Cumhurbaşkanı Mikheil Kavelaşvili’nin atanması, muhalefetin tepkisine yol açarken, Gürcistan’ın Doğu-Batı arasındaki mücadelenin tam merkezinde yer aldığını bir kez daha gösterdi.
*AB ve Batı’nın Gürcistan’a bakışı
Gürcistan’daki gelişmeler, Batı’da endişe yaratıyor. AB üyelik sürecinin askıya alınması ve ABD’nin Gürcistan ile stratejik ilişkilerini dondurması, Batı’nın Gürcistan üzerindeki etkisini zayıflatabilir. Başbakan İrakli Kobahidze’nin Batı’yı ekonomik şantaj yapmakla suçlaması, Gürcistan’ın uluslararası ilişkilerde yalnızlaşma tehlikesini artırıyor.
*Rusya ve Çin’in Gürcistan üzerindeki nüfuzu
Rusya, Gürcistan’daki etkisini artırırken, Çin de “Kuşak ve Yol Projesi” kapsamında ekonomik iş birliğini güçlendiriyor. Gürcistan, Doğu-Batı mücadelesinin bir cephesi haline gelirken, Rusya ve Çin’in ekonomik ve siyasi hamleleri, ülkenin Batı’ya olan bağımlılığını azaltabilir. Bu durum, Gürcistan’ı yeni bir stratejik denge arayışına itiyor.
*Türkiye ve bölgesel dinamikler
Güney Kafkasya’nın jeopolitik önemi, Türkiye’nin bölgedeki rolünü de artırıyor. Gürcistan’daki gelişmeler, Türkiye’nin bölgesel stratejilerini ve enerji politikalarını etkileyebilir. Türkiye’nin tarafsız ve dengeli bir politika izlemesi, bölgesel istikrar için kritik öneme sahip.

*Doğu-Batı mücadelesinin genişleyen etkisi
Gürcistan’daki siyasi ve toplumsal çatışmaların yalnızca bu ülke ile sınırlı kalmayacağı öngörülüyor. Baltık ülkeleri, Ukrayna ve Macaristan gibi bölgelerde de benzer etkiler görülebilir. Gürcistan’ın yeni bir Ukrayna olmaması için tüm tarafların diplomatik çözüm arayışlarını sürdürmesi gerekiyor. Aksi takdirde, bu istikrarsızlık, bölgesel güvenliği ve Gürcistan’ın ekonomik geleceğini ciddi şekilde tehdit edecektir.
ANALİZ Doğu ve Batı arasında kalan ülke: Gürcistan yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
7 SORU 7 CEVAP: Putin ne demek istedi?
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 2024 yılını değerlendirdiği Rusya’daki tv programında yaptığı açıklamalar, Rusya’nın dış politika önceliklerini ve küresel stratejileri adına önemli detaylar barındındı. Putin yaklaşık 4,5 saat süren ve 76 soruyu cevapladığı programda, özellikle Ukrayna, Suriye ve Orta Doğu politikalarına dair mesajlar verdi. TRT Russian Dijitalden Mehmet Furkan Dündar, Putin’in 19 Aralık 2024’te “Direk Hat” programında yaptığı 2024 yılı değerlendirmesini ve Rus dış politika önceliklerine dair verdiği mesajları AA Analiz için kaleme aldı. İşte 7 soru ve yanıtta Putin’in sözlerinin şifreleri…
Putin, Suriye’deki askeri üslerini neden korumak istiyor?
Putin, Hmeymim Hava Üssü ve Tartus Deniz Üssü’nün stratejik önemine dikkat çekerek, bu üslerin yalnızca askeri operasyonlar için değil, insani yardım faaliyetlerinde de kritik rol oynadığını belirtti. Bu üsler, Rusya’nın Orta Doğu ve Akdeniz’deki etkisini sürdürebilmesi için kilit noktalar olarak görülüyor. Putin, üslerin bölgedeki Rus varlığını meşrulaştırmak adına yeni hükümetle iş birliği yapmayı planladığını ifade etti.
Rusya, Suriye’de nasıl bir stratejik esneklik sergiliyor?
Heyet Tahrir Şam (HTŞ) gibi gruplarla müzakerelere başlanması, Kremlin’in daha pragmatik bir diplomasi benimsediğini gösteriyor. Putin’in Taliban’ı terör örgütleri listesinden çıkarması gibi adımlar, benzer bir yaklaşımın HTŞ için de düşünülebileceğine işaret ediyor. Bu adımlar, Rusya’nın bölgedeki etkisini koruyabilmek için dinamik bir politika izlediğini ortaya koyuyor.
Putin’in Türkiye ile ilişkilerdeki öncelikleri neler?
Putin, Türkiye’nin güvenlik önceliklerini gözeten bir politika izlediğini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile düzenli temas halinde olduğunu vurguladı. Suriye bağlamında bölgesel iş birliğinin önemine dikkat çeken Putin, sorunların çözümünde Ankara ile stratejik ortaklığı sürdüreceğini belirtti.
Rusya’nın Batı ile ilişkilerinde müzakere kanalları açık mı?
Putin, Ukrayna’daki yönetimi gayrimeşru olarak tanımlasa da müzakerelere açık olduğunu ifade etti. Özellikle İstanbul müzakerelerinde varılan uzlaşı maddelerine vurgu yaparak, Moskova’nın Batı ile gerilimi azaltma yolunda fırsatlar aradığını ve “sahadaki gerçeklikler” üzerinden pozisyonunu güçlendirmek istediğini belirtti.
İgor Kirillov suikastı Rusya açısından nasıl bir tehdit oluşturuyor?
Putin, bu suikastı “terör saldırısı” olarak nitelendirerek Batı’nın sessizliğini eleştirdi. Kremlin, bu saldırının yalnızca bir güvenlik açığı değil, aynı zamanda Rusya’nın ulusal güvenliğine yönelik bir meydan okuma olduğunu vurguluyor. Suikast, Moskova’nın uluslararası alanda meşruiyet ve güç arayışının bir parçası olarak algılanıyor.
Putin’in Suriye’de yeni hükümetle ilişkileri nasıl şekilleniyor?
Putin, Suriye’deki yeni hükümetle ilişkilerin bölgesel dinamiklere göre belirleneceğini ifade etti. Baas rejiminin çöküşünün ardından Rusya, yeni aktörlerle iş birliğine açık olduğunu gösterdi. Bu, Moskova’nın eski bağlarını tamamen terk etmeksizin yeni bir denge politikası benimseyeceğine işaret ediyor.
Putin, Filistin ve İsrail konularında ne mesajlar verdi?
Putin, Birleşmiş Milletler kararlarına atıf yaparak Filistin devletinin kurulması gerektiğini belirtti. İsrail’in Suriye topraklarındaki ilerleyişine yönelik eleştiriler, Moskova’nın bölgede dengeyi koruma çabasını gösteriyor. Putin, çok yönlü bir diplomasi izleyerek İsrail ve Filistin arasında uluslararası hukuka dayalı bir pozisyon benimsiyor.
7 SORU 7 CEVAP: Putin ne demek istedi? yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
2025 bütçesi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi
2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi.
Genel Kurulda 2025 yılı bütçesi üzerinde şahsı adına söz alan DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, Türkiye’nin, sorunların yaşandığı dönemden geçtiğini belirtti.
Küresel gelişmeler çerçevesinde dünyanın, eski dünya olmadığını vurgulayan Aksakal, tüm değerlerin sahiplenilerek gelecek kuşaklara aktarılması gerektiğini ifade etti.
Son yıllarda Kovid-19 salgınının, depremlerin yaşandığını anımsatan Aksakal, “Yaşananlara bakıldığında gerçekten ‘Bu ülke büyük bir ülke, Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlet.’ denilecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
Aksakal, 2025 yılı bütçesinde vatandaşın sosyal refahına, huzuruna, Türkiye’nin güvenliğine ve kalkınmasına yönelik yeterli kaynağın ayrılmadığını savundu.
İşsizlikle ve kayıt dışılıkla mücadele politikalarının geliştirilmesini isteyen Aksakal, gıda fiyatlarında artış yaşandığını, tarımdaki sorunların çözülmesi gerektiğini söyledi.
Şahsı adına söz alan CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, “2025 yılı bütçesinin, faiz, enflasyon, cari açık ve pahalılık bütçesi olduğunu” ileri sürdü.
Türkiye’nin dünyada en yüksek faiz veren ikinci, Avrupa’da ise birinci ülke olduğunu iddia eden Emir, “Fakir fukaradan kestiğiniz vergileri para babalarına veriyorsunuz. Siz faizcisiniz.” sözlerini sarf etti.
Avrupa’daki en yüksek enflasyonun Türkiye’de olduğunu dile getiren Emir, enflasyonun, iktidarın politikaları sonucu değil, baz etkisinden dolayı düşüşe geçtiğini söyledi. Emir, “TÜİK rakamları zaten makyajlı. O yüzden enflasyon yüzde 80’den yüzde 47’ye düşmüş gibi görünüyor. En kötüsü geride kalmadı, milleti kara kış bekliyor.” dedi.
“Yenidoğan çetesi” soruşturmasına ilişkin süreci eleştiren Emir, şöyle konuştu:
“Biz, öz eleştiri yapmanızı beklerdik. Eğer, Aile Bakanı ya da Sağlık Bakanı ‘Burada bir eksik var, bunu bulacağız, gereğini yapacağız. Hiç kimse merak etmesin.’ deseydi vallahi kabul edeceğiz ama siz bir gram öz eleştiri yapmadınız. Yoksulun halini de anlamadınız, halen deprem bölgesinde konteynerde kalmanın ne demek olduğunu bilmiyorsunuz, akşama doğru gidip pazardan çürük sebze toplamanın ne olduğunu bilmiyorsunuz. Aya sert iniş yapacaktınız, 31 Mart gecesi yere çakıldınız. Getirin sandığı, millet gereğini yapsın, sizi üstünden atsın.”
“Yüksek düzeyli bilginizi belediyelerde gösterin”Genel Kurulda söz alan AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, CHP’li Emir’in ifadelerine tepki gösterdi.
Güler, CHP’lilerin, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bütçesinde yüksek düzeyli ekonomi bilgisini kullanması gerektiğini ifade ederek, “Borçsuz, harçsız, yatırımlarla dolu belediye bütçesini bize gelin anlatın da görelim. Daha bugün İBB 3,5 milyarlık borçlanma isteğini Meclis’e getiriyor. Yüksek düzeyli bilginizi belediyelerde gösterin.” diye konuştu.
Görüşmelerin tamamlanmasının ardından 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ayrı ayrı oylandı ve kabul edildi.
2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’nin oylamasında 567 oy kullanıldı; teklife 317 kabul, 249 ret ve bir çekimser oy verildi.
2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin oylamasında ise 568 oy kullanıldı; teklife 318 kabul ve 249 ret, bir çekimser oy verildi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, bütçe hazırlığında emeği geçenlere teşekkür etti.
Kurtulmuş, birleşimi, 24 Aralık Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere kapattı.
NotlarGenel Kuruldaki bütçe görüşmelerini AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ile Tulay Hatımoğulları Oruç, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu da izledi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin, Cumhuriyet’in 200’üncü yılını simgeleyen ve üzerinde “2023-2123 Yeni Yüzyıl Yeni Türkiye” yazılı yüzük ve rozet taktığı görüldü. (AA)
2025 bütçesi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Almanya’da Noel Pazarı’nda korkunç saldırı
Almanya’nın Magdeburg kentinde bulunan Noel pazarına araç ile saldırı düzenlendi. İlk belirlemelere göre biri çocuk 2 kişi hayatını kaybetti, 50’den fazla kişi de yaralandı.
Saldırganın 1974 doğumlu bir Suudi Arabistan vatandaşı olduğu öğrenildi.
Saldırı, Elbe Nehri’nin yakınındaki Magdeburg Belediye binasının yanında kurulan Noel pazarında yaşandı.
Doktor olduğu öğrenilen saldırganın 50 yaşında olduğu, Noel Pazarı’na kiralık araçla girip 400 metre ilerlediği detayları ortaya çıktı. Polis, gözaltına alınan kişinin eylemi tek başına düzenleyip düzenlemediğinin henüz belli olmadığını, failin araçla pazarın içinde “400 metre ilerlediğini” açıkladı.
Olayın ardından Noel pazarı kapatılırken, insanlardan şehir merkezini terk etmeleri istendi.
Yaralıların hastanedeti tedavisi sürerken, saldırganın da sorgu işlemlerinin devam ettiği açıklandı.
DIŞİŞLERİ’NDEN AÇIKLAMA
Dışişleri Bakanlığı da Almanya’nın Magdeburg kentinde Noel pazarına yapılan saldırıyı şiddetle kınadı. Bakanlık, Almanya’nın Magdeburg kentinde yaşanan saldırı hakkında yazılı açıklama yayımladı.Açıklamada, Magdeburg kentinde bir Noel pazarında yaşanan ve ilk belirlemelere göre kasıtlı bir saldırı olan hadiseden dolayı derin üzüntü duyulduğu kaydedildi.Yaşamını yitirenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar dilenen açıklamada, “Şiddetle kınadığımız bu saldırının nedeninin bir an önce aydınlatılmasını ve muhtemel faillerinin adalet önünde hesap vermesini ümit ediyoruz. Bu acı gününde Almanya’nın yanında olduğumuzu vurguluyoruz.” ifadeleri kullanıldı.
Almanya’da Noel Pazarı’nda korkunç saldırı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
December 19, 2024
Hüseyin Yayman: Suriyelilerin dönmesi Suriye’nin geleceği için önemli
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, CNN TÜRK’te gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yayman, ‘Her sınır kapısında günde yaklaşık bin kişi gidiyor. Suriyelilerin dönmesi Suriye’nin geleceği için önemli. Suriyeliler dönünce Suriye’nin geleceğinde söz sahibi olacaklar.’ dedi.
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Hem Cilvegözü Sınır Kapısı’nda hem Zeytindalı Sınır Kapısı’nda hem de Yayladağı Sınır Kapısı’nda kendi ülkelerine gitmek için hazırlık yaptıklarını görüyoruz. Her sınır kapısından yaklaşık bin kişi geçiyor. Hatay’da 3 sınır kapısı var. Hem İdlib yönetimi ile hem Afrin’deki bölgesel gelişmelerle ilgili tüm süreç Türkiye üzerinde ilerledi. Bu çok önemliydi. Suriyeli vatandaşların kendi ülkesine dönme çabasında olduğunu görüyoruz.
‘SURİYE’DE STRATEJİK VE TARİHİ ROL OYNAYACAKLAR’
Türkiye’deki Suriyeliler döndüğünde oradaki anayasa değişikliğinde, seçimlerde oy kullanacaklar ve Suriye’nin geleceğinde söz sahibi olacaklar. Dönmeleri hayati bir mesele. Stratejik ve tarihi rol oynayacaklar Suriye’de. Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması olmazsa olmaz bir meseledir. Suriye asla bir Afganistan olamaz. Suriye, Suriye gibi olacak, kendine has özellikleri var. Suriye’de Hristiyanlar, Kürtler, Türkmenler de var.
*Türkiye’de tarımda, sanayide çalışacak işçiler buluruz ancak Suriyeliler dönmezse yönetimde olamayacak. Hataylılar dönerlerse de dönmezlerse de başımızın üstünde diyor.
Hüseyin Yayman: Suriyelilerin dönmesi Suriye’nin geleceği için önemli yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
‘Ailece yeniden başlıyoruz’
Kanal D’nin yaşanmış bir hayat hikayesinden uyarlanan BKM imzalı ‘Annem Ankara’ dizisi heyecanlı bir bölümü ile ekrana geldi. Tek başına bir annenin yaşam mücadelesini anlatan yapımda duygusal anlar yaşandı. Nazan, Hasan’ın onu nikah masasında bırakması sonucu soluğu Zuhal’in ekmek bayisinde aldı ve Zuhal’i vurdu. Ailesine yaşattığı acıları unutturmak isteyen Hasan, elinden tutup yeniden bir yuva kurmaya çalıştığı kadını hayatta tutmaya çalıştı. Burak ise tek suçlunun babası Hasan olduğunu düşünerek Zuhal’in ‘yeniden aile olma’ fikrine isyan etti. Zuhal’in annesinin ölümü Zuhal’in acısını katladı ve tüm aileyi yasa boğdu.
Duygusal sahnelerin ekrana geldiği Annem Ankara’da yaşam savaşı veren Zuhal’in kritik durumu aileyi perişan etti. Yaşananlardan babasını sorumlu tutan Burak kapısına gelen Hasan’dan hesap sordu. “Yeniden aile olmak istiyorum. Benim sizden başka kimim, kimsem yok, yanınızda olmak istiyorum” diyen Hasan’ı affetmeyeceğini söyleyen Burak, “Her seferinde baştan başlıyorum, seni sevmenin, sana güvenmenin bir yolunu arıyorum. Ama sen bir yolunu bulup kendinden nefret ettiriyorsun” dedi.
GÖZYAŞLARI ANNELERE AKTI!
Tüm bunlar yaşanırken, Zuhal’in annesi Naciye, kızını görmeye hastaneye gitti. “Sana dualar etmek istedim hepsi uçup gitti” diyen Naciye Hanım, Zuhal’in baş ucunda veda edercesine son konuşmasını yaptı. Naciye Hanım’ın vefatı tüm aileyi yasa boğdu. Hastane odasında annesinin ölümünden habersiz Zuhal, hastaneden kaçarak eve gitti. Kapıda annesinin ayakkabılarını görüp gerçekle yüzleşen Zuhal’in üzgün halleri izleyiciyi derinden yaraladı. Zuhal, annesinin hastane odasında eline sıkıştırdığı şemsiye çikolatayı mezarına bıraktı. Bağış’ın ellerinin birleştirdiği Hasan ile Zuhal, mezarlıktan beraber ayrıldı.
“AİLECE YENİDEN BAŞLIYORUZ”
Hasan’la çocukları bir arada gören Zuhal’in Burak’ın öfkesine karşılık “Hiç kimse bir yere gitmiyor, ailece yeniden başlıyoruz, en başından” sözlerine Burak, “Bu adam yüzünden sen ölüyordun” diyerek karşı çıktı.
GERÇEK BİR HİKAYE
Başak Angigün kendi gerçek hayat hikayesinden yola çıkarak kaleme aldığı, yönetmenliğini Can Ulkay’ın yaptığı, BKM imzalı Annem Ankara’nın başrollerini Bergüzar Korel ve Mehmet Günsür paylaşıyor.
GÜÇLÜ KADRO
Dizinin güçlü oyuncu kadrosunda Korel ve Günsür’ün yanı sıra; Özgürcan Çevik, Gökçe Eyüboğlu, Sevinç Erbulak,Yıldıray Şahinler ve Güler Ökten, Sinem Uslu, Muharrem Türkseven, Mustafa Açılan, Dilek Çelebi, Hakan Akın,Fatma Toptaş, Durukan Çelikkaya, Ezgi Gör, Selen Özbayrak, Başak Akan, Mustafa Enis Bilir, Beyza Şekerci, Cansu Dağdelen, Ediz Gülsuyu, Mert Tanık, Naz Özgülüş, Egemen Ulaş Önkal Mehmet Can Akça, Yasin Pehlivan yer alıyor.
Gerçek bir hikâyeden uyarlanan Annem Ankara, her çarşamba akşamı saat 20.00’de Kanal D’de.
‘Ailece yeniden başlıyoruz’ yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
December 18, 2024
TDK ‘yılın kelimesi’ni seçiyor
Alanında uzman isimlerden oluşan değerlendirme kurulunca belirlenen “algoritma”, “dijital yorgunluk”, “kalabalık yalnızlık”, “merhamet”, “yabancılaşma”, “yapay zeka” ve “yüzleşme” kelimeleri, Türk Dil Kurumunun genel ağ sayfasında oylamaya açıldı.
Türk Dil Kurumu (TDK) ve Ankara Üniversitesinin işbirliğiyle “2024 yılının kelimesi” için oylama başlatıldı.
TDK’den yapılan açıklamada, dünya üzerinde pek çok kurum tarafından ilan edilen kelimeler ve kavramların, bir yandan yeniden bir kültürel üretim sağlarken diğer yandan meselelerin İngilizce üzerinden analiz edilmesi ve tartışılmasına vesile olduğu belirtildi.
“2024 yılının kelimesi” oylamasının, bu çerçevede, Türkçe’nin küresel kültür içindeki yerini güçlendirmek, Türkiye’nin uluslararası alandaki gücünü kültürel olarak desteklemek, kelimeler üzerine düşünülmesini sağlamak amacıyla başlatıldığı ifade edildi.
Değerlendirme Kurulu Üyeleri tarafından önerilen kelimelerin, Kurul değerlendirmesiyle 7’ye indirilerek halk oylamasına sunulduğu aktarılan açıklamada, oylamaya yüksek katılım sağlanmasının hedeflendiği kaydedildi.
“Yapay zeka” mı, “merhamet” mi?Oylamaya, Türk Dil Kurumunun genel ağ sayfasında bulunan bağlantı üzerinden katılım sağlanıyor.
“Size göre 2024 yılını karşılayan kelime/kavram hangisidir?” sorusuna yanıt verecek katılımcılar, “algoritma”, “dijital yorgunluk”, “kalabalık yalnızlık”, “merhamet”, “yabancılaşma”, “yapay zeka” ve “yüzleşme” kelimelerinden birini seçebilecek. (AA)
TDK ‘yılın kelimesi’ni seçiyor yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
“25. Randevu İstanbul Uluslararası Film Festivali”nde ödüller sahiplerini buldu
Festivalde bu yıl “Kültür ve Sanata Katkı Ödülü” iş insanı Yılmaz Ulusoy’a, “Sinemaya Katkı Ödülü” sinema eleştirmeni Burçak Evren’e, “Uluslararası Randevu Ödülü” ise yapımcı Kerem Çatay’a takdim edildi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğünün destekleriyle, Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) tarafından düzenlenen “25. Randevu İstanbul Uluslararası Film Festivali”nin ödül töreni, The Bank Hotel’de gerçekleştirildi.
Ülkeler arası kültürel ve sektörel paylaşım ile işbirliğini geliştirme amacıyla her yıl farklı bir ülkenin sineması ve sinema sektörünü İstanbul’da ağırlayan festivalin odak ülkesi bu yıl Hollanda oldu.
TÜRSAK Vakfı Başkanı Cemal Okan, törende yaptığı konuşmada, “Bu gece sinemanın büyüsünü bir kez daha birlikte yaşıyoruz. Bu yıl festivalimizin odak ülkesi Hollanda’ydı ve onların zengin sinema kültürünü, farklı hikayelerini kendi sinemamızla buluşturmak bizim için çok kıymetliydi. Sinema, farklı coğrafyaların insanlarını ortak duygularda buluşturan en güçlü sanat dalıdır. İşte bu gece o duygulara hep birlikte tanıklık edeceğiz. Festivalimize emek veren herkese teşekkür ediyorum.” dedi.
“Film yapmak çok güzel ama daha güzeli birlikte film yapmak”Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü, aynı zamanda yönetmen ve senarist Birol Güven, organizasyonun bir parçası olmaktan memnun olduklarını ifade ederek, “Bu güzel gece için TÜRSAK’a ve katkısı olan herkese çok teşekkür ederiz. Burada çok güzel bir iş yapılıyor. Film yapmak çok güzel ama daha güzeli birlikte film yapmak. Özellikle de başka ülkelerdeki arkadaşlarla birlikte film yapmak bizim için çok kıymetli ve değerli.” diye konuştu.
Ödüller sahiplerini bulduFestivalde “Kültür ve Sanata Katkı Ödülü” iş insanı Yılmaz Ulusoy’a, “Sinemaya Katkı Ödülü” sinema eleştirmeni Burçak Evren’e, “Uluslararası Randevu Ödülü” ise yapımcı Kerem Çatay’a takdim edildi.
Törene, Hollandalı yapımcı Sandra Bolz, yönetmen Vincent Boy Kars, oyuncu Lisa Zweerman ve senarist, yönetmen ve yapımcı Nafiss Nia da katıldı.
Program, hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından piyanist Doğan Kospançalı ve solist Buket Bengisu’nun sunduğu dinleti ile sona erdi. (AA)
“25. Randevu İstanbul Uluslararası Film Festivali”nde ödüller sahiplerini buldu yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Cengiz Çandar's Blog
- Cengiz Çandar's profile
- 6 followers

