Martin Bjergegaard's Blog, page 14

Ketojenik Diyet Yaparken Hangi Meyveleri Yiyebilirsiniz?

Ketojenik diyet içerisinde yenilmesi gereken ve yenilmemesi gereken çok sayıda besin var. Örneğin bazı meyveleri tüketmek gerekirken, bazılarını ise tüketmemek gerekiyor.

Peki ketojenik diyet sırasında hangi meyveler tüketilebilir? Hep birlikte bakalım.

Meyve tüketmek ketojenik diyete yardımcı olur mu?

Toplumda genel olarak keto diyetinde yüksek karbonhidrat içeriyor olmalarından dolayı meyve tüketilemeyeceğine dair bir inanç var. Fakat durum böyle değil. Yani meyveler karbonhidrat bakımından zengin ama aynı zamanda lif bakımından da zenginler.

Burada önemli olan nokta, keto diyetinde toplam karbonhidrat miktarına bakmak değil, net karbonhidrat miktarına bakmaktır. Net karbonhidrat miktarını hesaplamak için yapmanız gereken şey de, aldığınız toplam karbonhidrat miktarından, aldığınız toplam lif miktarını çıkarmaktır.

Yani meyvelerde de karbonhidrattan daha fazla şekilde lif bulunduğu için, meyve tüketmek aldığını net karbonhidrat miktarını düşürür. Örneğin bir meyve içerisinde 5 gram karbonhidrat ve 5 gram da lif varsa, bu durumda aldığınız net karbonhidrat miktarı 0 olur.

Ketojenik diyette hangi meyveler tüketilmeli?

Ketojenik diyet sırasında tüketebileceğiniz çok sayıda meyve var. Bu meyvelerden öne çıkan 8 tanesini şu şekilde listeleyebiliriz:

Avokado: Ortalama olarak 2 gramdan daha az net karbonhidrat oranına sahiptir. Ortalama 30 gram sağlıklı yağ içeren avokado, hem bir meyve gibi tüketilebilir hem de birbirinden lezzetli smoothielerin içinde tüketilebilir.Çilek: Oldukça düşük karbonhidrat seviyesine sahip olan meyvelerden biridir. Bir avuç çilek içerisinde ortalama 2 gram net karbonhidrat bulunur.

Bu iki önemli meyve dışında ketojenik diyette tercih edebileceğiniz diğer meyvelerin detayları ise şu şekilde:

Limon: 1 adet limonda 4 gram net karbonhidrat bulunuyor.Böğürtlen: Bir kase böğürtlende 6 gram net karbonhidrat bulunuyor.Ahududu: 1 kasede 7 gram net karbonhidrat bulunuyor.Karpuz: 1 kase karpuzda 10.5 gram net karbonhidrat bulunuyor.Kavun: 1 kase kabunda 11.5 gram net karbonhidrat bulunuyor.Şeftali: 1 kasede 12.5 gram net karbonhidrat bulunuyor.

Ayrıca bu meyvelerle birlikte ketojenik diyet hapları tüketmek de mümkün.

Çok Hızlı Kilo Vermek Zararlı mı?

Fazla kilolarından hızlı bir şekilde kurtulmayı kim istemez ki? Ancak şunu iyi bilmeliyiz. Nasıl ki fazla kiloları bir günde almıyorsak yine bu kilolardan bir günde kurtulamayız. Bunun için bir diyet ve spor programı uygulamak gerekiyor.

İşte bu noktada hızlı kilo verme nedir ve çok hızlı kilo verince vücut bundan olumsuz anlamda etkilenir mi sorularının cevabını merak ediyorsanız yazımızı pür dikkat okuyabilirsiniz.

Hızlı zayıflama yöntemleri

Kilo vermek, bilindiği gibi bir süreci ifade eder. Bu nedenle sağlıklı şekilde zayıflamak isteyen kişilerin bu süreci bilmesi ve ne yapması gerektiği konusunda fikir sahibi olması önemlidir. Hızlı kilo verme yöntemleri hakkında açıklama yapmadan önce kilo verme sürecinden bahsetmek gerekiyor.

Fazla kilolar hem estetik hem de sağlık açısından olumsuz sonuçlara neden olur. Bu durum, fazla kilolarından şikâyet eden pek çok kişinin hızlı bir şekilde kilo vermeye çalışmasına sebebiyet verebilir. Bir diyetisyen eşliğinde kilo vermek en sağlıklı yoldur.

Ayrıca kas kaybına yol açmadan, yağdan kilo vermek daha sağlıklı olan yöntemdir. Kilo verme süreci içerisinde metabolizma hızındaki yavaşlama en aza indirilmelidir. Eğer ideal kilonuzdan 10 kilo ve üstü fazlanız varsa bir diyetisyene gitmeniz gerekir.

Sağlıklı nasıl kilo verilir merak ediyorsanız eğer yaşantınızda çeşitli değişiklikler yapmanız faydalı olacaktır. Porsiyonlarınızı küçülterek işe başlayabilirsiniz. Ayrıca düzenli aralıklarla egzersiz yaparak kalori miktarınızı ayarlayabilirsiniz.

Bir diyetisyenden yardım alarak ideal kilonuzu belirlemeniz faydalı olacaktır. Çünkü bilindiği üzere fazla kilo kadar ideal kilonun çok altında olmak da olumsuz bir durumdur. Peki çok hızlı kilo vermek nedir, en hızlı kilo verme yöntemi nedir?

Çok hızlı kilo verilir mi?

Çok hızlı kilo verme kafanızı kurcalayan bir konu ise hemen aydınlatalım. Evet, çeşitli yöntemlerle kısa sürede kilo verilebilir. Fakat ideal bir kilo verme miktarı bulunur. Bu miktar, bir haftada 1-1,5 kilo arasındadır.

Bilindiği üzere sağlıksız bir şekilde ve vücudun kapasitesinden daha hızlı kilo vermek, vücudun bu durumdan olumsuz bir şekilde etkilenmesine neden olacaktır. Bu noktada konunun detaylarını bilmeniz, hızlı kilo verme noktasında nasıl hareket etmeniz gerektiğini de açıklığa kavuşturur.

Spor ve diyetisyen tarafından hazırlanan diyet programları ile hem hızlı bir şekilde kilo verebilirsiniz hem de sağlıklı bir vücut yapısına sahip olabilirsiniz. Bilindiği üzere fazla kilo diyabet, kalp rahatsızlıkları başta olmak üzere pek çok sağlık sorununa neden olur.

Sağlıklı ve hızlı kilo verme yöntemleri ile ilgili bilgi veren yazımızı okuyarak ne yapmanız gerektiği konusunda bilgi sahibi olabilirsiniz. Şimdi, gelelim çok hızlı kilo vermenin zararlarına.

Çok hızlı kilo vermek zararlı mı?

İdeal olandan çok daha fazla kiloyu kısa sürede vermek, sağlık üzerinde çeşitli olumsuz etkilere sahiptir. Çok hızlı kilo vermenin zararlarını genel hatlarıyla aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:

Kas erimesiUyku bozukluklarıTiroit tembelliğiGut krizleriKalp ritim bozukluklarıElektrolit dengesinde bozulmaAdet düzensizlikleriSaç dökülmesiKansızlıkDepresyon

gibi sağlık sorunları, kısa sürede fazla kilo verme ile meydana gelebilir. Ayda yaklaşık 4 kilo vermek en sağlıklı olan miktardır. Bu nedenle kilo verirken bu hususa dikkat etmeli ve sağlığınızı olumsuz şekilde etkileyen adımlardan kaçınmalısınız.

Hızlı kilo vermek için ne yapılmalı?

Hızlı kilo vermeyi mümkün kılan pek çok yöntem bulunuyor. Uzmanlar tarafından açıklanan bu yöntemler, sağlıklı şekilde kilo vermenizi mümkün kılıyor. Nasıl hızlı kilo verebilirim diyorsanız eğer aşağıdaki yöntemlere tam da size göre:

Aç kalmak yerine dengeli ve düzenli beslenin. Aldığınız kalorinin bir kısmını yaktığınızda sağlıklı bir şekilde kilo vermeye başlarsınız.Sağlıklı yağlar vücut için bir ihtiyaçtır. Bu nedenle diyet programınızdan yağları tamamen çıkarmayın.Aldığınız kaloriden daha fazlasını yakmak için spor yapın. Düzenli olarak yapacağınız egzersizler, aldığınız kalorinin daha çoğunu yakarak zayıflamanızı sağlayacaktır.Geç saatlerde yemek yeme alışkanlığınızdan vazgeçin. Gece yatmadan 2-3 saat öncesinde öğününüzü tamamlamış olmalısınız.Diyetinizde yeşil sebzelere fazladan yer verin.Çok geç saatlerde yatmamaya özen gösterin.İyi bir protein kaynağı olduğu için sabahları yumurta tüketmeyi unutmayın.

Yukarıdaki gibi sıralanabilen hususların her biri, sağlıklı ve hızlı bir şekilde kilo vermenize yardımcı olacaktır. Ayrıca yağ yakıcı kür de kilo vermenize destek olacaktır.

Hızlı kilo vermek için nasıl beslenmeli?

Hızlı kilo vermenin sağlıklı bir beslenmeden geçtiğini herkes bilir. Peki ama kilo vermek için nasıl beslenmelisiniz?

Su, zayıflama konusunda vücudunuza iyi gelir. Ayrıca sağlıklı bir vücut yapısı için de su önemlidir. Trans yağ asitleri, glikoz şurubu, mısır şurubu gibi vücudunuza zararlı gıdalardan uzak durun. Tamamen doğal beslenin.

Acil kilo verme yöntemleri içerisinde sağlıklı beslenme, iyi karbonhidratlar tüketmenizi zorunlu kılar. Sebze, meyve, tahıl ve baklagillerin tüketimine ağırlık verin.

Omega 3 ağırlıklı sağlıklı yağlar tüketin. Böylelikle vücudunuzda, size zararı dokunan yağlar bulunmaz. Kabuklu yemiş, baklagiller, yumurta; iyi protein kaynakları olarak bilinir. Bu besinleri tüketmeye özen gösterin.

Kahvaltı, günün en önemli öğünü olduğu için kahvaltıyı kesinlikle kaçırmayın. İyi bir kahvaltı ettiğiniz zaman metabolizmanız güne hazır hale gelir. Gün içerisinde sağlıksız gıdalardan uzak durabilmek için de kahvaltı önemlidir.

Doğru beslenmek, aynı zamanda vücudunuza aldığınız kalori miktarını da dengelemenizi sağlar. Kilo vermek için kalori nasıl ayarlanır başlıklı makalemizi okuyabilir, kalori ile ilgili her şeyi öğrenebilirsiniz.

Çok hızlı ve zararsız kilo verme hapları var mı?

Sağlıklı bir şekilde çok hızlı kilo vermenizi sağlayan çeşitli kilo verme hapları bulunur. Bu haplar, içerisinde yer alan bitkisel malzemeler sayesinde herhangi bir yan etki ile karşılaşmanızı engeller.

2 haftada en hızlı kilo verme, nasıl hızlı kilo verebilirim diyorsanız eğer bu kilo verme hapları size iyi gelecektir. Piyasada oldukça fazla kilo verme hapı bulunduğu için hangi hapı kullanmanız noktasında kafanız karışabilir.

En iyi kilo verme hapları yazımızda bu konuda değindik. Sağlıklı bir şekilde kilo vermek istiyorsanız, vücudunuza herhangi bir olumsuzluğa neden olmayan kilo verme haplarını tercih etmelisiniz. Bu hapların ortak özelliği, bitkisel içeriklere sahip olmasıdır.

Piperinox, Keto Actives ve Fast Burn Extreme; kısa sürede fazla kilolarınızdan kurtulmanızı sağlayacaktır. İşte sağlıklı kilo verme hapları ve bu hapların özellikleri!

Piperinox

Kısa sürede kilo vermek ve bunu sağlıklı yöntemler üzerinden yapmak istiyorsanız Piperinox işinizi kolaylaştıracak. Yeni yağ hücrelerinin üretimini engelleyen bu hap, vücudunuzu metabolik olarak da hızlandırır.

Vücudunuz gerekli enerjiyi alarak kilo verirken zinde olursunuz. İştahı gideren Piperinox, fazla kilo almanızı da önler.

Fiyatı inceleKeto Actives

Keto Actives, bitkisel içerikleri ile kısa sürede zayıflamanızı sağlayan bir diğer kilo verme hapı. Diyestisyenler tarafından tavsiye edilen hap, obeziteyi azaltır. Ayrıca vücudunuz farklı bölgelerine odaklanmanızı ve bu bölgelerde incelme sağlamanızı mümkün kılıyor.

Fiyatı inceleFast Burn Extreme

Yağ yakıcı bir takviye olan Fast Burn Extreme, yağdan kilo vermenizi kolaylaştıran bir kilo verme hapıdır. Deri altı yağları yakan ve fit bir görünüme ulaşmanızı sağlayan Fast Burne Extreme, yağların depolanmasını da engelleyecektir.

Fiyatı inceleSonuç

Hızlı ve efektif bir şekilde kilo vermek istiyorsanız eğer spor yapmalı ve sağlıklı beslenmelisiniz. Bunları yaparken bitkisel içeriklere sahip ve güvenilir kilo verme haplarını da önerilen dozda kullanabilirsiniz.

Çok kısa sürede çok fazla kilo verme gibi bir yaklaşımın doğru olmadığını, en sağlıklı yöntem için doktorunuza danışmanız gerektiğini tekrar hatırlatmak isteriz.

Testosteron Kremi Ne İşe Yarar?

Testosteron hormonu hem erkek hem de kadınlarda var olan bir hormondur. Bu hormonun insan sağlığı açısından oldukça önemli olduğu görülürken fiziksel açıdan olduğu kadar ruhsal açıdan da gerekli kabul edilir.

Eksikliğinde ise cinsel yaşam başta olmak üzere birçok alandan etkilerini gösterir. Dolayısıyla da hemen artırma arayışlarına geçilir. Burada da karşımıza testosteron kremleri ve hapları çıkar.

Peki testosteron kremleri gerçekten işe yarıyor mu? Okumaya devam edin.

Testosteron eksikliğinde ne olur?

Testosteron hormonu özellikle erkek bireylerin cinsel gelişiminde katkı sağlayan bir hormondur. Cinsel gelişimin yanı sıra kas ve kemik gelişimi için de testosteron gereklidir.

Testosteron hormonunun vücutta eksik ya da fazla üretilmesi çeşitli sağlık sorunlarına yol açar. Bu sebeple de neden olabileceği problemler merak edilir. Bu doğrultuda “ Erkeklerde düşük testosteron seviyesinin göstergeleri” başlığı yol göstericidir.

Testosteronun eksik üretildiği durumlarda çeşitli belirtilerin ortaya çıktığı görülürken sıcak basması, terleme, depresyon, mutsuzluk hali, kemik incelmesi, cinsel isteksizlik, ereksiyon bozuklukları görülür.

Kadınların vücudunda da yer alan bu hormon böbrek üstü bezleri ve yumurtalıklardan salgılanır. Kadınlarda salgılanma miktarı erkeklere oranla çok daha azdır. Bu hormon her iki cins için de libido üzerinde etkilidir. Bundan dolayı da cinsel isteği arttırıcı yönü bulunur.

Testosteron hormonunun erkekler açısından sperm üretimini sağladığı görülürken kas kütlesinin korunmasında da etkilidir. Bunun yanı sıra kemik gelişimi ve saç sağlığı ile de ilgili bir hormondur. Bu hormonun seviyesinin düşmesi çeşitli nedenlerle olabilir.

Bu hormonun yeterince üretilmediği durumlarda cinsel işlev bozuklukları, stres, uykusuzluk kas ve kemik kütlesinde istenmeyen durumlar oluşabilir.

Seks hormonu hem kadın hem de erkek bireylerin ruhsal ve fiziksel sağlığı açısından önemli bir hormondur. Bundan dolayı da eksik ya da fazla olması sağlığı olumsuz yönde etkileyecek bir durumdur.

Testosteron kremi işe yarar mı?

Testosteron hormonunun yetersiz olması ya da gereğinden fazla üretilmesi durumunda bunun normal seviyeye indirilmesi ya da çıkarılması gerekir. Tıbbi olarak bir tedavi uygulanacağı zaman aynı anda yaşam biçiminde de değişiklik yapılması tedaviyi destekler.

Testosteron kremi işe yarar mı sorusu işte bu noktada birçok kişinin yanıtını aradığı bir konudur. Testosteron kremi, başta erkekler olmak üzere kadınlarda da düşük testosteronun tedavi edilmesine yardımcı ürünlerden birisidir.

Testosteron kremi ve testosteron haplarının kimler tarafından kullanılmasını merak edenler için “Kimler testosteron artırıcı kullanmalı?” başlıklı içeriğimiz tatminkar bilgiler sunar.

Bu tür kremler kullanılacağı zaman doktor önerisine göre hareket edilmesi daha sağlıklı sonuçlar elde edilmesi açısından önerilir. Bu hormonun düzenlenmesi için kişinin daha sağlıklı bir yaşam biçimini benimsemesi de önerilen bir durumdur.

Sağlıklı beslenme, uyku düzeninin dengelenmesi, stres yaratan ortamlardan mümkün olduğunca uzak durmak öncelikle yaşamsal alanda yapılması gereken düzenlemeler arasında yer alır. Bunun yanı sıra hekimin uygun görmesi durumunda ilaç tedavileri de uygulanır.

Cinsel gelişme açısından önemli bir hormon olması da bilinen özellikleri arasındadır. Kadınlarda da bulunur. Erkek vücudunda ise daha yüksek oranda üretilir.

Testosteron kremi ne kadar kullanılır?

Testosteron azlığına bağlı şikayetlerin giderilmesinde kullanılan testosteron kremini, prospektüsünde yer alan uyarılara bağlı kalarak kullanmak gerekir. Aksi takdirde bazı hafif yan etkilerin yaşanması muhtemeldir.

Testosteron kremi kullanılacağı zaman öncelikle hekim önerisine göre hareket edilir. Vücutta fazla ya da az olup olmadığının anlaşılması ise birtakım tetkiklerden sonra belli olur. Eksik olması durumunda çeşitli belirtilerle kendisini gösterir.

Testosteron eksikliğine bağlı belirtiler tespit edildikten sonra hormon düzeyine göre kremin ne kadar kullanılacağı belirlenir.

Peki, testosteron hormonu düşük olduğu nasıl anlaşılır?.Erkeklik hormonu seviyesinin düşük olduüuna karar verebilmek için öncelikle testosteronun normal seviyesi bilinmelidir. Eksikliğinde bazı belirtiler görülür:

Vücut yağlarında artış yaşanması,Terleme ve sıcak basması,Ereksiyon bozuklukları,Cinsel istekte azalma,Kemik, incelmeleri

… bu tür belirtilerdir.

Testosteron konusunda krem ve benzeri ürünler kullanılacağı zaman doktor önerisine göre hareket edilmesi önerilir. Öncelikle kişinin vücudunda ne oranda olduğunun anlaşılması gerekirken bunun için tahlil yapılmalıdır.

Cinsel sağlık için testosteron kremi

Kim sağlıklı ve canlı bir cinsel yaşam istemez ki? Bu renkli seks hayatının en önemli etkenlerden birisi de testosteron seviyesidir.

Düzenli bir cinsel yaşam için testosteron seviyesi kesinlikle normal değerde olmalıdır. Eğer bu konuda sıkıntılar var ise bu hormonun eksik ya da fazla olup olmadığının anlaşılması gerekir.

Erkek çocuklarda vaktinden önce ergenliğe girilmesi fazla salgılandığına işaret kabul edilir. Yüksek miktarda salgılandığında bu hormonun normal düzeyine indirilmesi gerekir. Esasında çok yüksek olmadığı sürece yüksek testosteronun birtakım faydaları bulunur

Ciddi problemlere neden olacak kadar yüksek olmamak kaydıyla normalin az üstündeki testosteron düzeyinin sağladığı yararlar, yüksek testosteron seviyesinin faydaları nelerdir içeriği sayesinde daha net öğrenilebilir.

Testosteron düzeyinin azalması ile birlikte görülen cinsel sağlık sorunları sadece erkeklerde değil kadınlarda da etkisini gösterir. Bu konuda ACCP Journals üzerinden yayınlanan kapsamlı çalışmaya buradan göz atabilirsiniz.

Testosteron artırıcı ilaçlarTestogen

Testosteron seviyesinin vücutta ne denli önemli olduğunuzu öğrendikten sonra doğal yollarla bu hormonu artırmak isteyenlere Testogen mükemmel bir çözüm sunuyor.

Hem seks hayatınız hem de sportif falliyetleriniz esnasında gerekli testosteron seviyesi bu doğal takviye ile mümkün. Düzenli kullanım sonucunda gösterdiği faydalara çok şaşıracaksınız.

Fiyatı inceleTestoPrime

Fiziğinizi geliştirmek ve kendinize olan güveninizi yeniden kazanmak için doğal bir testosteron artırıcı arıyorsanız, TestoPrime tam size göre.

Üstelik GDO, Soya içermez, vegandır. Katkı maddesi veya boya içermez.

Fiyatı inceleTesto-Max

Testo-Max, üretilen testosteronu artırmayı amaçlayan 0 doğal, besleyici (kapsül şeklinde olan yani enjeksiyon şeklinde olmayan) bir takviyedir.

Güçlü ve doğal bir testosteron güçlendirici arıyorsanız o zaman TestoMax tam size göre bir takviyedir.

Fiyatı inceleTestoFuel

Testofuel’in kas ve dayanıklılık oluşturmadaki başarısının ardındaki sır, içerisindeki bileşenlerin mükemmel kombinasyonudur.

İyi araştırılmış bileşenlerle güncel bir formül kullanır. Bu testosteron artırıcı, beslenme ve egzersiz için harika bir formülasyondur.

Fiyatı inceleTestolan

Erektil disfonksiyon, kaybolan cinsel arzu, yağ kazanımı, daha az kas kütlesi, düşük yaşam kalitesi, daha az enerji ve yaşlanma testosteron eksikliğinin belirtileri olarak sayılır.

30 yaşından itibaren bu erkeklik hormonunun miktarı her yıl %1 azalmaktadır. Testolan tüm bu belirtileri ortadan kaldıracak güçlü formüle sahiptir.

Fiyatı inceleSonuç

Testosteron hormonunun eksikliği çeşitli sağlık problemlerine zemin hazırlar. Testosteron düzeyinin normal seviyelerine yükseltilmesi ve düşüklüğe bağlı tezahür eden problemlerin tedavi edilmesi gereklidir.

Bundan dolayı da bazı doğal ürünlerin kullanılması sağlık açısından gerekli olabilmektedir. Bu tür bir durumla karşılaşıldığında doğal ürünlerin tercih edilmesi daha uygundur.

Sağlıklı bir yaşam sürebilmek için vücudun dengede olması gerekirken doğal ve organik ürünler sayesinde bu mümkün olur. Düzenli kullanımda henüz kısa vadede dahi olumlu etkisini hissettiren bu ilaçların talimatlar doğrultusunda kullanılması önerilir.

Doğal Yollarla Penis Büyütme Yöntemleri Nelerdir?

Bazı raporlara göre daha uzun penisli erkekler vajinayı tahrik etmede daha başarılıdır. Peki sizin penisiniz uzun mu? Penisinizi büyütmek mümkün mü?

Merak etmeyin; ağrılı ameliyatlar veya kimyasal ilaçlar olmadan doğal yollarla daha kalın ve daha uzun bir penis elde etmeniz için bazı bilgilerimiz var.

Şaşırtıcı bir şekilde, ucuz, ağrısız ve ilginç yöntemlerden bazıları, doğal yollardan penis büyütme için en etkili yöntemlerdendir.

Modern yöntemler, hızlı sonuç almak için penis büyütme hapları veya penis büyütücüleri kullanmayı gerektirir. Buna karşılık, genellikle çok yavaş olan eski usul el egzersizi teknikleri de hala kullanılmaktadır.

Lafı fazla uzatmadan bu makaleye geçelim ve ayrıntılı olarak anlamaya çalışalım.

Ortalama penis boyu ne kadardır?

Açıkçası, penis boyutu kişiden kişiye değişir ve genel geçer bir sayı vermek doğru olmaz.

Yine de, bazı araştırmalar ortalama bir inmiş penisin, 7.5 ila 10 cm’lik bir çevresi, 5 ile 10 cm uzunluğu olduğunu göstermektedir.

Kalktığında ise, 10 ila 12 cm arasında değişen bir çevre ile 12 ila 16 cm uzunluğuna erişebilir.

Erkekler 16 cm’lik bir penisinin olmasını istese de gerçek şu ki, erkek nüfusun sadece ’si bu boya ulaşabiliyor.

Penis büyüklüğü ve kadının aldığı zevk tartışmalı bir konu ve üzerinde çalışmalar halen devam ediyor.

Ancak erkek nüfusun neredeyse yarısı mevcut penis boyundan memnun değil, bu da erkek büyütme ürünlerine talebin artmasına neden oluyor.

Gerçekten de penisinizi büyütebilir misiniz?

Evet, doğru yöntem ve teknolojiyi kullanarak kesinlikle penisinizi büyütebilirsiniz.

İlk olarak, küçük penis probleminizin altında yatan nedeni anlamak lazım. Genetikse, ameliyat veya penis büyütücü gibi geleneksel yollardan yararlanmak isteyebilirsiniz.

Değilse ve penisin küçük kalması, kan akışının azalmasına bağlıysa boyutu artırmak için penis büyütme hapı, el egzersizi, nitrik oksit takviyesi gibi yöntemler tercih edilebilir.

Penis, teknik olarak, kaslarınıza benzer (örneğin, kol kası biceps). Yeterince egzersiz ve doğru beslenme ile, daha hızlı ve daha büyük olabilirler, aksi takdirde, zayıf bir fiziğiniz olur.

Benzer şekilde, penisinizin de düzenli egzersiz ve doğru beslenmeye ihtiyacı vardır, bu yüzden genellikle penis hapları çok miktarda bitkisel içerikle yüklüdür.

Penisinizi  doğal yollarla nasıl büyütebilirsiniz?

Egzersiz

Egzersiz; ameliyat, hap veya aletlere ihtiyaç duymadan penis boyutunu büyütmenin en doğal, en güvenli ve en ucuz yoludur.

Kegel ve Jelqing bunun için iki standart tekniktir. Kegel için, kasık taban kaslarınızı rutin egzersizinize dahil edebilirsiniz.

Jelqing, penisinizi gerip masaj yaptığınız ve dikleştikten sonra serbest bıraktığınız bir el egzersiz tekniğidir. Her gün 5-10 dakika tekrarlayabilirsiniz.

Her ikisinin de bir dezavantajı, etkisini göstermesi aylar hatta yıllar sürebilen adeta salyangoz hızında çalışan bir yöntemdir.

Nitrik Oksit Artırıcı Besinler

Birçok gıda, hem cinsel hem de performans artırıcı etkiye sahip olan vücuttaki nitrik oksit seviyelerini artırabilir.

Pancar, tüketildikten sonra sadece 45 dakika içinde nitrik oksidi ! oranında artırabilen zengin bir doğal nitrat kaynağıdır.

Sarımsak, argininin nitrik oksit dönüşümünü hızlandıran nitrik oksit sentezini aktive edebilen bileşiklere sahip başka bir besindir.

Kırmızı Et aynı zamanda nitrik oksit aktivitesine sahip olan ve sporcuların performansını artırmasına yardımcı olan bir bileşik olan CoQ10 için harika bir kaynaktır.

Bitter çikolata, yeşil sebzeler (ıspanak, kara lahana, lahana vb.), Turunçgiller, nar vb. mükemmel nitrik oksit artırıcı özelliklere sahip diğer yiyeceklerdir.

Penis büyütme hapları

Bunlar, bitkisel özler, hayvansal ürünler, süt ürünleri gibi organik bileşenlerin birleştirilmesiyle yapılan takviyelerdir ve diğer cinsel faydaların yanı sıra penis boyunu artırmaya da yardımcı olur.

Çeşitli cinsel faydaları olan haplar olsa da en yaygın olanları testosteron ve HGH seviyelerini artırmak için ek besin içeren NO artırıcı haplardır.

Penis büyütme haplarının en iyi markalarından bazıları; Member XXL, XtraSize ve Natural XXL gibi markalardır.

Penis büyütücüler

Penis büyütücüler, penisi tutup ve uzun süre gerebilen metal ya da plastik çerçeveli ve yaylı aletlerdir.

Bu germe, dokuda mikro yırtıklar yaratır ve iyileştiğinde hücre sayısında artış sağlar.

Bir büyütücü, size 7.5 cm uzama sağlayabilen, ucuz, yan etkisiz ve agresif olmayan bir tekniktir.

İşte bazı en iyi markalar:

1. Phallosan Forte

Bu büyütücü, Peyronie hastalığı, eğik penis, ereksiyon bozuklukları ve boyutla ilgili tüm sorunlar için mükemmel bir çözümdür. Üreticiler en az 6 ay kullanmanızı tavsiye ediyor.

Fiyatı incele

2. Quick Extender Pro

Çift kayış sistemi (DSS) ve süper ergonomik alüminyum gövdesi ile bu alet sayesinde düzenli kullanımda 7.5 cm’e kadar uzama görebilirsiniz.

Fiyatı incele

3. SizeGenetics

2800 gm yay sistemi ve MDA teknolojisi ile 5 cm uzama garanti eden bir başka harika ürün. Tam sonucu almak için en az 3-6 ay kullanmanız gerekir.

Fiyatı incele

4. Jes Extender

FDA’ya kayıtlı bu marka, CE tarafından da onaylanmıştır. Size 2.5 ila 7.5 cm uzama sağlamak için üstün tasarım özelliklerine ve süper rahat bir destek sistemine sahiptir.

Fiyatı incele

5. Male Edge

Male Edge, penis büyütücü alanına pek çok yenilik getirmiş, segmentinin öncü markalarından biridir. 2000 gm yay çekiş gücü ile kısa sürede oranında uzama elde edebilirsiniz.

Fiyatı incele

Sonuç

Yukarıda anlattıklarımızı hatasız uygularsanız kolaylıkla penisinizi kalınlaştırabilir ve uzatabilirsiniz.

Egzersiz tekniklerinden daha doğal ve klasik bir yöntem olmamakla beraber, büyüme uzun sürede ancak görülebilir.

Diğer yandan doğru beslenme, NO aktivitesinde artış sağlar ve bu da birkaç milimetrik büyüme olarak penisinize yansır.

Penis hapları kullanabileceğiniz bir sonraki en iyi şeydir. Testosteron ve HGH takviyesinde artışa odaklanmıştır.

Eğer ucuz, kolay ve hızlı bir şekilde 7.5 cm’ye kadar büyüme istiyorsanız penis büyütücüler günümüzde ulaşılabilir olan en iyi yöntem olarak ortaya çıkıyor.

Sonrakini oku: Penis Büyütücüler Penis Boyunu Gerçekten Büyütür mü?

Testosteron Yenileme Tedavisi Panik Ataklara Sebep Olur Mu?

Testosteron seviyesini azlığı ya da çokluğu fiziksel sorunlar yaratabiliyor. Fakat ortaya çıkabilecek olan fiziksel etkileri de göz ardı etmemek gerek. Çünkü bu etkiler yaşam kalitesinin düşmesi anlamına gelebilmekte.

Peki testosteron seviyesini dengelemek için uygulanan testosteron replasman tedavisi, panik atak krizlerine sebep oluyor mu? Tüm merak edilenlere bakalım.

Testosteron ve panik atak arasındaki ilişki

Erkeklerde hormon dengesizlikleri fiziksel problemlere yol açabileceği gibi, zaman zaman depresyon ve anksiyete gibi psikolojik rahatsızlıklara da sebep olabilir. Ortaya çıkabilecek söz konusu durumlardan biri de panik ataktır.

Erkeklerde testosteron seviyesinin düşük olması gerginliğe, depresifliğe, saldırganlığa ve panik atak krizlerine neden olmaktadır. Oysa testosteron yerine koyma ya da yenileme tedavisi sonucunda bu problemler ortadan kaldırılmaktadır.

Panik atak gibi durumlar yalnızca testosteron seviyesinin düşük olduğu durumlarda değil, aynı zamanda yüksek olduğu durumlarda da meydana gelir. Bu yüzden de testosteron seviyesinin ideal seviyede bulunması önem taşır.

Testosteron seviyesinin yüksek olduğu durumlarda düşürmek için yapılabilecekler mevcut. Aynı şekilde eğer testosteron seviyeniz düşükse, yaygın olarak tercih edilen yöntem testosteron artırıcı ilaçlar kullanmak.

Testosteronun erkek psikolojisine olan etkisi

Erkeklerin ergenliğe geçiş yaptıkları dönemde, psikolojilerinde testosteron seviyesinin yükselmesine bağlı olarak bazı değişiklikler meydana gelir. Testosteronun yeterli seviyede üretilmediği durumlarda ise çeşitli duygu durum bozuklukları da ortaya çıkabilir.

Erkeklerde testosteron seviyesinin azalması depresyon gibi sorunlar ortaya çıkarır. Bununla birlikte yaşanan depresyon gibi sorunlar da testosteronun düşmesine etki edebilir.

Bazı durumlarda testosteron eksikliğini ortaya çıkaran depresyonu yenmek adına kullanılan antidepresan ya da benzer ilaçlar testosteron seviyesini yükseltebilir.

Bir diğer yandan testosteron artırıcı ilaçlar kullanmak da depresyon gibi psikolojik sorunları ortadan kaldırabilir. Böylelikle testosteron eksikliğinden kaynaklanan belirtiler de ortadan kalkmış olacaktır.

Tüm bunların dışında testosteron seviyesinin az ya da yüksek olması agresiflik, şiddete yönelme, saldırganlık ya da öfke gibi sorunlar da yaratabilir. Bu yüzden bu gibi belirtilerin ortaya çıkmaya başladığı durumlarda testosteron seviyesine bakmak için test gerekebilir.

Kilo Verirken Plato Döneminden Nasıl Kurtulurum?

Hızlı kilo verirken bir anda sürecin yavaşlaması ve önceki metotların artık işe yaramamaya başlaması oldukça sinir bozucu bir durumdur. Bu süreç plato dönemi olarak adlandırılır ve kilo vermenin azalması ya da durması anlamına gelir.

Peki plato döneminden nasıl çıkılır, kilo vermede devamlılık sağlamak için ne yapılması gerekir? Sizler için bu konuyu araştırdık.

Plato neden olur?

Diyete veya egzersiz programına başladıktan kısa bir süre sonra kilo kaybettiğinizi fark edersiniz. Aynı programda devamlılık sağlamak vücudunuzun şekillenmesine ve fit görünüm kazanmasına da yardımcı olur.

Fakat başarılı giden bir diyete devam ederken birkaç hafta sonra kilo verme hızı yavaşlayabilir veya tamamen durabilir. Bu durum oldukça sinir bozucu olan plato dönemine girildiğinin göstergesidir.

Aslında yeni başlanılan bir diyet ve egzersiz programında ilk haftalardaki kilo kaybı, büyük çoğunlukla vücuttaki su kaybından kaynaklanır. Daha sonra yağ yakımı başlar. Belirli bir kilo aralığına girdikten sonra ise metabolizma hızı yavaşlar ve bununla birlikte adaptasyon süreci olan platoya girilir.

Plato döneminden kurtulma yöntemleri

Platoda, vücudun belirli bir denge yakaladığının ve alınan-harcanan enerji arasında eşitlik sağlandığının belirtisidir. Bu aşamada kilo vermeye devam etmek için çeşitli değişiklikler yapılması gerekir. Platodan kurtulmanın en etkili yöntemleri şunlardır:

Uygulanan diyet programında değişiklikler yapmakDaha fazla protein ve daha az karbonhidrat tüketmekMümkün oldukça fazla sebze yemekEgzersiz programını yoğunlaştırmak ve ağırlıkla çalışmaya başlamakStres yönetimini daha iyi yapmakUyku düzeni sağlamakAlkol tüketimini sonlandırmakPosalı ve lifli gıda tüketimini artırmakSu tüketimini artırmakYeşil çay, biberiye çayı gibi yağ yakıcı ve metabolizma hızlandırıcı çayları daha sık içmekMetabolizma hızlandırıcı detoks uygulamaları yapmakAlternatif olarak sağlıklı yağ yakım hapları kullanmak

Özetle kilo verme süreci oldukça stresli olabilir ve plato sürecine girildiğinde halihazır programa uyum sağlayan vücudu şaşırtmak gerekir. Bunun için farklı egzersiz programları ve diyetler uygulamak oldukça etkilidir. Böylece kilo verme hızı tekrar artırılabilir ve istenilen kiloya daha hızlı gelmek mümkün olur.

Düşük Karbonhidratlar ile Ketojenik Diyet Arasındaki Farklar Nelerdir?

Ketojenik diyet ve düşük karbonhidrat diyeti son döneme damgayı vuran popüler diyet yöntemlerinden ikisi. Temelinde düşük karbonhidrat alımına dayanan keto diyet ile düşük carb diyeti zaman zaman birbirine karıştırılabiliyor.

Peki ketojenik ve düşük karbonhidratlı diyet arasında ne gibi farklar bulunuyor? Bu soruyu sizin için araştırdık.

Ketojenik ve Low Carb Diyet Nedir?

Son dönemde adını sık sık duymaya başladığımız bu iki diyette de temel amaç, günlük karbonhidrat alımını en az seviyede tutarak etkili ve hızlı şekilde kilo vermeyi sağlamaktır. Ancak ketojenik ve düşük karbonhidrat diyetinin mantık olarak benzer çalışmaları, bazı durumlarda kafa karıştırıcı olabilir.

Düşük karbonhidrat tüketimi, insülin seviyesini düşürmek ve yağlanmayı engellemek için muhteşemdir. Bu şekilde kalori açığı oluşturulan vücut istenilen kiloya oldukça kısa bir süre içinde gerileyebilir.

Ketojenik diyette farklı uygulama yöntemleri vardır. Buna göre günlük enerji alımı genellikle %5-10 karbonhidrat, -25 protein ve e-80 yağ alımı ile sağlanır. Bu diyette ortalama bir kişinin gün içinde tüketmesi gereken karbonhidrat miktarı yaklaşık 50 gr ile sınırlıdır.

Düşük karbonhidrat diyetinde ise günlük karbonhidrat miktarı keto diyete göre biraz daha fazladır. Bu diyeti uygulayanlar, gün içinde 75-150 grama kadar karbonhidrat tüketebilir. Her iki diyet arasındaki benzerlikler şunlardır:

Yağ tüketimi oldukça yüksektir.Karbonhidrat tüketimi sınırlıdır.Kilo kaybının artırılmasından sorumludur.Kan şekeri seviyesini korumak ve stabil enerji sağlamak için idealdir.Ketojenik ve Düşük Karbonhidrat Diyet Farkları

Ketojenik ve düşük karbonhidrat diyetlerinin her ikisi de metabolizmayı hızlandıran ve kan şekeri seviyelerini düzenleyen sağlıklı beslenme programlarıdır. Bu diyetler arasındaki temel farklar şu şekilde sıralanır:

Keto diyette enerji kaynağı olarak karaciğer ketonları kullanılır.Ketodaki karbonhidrat seviyesi minimumdur, düşük karbonhidrat diyetinde ise kısıtlıdır.Ketojenik diyette vücut ketozise girer, diğerinde ise hafif bir ketozis söz konusudur.Profesyonel sporcular ketojenik diyet yapmak için ideal adaylardır.

Bunlara ek olarak ketojenik bir diyetin etkilerini daha çabuk görmek için önerilen ketojenik haplardan faydalanılabilir veya egzersiz yapılabilir. Böylece kilo verme hızı daha da artırılır.

Ketojenik Diyette Net Karbonhidrat Nasıl Hesaplanır?

Son yıllarda en popüler diyet türünün hangisi olduğunu söylemeye gerek yok. Ünlü isimlerden tutun da kilo vermek isteyen obezite hastalarına kadar herkes ketojenik diyeti konuşuyor.

Önemli konulardan biri de tüketilmesi gereken net karbonhidrat miktarı. Peki net karbonhidrat miktarı nasıl hesaplanıyor? Hep birlikte bakalım…

Net karbonhidrat nedir?

Net karbonhidrat, vücut tarafından sindirilebilen karbonhidrat anlamına gelir. Dolayısıyla düşük karbonhidratlı bir ketojenik diyet yaparken, net karbonhidrat miktarını bilmek, öğünlerinizi hazırlarken size yardımcı olur.

Tüketilmesi gereken net karbonhidrat miktarı kişinin boyuna, kilosuna, günlük fiziksel aktivite miktarına göre değişkenlik gösterir. Bunun için internet üzerinde yer alan net karbonhidrat hesaplama araçları kullanılabilir.

Eğer bu araçlar üzerinden herhangi bir sonuca ulaşamazsanız, gittiğiniz spor salonuna ya da bir diyetisyene danışarak tüketmeniz gereken net karbonhidrat miktarını öğrenebilirsiniz.

Eğer ketojenik diyet yapmak için herhangi bir engeliniz varsa, sizin için önerebileceğimiz alternatif bir yöntem var. Keto diyeti yapmadan vücudunuzu ketosis haline sokacak olan ketojenik diyet hapları.

Net karbonhidrat nasıl hesaplanır?

Ketojenik diyette net karbonhidrat hesaplanırken lif miktarı, toplam karbonhidrat miktarı ve doğal şeker ilavelerinin miktarı göz önünde bulundurulur. Net karbonhidrat miktarına ulaşmak için uygulanması gereken formül şöyledir:

Öncelikle lif miktarı, toplam karbonhidrat miktarından çıkarılır. Eğer tüketilen besin doğal şeker içeriyorsa, doğal şeker ilavesi miktarının yarısı da çıkarılır. Doğal şeker ilavesinin miktarı, genellikle tüketilen ürünlerin etiketlerinde belirlenmiştir.

Bu formülü şu şekilde göstererek daha anlaşılır olmasını sağlayabiliriz:

Net karbonhidrat miktarı = Toplam karbonhidrat miktarı – (diyet lifi + doğal şeker ilavesi)

Ketojenik diyet hakkında bilmeniz gerekenler

Standart bir ketojenik beslenme programı içerisinde günlük kalorinin yüzde 70’i yağlardan, yüzde 20’si proteinden ve yüzde 10’u ise karbonhidratlardan alınır. Diğer ketojenik diyet türleri olan döngüsel ketojenik diyet, hedeflenen ketojenik diyet ve yüksek proteinli ketojenik diyette ise durum şu şekilde:

Döngüsel: 5 gün düşük, 2 gün yüksek karbonhidrat.Hedeflenen: Yoğun egzersiz yapılan günlerde yüksek karbonhidrat.Yüksek Proteinli: Günlük kalorinin yüzde 60’ı yağlardan, yüzde 35 proteinden ve yüzde 5 karbonhidrattan alınıyor.

Ereksiyon Hapları İşe Yarıyor Mu?

Mutlu bir sex hayatı, erekte olmuş bir penis ile başlar. İşte tamda bu yüzden erkekler penis boyutu ve kalınlığı ile endişe duyarlar.

Ama acaba gerçekten ereksiyon hapları işe yarıyor mu?

Bu sorunun altını iyice bir deşmek gerek, böylece doğru bilgiye erişebiliriz. Sizin için geniş anlamda bir araştırma yapıp bu araştırmamızı yazıya döktük.

Burada bahsedeceğimiz ereksiyon hapları organik içerenlerden oluşan, doğal takviye niteliği olan haplar.

Organik doğalarından dolayı güvenli ve yan etkisiz oldukları söyleniyor, ama acaba doğru mu?

Daha fazla soru sormadan, sorularımıza cevap vermeye başlayalım.

Sonrakini oku: Daha Güçlü ve Sağlam Bir Ereksiyon İçin En İyi 5 Hap

Ereksiyon hapı tam olarak nedir?

Ereksiyon hapları veya doğal ereksiyon artırıcılar, bitkisel ürünlerin birleşiminden oluşan organik kapsül veya tabletlerdir. Ayrıca içerisinde hayvansal ürünler, süt ürünleri ve diğer bitkisel bazlı ürünler de bulunabilir.

Takviye gıda sınıfına giren bu ürünler, ilaç niteliği taşımazlar.

Online bir dükkandan veya eczaneden doktor reçetesi olmadan satın alabilirsiniz.

Ereksiyon hapları en son teknolojiler ve sadece bilim kullanılarak üretilirler. Üreticiler, ürünlerinin performansını ve kalitesini ölçmek için klinik araştırmalar ve satış sonrası anketler yaparlar.

Organik oldukları için bu haplar birçok insanın tercihi olmuştur ve şimdiden milyonlarca insana yardımcı olmuştur.

Ereksiyon haplarının çalışma mekanizması nedir?

Doğal ereksiyon hapları tıpkı kimyasal ereksiyon hapları(tadalafil ve sildenafil) gibi çalışır, sadece daha vücut dostudur.

Kimyasal muadillerine kıyasla daha yavaş etki etmesi tek kötü yanı olsa da, bu doğal ürünlerin yan etkisi yoktur, en az kimyasal olanlar kadar etki sağlar ve profesyonel biri tarafından gözetim gerektirmez.

Kandaki nitrik oksit seviyesini artırarak endotal seviyelerin nitrik oksit ile artmasını sağlar, böylece vasolidasyon denen bir sürece girilmiş olur.

Basitçe anlatmak gerekirse, arterlerle penise kan taşıyan damarlar genişler ve penis normalden fazla kan akışı almaya başlar.

Testislere giden fazla kan, penisinin normalden daha fazla bir şekilde ereksiyon olmasına neden olur. Ereksiyon sürecinde ise, penisten kan çeken damarlar geçici olarak büzülür ve kanı orada hapseder.

Ereksiyon hapları işe yarıyor mu?

Kesinlikle! Ereksiyon hapları gayet işe yarar ve size normalden uzun süren, taş gibi bir ereksiyon verebilir.

Tek anlamanız gereken, temelindeki basit bilimi çözmek ve kullanıcıların ’unun ulaştığı sonuca ulaşmak.

Bu takviyelerin arkasındaki mantığı anlamak için, üç noktayı dikkatle incelemeli ve nasıl kimyasal ürünlerle aynı etkiyi yaratabileceğini görmelisiniz.

Güçlü Organik Ürünler

İçeriğinde bulunan ürünler bitkisel özütler, hayvansal ürünler ve süt ürünlerinden başka bir şey değildir. Özellikle işlenmemiş halde kullanılırlar ki, doğal bütünlüklerini korusun.

Bütün bu ürünlerin temeli Çin, Kore, Avrupa geleneksel tıbbına, Unani ve Ayurveda gibi tıbbi bilgilere dayanır.

Örnek vermek gerekirse birçok ürünün içerisinde Japon Eriği, Kore cinsengi ve Azgın Teke Otu gibi otları bulundurur.

Bunların yanında, L-aganin bitkisel kaynakları da nitrik oksit aktivitesini hiç gecikmeden artırmak için kullanılmaktadır.

Besinden farkı yoktur

Bu ham hapların iyi bir yönleri daha var. Günlük olarak yediğiniz doğal yemeklere çok benzerler, çünkü bu haplar doğal otların ve diğer ürünlerin karışımından başka bir şey değildir.

Bu yüzden vücudunuz böyle hapları sanki bir besinmiş gibi normal bir şekilde öğütür.

Gerekli besinler vücuda emildikten sonra, emilmeyen kısımlar normal boşaltım sistemi ile vücuttan atılır.

Vücutta depolamazlar ve kimyasal hapların aksine ikincil reaksiyonlar açığa çıkarmazlar.

Yapılan bilimsel çalışma miktarı

Ereksiyon hapları normal bir diyetten farklıdırlar, bu haplar laboratuvarda çalışılmış ve analiz edilmiş ürünlerdir.

Malzemeleri karıştırmadan önce, araştırmacılar derin bir literatür araştırması yaparak, en iyi formülü oluşturmaya çalışırlar.

Bundan sonra, yüzlerce laboratuvar testi yapılır ki istenen sonuçlar elde edildi mi, hap işe yarıyor mu görülsün ve formül üzerinde gerekli değişiklikler yapılsın.

Bu dikkatli bilimsel incelemelerin sonucu olan ereksiyon hapları 0 işe yarıyor.

Şu anda bulabileceğin en iyi ve kaliteli ereksiyon hapları

Şu anda piyasada en azından yüzlerce farklı marka ereksiyon hapı var. Birçoğu sertifikalı olmayan merdiven altı yerlerde üretilen basit bitkisel karışımlardan başka bir şey değil.

Seçim aşamasını kolaylaştırmak adına piyasadaki en iyi beş ürünü listeledik.

1. Male Extra

Bu hapta tam tamına 600 mg L-Arginin bulunmakta, içerisinde bulunan nitrik oksit sayesinde, belki de piyasadaki en etkili ürünlerden. Peyroni hastalığı ve ereksiyon bozukluğunda yaşanan penis derisi bozukluklarına da iyi gelir.

Fiyatı incele2. VigRX Plus

Şimdiye kadar dünya üzerinde yaklaşık 1.2 milyon VigRX satılmıştır.  İçerisinde bulunan 10 farklı bitkisel ürün sayesinde bu ürün cinsel takviyelerin şahı olup, size taş gibi bir ereksiyon verecek.

Fiyatı incele3. Max Performer

Viagra ve Cialis gibi PDE5 durdurucu hapların muadili olan bu doğal ürün, tıpkı onlar gibi çalışırlar. Max Performer, libido, orgazm ve ereksiyon anlamında size gerekli desteği verecektir.

Fiyatı incele4. Viasil

Viasil, klinik olarak test edilmiş ve arzulu erkekler için çok yönlü bir erkeklik geliştirme ürünüdür. Bu takviyenin, libido ve cinsel isteği tetiklemenin yanı sıra sperm üretimini arttırdığı bilinmektedir.

Fiyatı incele5. Member XXL

Member XXL sistematik bir penis büyütme diyet terapisidir. 0 güvenli ve doğal, cinsel kondisyonunuzu ve dayanıklılık kapasitenizi artırmak için günde iki kapsül tatlı su ile tüketin ve 9 cm’lik artışı elde edin.

Fiyatı incele6. Eron Plus

Bu ürün set olarak 2 haptan oluşur. İkisi de ereksiyon kalitesini artırmaya odaklı ürünlerdir. Ereksiyon hapı nitrik oksit seviyelerini artırarak testosteron seviyesini artırır.

Fiyatı inceleSonuç

Ereksiyon hapları, yüksek başarı oranı sayesinde kullanıcılar arasında bir numaralı erkeklik artırıcı takviyeler olarak görülmektedir.

Tek yaptığı şey, nitrik oksit aktivitesini artırmaktır. Bu kolay bir şey çünkü bunu yapabilen yüzlerce etkili organik ürün bulunmakta.

Doğru ürünlere seçmeye gelince püf nokta, ünlü ve denenmiş markaları seçmek ve seks hayatının diğer yanlarını da destekleyecek ürünler almak.

Gerçekçi bir yaklaşımla düşünmek doğru olacaktır. Sonuçların görülmesi 2-3 hafta kadar alabilir ve bu süre insandan insana da değişmektedir.

Bu yüzden üzerine fazla kafa yormadan, rahat bir şekilde düzenli olarak kullanın ve ereksiyonunuzu geliştirin.

Sonrakini oku: Ereksiyon Bozukluğu İçin En iyi Haplar Neler?

Zayıfladıktan Sonra Kilomu Nasıl Korurum?

Pek çok insan için zayıfladıktan sonra kiloyu korumak mümkün olmaz. Fakat bunu sağlamak için uygulanabilecek yöntemler var.

Peki zayıfladıktan sonra kiloyu korumak için hangi yöntemleri uygulamalı? Hep birlikte bakalım.

Kiloyu korumak için yapılabilecekler

İnsanlar genellikle kilo vermeye ya da kilo almaya odaklanır. Fakat kilo verdikten sonra kiloyu korumak da büyük önem taşıyor. Bunun için yapılabileceklere dair şöyle bir liste yapabiliriz:

Eğer diyet yapıyorsanız, bu diyet sırasında alacağınız enerjinin düşük olmaması gerekiyor. Bu yüzden motivasyonunuzu ve enerjinizi yüksek tutmak için, zaman zaman diyet programınız içerisinde sevdiğiniz ve enerjisi yüksek yiyecekleri de ekleyin.Sağlıklı ve kaliteli bir şekilde uyumak, güne erken başlamak kiloyu korumaya yardımcı olur.Düzenli egzersiz yapmak her zaman faydalıdır. Eğer egzersiz yapacak şartlar sizin için oluşmuyorsa, bu durumda gün içerisinde mümkün olduğunda çok hareket etmeye özen gösterin.Akşam yemeğinin üzerinden 5-6 saat geçtikten sonra uyuyun.Vücudunuz için gerekli olan minerallerin ve vitaminlerin tamamını almaya özen gösterin.Vücudun ihtiyacı olandan daha az protein almak kilonuzu korumanıza engel olur. Bu yüzden protein alımına önem verin.Özellikle düzensiz beslenme alışkanlıkları, dışarıda yenilen yemekler kilo korumaya engeldir. Bu yüzden sosyal ortamlarda yediğiniz ve içtiğinize dikkat edin, yemeklerinizi mümkün olduğunca kendiniz yapın.Enerji, yağ, karbonhidrat ve şeker dengesini çok iyi kurun.

Eğer tüm bunları hayatınıza uygularsanız, kilonuzu korumanız çok daha kolay olacaktır. Elbette gerektiği durumlarda kilo verme hapları da kullanabilirsiniz.

Kiloyu korumak için hangi besinleri tüketmek gerek?

Kilo verdikten ya da aldıktan sonra kilonuzu korumak için tüketmeniz gereken bazı besinler bulunuyor. Bu besinleri hakkında bilmeniz gerekenler şu şekilde:

Et, peynir ve yumurta gibi protein bakımından zengin yiyecekler tüketilmeli.Süt ve yoğurt gibi kalsiyum içeren besinler tüketilmeli.Karbonhidrat ağırlıklı ve B vitamini zengini olan ekmek ve tahıl ürünleri tüketilmeli.Çiğ sebzeler, salatalar ve sebze yemekleri tüketilmeli.Mineral ve lif bakımından zengin meyveler tüketilmeli.

Tüm bunlara ek olarak yağ ve şeker bakımından hafif olan yiyecekler tüketmek de faydalı olacaktır.