Clarissa Quotes
Clarissa
by
Stefan Zweig3,596 ratings, 3.89 average rating, 359 reviews
Clarissa Quotes
Showing 1-10 of 10
“Ben... Benim bütün sırrım huzursuzluğumu fazla çalışarak bastırmaktır. Bunu da çok şeyle uğraşarak başarıyorum. Bir şeylerle meşgul olmam gerekiyor. Yalnızca meşgul olduğum zaman bu huzursuzluk hali geçiyor. O zaman korkmama gerek kalmıyor. Çünkü yalnızlık korkusu zehirden beterdir. Bunun yerine çalışmak daha iyidir. Arkamda huzursuzluğun beni beklediğini hissettiğimde beni yakalayamaması için koşarım; tüm meslektaşlarımın hayranlık duyduğu çalışkanlığımın ardındaki son sır işte budur.”
― Clarissa
― Clarissa
“zayıf noktalarını bilmeyenlerin kendilerini bilenlerden daha iyi hissettiklerine inanıyorum! Zayıf noktalarını asla öğrenmemeleri daha iyidir.”
― Clarissa
― Clarissa
“A veces, al evocar su vida, se sentía como si sólo hubiera participado activamente en una pequeña parte de ella, y hubiera vivido el resto sumida en el cansancio o empujada por el vacío sentido del deber”
― Clarissa
― Clarissa
“Ben iyileşmeye inanmıyorum. Her insanın bir takıntısı vardır ya da en azından takıntılı olmaya müsait genleri vardır ve bunlar herhangi bir yerlerde kendini gösterme dürtüsüyle hareket eder, ama bu dürtüyü kesip atmak mümkün değildir, kendini boşluğa yansıtma arzusu olan bu aptal dürtü ancak başka yönlere kaydırılabilir. Her insanın, düşün insanının da ve hatta özellikle onun beyninde karanlık kalmış, kendi aklının aydınlatamadığı bir bölgesi vardır –Napoleon'un aile takıntısı vardı, Dostoyevski'nin kumar, Balzac ise hem oyun yazarı hem de işadamı olmak konusunda takıntılıydı. Bilgi hiçbir işe yaramaz. Kişisel takıntıları konusunda yardımcı olunabildiği herhangi biriyle daha tanışmadım, kendim de dahil olmak üzere.”
― Clarissa
― Clarissa
“O, nedeni bildiği takdirde takıntısının ne olduğu ve nereden geldiği söylendiğinde o insanın iyileştirilebileceğini düşünüyor. Freud insanları hastalıklarının temeline götürmek istiyor, ben ise onları bu temelden uzaklaştırmak istiyorum. Bana göre insana daha zararsız başka bir takıntı vermek daha iyidir. Ben gerçeğin insana yardım edeceğine inanmıyorum. Tam tersine ona bir tutku vermek gerekiyor, kendi kendini yememesi için dört elle sarılabileceği bir tutku.”
― Clarissa
― Clarissa
“Mi única intención es ayudar. No creo en la curación. Todos nacemos con nuestras manías o, por lo menos, con cierta tendencia a desarrollar una manía, nuestro afán de protagonismo tiene que escapar por alguna parte, pero no podemos arrrancarlo de raíz, sólo podemos arrinconar ese absurdo instinTo, esas ansias de proyectarnos en el vacío. Todo el mundo, incluso los intelectuales, y ellos más que nadie, tienen un rincón oscuro en su cerebro al que no llega la luz de la razón: Napoleón estaba obsesionado con la familia, Dostoievski con el juego, Balzac quería ser dramaturgo y hombre de negocios. Conocerlo no sirve de nada. Todavía no he encontrado a nadie a quien le haya ayudado luchar contra su obsesión personal, ni a mí mismo.”
― Clarissa
― Clarissa
“Sürekli bir şeyler yapmam gerekiyor. Yalnızca bir şeyler yaptığımda bu huzursuzluk hâli geçiyor. O zaman korkmama gerek kalmıyor. Çünkü yalnızlık korkusu zehirden beterdir. Bu korkuyu duymaktansa çalışmak daha iyidir. Arkamda bir huzursuzluğun beklediğini hissettiğimde beni yakalayamaması için koşarım.”
― Clarissa
― Clarissa
“Savaşla ilgili normal ve insancıl bir görüşe sahip olabilmek için tek bir olasılık vardır: savaşın farkında olmak ve savaşı kendileri asla cephede bulunmamış savaş çığırtkanlarından dinlememek.”
― Clarissa
― Clarissa
“Voldria poder ser tan útil com vostè; ajudar una sola persona és potser més segur que ajudar aquesta pàtria d'ara i això que en diem humanitat... i, dit sigui de passada, hauríem de retirar-li aquest bonic nom mentre duri la guerra, ja no li escau. —Se la mirà amb posat dubitatiu—. De fet no hauria de parlar així a la filla d'un general, sinó escriure opuscles i articles bèl·lics com els meus senyors col·legues. Però jo tinc una mania: la guerra és un crim i una bestiesa. No voldria influenciar-la, a vostè. D'altra banda, tinc la impressió que m'arrisco parlant així. Potser estic contaminat perquè acabo de venir de cals «enemics», d'Anglaterra. Potser ja no veig les coses clares. Potser n'hi ha d'altres que també tenen un fill. Un serbi, un rus.
Però ara només es pot veure i s'ha de veure les coses com les veu ella, la guerra. Jo no ho puc canviar després de trenta anys; per a mi no hi ha ronyons francesos, russos o austríacs, i no es pot distingir els enemics a partir de les partícules sanguínies; només puc ser allà on hi ha un malalt i puc ajudar. No és pas la humanitat victoriosa la que necessita el metge, sinó la malalta. No puc ni vull acceptar una altra cosa. Mentre jo m'he escarrassat tota la vida a ajudar els individus, ells celebren, en els seus comunicats militars, haver anihilat totalment sis divisions. És pràctic, i recomanable, readaptar-se, però estic massa cansat per a ser pràctic d'aquesta manera.”
― Clarissa
Però ara només es pot veure i s'ha de veure les coses com les veu ella, la guerra. Jo no ho puc canviar després de trenta anys; per a mi no hi ha ronyons francesos, russos o austríacs, i no es pot distingir els enemics a partir de les partícules sanguínies; només puc ser allà on hi ha un malalt i puc ajudar. No és pas la humanitat victoriosa la que necessita el metge, sinó la malalta. No puc ni vull acceptar una altra cosa. Mentre jo m'he escarrassat tota la vida a ajudar els individus, ells celebren, en els seus comunicats militars, haver anihilat totalment sis divisions. És pràctic, i recomanable, readaptar-se, però estic massa cansat per a ser pràctic d'aquesta manera.”
― Clarissa
