Kitap Duyurusu ve İç Dökme
Bundan yaklaşık olarak üç yıl önce KDY aracığıyla üç kitap yayımladım. Ama sunulan “Editörlük” hizmeti beklediğim gibi olmadı. O yüzünden kitaplarım pek de istediğim seviyede çıkmadı, ki gelen eleştirilen çoğu o yönde oldu. Ben de o maceramdan bir yıl sonra yeni bir kitap bitirdim ve yayınevlerine gönderdim. İsteğim iyi bir yayınevinden çıkıp, güzel bir editörlük hizmeti alabilmekti. 3 ile 6 ay içerisinde olumlu veya olumsuz yanıt veririz diyen çoğu yayınevi 1 yıl geçmesine rağmen herhangi geri dönüş yapmadı.(hâlâ dönüş yok) Dönüş yapan az bilinen yayınevleriyse komik teklifler sundu. Bazıları basımın bir kısmını bazıları da neredeyse tümünü maddi olarak desteklememi istedi ve karşılığında sadece %7 telif sundu. (Hoşuma gitmeyen başka noktalar ve üslup konuları da var ama onlara girmeyeceğim.) Hem uzun süreler bir kitap yazmak için emek harca, hem de maliyetin çoğunu üstlen ve sonra da yayınevleri tarafından sana hiçbir değer verilmediğini gör... Bu durum epeyce canımı sıkmıştı. (Elbette herkes kendince haklı nedenler sayabilir.) Şunu da belirtmek isterim ki, büyük yayınevleri yine aynı telifi sunup, sizden ücret talep etmiyor. (Ben de buna razı olurdum.) Yayınevlerinden umudu kestikten sonra, ben de gerçek bir editör arayışına çıktım. Birkaçı ile görüştüm ve en sonunda hem yaklaşımıyla hem de içimin sinmesiyle biriyle anlaştım. Ki konuştuğum editörler arasında en yüksek meblağayı isteyendi diyebilirim. Kendisi bana editörlük dışında da yardımcı oldu. Onunla çalışmamın sonucunda kitabı tamamladım. (Seçtiğim editör ile çalışarak iyi bir tercih yaptığımın kanaatindeyim.) “Elbette bununla yetinmedim devamı başka tweet’te.” Kitabımı, şartları iyi olduğundan tekrar KDY ile çıkarıyorum ama bu sefer dışardan bir editörlük hizmeti almış ve hatalarından öğrenmiş biri olarak. Elbette hâlâ kat etmem gerek uzun bir yol var.) Bir kitabımın daha okuyucuların eline ulaşacağını duyuruyor olmak benim için sevindirici bir olay.
ŞİMDİ gelelim asıl mevzuya!
Büyük yayınevlerinin de beni fark edebilmesi için kitaplarımın iyi satması ve/veya iyi dönüşler alması gerekiyor. (Elbette fark edilmek için farklı yöntemler de var.) Sizden isteğim kitabı alıp tam puan vermeniz değil. Aksine alıp, okumanız ve gerçek düşümcelerinizi yorum olarak #Kitapyurdu, #1000kitap, #Goodreads ve #Twitter gibi sitelere paylaşmanız. Bu kitap ne kadar çok satarsa, o kadar fark edilme olasılığım artıcağına inanıyorum. O yüzden bu kitabı alıp çevrenize önermeniz benim için çok değerli. Ve dediğim gibi okuyup ardından gerçek düşüncelerinizi çeşitli platformlarda paylaşırsanız beni daha da memnun edersiniz. Şimdiden herkese teşekkür ederim ve iyi okumalar dilerim.
Smallwood Katili
Nolan kendisine orta hâlli bir daire alıp hayatında yeni bir sayfa açabilirdi. Hapisteyken bunu aklına birçok kez getirdi. Yine de bunu yapmayacaktı, yapamazdı. Cevabını bilmediği bir soru, hücrede geçirdiği her saniye beynini kemiriyordu. Neden ailesini öldürdüğü günü hatırlamıyordu? İşte tam da bu yüzden kasabasına dönmesi gerekiyordu. Bu sorunun cevabını bulabileceği tek yer orasıydı. Kendi evi. Her şeyin başladığı o yer. Onun içinse her şeyin bittiği yer. Hayatının kara günü.
Bağlantı: https://www.kitapyurdu.com/kitap/smal...
Yukarıda bahsettiğim gibi hikâyeyi tamamladıktan sonra bir editör ile çalıştım ve bana geri dönüşler yaptı, o yorumlar üzerinden hikayenin üzerinden tekrar geçtim ve birçok şey değiştirdim. (Yaklaşık olarak 6000 kelime kadar sildim ve “sildiğim kadar + 500” kelime civarı da eklemeler yaptım.) Yaklaşık üç haftamı aldı bu süreç. Bu yaptığım eklemeler sonrasında da hatalar kalmaması için ikinci bir editör ile çalıştım. (Kitabın içinde adı yazıyor.) Yazım sürecineden kısacık bahsedecek olacaksam, ortalama olarak günlük 3 saatlik yazım sürecim oluyor (En uzun oturma sürem sanırım 7 saat civarı.) Ama yazarlık her saniye yapılan bir şey, düşüncelerini kağıda dökmediğin anlar da bile kafanın içinde süreki yazıyorsundur. Tüm bu süreçlerden geçtikten sonra yayınevi aramaya başladım ve olanları sizlere anlattım. Ben de hikâyemi KDY’ye teslim ettim ve onların ortak çalıştığı Ajans bir kere daha üzerinden geçip kitabı yayımladılar. Ve böylece benim Smallwood Katili ile olan sürecim sonlandı. Artık hikâyemin yolculuğu siz, okurların elinde. Siz onu nereye götürmek isterseniz, o oraya gidecektir. Ona iyi bakın…
Bana daha da yakın olun: https://linktr.ee/yusufkudsikoc
ŞİMDİ gelelim asıl mevzuya!
Büyük yayınevlerinin de beni fark edebilmesi için kitaplarımın iyi satması ve/veya iyi dönüşler alması gerekiyor. (Elbette fark edilmek için farklı yöntemler de var.) Sizden isteğim kitabı alıp tam puan vermeniz değil. Aksine alıp, okumanız ve gerçek düşümcelerinizi yorum olarak #Kitapyurdu, #1000kitap, #Goodreads ve #Twitter gibi sitelere paylaşmanız. Bu kitap ne kadar çok satarsa, o kadar fark edilme olasılığım artıcağına inanıyorum. O yüzden bu kitabı alıp çevrenize önermeniz benim için çok değerli. Ve dediğim gibi okuyup ardından gerçek düşüncelerinizi çeşitli platformlarda paylaşırsanız beni daha da memnun edersiniz. Şimdiden herkese teşekkür ederim ve iyi okumalar dilerim.
Smallwood Katili
Nolan kendisine orta hâlli bir daire alıp hayatında yeni bir sayfa açabilirdi. Hapisteyken bunu aklına birçok kez getirdi. Yine de bunu yapmayacaktı, yapamazdı. Cevabını bilmediği bir soru, hücrede geçirdiği her saniye beynini kemiriyordu. Neden ailesini öldürdüğü günü hatırlamıyordu? İşte tam da bu yüzden kasabasına dönmesi gerekiyordu. Bu sorunun cevabını bulabileceği tek yer orasıydı. Kendi evi. Her şeyin başladığı o yer. Onun içinse her şeyin bittiği yer. Hayatının kara günü.
Bağlantı: https://www.kitapyurdu.com/kitap/smal...
Yukarıda bahsettiğim gibi hikâyeyi tamamladıktan sonra bir editör ile çalıştım ve bana geri dönüşler yaptı, o yorumlar üzerinden hikayenin üzerinden tekrar geçtim ve birçok şey değiştirdim. (Yaklaşık olarak 6000 kelime kadar sildim ve “sildiğim kadar + 500” kelime civarı da eklemeler yaptım.) Yaklaşık üç haftamı aldı bu süreç. Bu yaptığım eklemeler sonrasında da hatalar kalmaması için ikinci bir editör ile çalıştım. (Kitabın içinde adı yazıyor.) Yazım sürecineden kısacık bahsedecek olacaksam, ortalama olarak günlük 3 saatlik yazım sürecim oluyor (En uzun oturma sürem sanırım 7 saat civarı.) Ama yazarlık her saniye yapılan bir şey, düşüncelerini kağıda dökmediğin anlar da bile kafanın içinde süreki yazıyorsundur. Tüm bu süreçlerden geçtikten sonra yayınevi aramaya başladım ve olanları sizlere anlattım. Ben de hikâyemi KDY’ye teslim ettim ve onların ortak çalıştığı Ajans bir kere daha üzerinden geçip kitabı yayımladılar. Ve böylece benim Smallwood Katili ile olan sürecim sonlandı. Artık hikâyemin yolculuğu siz, okurların elinde. Siz onu nereye götürmek isterseniz, o oraya gidecektir. Ona iyi bakın…
Bana daha da yakın olun: https://linktr.ee/yusufkudsikoc
Published on April 30, 2023 07:42
•
Tags:
smallwood-katili
No comments have been added yet.