Kediler ve Dalgalar-XVI

Zamanda ileriye doğru yolculuk ne demek?


[image error]


100 metre yarışlarında, tabancanın ateşlenmesi ile çıkış takozundan çıkarak koşuya başlayan atletlerin tümü, yaklaşık 10 saniye içinde bitiş çizgisini geçer ve yarış tamamlanır. t1=0 anında bütün atletler çıkış takozundadır, t2=t1+10 sn. anında 100 metrelik mesafe kat edilmiş ve atletler bitiş çizgisine ulaşmıştır. Zaman böyle bir şey midir?


[image error]


Odunu ateşe atarsınız ve karşısına geçer seyredersiniz. Odun çıtır çıtır yandıkça ısı verir. Bu süreçte bir kimyasal reaksiyon gerçekleşir ve zaman geçtikçe odun kül ve dumana dönüşür. t1=0 anında odun vardır, t2=t1+∆t anında adun kül ve dumana dönüşmüştür. Zaman böyle bir şey midir?


Bu basit örneklerden hareketle evrenin karmaşık yapısını düşünelim: t=0 anında belli bir miktarda madde ve enerji vardır. Bu madde ve enerji toplamı, kendi içinde bir takım ilişkilere girerek ∆t zaman sonra (madde ve enerji toplamı aynı kalmak üzere) başka tür ve çeşitte bir madde toplamına dönüşür. Bu dönüşme süreci içinde de zaman mı geçer? Eğer böyleyse, zamanda geçmişe yolculuk imkansızdır, çünkü bir zaman yolcusu bugünden geçmişe gittiğinde evrendeki madde toplamı o zaman aralığında M+m olur. (M: evrendeki bütün maddenin toplamı, m: zaman yolcusunun ve beraberinde götürdüğü bütün maddelerin toplamı.) Başka bir deyişle zamanda geçmişe yolculuk, seyahat edilen geçmişteki madde ve enerji toplamını değiştirir, ona ilave madde ve enerji katar, bu da termodinamiğin yasaları ile çelişir.


Geçmişe yolculukta bir başka sorun, zaman yolcusunun kendisiyle karşılaşması paradoksudur. Diyelim ki 50 yaşındaki bir zaman yolcusu, 40 sene geriye gidiyor ve 10 yaşındaki kendisiyle karşılaşıyor. Bu paradoks, zaman yolcusunun 10 yaşındaki ve 50 yaşındaki “kendisinin” aynı değil, iki farklı varlık olduğunu varsaysak bile sorunludur, çünkü maddesel olarak izah etsek bile, bilinç ve anıları izah edemeyiz: Zaman yolcumuzun 10 yaşındaki anılarında neden kendisiyle karşılaşması yoktur; eğer böyle bir anı varsa, zaman yolcusu, ileride zaman yolculuğu yapacağını biliyor demektir. Zaman yolcusu, ileride zaman yolculuğu yapacağını biliyorsa, bu bilme hali, zamanda ileriye doğru da gittiği ve geleceği “hatırladığı” anlamına gelmez mi?


Offf kafamız karıştı galiba. Bir ara verelim, sonra da zamanda ileriye doğru yolculuk da aynı şekilde paradokslar içeriyor mu, bir bakalım. Buyurun Iron Maiden’a; o da zamanda bir yerlere takılmış kalmış:



Geleceğe yolculuk bu anlamda biraz daha mümkün görünüyor; çünkü zaman lineer olarak ilerliyorsa, geçmiş ve bugün, bütün madde ve enerji toplamı ile zaten “var”, ancak gelecek henüz oluşmadı. Bir zaman yolcusu, bugünden geleceğe gittiğinde geleceğin “zaten var olan” madde/enerji toplamını değiştirmiyor, ancak bildiğimiz anlamdaki neden-sonuç ilişkilerinde ani ve tanımlanamaz bir değişime neden oluyor. Çünkü, yukarıdaki örnekler üzerinden izah etmek gerekirse, atletlerin çıkış takozundan bitiş çizgisine ulaşması için de, odunun yanması ve kül ve dumana ayrışması için de zamanın “geçmesi” gerekiyordu. Oysa zaman yolcusu, gelecekte birdenbire zuhur etti ve bildiğimiz anlamdaki neden-sonuç ilişkilerini “bozdu”. Acaba şöyle mi demeliyiz: Zaman yolculuğu yaparken gene bir neden-sonuç ilişkisine bağlı kaldı, ancak bu neden-sonuç ilişkisi zaman dediğimiz boyuttan bağımsız gerçekleşti.


Hmmm.. Acaba böyle zamandan bağımsız işleyen başka neden-sonuç ilişkileri de var mı? Var tabi olmaz olur mu: Einstein’ın Özel Görelilik kuramına göre zaman mutlak değildir ve gözlemcilerin hızına bağlıdır. Daha hızlı hareket eden bir gözlemciye göre zaman, daha yavaş hareket eden bir gözlemciye göre zamandan daha hızlı geçer. Tabi burada sözü edilen hız, bugün yeryüzünde tasarlanan en hızlı araçların bile hızlarından on binlerce kat daha fazlası… Yoksa tavşanla, kaplumbağadan bahsetmiyoruz!


İkizler paradoksu olarak bilinen paradoks şudur:


[image error]İkisi de 20 yaşında olan ikizlerden biri yeryüzünde kalıyor, diğeri ışık hızının ’ı hızla, yani kabaca saniyede 270 bin km. hızla hareket eden (yani güneşle dünya arasındaki mesafeyi yaklaşık 9 dakikada kat eden) bir uzay aracı ile seyahat ediyor olsun. Uzaycı ikiz, 19 yıl bu hızla hareket ettikten sonra 39 yaşında yeryüzüne dönüyor ve hemen koşa koşa ikizini görmeye gidiyor. O da nesi! Kendisi 39 yaşında ve genç sayılabilecek biri iken, ikizi 64 yaşında ihtiyar bir adam olmuş!


Zamanın göreliği böyle bir şey işte. Acaba şöyle mi demek gerekiyor: Işık hızının ’ında hareket eden ikiz, yeryüzündeki ikizin “geleceğine” mi gitti? Hayır, zamanda yolculukla kastedilen bu değil; çünkü kimse zamanın akışı içinde bir sıçrama yapmadı. İkisi de kolundaki saatin tıkır tıkır işlediği zaman içinde, lineer bir şekilde zaman geçirdiler. Bizim geleceğe yolculuk dediğimiz bugünden kalkıp hop diye yaşlanmadan, mesela 350 sene sonrasına gitmek.


Mesela yıl 2367 ve İstanbul’da bir kıraathaneye düşüyoruz, üç kişi bir masanın etrafına oturmuşlar, sigara içiyorlar. Bizi görünce “nerede kaldın bilader ya okey karesi tamamlayamadık” diye palas pandıras bizi masaya oturtuyorlar… Yok canım daha neler? Sene 2367, Türkiye’de bir kıraathanede hala okey oynanıyor ha? Tabi ya ne zannettiniz!


Konumuza geri dönersek… Böyle bir şey mümkün mü acaba? Yok.. Gelecekte hala sigara tüttüre tüttüre okey oynamaktan bahsetmiyorum. Geleceğe yolculuktan bahsediyorum.


Valla bilmiyorum… Belki de uzay-zamanın dokusu neden-sonuç ilişkilerinin sadece bizim bildiğimiz anlamda, “∆t zamanda şu kadar…” biçiminde değil, başka türlü işliyordur. Nasıl işliyordur?


Bilmiyorum. Merak eden birileri varsa teorik fizik filan çalışsın; benden bu kadar.


İşte böylece gezegenimiz güneşinin etrafındaki bir turu daha tamamlıyor ve takvimler 2017’den 2018’e dönüyor.


Kediler ve Dalgalar’ı yazmaya 2010’da başladım ve sekiz senedir geleneği bozmadan sürdürüyorum. Ne mutlu bana… Darısı 2018’in Kediler ve Dalgalar yazılarına…


Haydi rastgele…

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on December 22, 2017 02:31
No comments have been added yet.