Cengiz Çandar's Blog, page 73
August 6, 2025
ABD’de veri merkezleri elektrik fiyatlarını yükseltiyor
Veri merkezlerinin enerji ihtiyacının her geçen gün artması sonucu, ABD’de elektriğin perakende konut fiyatında artışlar yaşanıyor.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, yapay zeka teknolojisinin önemli bir parçası olan veri merkezleri son dönemde tükettikleri elektrik ve su miktarlarıyla gündeme geliyor.
Veri merkezlerinin ihtiyaç duyduğu elektrik için elektrik dağıtım şirketlerinin yeni yatırımlar yapmak zorunda olması enerji fiyatlarında da artışlara sebep oluyor.
ABD Enerji Enformasyon İdaresi’nin (U.S. Energy Information Administration) en son verilerine göre, 1 kilovat-saat elektriğin perakende konut fiyatı ülke genelinde Mayıs 2024 ile Mayıs 2025 arasında 16,41 sentten 17,47 sente yükselerek yaklaşık yüzde 6,5’lik artış gösterdi.
Verilere göre bazı eyaletlerde çok daha büyük artışlar görüldü. Maine’de elektrik fiyatı artışı yüzde 36,3 ile başı çekerken, Connecticut’ta yüzde 18,4 ve Utah’ta yüzde 15,2 artış yaşandı.
VERİ MERKEZLERİ YOĞUN BÖLGELERDE ELEKTRİK FİYATLARI ARTIYOR
Amerika merkezli haber sitesi axios.com’da yer alan haber göre, analistler, özellikle veri merkezi yoğun bölgelerde, yüksek elektrik tüketimine sahip veri merkezlerinin artan fiyatların arkasındaki itici güç olduğunu belirtti.
Analistlere göre, elektrik şirketleri büyük bir hızla artan veri merkezlerinin ihtiyaçlarını karşılamak için yeni iletim hatları ve diğer donanımlara yatırım yaparken maliyetleri de müşterilerine yansıtıyor.
Virginia Genel Kurulu Ortak Yasama Denetim ve İnceleme Komisyonu’nun Aralık 2024 tarihli raporuna göre, bölgedeki veri merkezleri şimdilik kendi kullanımlarını karşılayabiliyorken, 2040 yılına kadar veri merkezlerinin enerji ihtiyaçlarının artması ile birlikte, enflasyon hariç tutulduğunda, yerel halkın aylık faturalarında 14 ila 37 dolarlık artış görülebileceğini öngördü.
VERİ MERKEZLERİNİN ENERJİ TALEBİ YÜZDE 160 ARTACAK
ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs tarafından yayımlanan rapora göre, veri merkezlerinin enerji tüketimi uzun yıllar durağan devam ederken, üretken yapay zeka araçlarındaki hızlı artışla beraber veri merkezlerinin enerji talebinin 2030 yılına kadar yüzde 160 artması bekleniyor.
TEKNOLOJİ DEVLERİ YAPAY ZEKA İÇİN NÜKLEER ENERJİYE YÖNELDİ
Öte yandan aralarında Google, Microsoft ve Amazon gibi teknoloji şirketlerinin de yer aldığı şirketler, yapay zeka kaynaklı elektrik tüketimlerinin artması sonucu yeni enerji yatırımlarına yöneliyor.
Bu kapsamda, teknoloji devi Google, yapay zeka veri merkezlerinin enerji ihtiyacını karşılamak için küçük nükleer reaktörler kullanacağını açıkladı. Şirket, bunun için Kairos Power isimli bir firmayla anlaşma imzaladı.
Microsoft ve Amazon nükleer enerji yatırımlarını artırma kararı alırken, ABD Başkanı Donald Trump Pennsylvania’daki bir zirvede, yapay zeka ve enerji altyapısına yönelik 92 milyar doların üzerinde yatırım yapılacağını duyurdu.
GOOGLE’IN VERİ MERKEZLERİ TÜRKİYE’NİN TÜKETİMİNİN ÜÇTE BİRİ KADAR SU HARCIYOR
Google’ın “2024 Çevre Raporu”nda yer alan bilgilere göre, yapay zeka şirketleri tükettikleri su miktarıyla da endişelere sebep oluyor.
Google’ın veri merkezleri 2024’te yaklaşık 6 milyar galon su tüketirken, bu miktar 22,7 milyar litreye denk geldi.
Şirketin su tüketiminde yapay zekanın etkisi ön plana çıkıyor. Yapay zekadaki gelişmelerin büyük hız kazandığı 2022’de 21 milyar litre ile 2021’e göre yüzde 20 daha fazla su tüketen şirket, 2023’te yine 21 milyar litre su tüketti.
Google, Çin’in de yapay zekada ağırlığını hissettirdiği 2024’te ise su tüketimini yüzde 8 daha artırarak 22,7 milyar litreye çıkardı. Bu rakam Google’ın, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının verilerine göre 2022’de 63 milyar litre su tüketen Türkiye’nin 3’te 1’i oranında su tükettiği anlamına geliyor. (AA)
ABD’de veri merkezleri elektrik fiyatlarını yükseltiyor yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
AKOM’dan İstanbul için flaş uyarı! Bu saatlere dikkat
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Afet Koordinasyon Merkezince (AKOM), kent genelinde akşam saatlerinden itibaren fırtına ve kuvvetli sağanak uyarısında bulundu.
İBB’den yapılan açıklamada, AKOM’un bugün itibarıyla yayımladığı haftalık hava tahmini raporu paylaşıldı.
Buna göre, İstanbul’da bugün sabah saatlerinde 25 derece seviyelerinde seyreden sıcaklığın, öğle saatlerinde 31 dereceye kadar yükselmesi öngörülüyor.
Öğleden sonra beklenen kuzey (poyraz) yönlü rüzgarların saatte 75 kilometre hıza varan fırtına şeklinde eseceği, özellikle akşam saatlerinden itibaren fırtına ile birlikte kent genelinde yerel kuvvetli gök gürültülü sağanak yağışların etkili olacağı tahmin ediliyor.
Sıcaklıkların 29-32 derece aralığında seyrettiği kentte, gök gürültülü sağanak yağışların cuma öğle saatlerine kadar sürmesi öngörülüyor. Sağanağın cumartesi günü etkisini kaybetmesi, önümüzdeki haftanın tekrar açık ve güneşli olması bekleniyor.
Bu akşam etkili olması beklenen fırtına ve cuma gününe kadar görülecek yerel yağışlar nedeniyle vatandaşlardan, ani sel ve su baskınları, ulaşımda aksamalar, çatı uçması, ağaç devrilmesi, deniz ulaşımında aksaklıklara karşı dikkatli olmaları isteniyor.
İstanbul’a su sağlayan barajlardaki doluluk oranı yüzde 51,04 seviyesinde olurken, su miktarı ise 443 milyon metreküp olarak ölçüldü. (AA)
AKOM’dan İstanbul için flaş uyarı! Bu saatlere dikkat yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Maxwell’den şok hamle! Epstein dosyalarının açıklanmasına itiraz etti
ABD’de kız çocuklarına yönelik fuhuş ağı oluşturmak suçlamasıyla yargılanırken ölü bulunan Jeffrey Epstein’in eski kız arkadaşı Maxwell, Adalet Bakanlığının dosyalara ilişkin büyük jüri belgelerinin açıklanması talebine itiraz etti.
Maxwell’in avukatları mahkemeye sundukları dilekçede, müvekkillerinin 20 yıl hapis cezası aldığını hatırlatarak, kendisine mahkeme tarafından belgeleri inceleme hakkı tanınmadığını, bu nedenle hükümetin belgelerin mühürlerinin kaldırılması talebine karşı çıkmak zorunda kaldıklarını belirtti.
Maxwell’in avukatı David Oscar Markus, “Jeffrey Epstein öldü. Ghislaine Maxwell hayatta. Epstein’e yönelik kamuoyunun ilgisi, hayatta olan bir sanığın büyük jüri gizliliğini ihlal eden geniş çaplı bir müdahaleyi haklı çıkaramaz.” ifadelerini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump, 19 Temmuz’da Adalet Bakanlığından Epstein’le ilgili büyük jüri ifadelerinin yayınlanmasını talep etmişti.
JEFFREY EPSTEİN OLAYI
En küçüğü 14 olmak üzere 18 yaş altındaki onlarca kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmak ve fuhuş ağı oluşturmak suçlamasıyla yargılanan Jeffrey Epstein, tutuklu bulunduğu New York Manhattan Metropolitan Merkez Hapishanesi’ndeki hücresinde 10 Ağustos 2019’da ölü bulunmuştu.
Açıklanan Epstein dava dosyalarında, aralarında Prens Andrew, ABD Başkanı Donald Trump, eski ABD Başkanı Bill Clinton, eski İsrail Başbakanı Ehud Barak, eski ABD Başkan Yardımcısı Al Gore, aktör Kevin Spacey, şarkıcı Michael Jackson, illüzyonist David Copperfield, avukat Alan Dershowitz ve eski New Mexico Valisi Bill Richardson gibi ünlü isimler yer almıştı.
ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) da ABD Adalet Bakanlığı ile son günlerde kamuoyunda “Epstein dosyaları” olarak bilinen belgelere yönelik yürüttüğü incelemeyle gündeme gelmişti. Adalet Bakanı Pam Bondi, Epstein’e ait binlerce görüntünün incelendiğini aktarmıştı.
İnceleme sonucunda, ünlü isimlerden oluşan bir “müşteri listesi”nin tutulduğuna dair herhangi bir kanıta ulaşılamadığı, aralarında hükümet yetkilileri, ünlüler ve iş insanlarının da bulunduğu kişilerin suçuna ortak olduğu gerekçesiyle örtbas amacıyla öldürüldüğü öne sürülen Epstein’ın ise aslında hücresinde intihar ettiği sonucuna varıldığı açıklanmıştı.
ABD’li gazeteci Tucker Carlson da Epstein’in, “İsrail için çalıştığını, başkent Washington’da herkesin aynı şekilde düşündüğünü ancak açıkça söyleyemediğini” iddia etmişti.
Wall Street Journal (WSJ) gazetesi ise Epstein’ın kız arkadaşı Ghislaine Maxwell’in, Epstein’in 50’nci doğum günü vesilesiyle tanıdıklarından ona yönelik bir mektup yazmasını istediğini, bu mektuplardan birinin de Trump’a ait olduğunu iddia etmişti. (AA)
Maxwell’den şok hamle! Epstein dosyalarının açıklanmasına itiraz etti yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Hindistan’da felaket! 100 kişi kayıp, 4 ölü
Hindistan’ın Uttarakhand eyaletinde şiddetli yağış nedeniyle meydana gelen ve 4 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan sel baskını ve heyelan sonrasında yaklaşık 100 kişiden haber alınamadığı açıklandı.
Hindustan Times gazetesinin haberine göre, dün eyaletin Dharali bölgesinde aniden bastıran sağanağın yol açtığı sel ve heyelanın ardından arama kurtarma çalışmaları sürüyor.
Yetkililer, 4 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan afetin “ciddi” seviyede olduğunu belirterek, 100’e yakın kişiden haber alınamadığını açıkladı.
Arama kurtarma çalışmaları kapsamında bölgeye gönderilen 11 ordu personelinin de kaybolduğunu aktaran yetkililer, bunlardan 2’sinin sonradan kurtarıldığını kaydetti.
Yetkililer, sel baskınında evlerin ve konaklama yerlerinin yıkıldığını, eyaletteki birçok bölgede eğitime ara verildiğini ifade etti. (AA)
Hindistan’da felaket! 100 kişi kayıp, 4 ölü yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Tarihi zirve için geri sayım! Trump, Aliyev ve Paşinyan’ı Beyaz Saray’da ağırlayacak
ABD Başkanı Trump’ın, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ı Beyaz Saray’da ağırlaması bekleniyor.
Ermenistan Başbakanlık Sözcüsü Nazeli Bağdasaryan, Facebook sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Paşinyan’ın 7-8 Ağustos’ta ABD’yi ziyaret edeceğini belirtti.
Bağdasaryan, ziyaret kapsamında Paşinyan’ın Trump ve Aliyev ile bir araya gelerek bölge barışı, refahı ve ekonomik işbirliğini görüşeceğini kaydetti.
ABD basını, Trump’ın haftalık bültenine göre Aliyev ve Paşinyan’ı 8 Ağustos Cuma günü kabul edeceğini yazdı.
WASHİNGTON POST’A GÖRE, BARIŞ ANLAŞMASI YAPILABİLİR
Washington Post gazetesinin haberine göre, ismi paylaşılmayan Beyaz Saray yetkilileri, Trump’ın Aliyev ve Paşinyan ile görüşmesi kapsamında Azerbaycan ve Ermenistan arasında “olası bir barış anlaşmasının duyurulabileceğini” belirtti.
2. Karabağ Savaşı sonrasında Bakü’nün önerisiyle barış müzakerelerine başlayan Azerbaycan ve Ermenistan, Mart 2025’te barış anlaşması metninde uzlaşı sağlamıştı.
Azerbaycan yönetimi, anlaşmanın imzalanması için Azerbaycan’ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik iddialar içeren Ermenistan anayasasının değiştirilmesi, aynı zamanda güncelliğini yitirmiş ve işlevsiz durumdaki Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu’nun feshedilmesi şartını öne sürmüştü. (AA)
Tarihi zirve için geri sayım! Trump, Aliyev ve Paşinyan’ı Beyaz Saray’da ağırlayacak yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
August 5, 2025
Küresel piyasalar karışık seyrediyor
Küresel piyasalarda, ABD Başkanı Trump’ın ilaç ve yarı iletken ithalatına yönelik tarife sinyali vermesi ve ülkede zayıf gelen hizmet sektörü verilerinin etkisiyle karışık bir seyir izleniyor.
Dünya borsaları bir süredir tarifelerin etkilerine yönelik soru işaretlerinin arasında ilerlerken, her geçen gün yeni risklerin ortaya çıkması fiyatlamaları zorlaştırıyor.
ABD Başkanı Trump’ın geçen hafta imzaladığı ve karşılıklılık esasına dayanan tarife oranlarında değişiklik öngören kararname, yapılan düzenlemelerle birlikte perşembe günü yürürlüğe girecek. Trump, dün verdiği bir röportajda ise, ilaç ve yarı iletken ithalatına tarife getirmeyi planladığını ve söz konusu tarifeleri gelecek hafta veya civarında açıklayacaklarını belirtti.
İthal edilen ilaçlara ilk aşamada düşük gümrük vergisi uygulayacaklarını belirten Trump, ancak bu oranın bir, en fazla bir buçuk yıl içinde yüzde 150’ye ardından yüzde 250’ye çıkacağını çünkü ilaçların ABD’de üretilmesini istediklerini kaydetti.
Analistler, ABD yönetiminin Çin, Japonya ve Avrupa Birliği (AB) gibi önemli ticaret ortaklarıyla bir takım ticaret anlaşmaları yapsa da, gündeme gelen son tarifelerin geleceğe dair kötü senaryoları ortaya çıkardığını belirterek, bu konulardaki haber akışının yatırımcıların odağında kalmayı sürdüreceğini kaydetti.
Tarifelerin ABD ekonomisine nasıl yansıyacağına ilişkin belirsizlikler sürerken, ülkede son veriler hizmet sektöründeki büyümenin yavaşladığını gösterdi. Buna göre, Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) hizmet sektörü Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI), temmuzda 50,1 değerine gerileyerek piyasa beklentilerinin altında gerçekleşti.
Öte yandan tarifelerin ABD ekonomisine etkileri ve enflasyonist baskılara ilişkin değerlendirmeler devam ederken, enflasyon-resesyon ikilemi arasında para politikalarını yürütmeye odaklanan ABD Merkez Bankasının (Fed) yönetimine yeni bir isim eklenecek. Trump, Fed Yönetim Kurulu üyeliğinden ayrılacak Adriana Kugler’in yerine geçecek isme hafta sonundan önce karar vereceğini açıkladı.
Dün ABD’de zayıf gelen hizmet sektörü verileri ülkede ekonomik aktiviteye ilişkin endişelerin devam ettiğini ortaya koyarken, bu durum Fed’i enflasyonu kontrol altına alma ve büyümeyi destekleme arasında tercih yapmasını zorlaştırıyor.
Jeopolitik gelişmeler de yatırımcılar tarafından yakından takip edilirken, Trump, Beyaz Saray’da düzenlenen imza töreninin ardından basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un çarşamba günü Moskova’da Rus tarafıyla görüşeceğini anımsatan Trump, bu görüşmelerin sonucunu beklediğini söyledi.
Rusya’ya uygulayacağı yaptırımların yüzde 100 olacağı iddiasına yanıt veren Trump, “Hiçbir zaman yüzde olarak bir rakam vermedim ama bu konuda epey bir şey yapacağız. Biliyorsunuz, yarın (çarşamba) Rusya ile bir toplantımız var. Neler olacağını göreceğiz. O zaman kararımızı vereceğiz.” şeklinde konuştu.
Makroekonomik verilerde ise ABD’nin dış ticaret açığı ise haziranda yüzde 16 azalışla 60,2 milyar dolara gerileyerek Eylül 2023’ten bu yana en düşük seviyesini gördü.
Kurumsal tarafta büyük veri analitiği yazılımları geliştiren Palantir’in hisseleri şirketin yıllık gelir tahminini yükseltmesinin ardından yüzde 7,85 değer kazandı. İlaç şirketi Pfizer’ın hisseleri de kar tahminini artırmasının ardından yüzde 5,18 yükseldi.
ALTIN YÜKSELİŞİNİ 4. GÜNE TAŞIDI
Bu gelişmelerle tahvil piyasalarında dün satış ağırlıklı bir seyir öne çıkarken, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,21’e çıktı. ABD 10 yıllık tahvil faizi yeni güne de yüzde 4,22 seviyesinde başladı. Dolar endeksi ise dün yüzde 0,1 artışla 98,7 seviyesinde günü tamamlarken, şu sıralarda yatay seyrediyor.
Küresel risklerin yanı sıra ABD ekonomisine ilişkin endişelerin artması altına yönelimi artırırken, altının ons fiyatı dün yüzde 0,2 artışla 3 bin 380 dolara çıkarak yükselişini 4. işlem gününe taşıdı. Altının onsu yeni günde ise yüzde 0,2 azalışla 3 bin 375 dolardan alıcı buluyor.
Brent petrolün varil fiyatı da şu sıralarda önceki kapanışın yüzde 0,5 üzerinde 67,8 dolarda bulunuyor.
New York Borsası’nda dün S&P 500 endeksi yüzde 0,49, Nasdaq endeksi yüzde 0,65 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,14 değer kaybetti. ABD’de endeks vadeli kontratlar yeni güne ise pozitif bir seyirle başladı.
AVRUPA BORSALARI FRANSA HARİÇ YÜKSELDİ
Avrupa borsaları dün Fransa hariç alıcılı seyrederken, bugün Avro Bölgesi’nde perakende satışlar ile Almanya’da fabrika siparişleri verileri açıklanacak.
İngiltere Merkez Bankasının (BoE) yarın açıklayacağı para politikası kararları yatırımcıların odağında yer alırken, para piyasalarındaki fiyatlamalarda bankanın politika faizinde indirime gideceğine kesin gözüyle bakılıyor.
Öte yandan ABD’nin tarifelerdeki yeni adımları ve Fed’in para politikalarındaki yol haritasına yönelik belirsizlikler bölge pay piyasalarında etkili olmayı sürdürürken, jeopolitik gerginlikler de yatırımcılar tarafından değerlendiriliyor.
Orta Doğu’daki gelişmeler bölge gündeminde yer alırken, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu sözcülerinden Anitta Hipper, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze Şeridi’nin tamamını işgal etmeye karar verdiği yönündeki haberlere yönelik, “Bizim buradaki tutumumuz açık; Gazze, gelecekteki Filistin devletinin ayrılmaz bir parçası olmalı.” ifadesini kullandı.
İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares ise İsrail’e karşı hareket etmekte çok geç kalmakla suçladığı AB’nin, bu ülkeyle arasındaki ortaklık anlaşmasını hemen askıya almasını istedi.
Dün açıklanan verilerde Avro Bölgesi’nde temmuzda hizmet sektörü PMI 51 ile beklentilerin altında kaldı. Analistler, açıklanan verinin bölgede bir nebze de olsa resesyon endişelerini azaltabileceğini kaydetti.
Dün İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,16, Almanya’da DAX 40 yüzde 0,37, ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,11 yükselirken, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,14 değer kaybetti. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar güne pozitif başladı.
ASYA BORSALARI KARIŞIK SEYREDİYOR
Asya borsalarında ise karışık bir seyir öne çıkarken, ABD’nin Çin ve Japonya ile ticaret konusunda anlaşma yapabileceğine dair yüksek ihtimaller ülke piyasalarında etkili oluyor.
Japonya tarife baş müzakerecisi Ryosei Akazawa, ABD’nin Japon otomobil ithalatına yönelik uygulanan gümrük vergilerinin düşürülmesi konusunda görüşmeler yapmak üzere Washington’da bulunuyor. Konuya ilişkin haber akışı yatırımcıların odağında yer alıyor.
Bu gelişmelerle Japon piyasalarında otomotiv öncülüğünde yükselişler izlenirken, Mitsubishi Heavy’nin hisseleri yüzde 4,1, Toyota hisseleri yüzde 3,3 ve Mazda Motors hisseleri yüzde 3,1 değerlendi.
Öte yandan ABD ile Çin arasındaki görüşmeler de takip edilirken, Trump, dün yaptığı açıklamada Çin ile sürdürülen ticaret görüşmelerinde son durumun sorulması üzerine, “Bir anlaşmaya çok yaklaşıyoruz, Çin’le çok iyi anlaşıyoruz.” dedi. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in görüşme talep ettiğini belirten Trump, anlaşma yapmaları halinde yıl sonundan önce görüşme yapabileceğini ifade etti. Trump, iyi bir anlaşma yapacaklarını da düşündüğünü sözlerine ekledi.
Bunun yanı sıra Rusya’dan petrol satın aldığı gerekçesiyle Hindistan’a yönelik tarife tehditlerini de sürdüren Trump, bu ülkeden ithal edilen ürünlere getirilen tarife oranını önemli ölçüde artıracağını yineledi.
Bu gelişmelerle, kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,5 ve Çin’de Şanghay bileşik endeksi de yüzde 0,3 değer kazanırken, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,2 düştü. Hong Kong’da Hang Seng endeksi ise yatay seyrediyor.
VİOP AKŞAM SEANSINDA YÜKSELDİ
Dün yatay bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,03 değer kaybederek 10.849,96 puandan tamamladı. Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) BIST 30 endeksine dayalı ağustos vadeli kontrat ise dün akşam seansında normal seans kapanışına göre yüzde 0,35 yükselerek 12.303,00 puanda işlem gördü.
Dolar/TL, dün yatay seyirle 40,6710’dan kapanırken, bugün bankalararası piyasanın açılışında önceki kapanışın hemen üzerinde 40,6780’den işlem görüyor.
Analistler bugün yurt içinde veri gündeminin sakin olacağını yurt dışında ise Almanya’da fabrika siparişleri, Avro Bölgesi’nde perakende satışlar, ABD’de mortgage başvurularının takip edileceğini belirtirken, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 11.000 ve 11.100 seviyelerinin direnç, 10.700 ve 10.600 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.
Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle:
09.00 Almanya, haziran ayı fabrika siparişleri
12.00 Avro Bölgesi, haziran ayı perakende satışlar
14.00 ABD, haftalık mortgage başvuruları (AA)
Küresel piyasalar karışık seyrediyor yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Trump’tan Rusya’ya gözdağı: Yarın karar vereceğiz
ABD Başkanı Trump, Moskova’da Rus yetkililerle görüşmeler yapacaklarını ve bu müzakerelerden çıkacak sonuca göre Rusya’ya uygulanacak yaptırımlar konusunda karar vereceğini belirtti.
ABD Başkanı Trump, Beyaz Saray’da düzenlenen imza töreninin ardından basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Trump, Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un çarşamba günü Moskova’da Rus tarafıyla görüşeceğini anımsatarak, bu görüşmelerin sonucunu beklediğini söyledi.
Rusya’ya uygulayacağı yaptırımların yüzde 100 olacağı iddiasına yanıt veren Trump, “Hiçbir zaman yüzde olarak bir rakam vermedim ama bu konuda epey bir şey yapacağız. Biliyorsunuz, yarın (çarşamba) Rusya ile bir toplantımız var. Neler olacağını göreceğiz. O zaman kararımızı vereceğiz.” şeklinde konuştu.
Rusya-Ukrayna Savaşı’nı en kısa sürede bitirmek istediğini ancak sürecin görünenden daha karmaşık olduğunu vurgulayan ABD Başkanı, Hindistan-Pakistan çatışmalarında oynadığı rolü örnek göstererek bu savaşı da hızlıca durdurmayı çok istediğini belirtti.
ABD Başkanı Trump, ateşkes ve barış süreci konusunda adım atmamakla suçladığı Rusya’ya kısa süre sonra ciddi yaptırımlar uygulayacağını duyurmuştu.
TRUMP, KENDİSİNDEN SONRAKİ CUMHURİYETÇİ BAŞKAN ADAYININ JD VANCE OLABİLECEĞİNİ SÖYLEDİ
Trump, dün yaptığı “3. dönem adaylığını düşünmediği” yönündeki açıklamasının sorulması üzerine, kendisinden sonrası için JD Vance’i işaret etti.
ABD Başkanı, “Sizden sonra Cumhuriyetçilerin adayı JD Vance mi olacak?” şeklindeki soruya, “Bence büyük olasılıkla. Adil olmak gerekirse, o Başkan Yardımcısı. (Dışişleri Bakanı) Marco (Rubio) da JD ile bir şekilde bir araya gelebilir diye düşünüyorum. Tabii ki bunu konuşmak için henüz çok erken ama kesinlikle harika bir iş çıkarıyor ve şu anda muhtemelen favori konumda.” yanıtını verdi.
Trump, dün CBNC News kanalına verdiği röportajda, 3. dönem başkan adaylığını şu anda düşünmediğini açıklamıştı.
TRUMP, FED YÖNETİM KURULU ÜYELİĞİ İÇİN BELİRLEYECEĞİ İSME HAFTA SONUNA KADAR KARAR VERECEK
Fed yönetim kurulunda boşalacak koltuk için bir isim belirleyip belirlemediği sorulan Trump, “Hafta sonundan önce karar vereceğim.” dedi.
Söz konusu görev için birkaç adayları olduğunu belirten Trump, Fed Başkanlığı için de değerlendirme yaptıklarını ve aday sayısının şu anda dörde indiğini kaydetti.
Trump, Fed başkanlığı görevi için değerlendirdikleri isimler arasında eski Fed Yönetim Kurulu Üyesi Kevin Warsh ve Beyaz Saray Ulusal Ekonomi Konseyi Direktörü Kevin Hassett ile iki kişinin daha olduğunu yineledi.
Fed’den geçen hafta yapılan açıklamada, Yönetim Kurulu Üyesi Kugler’in 8 Ağustos itibarıyla görevinden ayrılacağı duyurulmuştu.
Açıklamada, 13 Eylül 2023’ten bu yana Fed Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapan Kugler’in istifa mektubunu ABD Başkanı Trump’a sunduğu bildirilmişti.
Trump, Kugler’in Fed Başkanı Jerome Powell ile faiz oranları konusunda anlaşamadığını öne sürmüştü.
TRUMP, SUÇLULARIN 14 YAŞINDAN İTİBAREN YETİŞKİNLER GİBİ YARGILANMASI GEREKTİĞİNİ SAVUNDU
Trump, Truth Social hesabından yaptığı paylaşımda, başkentteki çeteler ve reşit olmayan suçluların, vatandaşlara rastgele saldırılar gerçekleştirdiğine dikkati çekerek, “Washington DC’deki suç oranı tamamen kontrolden çıkmış durumda.” ifadesini kullandı.
Çoğu 14 ila 16 yaşlarındaki gençlerin masum insanlara saldırdığını, soygun, yaralama ve silahlı saldırı olaylarına karıştığını belirten Trump, reşit olmayan suçluların kolluk kuvvetlerinden korkmadıklarını çünkü neredeyse hemen serbest bırakılacaklarını bildiklerini ancak artık bu durumun değişeceğini ileri sürdü.
Trump, başkentte son olarak bir kişinin “haydutlar” tarafından acımasızca dövüldüğünü, Washington DC’nin güvenli, temiz ve yaşanabilir bir yer haline gelmesi gerektiğini vurgulayarak, “DC’deki yasalar, bu reşit olmayanları yetişkinler gibi yargılamak ve 14 yaşından itibaren uzun süre hapis cezasına çarptırmak için değiştirilmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Washington DC’yi federal kontrol altına almak, bu şehri olması gerektiği gibi yönetmek, suçlulara artık bu suçlardan paçayı sıyıramayacaklarını bildirmek zorunda kalacaklarını ifade eden Başkan Trump, söz konusu durumun devamı durumunda yetkilerini kullanarak başkenti “federalleştireceği” uyarısında bulundu. (AA)
Trump’tan Rusya’ya gözdağı: Yarın karar vereceğiz yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Guterres: LLDC’lerin başarısı, 2030 gündeminin başarısı için çok önemli
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, “BM Denize Kıyısı Olmayan Gelişmekte Olan Ülkelerin başarısı 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi’nin başarısı için çok önemli” şeklinde konuştu.
Guterres, Türkmenistan’ın Avaza turizm bölgesinde, “Ortaklıklar Yoluyla İlerleme Sağlamak” temasıyla yapılan LLDC 3. Toplantısı’nın açılışında, katılımcılara hitap etti.
Bugün temel bir gerçeği yeniden teyit etmek için bir araya geldiklerini kaydeden Guterres, “Coğrafya asla kaderi belirlememelidir. Ancak Afrika, Asya, Avrupa ve Güney Amerika’daki 32 denize kıyısı olmayan gelişmekte olan ülke için coğrafya, kalkınma fırsatlarını sıklıkla sınırlandırıyor ve eşitsizliği derinleştiriyor.” diye konuştu.
Guterres, LLDC’lerin üçte birinin kırılganlık, güvensizlik veya çatışmayla boğuştuğunu, dünya nüfusunun yüzde 7’sini temsil etmelerine rağmen LLDC’lerin küresel ekonominin ve ticaretin sadece yüzde birinden biraz fazlasını oluşturduğunu, bunun da marjinalleşmeyi sürdüren derin eşitsizliklerin çarpıcı bir örneği olduğunu söyledi.
Kovid-19 salgınından iklim felaketlerine, tedarik zinciri kesintilerine, çatışmalara ve jeopolitik gerilimlere kadar son dönemdeki şokların uçurumu derinleştirdiğini ve birçok LLDC ülkesini Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne ulaşmaktan daha da uzaklaştırdığını kaydeden Guterres, ancak bu konferansın engellerle ilgili değil, çözümlerle ilgili olduğunu dile getirdi.
Guterres, bu konferansın “Avaza Eylem Programı ve çıktıları aracılığıyla yeni bir on yıllık iddiayı başlatmak ve denize kıyısı olmayan gelişmekte olan ülkelerin kalkınma potansiyelini tam olarak ortaya çıkarmakla” ilgili olduğunu belirterek “Birleşmiş Milletler bu çabada sizinle birlikte olmaktan gurur duymaktadır.” ifadesini kullandı.
Gelecek on yılda kolektif eylem için dört temel önceliğin bulunduğuna işaret eden Guterres, yapısal dönüşümün ve ekonomik çeşitlendirmenin hızlandırılması gerektiğini kaydetti.
Guterres, LLDC’lerin doğal kaynaklardan insan sermayesine kadar olağanüstü bir potansiyele sahip olduğunu belirterek ancak bu potansiyelin sınırlı finansman ve pazar erişimiyle sınırlı kaldığını ve büyük ölçüde kullanılmadığını söyledi.
“LLDC’LER BİRBİRİNE BAĞLANDIĞINDA, TÜM BÖLGELER REFAHA KAVUŞABİLİR”
Katma değerli endüstrilere, yerel inovasyona, her topluluğa, bölgelere ve nesillere ulaşan kapsayıcı büyümeye, cesur ve sürdürülebilir yatırımlara ihtiyaçlarının olduğunu vurgulayan Guterres, dijital dönüşümün bu çabanın merkezinde yer alması gerektiğini dile getirdi.
Guterres, dijital dönüşümün LLDC’lerin fiziksel engelleri aşmalarına ve küresel pazarlara bağlanmalarına yardımcı olabileceğini belirterek bu alanda birçok konuda yapay zekadan yararlanılabileceğini ifade etti.
LLDC’lerde birçok kişinin çevrim dışı kaldığını kaydeden Guterres, bu konuda Küresel Dijital Sözleşme’nin (GDC) bir yol haritası sunduğunu; yakında, gelişmekte olan ülkelerde yapay zeka kapasitesini geliştirmeyi desteklemek için yenilikçi gönüllü finansman seçenekleri hakkında rapor sunacaklarını aktardı.
Guterres, LLDC’lerin bölgesel ve küresel değer zincirlerine tamamen entegre olması ve rollerini ham madde tedarikçilerinden yüksek değerli ürün üreticilerine dönüştürmesi gerektiğini belirterek “Küresel ticaret sistemini, gerçeklerinizi, zorluklarınızı ve hedeflerinizi daha iyi yansıtacak şekilde yeniden şekillendirmeliyiz.” dedi.
Çok taraflı kalkınma bankalarının bölgesel ulaşım ve ticaret kredi portföylerinde imtiyazlı finansman sağlayan LLDC’lere öncelik vermesi ve yeşil, sınır ötesi yatırımlara verilen desteği hızla artırması gerektiğini kaydeden Guterres, “LLDC’ler birbirine bağlandığında, tüm bölgeler refaha kavuşabilir.” diye konuştu.
“LLDC’LERİN BAŞARISI, 2030 GÜNDEMİNİN BAŞARISI İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”
Öte yandan iklim eyleminin güçlendirilmesi gerektiğine işaret eden Guterres, “LLDC’ler küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 3’ünden daha azına katkıda bulunuyor ancak iklim etkilerinden orantısız ve haksız bir şekilde etkileniyorlar.” değerlendirmesini yaptı.
G20 ülkelerinin emisyonlarının büyüklüğü nedeniyle bu konuda özel bir sorumluluk taşıdığını kaydeden Guterres, bu ülkelerin örnek olarak liderlik etmesi ve en yüksek hedeflerini yansıtan ulusal olarak belirlenen katkılar sunması gerektiğini dile getirdi.
Guterres, “LLDC’lerin başarısı, 2030 gündeminin başarısı için çok önemli. Bilgimiz ve araçlarımız var. Birlikte, denize kıyısı olmayan gelişmekte olan ülkelerin tarihinde yeni bir sayfa açabiliriz; ekonomik entegrasyon, dayanıklılık ve paylaşılan refah.” ifadelerini kullandı. (AA)
Guterres: LLDC’lerin başarısı, 2030 gündeminin başarısı için çok önemli yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Yıkımın göbeğinde Gazze! Savaşın izleri havadan görüntülendi
Açlıkla mücadele eden Gazze havadan atılan yardımları taşıyan uçaktan çekilen görüntü, İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlediği saldırılar sonucu Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki yıkımın boyutunu gözler önüne seriyor.
ITV kanalı açlıkla mücadele eden Filistinlilere havadan yardım indirilen bir uçaktan Gazze’nin kuzeyindeki yıkımı görüntüledi.
İsrail’in binlerce ton bomba yağdırdığı Gazze’nin kuzeyinde az sayıda binanın ayakta kaldığı görülüyor.
Bölgede, İsrail saldırıları nedeniyle hasar görmemiş bina neredeyse yok gibi. Bazı bölgelerdeki ağır yıkım nedeniyle, mahalle ve caddelerin tanınmayacak hale geldi.
Gazze’nin kuzeyindeki bazı bölgelerde, yaşama dair hiçbir izin kalmadığı dikkati çekiyor. Kameraya, bir zamanlar on binlerce Filistinlinin hayatını sürdürdüğü mahallelerden İsrail’in hava saldırıları ve iş makinalarıyla yerle bir ettiği bina ve evlerin molozundan başka bir şey yansımıyor.
Haberde, bölgedeki binaların tek tek yıkılarak Gazze’nin silindiği belirtiliyor. Gazze kentinin kırılmış kemiklerden oluşan bir iskelete benzediği ifade ediliyor.
Gazze’nin İsrail saldırıları başlamadan önceki halini gösteren görüntülere yer verilen haberde, bir zamanlar normal yaşamın sürdüğünü ancak bugün Filistinlilerin normal yaşamdan çok uzak bir hayat yaşadığı kaydediliyor.
Haberdeki görüntüde, İsrail askerlerince bomba yerleştirilerek patlatılan Filistin-Türkiye Dostluk Hastanesi ve saldırılara hedef olan bir okulun son hali de yer alıyor.
Uluslararası hukuka göre, hastane, okul gibi sivillere ait yerlerin hedef alınmasının savaş suçu olduğuna dikkati çekiliyor. (AA)
Yıkımın göbeğinde Gazze! Savaşın izleri havadan görüntülendi yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Türk lirasıyla dış ticarette 7 aylık hacim 830 milyarı geçti
Türk lirasıyla dış ticaret, yılın 7 ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 35,2 artarak 830 milyar 693 milyon liraya ulaştı.
AA muhabirinin Ticaret Bakanlığı verilerinden yaptığı derlemeye göre, temmuzda yaklaşık 25 milyar dolarla aylık ihracat rekoru kırıldı. Yılın 7 ayında da ihracat, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 5,2 artışla 156,4 milyar dolara çıktı.
Türkiye’nin ihracatındaki güçlü seyir, Türk lirasıyla yapılan dış ticarete de yansıdı.
Türk lirasıyla ihracat ocakta geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 20,4 artışla 26 milyar 302 milyon lirayı buldu. İthalat da bu ayda yüzde 47,2 artışla 70 milyar 319 milyon liraya çıktı. Böylece yılın ilk ayında Türk lirasıyla dış ticaret hacmi 96 milyar 621 milyon lira oldu.
Yılın ikinci ayında da Türk lirasıyla dış ticaretteki artış devam etti. İhracat, geçen yılın şubat ayıyla karşılaştırıldığında yüzde 12,4 artışla 28 milyar 292 milyon liraya, ithalat da yüzde 19,2 yükselişle 84 milyar 19 milyon liraya ulaştı. Türk lirasıyla dış ticaret hacmi 112 milyar 310 milyon lirayı aştı.
Türk lirasıyla ihracat martta, 2024’ün aynı ayına kıyasla yüzde 17,2 artışla 30 milyar 872 milyon liraya çıkarken ithalat da yüzde 45,7 yükseldi. Söz konusu ayda 95 milyar 769 milyon liralık ithalat gerçekleştirildi. Böylece martta Türk lirasıyla dış ticaret 126 milyar 641 milyon lira oldu.
Nisanda Türk lirasıyla ihracat geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9,1 artışla 24 milyar 314 milyon lirayı bulurken ithalat da yüzde 53,5 yükselişle 97 milyar 193 milyon liraya çıktı. Söz konusu ayda dış ticaret hacmi 121 milyar 507 milyon lira olarak hesaplandı.
Türk lirasıyla ihracat mayısta da 2024’ün aynı ayına oranla yüzde 3,4 artarak 28 milyar 733 milyon liraya, ithalat yüzde 35,5 artışla 90 milyar 24 milyon liraya yükseldi. Söz konusu ayda Türk lirasıyla 118 milyar 757 milyon liralık dış ticaret gerçekleştirildi.
Kurban Bayramı’nın da kutlandığı haziranda Türk lirasıyla ihracat 2024’ün haziran ayına kıyasla yüzde 11,2 artışla 23 milyar 688 milyon lira olurken ithalat da yüzde 61,6 yükselişle 98 milyar 538 milyon liraya çıktı. Böylece Türk lirasıyla dış ticaret hacmi haziranda 122 milyar 226 milyon lirayı buldu.
Türk lirasıyla ihracat temmuzda yıllık bazda yüzde 8,8 artışla 28 milyar 390 milyon liraya ulaşırken, ithalat da aynı dönemde yüzde 51,3 yükselişle 104 milyar 241 milyon liraya çıktı. Böylece söz konusu ayda dış ticaret hacmi 132 milyar 632 milyon lira oldu.
165 ÜLKEYE TÜRK LİRASIYLA İHRACAT
Bu yılın ocak-temmuz döneminde Türk lirasıyla ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,6 yükselişle 170 milyar 807 milyon liradan 190 milyar 590 milyon liraya çıktı. İthalat da aynı dönemde 443 milyar 648 milyon liradan yüzde 44,3 artışla 640 milyar 102 milyon liraya ulaştı. Böylece, 2025’in 7 ayında dış ticaret hacmi 614 milyar 456 milyon liradan yüzde 35,2 artışla 830 milyar 693 milyon liraya yükseldi.
Temmuzda 165 ülkeye Türk lirasıyla ihracat yapılırken 39 bin 525 firma dış satımında Türk lirasını kullandı.

(AA)
Türk lirasıyla dış ticarette 7 aylık hacim 830 milyarı geçti yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.
Cengiz Çandar's Blog
- Cengiz Çandar's profile
- 6 followers

