Bab-ı Esrar Quotes

Rate this book
Clear rating
Bab-ı Esrar Bab-ı Esrar by Ahmet Ümit
5,502 ratings, 3.79 average rating, 235 reviews
Bab-ı Esrar Quotes Showing 1-26 of 26
“Sevmek bir anlamda senden olmayana ulaşmak, bunun için çabalamak değil midir? Senden farklı olmayan birine niye ulaşmaya çalışasın ki?”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Birini çok seversen, ama sahiden seversen, sana ne yapmış olursa olsun, eninde sonunda mutlaka bağışlanırsın.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Bilmek her zaman güzel değildi. Anlamak sevinç vermiyordu her zaman. Çözmek aklı doyursa da ruha iyi gelmiyordu.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“... Çünkü beden tüketir, gönül ise çoğaltır.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Either appear as you are
Or be as you appear
Be like the sun in compassion and mercy
Be like the light in covering others' shame
Be like a stream in generosity and beneficence
Be like earth in modesty and humility
Be like the sea in tolerance
Be like death in irritability and anger
Either appear as you are
Or be as you appear
The Dervish Gate”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Love is the common denominator that unites all people whatever religion they are.-Rumi”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Sabırsızsın. Oysa bütün mahlukat sabrın ipliğiyle bağlıdır birbirine. Dünya sabırla döner. Çünkü güneşin de, ayın da zamana ihtiyacı vardır. Sabırlı ol. Büyük sırlara ermek için sabır denizinde yüzmeyi öğrenmen lazım. Çünkü sırlar, sabır denizinin dibinde saklıdır.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“İnsana duyulan aşk ölümlüdür, tıpkı beden gibi. Ölümsüz bir aşk için, ölümsüz bir varlığı sevmek gerek. Hiçbir zaman senin olmayacak, hiçbir zaman anlayamayacağın, hiçbir zaman doyamayacağın, hiçbir zaman kavuşamayacağın, hiçbir zaman terk edemeyeceğin bir varlığı.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Bilmek her zaman güzel değildi. Anlamak sevinç vermiyordu her zaman. Çözmek aklı doyursa da ruha iyi gelmiyordu.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Annem de çok severdi bu şiiri ama “bulanmadan, donmadan akmak” kısmına katılmazdı. “Yeryüzünün bütün suları bulanır, geçtiği yerlerin kiri, pası, çamuru, suyun saydamlığını bozar. Kış güçlüyse donar. Önemli olan bulanmamak, donmamak değil, akmaktır. Su akabildiği sürece, yeniden temizlenmek, soğuğun donduruculuğundan kurtulmak umudu vardır. Kimse saf, kimse masum değildir. Yaşayan kirlenir; önemli olan safiyeti, masumiyeti yaşamın amacı haline getirmektir. Aslolan yaşamdır. Yaşam olduğu sürece saf olmak, masum olmak umudu da vardır.” Babam bu düşünceye karşı çıkmıştı. “Suyun özü temizdir” demişti, “insanın özü de. Önemli olan, bunca kötülüğe, bunca zalimliğe, açgözlülüğe karşı özümüzü koruyabilmek. Dünyanın en zor işi bu. Gündelik hayat acımasızlık çarkı üzerinde dönüyor. Bizi o masum özümüzden uzaklaştırmak için hayat birbirinden parıltılı ilişkiler sunuyor: Yalanla, sahtekarlıkla, bencillikle cilalanmış ilişkiler…”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Bilmemenin mutluluğu, anlamadan kabul etmenin huzuru, düşünmeden hissedebilmenin doygunluğu. Bilmek her zaman güzel değildi. Anlamak sevinç vermiyordu her zaman. Çözmek aklı doyursa da ruha iyi gelmiyordu.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Bedeni olan bir varlığın, ruhani bir varlığa erişmesi olanaksızdır. Ya ruhani olan bedenli bir varlık haline gelecek ya da bedenli olan ruhani olana dönüşecek. Aşık olan bedenli bir varlık olduğuna göre kuşkusuz özveri de ona düşecek.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“İnsana duyulan aşk ölümlüdür, tıpkı beden gibi. Ölümsüz bir aşk için, ölümsüz bir varlığı sevmek gerek. Hiçbir zaman senin olmayacak, hiçbir zaman anlayamayacağın, hiçbir zaman doyamayacağın, hiçbir zaman kavuşamayacağın, hiçbir zaman terk edemeyeceğin bir varlığı.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Bir çocuğa beden verebilirsin ama onun kalbine, ruhuna tesir edemezsin. Herkes kendi hayatını yaşar, herkes kendini yaratır. Ama insanı, kendisine götüren köprü çok incedir, çok dar. Bir tek kendisinin geçmesine izin verir. Kan bağı bir imtiyaz değildir bu yolculukta. Aksine çoğu zaman aşılması zorlu bir engeldir, kırılması imkansız kalın halkalardan oluşmuş bir zincir. İnsanın elini kolunu öyle bir bağlar ki, hiçbir zaman kurtulamazsın.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Bilginlerin başköşesi, sofranın ortasıdır. Ariflerin başköşesi evin herhangi bir köşesidir. Sufilerin başköşesi sofranın kenarıdır. Aşıkların mezhebinde ise başköşe dostun kucağıdır.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Mürit seçerken de, mürşit seçerken de bekle. Çünkü güneşin vakti ayrıdır, ayın vakti ayrı, dünyanın vakti ayrı. Karar vakti gelene kadar bekle.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Herkes kalenderi sayar bizi ama benim meşrebim zordur. Toprağım kıraç yerden alınmıştır, her bitki büyümez üzerimde, suyum eskimiş şarap gibi tatsızdır, soluğum yalçın kayaları parçalayan rüzgarlar gibi delidir. Umuttan çok kuşku vardır yüreğimde, hoşgörüden çok öfke vardır, nedensiz düşmanlık gütmesem de, olur olmaz şeye sevgi beslemem ben. Haktan yanayımdır ve hakikatten. Bu yüzden sevginin hak edenin hakkı olduğuna inanırım. Hak etmeyene sunulmayacak kadar değerlidir sevgi.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Gizem çoğu zaman önemsizmiş gibi görünen küçük olayların bir araya gelmesiyle çözülürdü.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Ölümle kutsanmayan aşk, aşk değildir.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Hakikati öğrenmeye hazırım diyenin şaşırmaya hakkı yoktur.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Sözün anlatamadığını yaşam anlatır. Hakikati öğrenmek için söze değil, yaşamaya ihtiyaç vardır.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“İki alem vardır: İlki varlık alemi, ikincisi mana alemi. Varlık alemi gündüz gibidir, olanı biteni açıkça görürsün, kendini kolayca ele verir. Mana alemi ise gece gibidir, onu bulmak için mutlaka gönül ışığını yakman gerekir.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“İnsan, hakkında kafa yormadığı, kaygılanmadığı, çözümlemeye çalışmadığı birini niye sevsin, ona niye değer versin? Sevmek bir anlamda sende olmayana ulaşmak, bunun için çabalamak değil midir? Senden farklı olmayan birine niye ulaşmaya çalışasın ki?”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“İlişki iki farklı kişinin bilerek, isteyerek birlikte yeni bir yaşam yaratma arzusudur.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Tanrı merhametten de, şefkatten de daha büyüktür. Tabii, şiddet ve cezadan da. Onda hepsi vardır, onda hepsi birdir. Bir olmak demek, çok olanı bir görünümde toplamak demektir, ama farklılıklarını silmeden, aynılaştırmadan, birbirine benzetmeden. Çünkü her varoluşun bir anlamı, bir gereği vardır. Çoğu zaman mesele Tanrı'nın ne olduğu değil, bizim onda ne gördüğümüzdür. Sevgi dolu olanlar merhameti görür, zalim olanlar şiddeti. Zeki olanlar aklı görür, aptal olanlar kör inancı, alimler bilimi görür, cahiller mucizeyi.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar
“Geçici olduğunu nereden biliyorsunuz?diye sözünü kesti. Babamı bilmiyorum ama annem hala aşık ona.
Yaşlı, başını anlayışla öne doğru salladı.
Onunki sadece hasret. İnsana duyulan aşk ölümlüdür,tıpkı beden gibi.Ölümsüz bir aşk için, ölümsüz bir varlığı sevmek gerek. Hiçbir zaman senin olmayacak, hiçbir zaman anlayamayacağın, hiçbir zaman doyamayacağın, hiçbir zaman kavuşamayacağın, hiçbir zaman terk edemeyeceğin bir varlığı.”
Ahmet Ümit, Bab-ı Esrar