The Little Girl Who Was Too Fond of Matches Quotes

“Tous mes amis sont des mots.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“In response to my question, brother shook his head.
"Then he's dead," I said. And repeated myself , something I don't often do: "Then he's dead." What is strange was that when I uttered those words, nothing happened. The state of the universe was no worse than usual. Sleeping the same old sleep, everything continued to wear down as if nothing was amiss.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Çünkü şu hayatta nafile yere yazmaktan başka ne yapılabilir? Tamam, tamam, 'kelimeler' demiştim: 'külden bebekler' ama bu da aldatıcı,çünkü cümleler halinde güzel güzel dizilmişlerken bazılarına dokunduğunuzda gerçek bir şok yaşıyorsunuz, sanki elinizi tam gök gürültüsüyle ve boşalmak üzere olan bir bulutun üstüne koymuş gibi oluyorsunuz. Bana yardım eden bir tek bu var. Herkesin çaresi kendine.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Korkudan bile olsa, insan kendinden kaçamıyor, ne o yöne ne bu yöne çıkış yok.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Doğanın işlerinde her şey kafamızı karıştırıyor, sanki dersiniz ki, şeylerin yaratıcısı bununla eğleniyor.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Ama sevmeye çalıştığınızda her şey içinden çıkılmaz bir hal alıyor, çünkü pek az insanın kafasında hayatla ilgili aynı hayaller var.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Adını koyamadığımız her şeyin fakiri olduğumuz o kadar doğru ki.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Hayallerimizin yeryüzüne ancak bize nanik yapıp ağzımıza bir parmak bal, ağulu bal gibi bir şey çalacak kadar bir zaman dilimi için indiğini kesin olarak anlamıştım.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Olduğunuz yerde gözü kapalı beş defa dönün ve bir taş atın, gözlerinizi tekrar açmadan önce o çakıltaşının hangi yana gittiğini bilemezsiniz ama sonunda yere düşeceğini bilirsiniz. Kelimeler de böyledir. Ne pahasına olursa olsun, sonunda bir yere konarlar ve önemli olan tek şey de budur.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Cehenneme gelince, elbette var olmadığını söylemiyordum ama şeytana verilecek en büyük cezanın, Tanrı'nın içeri kimseyi göndermemesi olduğuna kendimi inandırmaya çalışıyordum.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Gerçek dinin ölüm üzerine bir meditasyon değil, hayat üzerine bir meditasyon olması gerektiğini (oradan) öğrendim.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Ben ters yönde dönen ve dünyanın tersine giden şeylerden korkmam, etrafta hüküm süren çöküntüyü ve her şeyin eskiyip yıpranmaktaki inadını değiştirir bu, demek istediğim anlaşıldıysa eğer.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Şövalyelerin ve İsa'nın güzel ülkelerini tanımak nasip olmayınca, böyle lügat yığınları arasında yürümek şu ana kadar bu gezegende tanıdığım en sarhoş edici şey.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Nefes almaya devam etmeden önce sebepler bulmak gerekseydi, dünya bir yumurta gibi çıplak olurdu.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Kafasını hiçbir zaman lügate eğmemiş biriyle ne yapabilirsiniz ki?”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Hatıralamak, güzel bir kelime, var olup olmadığını bilmiyorum, hatıraları olmak anlamına geliyor.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“First I alighted my eyes with the back of the room and the big flaking mirror. I mean it was covered with patches of verdigris scale, It was no longer reflecting colours, which is the fate of sick mirrors. Everything was cast back in black and white and ash, with a dry taste of bygone days. It could have been a mirror that had stopped the way a clock does, that reflected not the present nowadays time of the room but face from the most distant memory, like when death wins out over life, believe me if you can, and this is why.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Je crois pouvoir dire à son air qu’il trouvait que j’étais quelqu’un qui vaut la peine d’être vécu.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Mais la Terre serait plate si personne ne se posait de questions dessus.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“А у папы нашего, должна вам сказать, в числе любимых его присказок была одна, гласившая о том, что маленькие фомы неверующие плохо кончают, когда берутся огонь в платья обряжать, не веруя в то, что со спичками играть опасно.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches

“Что бы мы ни делали, как бы ни складывалась обстоятельства, что бы с нами за день ни происходило, к ночи мы всегда ложимся и засыпаем, потому что другого нам не дано. Будто нас кто-то ведет на коротком поводке, усталость нас всегда одолевает, клонит к земле и неизменно побеждает, вгоняя в сон, так уж наша жизнь устроена. Должно быть, это смерть нас так по жизни ведет.”
― Gaétan Soucy, The Little Girl Who Was Too Fond of Matches