Atatürk ve Demokratik Türkiye Quotes
Atatürk ve Demokratik Türkiye
by
Halil İnalcık239 ratings, 4.38 average rating, 15 reviews
Atatürk ve Demokratik Türkiye Quotes
Showing 1-6 of 6
“Mustafa Kemal, son kertede, gayelerine ulaşmak için tehdide başvurmaktan da çekinmezdi.”
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
“Atatürk üzerine şimdiye kadar yazılan eserlerin en çok eleştiriye açık tarafı, tarihî koşulların ve aşamaların göz önünde tutulmamasıdır. 1 920'de TBMM'de Fahrî Yâver-i Pâdişahî unvanıyla söylediği sözlerle, 1924'te hilafetin kaldırılması dolayısıyla söyledikleri arasında, tabii çelişkiler bulunacaktır. Bundan başka, Mustafa Kemal'in belli bir tarihte, belli bir amaçla uyguladığı siyasi strateji göz önüne alınmaksızın o dönem anlaşılamaz. Atatürk, yalnız büyük bir askeri stratejist değil, aynı zamanda usta bir siyaset stratejistidir. "Vatanı kurtarma", "milletin bağımsızlığını sağlama", "milletin kayıtsız şartsız egemenliğini sağlama", "Türk milletini çağdaş medeniyet düzeyine ulaştırma" uğrunda yaptığı siyasi mücadeleler, aynı zamanda bir iktidar mücadelesi niteliğindedir. Onun, tam iktidarı elinde tutmak, bu iktidara meşruluk kazandırmak için en uygun söylemleri seçen, siyasi manevralar yapan usta bir siyasetçi olduğunu unutmamak gerekir. Mustafa Kemal, son kertede, gayelerine ulaşmak için tehdide başvurmaktan da çekinmezdi.”
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
“Mustafa Kemal'in düşlediği devlet, bir yandan sultan-halifenin şahsi egemenliğinden, öbür yandan Avrupa'nın emperyalist sömürüsünden ve egemenliğinden kurtulmuş, Avrupa devletleriyle eşit, haysiyetli, modern bir devlet ideolojisiydi.”
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
“O, etrafındakileri hayrete düşürecek derecede açık ve radikal devrimlerini uygularken, bu tarihî şuurun verdiği inanç ve emniyetle yürüyordu. Bu tarihî vazife duygusunu bize kendisi, şöyle ifade etmektedir: "Bizim, yolumuzu çizen yaşadığımız yurt, bağrından çıktığımız Türk milleti, bir de milletler tarihinin bin bir facia ve ıstırap kaydeden yapraklarından çıkardığımız neticelerdir.”
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
“Yukarıda, yabancı tarihçilerin Atatürk devrimi üzerindeki görüşlerini tartışırken şu gerçek bütün kesinliği ile ortaya çıkmıştır: Türkiye için gerek Batı, gerek İslam dünyası karşısında bir tek yükseliş yolu vardır. Atatürk devrimini, gerçek ruhuyla benimsemek ve şaşmaz bir şekilde izlemek.”
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
“Garpçılar'ın temel düşünceleri şöyle özetlenebilir: Din, halkın anladığı biçimde alındığı takdirde, birtakım hurâfelere, İsrâiliyyât denilen hikâyelere körü körüne inanmak ister. Garpçılar'a göre, bu şekilde yorumlanan bir İslâmiyet , çağdaş medeniyeti benimsemeye engeldir. Onlara göre, seçkinlerin dini ahlâktır, namaz ve niyazla Müslüman olunmaz. Onlar, hurâfelerden arınmış "ilmî bir islâmiyet" önerisinde bulunurlar. Modern ilme inanan müslüman, bilgisiz bir müslümandan yüz kere daha müslümandır. Garpçılar'ın, öteki düşüncelerinden biri de şudur: İslam dini, VII. yüzyılda her şeyden önce bir çöl toplumu için kurallar getirmiş olup, XX. yüzyılda bunlar ileri bir toplum ve yaşam tarzı için yeterli değildir. Selâmetin yolu, güçlü olmak, zengin olmak, ilim ve kültür sahibi olmakla mümkündür. Ekonomik refâhı sağlayamayan bir toplum için günümüzde hayat hakkı yoktur. Garpçılar'a göre, bize kadar gelen islamiyet, modern uygarlığa ayak uyduramaz. Yeni bir ahlak, geleneksel islamiyetin yerini alacaktır. Başka deyişle, Batı'daki Protestanlık gibi, islamiyet'te de köklü bir reform gerekmektedir. Garpçılar, 1908 Devrimi'nden önceki yazılarında İslamiyet'i yenileştirmeyi önerirler. Dünyanın ve insanın yaratılışı hakkında Kur'an'daki ayetlere karşı Darwinizm'i savunurlar. Garpçılara göre, bu dünya öteki dünyadan daha önemlidir. Bu dünya, öteki dünyaya hazırlık için bir geçit değildir.”
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
― Atatürk ve Demokratik Türkiye
