Ne Kitapsız Ne Kedisiz Quotes
Ne Kitapsız Ne Kedisiz
by
Bilge Karasu948 ratings, 3.83 average rating, 86 reviews
Ne Kitapsız Ne Kedisiz Quotes
Showing 1-7 of 7
“Okur kitap arar ama, kitabın da okuru bulduğunu ben çok gördüm. Açıklanabilir bir şey söylemiyorum belki, ama "rastlantılar"ın çoğu, açıklayamadığımız için rastlantı görünmez mi?”
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
“Oysa böbürlenmek neye yarar? Ölümün eşitleyiciliğini unutmaya, olsa olsa.”
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
“Oysa imgenin bu güç iletilebilirliği, kabul etmekte çok gönülsüz davrandığımız bir şeydir. İletebildiğimize inanır, ‘anlaşılmaması’ karşısında kırgınlıklara kapılırız. Ya da bizim ‘apaçık’ gördüğümüzü başkalarının niye görüp ‘istemediğine’ bir türlü akıl erdiremeyiz. Kötü niyetten söz ettiğimiz yerdir burası. Bizim, başkalarının gördüğüne ‘yanlış’ diye bakmamız, o görüleni ‘saçma’ saymamız, ya da ‘bu bir türlü anlaşılacak bir şeydir, başka türlü nasıl anlarsınız’ dememiz, hep, aynı engelle karşılaştığımızı kabul etmek istemememizdendir. Dilsel çerçeve ile öznel ‘dolgu’ arasındaki süreksizliğe katlanmak pek güç geliyor bize. Öznenin ortaklaşa kullanılamayacağını anlamanın güçlüğüdür bu. Sızlanmak istediğimizde anlaşılmadığımızı söyleriz de ‘anlatım gücümüzün’ her şeyi iletmeye yetmesi gerektiği yollu sarsılmaz bir inançla işe girişiriz bir şeyler anlatmaya niyetlendiğimiz zaman…”
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
“Çok sevdiğiniz, birlikte yaşadığınız, onsuz bir yaşamı düşünemeyeceğiniz ölçüde yaşamınızda yer etmiş kişiler, varlıklar da, sizi bezdirir arada bir; içinizin bir kuytularında onlardan kurtulmak istersiniz. O kişinin, o varlığın ölümünü bile geçirirsiniz usunuzdan, getirirsiniz gözünüzün önüne (tepkinin ilkelliği apaçık değil mi?). Kendinizi ne kadar bağlı (sözcüğün hemen hemen her anlamıyla bağlı) duyduğunuzun bir kanıtı değil midir zaten bu çılgınlık? Çılgınca şeyler düşündüğünüzü de bilirsiniz (suçluluk duygusundan falan söz etmiyorum) çünkü bilirsiniz ki onsuzluk, sizin de, en azından bir parça ölümünüzdür. Düpedüz. Evet, ölenlerin ardından yaşandığını, ölenle ölünmediğini herkes bir gün öğrenir. Ama eksilerek, azalarak, sakatlanarak, bir yeri koparak yaşandığını...”
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
“Bu adam farkına varmıştır ki uzunca bir süredir, yaşamağa çalıştığı, hep"şimdiki zaman"dır. Yaşadıklarının, elbet, bir son/ucudur, her insan gibi; ama kendisine dışardan bakanın, yüzünde gördüğü çöküntüyü, kendinin, içinde duyması nasıl gerekmiyorsa, kendinin kurup duracağı bir geçmişin, bu ânı yaşadığı sırada, kendisinin eteğinden çekiştirmesi gerekmez.”
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
“Bu adam farkına varmıştır ki uzunca bir süredir, yaşamağa çalıştığı, hep"şimdiki zaman"dır. Yaşadıklarının, elbet, bir son/ucudur, her insan gibi; ama kendisine dışardan bakanın, yüzünde gördüğü çöküntüyü, kendinin, içinde duyması nasıl gerekmiyorsa, kendinin kurup duracağı bir geçmişin, bu ânı yaşadığı sırada, kendinisinin eteğinden çekiştirmesi gerekmez.”
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
“Bu adam, soyunmak, (çok gerekli, vazgeçilmez sayılabilecek üç dört parça şey dışında evini, çevresini dolduran her şeyden) sıyrılmak ister... Kimi zaman, sevgilerinden, sevdiklerinden bile. Kısacası, ardında artık bırakmamış bir ölü olmak ister. Çırpınır; ama bunu başarmak pek güç olacağa benzer.”
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
― Ne Kitapsız Ne Kedisiz
