Gece - Kasım 2020 Türk Klasiği Okuması

[Özgür]

Kasım ayı okumamız olan Bilge Karasu'nun Gece eserine ilişkin yorumlarınızı bu başlıkta paylaşabilirsiniz.
Keyifli okumalar!

[Özgür]

Hem kitaba hem de yorumlara şöyle bir göz attım da biraz zor bir kitaba benziyor. Ama harcanan emeğe değen bir okuma olacağını umuyorum.

[Wehappyfew]

http://www.thesis.bilkent.edu.tr/0002...

“ Bilge Karasu’nun Gece’sine Metin ve Okur Odaklı Yaklaşım” isimli makale var linkte. İlgilisine...

[Özgür]

Demin okumam bitti ama ne okuduğumu anladım dersem yalan olur. Ağırlıklı olarak bir olay veya karakter çerçevesinde şekillenen, örülen hikayelere, okuduğum kitaplarda yazarın bir şekilde bir yol göstermesine alışık olduğum için benim için zorlu bir okuma oldu. Kitap hakkında yazılmış yorumlar (özellikle İngilizce olanlar) metni biraz aydınlattı. Wehappyfew'in paylaştığı teze bir göz atıp (tezin danışmanının Talat Halman olması ve Füsun Akatlı'nın da jüride yer alması dikkatimi çeken ilk şey oldu) sonra Gece'yi tekrar okusam belki hikayenin biraz daha içine girebilirim. Karasu da bunu amaçlıyor sanki.

Kitabın İngilizce tercümesinin çok sayıda yorum alması ve puanının ortalamadan az da olsa yüksek olması da ilgimi çekti.

Kelimeler konusunda biraz seçiciyim belki ama günlük hayatta sıkça kullanılmayan kelimelerin tercih edilmesi beni biraz yordu.

Gece'yi Calvino'yla aynı ay içinde okuyor olmanın güzel bir tesadüf olduğunu da not düşeyim. Belki bilen birileri postmodern edebiyat, kurmaca-üstkurmaca, labirentler gibi konularda bizi aydınlatır.

[Tugba]

Gece uzun zamandır okumak istediğim bir romandı, grupla birlikte okumak beni oldukça motive etti. Bilge Karasu’nun okuduğum 2. kitabı (bir önceki Göçmüş Kediler Bahçesi’ydi). Yine kendisine özgü bir sembolik anlatım benimsemiş yazar.

Yer yer anlamakta zorlandığım tabiki de oldu, bu zamanlarda “dipnot” şeklinde yazılmış kısımlar yolumu aydınlattı bazı şeyleri oturtmamı sağladı diyebilirim. Bir de romanı okurken o dönemi de göz önüne alarak okuyunca hikayede anlatılmak isteneni bir nebzede olsa yakaladığımı söylemek isterim tabi ne kadar yakalayabilirsem...

“Labirent roman” terimi daha önce aşina olmadığım bir terimdi, benim için de Gece bu anlamda bir ilk oldu sanırım.

Son olarak da kitap her ne kadar anlaşılması güç de olsa oldukça akıcı ve sürükleyiciydi, elimden bırakmak istemedim. Bilge Karasu bu romanıyla öznelliğini çok başarılı ortaya koymuş bence.

Herkese iyi okumalar dilerim:)

[Özgür]

Fazla ilgi çekmeyen ama okuyanlarda iz bırakan bir okuma oldu sanki. Kendi adıma Bilge Karasu'yla yeniden tanışma adına çok verimli oldu. Gece'yi tekrar okumak istiyorum, diğer kitaplarına da göz atacağım mutlaka.
Okumaya ve tartışmaya katılan herkese çok teşekkürler.

[Ege]

Çok uzun süredir kitaplığımda duruyordu, bu sayede okudum. Aralarda geriye gitmek gerekiyor, ben o kadar zorlanmadım Beckett'e alışık olduğum için, yine de hangi bölüm kimin ağzından anlamak için iyice analiz etmek gerekecek. :)