From the Bookshelf of Oldtimer - Klasik Okuma Grubu…

Biri, Hiçbiri, Binlercesi

Luigi Pirandello,

Fuat Sevimay (Translator)

Start date: November 1, 2021

Finish date: November 30, 2021

Discussion: Grup Okumaları

Why we're reading this: Kasım 2021 Modern klasik okuması
[close] Kasım 2021 Modern klasik okuması

Find A Copy At

Libraries

Group Discussions About This Book

Showing 2 of 203 topics — 3,220 comments total

Grup Okumaları

Nutuk: Ekim-Aralık 2023 Türk Klasiği Okuması
By Özgür · 6 posts · 40 views

last updated Aug 31, 2025 08:23AM

Gülün Adı: Haziran-Temmuz 2025 Modern Klasik Okuması
By Özgür · 10 posts · 30 views

last updated Jul 31, 2025 03:15PM

showing 9 of 9 topics view all »

What Members Thought

Oct 31, 2020 Fulya rated it liked it

Moscarda, Gogol'un paltosundan çıkmış.
Moscarda'nın karısı bir gün ona burnunun yamuk olduğunu söyler. Söylemez olaydı, Moscarda bir anda bir Gogol, bir Dostoyevski kahramanına dönüşüverir. Yavaş yavaş onun bilinçli delirmesini ve etrafındakilerin buna şaşırmasını, sonra da bunu kendi çıkarlarına kullanmasını izleriz. "Biri,Hiçbiri, Binlercesi"ni bir roman olarak değerlendirmekten çok varoluş üzerine düşünceler olarak değerlendirmek daha doğru olur bence. Çünkü kitabın olay örgüsü yer yer karakt ...more

9 likes · Like · see review

Nov 18, 2021 Bilgen rated it it was ok

Shelves: farklı-ülke-edebiyatı

"bir ben var benden içeri" ...more

7 likes · Like · see review

Jul 22, 2014 Hakan Yaman rated it liked it

Romanın kahramanı Vitangelo Moscarda, Anton Çehov, Dostoyevski hatta Gogol’ün bazı kahramanlarının adeta torunu gibi. Bunların arasında en çok da, yine yakın zamanlarda okuduğum Dostoyevski’nin “Öteki” romanındaki Golyatkin’in torunu sanki… Vitangelo Moscarda da tıpkı onun gibi bir kişilik bölünmesi, içindeki ikinci benin ötekileşmesi halini yaşıyor.
Pirandello, içimizdeki "öteki"yi anlatmakla yetinmemiş; bazen hiçleştiğimizden söz etmiş, zaman zaman da taşıdığımız farklı kimlikler nedeniyle bin Romanın kahramanı Vitangelo Moscarda, Anton Çehov, Dostoyevski hatta Gogol’ün bazı kahramanlarının adeta torunu gibi. Bunların arasında en çok da, yine yakın zamanlarda okuduğum Dostoyevski’nin “Öteki” romanındaki Golyatkin’in torunu sanki… Vitangelo Moscarda da tıpkı onun gibi bir kişilik bölünmesi, içindeki ikinci benin ötekileşmesi halini yaşıyor.
Pirandello, içimizdeki "öteki"yi anlatmakla yetinmemiş; bazen hiçleştiğimizden söz etmiş, zaman zaman da taşıdığımız farklı kimlikler nedeniyle binlerce olduğumuzu anlatmış.
Roman, aslında bildik bir “aynadaki öteki” parodisiyle başlıyor. Karısının, burnunun eğri olduğunu söylemesiyle aynanın karşısına geçen Vitangelo Moscarda, “aynadaki öteki” ile karşılaşıyor. Buralarda yine daha önce pek çok kez okuduğumuz klişe bir kendine yabancılaşma romanı okuyor hissine kapılıyorsunuz, ancak sonrasında Pirandello romanı yükseltmiş. Özellikle, kendine yabancılaşma duygusunun yanına, hiçleşme ve binlerce olma halini de romana katınca, roman zenginleşiyor:

“Bir tek ‘Jül Sezar’ olmadığı, yavaş yavaş aklınıza yatıyor. Aslında evet, kendisi için bir tek Jül Sezar vardı ve sizin gördüğünüz imparator Jül Serzar’dan ve kafalardaki diğer bütün Sezarlardan daha kıymetliydi kendisi için. İnanın bana, imparator Jül Sezar kadar, gaddar olanı, tıraş olanı, oturanı kalkanı, karısı Calpurina’yı aldatanı ve İzmit Kralı Nicomede ile uygunsuz ilişkiler içine gireni de gerçekti.
İşte oyunumuz bu dostlarım; bütün bu kişiler tek bir isimle, Jül Sezar diye çağırılıyordu ve tek bir bedenin içinde onlarca farklı erkek olarak, hatta tüm bu erkeklerin içinde, o aynı beden içinde, onca erkeğin arasında kendisini ifade edemeyen bir de kadın olarak yaşıyordu ve fırsatını yakaladığı anda da, utanmadan sıkılmadan bir kadın kimliğinde, hem de birkaç kez ortaya çıkmıştı.”

“Biri Hiçbiri Binlercesi”, insanoğlunun gölgede kalan yanlarına yaptığı derin yolculukla, gelmiş geçmiş en iyi felsefi romanlardan biri.

Alıntı: Luigi Pirandello, Biri Hiçbiri Binlercesi, Aylak Adam Yayınları, İstanbul, 2013, s. 89 ...more

3 likes · Like · see review