From the Bookshelf of Kayıp Rıhtım…

Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği

Milan Kundera,

Fatih Özgüven (Translator)

Finish date: January 15, 2019

Discussion: Kayıp Rıhtım Kitap Kulübü

Why we're reading this: Forumdaki tartışmaya aşağıdaki linkten katılabilirsiniz:

https://forum.kayiprihtim.com/t/kr-ki...…more
[close] Forumdaki tartışmaya aşağıdaki linkten katılabilirsiniz:

https://forum.kayiprihtim.com/t/kr-ki...

Find A Copy At

Libraries

Group Discussions About This Book

Showing 2 of 16 topics — 16 comments total

Kayıp Rıhtım Kitap Kulübü

KR Kitap Kulübü #15 H. G. Wells - Zaman Makinesi
By Kayıp Rıhtım · 1 post · 82 views

last updated Jul 20, 2020 03:37PM

KR Kitap Kulübü #14 Shirley Jackson - Piyango ve Diğer Öyküler
By Nemo · 1 post · 28 views

last updated Mar 20, 2020 04:34AM

What Members Thought

Jan 20, 2019 Kayıp Rıhtım added it · review of another edition

Kayıp Rıhtım Kitap Kulübü'nün dördüncü konuğu Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği.

Kulüpteki tartışmaları okumak ve katılmak için buraya tıklayabilirsiniz: https://forum.kayiprihtim.com/t/kr-ki... ...more

13 likes · Like · see review

Jan 10, 2017 Onur Uslu rated it really liked it

Shelves: philosophy

İçinde çok ama çok değerli düşünceyi daha doğrusu felsefeyi barındıran bir sanat eseriyle karşılaşsanız ama bu sanat eserinin sizi çok rahatsız eden yanları olsa ona karşı bakışınız nasıl olurdu? Bu kitap açıkçası beni yer yer çok rahatsız etti. O kısımlarda cümlelerle mücadele ettim, savaştım. Her savaşı aştığımda ise Milan Kundera öyle bir bomba cümle patlatıyor ki beynim nerede olduğunu şaşırıyor. Kitaplarda açıkçası en fazla dört, beş alıntı alan bir insanımdır fakat bütün bahsettiğim o bomb İçinde çok ama çok değerli düşünceyi daha doğrusu felsefeyi barındıran bir sanat eseriyle karşılaşsanız ama bu sanat eserinin sizi çok rahatsız eden yanları olsa ona karşı bakışınız nasıl olurdu? Bu kitap açıkçası beni yer yer çok rahatsız etti. O kısımlarda cümlelerle mücadele ettim, savaştım. Her savaşı aştığımda ise Milan Kundera öyle bir bomba cümle patlatıyor ki beynim nerede olduğunu şaşırıyor. Kitaplarda açıkçası en fazla dört, beş alıntı alan bir insanımdır fakat bütün bahsettiğim o bombaları toplarsak en az elli tane alıntı almışlığım vardır. Açıkçası okurken yer yer bunları söyleyim dedim ama hangisini paylaşsam bilemediğimden kişisel hazneme bıraktım hepsini. Tamam, bu giriş kısmıydı Onur, devam ediyoruz.

Kitap bana göre derin bir felsefe kitabı. Belli karakterlerin etrafında şekillenen hikayeler gerek aşk, gerek politika, gerekse bizzat hayatın kendisine odaklanıyor. Milan Kundera'nın bu kitaptaki yaptığı harika işlerden birisi hem erkeklerin dünyasına hem de kadınların dünyasına bakış açısı ve onların iç dünyalarını en güzel şekilde ortaya döküşü. Diğer harika yaptığı iş, hikayeyi anlatırken yer yer kendi bakış açısından yorumlarda bulunması. O kadar güzel yorumda bulunuyor ki şu an kendisi burada olsa o cümleler üzerine bir hafta, bir ay tartışırım herhalde. Tartışmak demişken "Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği Tartışma Günü" neden yaratılmamış merak ettim. Öbür harika işi ise Çek Cumhuriyeti'nin 1968'li yıllara dayanan Rus işgalini tarihi bir belge olarak bize bırakması. O dönemleri öyle merak etmemi sağladı ki şu sıralar o dönemle ilgili belgesellere kafayı takmış bulunmaktayım. İlişkiler ile ilgili görüşleri, karşıt kavramların birbirine yakınlığıyla ilgili düşünceler, kitap boyunca uzun uzun sorgulayan ve sorgulatan fikirler kitabı eşsiz kılan diğer nicelikler.

Kitaba dört yıldız vermiş olmam ise tamamiyle yaşadığım o rahatsız edici duygular ile alakalı. Belli bir dönem sonrası bu kitabı tekrar okumayı düşünüyorum açıkçası. Şu ana kadar ki yaşama bakış açımdan dolayı kitabın açıkladığı düşüncelere ulaşamadığım yerler oldu. Ulaşamadığım yerleri anlamamaktan çok, o cümleleri tecrübe etmek ile o cümleleri tecrübe etmeden yaşamak arasındaki farktan bahsediyorum. O kısımların ağırlığından sonra yaşadığım hafiflik ile herhalde kitap amacına ulaştı sanıyorum!

Kitabın sonuna ayrı bir yer açmam lazım. Şu ana kadar okuduğum en vurucu kitap sonlarından birisine sahip, belki de en iyisi. Bu genellikle Game of Thrones'daki bazı bölümler sonrası ekrana öylece bakakalmama benzer bir durum. Kitabı bitirince yirmi saniye kafamdan "vay canına, waow, ne kitaptı" gibi düşünceler geçti.

İnceleme yazmak konusunda yetersiz olmasam kitabın felsefesi, kitabın anlatmak istedikleri, kitabın neden sizler için çok önemli olduğu konusunda her şeyi detaylıca yazabilmek isterdim ama ne yazık ki bu cümlerle sınırlı kalabiliyorum sadece. Bahsettiğim mevzular ilginizi çekmişse, ayrıca kitaptaki bazı alıntıları okumak sizi heveslendirmişse kitapçıya koşup (ya da e-book elde edip!) hemen kitaba başlayın derim. ...more

6 likes · Like · see review

Feb 13, 2020 Suheyla rated it it was amazing

Yıllar önce okumuştum bu romanı. Ama roman olduğunu bile unutmuşum. Aklımda kalan, zihnime ağır gelen bir felsefi doku olmuş. Tekrar kitap elime geldiğinde, içindeki sayfaları karıştırırken bir kez daha okumam gerektiğini anladım.
Yeni okumam sırasında bir sürü leighmotifle dolu olduğunu gördüm. bethoween in opus 135 inden tutun da Sabina nın dedesine ait siyah fötr şapkaya kadar. Tomas tan Franz a kadar kitapta yer alan kahramanların hepsi apayrı bir varoluş fikrinde ve mücadelesinde. Hepsi ken ...more

Like · see review