Yüzük Kardeşliği (Yüzüklerin Efendisi, #1) in Kayıp Rıhtım

Aug 10, 2020 Yaren rated it liked it

Shelves: dünya-klasikleri

⭐️2.5/5
Geçen yıl Hobbit’i okuyup çok sevmiştim o yüzden Yüzük Kardeşliği’nden beklentim çok yüksekti. Altı günlük okuma maratonumu bugün bitirdim ve şuan üzerimden kamyon geçmiş gibi hissediyorum. Benim için çok yorucu bir okuma oldu. Hiç planımda olmasa da ikinci kitaba geçmeden önce kısa bir ara vermem gerekiyor.

Hobbit’in o akıcı ve kolay dilinden sonra Yüzük Kardeşliği’nin dili bana biraz zor geldi. Öncelikle çok fazla betimleme vardı. Yazar hayali bir dünya yaratmış ve bunun her karışını dah ⭐️2.5/5
Geçen yıl Hobbit’i okuyup çok sevmiştim o yüzden Yüzük Kardeşliği’nden beklentim çok yüksekti. Altı günlük okuma maratonumu bugün bitirdim ve şuan üzerimden kamyon geçmiş gibi hissediyorum. Benim için çok yorucu bir okuma oldu. Hiç planımda olmasa da ikinci kitaba geçmeden önce kısa bir ara vermem gerekiyor.

Hobbit’in o akıcı ve kolay dilinden sonra Yüzük Kardeşliği’nin dili bana biraz zor geldi. Öncelikle çok fazla betimleme vardı. Yazar hayali bir dünya yaratmış ve bunun her karışını dahi bize anlatmaya çalışmıştı. Güneşin doğuşu, nehirlerin akışı, dağlar, taşlar, ormanlar kısaca her şey çok detaylıydı.

Betimlemelerin fazlalığı dışında beni yoran diğer bir şey de sürekli ama sürekli yürümeleri ve neredeyse kitap boyunca hiçbir olay olmamasıydı. Kitabın yüzde doksanı oradan oraya yürümeleri ve bu sırada çevrelerindeki her şeyi betimlemeleriydi. Epik fantastiğin olayının bu olduğunu biliyorum ancak beni pek sarmadı. Bu kitaptan sonra epik fantastik sevmediğime emin oldum.

Kitapta arada sırada geçmişte olan olaylarla ilgili bazı şeyler anlatıldı. Bu kısımları okurken gerçekten gözümü zor açık tuttum çünkü kendimi tarih kitabı okuyormuşum gibi hissettim. Kitabı okurken genel olarak modum esnemek ve uyumamak için kendimi zorlamaktı. Özellikle Tom Bombadil kısmında bileklerimi kesmemek için kendimi zor tuttum ve şarkıların hepsini atladım.

Yüzüklerin Efendisi filmlerini çok küçükken izlemiştim ve hiçbir şey hatırlamıyorum. Keşke kitaba başlamadan önce filmi izleseydim, en azından kafamda daha rahat canlanırdı. Filmlerin daha iyi olduğuna ve bu serinin filmler yüzünden ülkemizde bu kadar çok sevildiğine eminim.

Kitapta en çok sevdiğim şey kesinlikle karakterler oldu. Aragorn, Gandalf, Legolas, Frodo hepsini çok sevdim. Birkaç düşmanla savaşma sahnesi vardı -aşırı az olsa da- oralarda çok keyif aldım.

Son olarak şunu söylemek istiyorum: Bu kitabın edebi değeri, fantastik edebiyatın öncüsü olması vs. pek umrumda değil. Ben okurken aldığım keyfe göre puan verdim. Böyle bir dünya, böyle bir hikaye ve karakterler yaratılmış olması ne kadar mükemmel olursa olsun, benim için kitabın sıkıcı olduğu gerçeğini değiştirmedi. Bir moladan sonra ikinci kitaba devam edeceğim umarım bu kitaptan daha keyifli olur. ...more

3 likes · Like · see review

Oct 22, 2019 Oguzcan Yesilyaprak rated it it was amazing

Fantastik edebiyat denildiğinde akla gelen ilk isim hiç şüphesiz J. R. R. Tolkien olduğunu bilsem de okumadığım ve Yüzüklerin Efendisi'ni öneri üzerine okumuş biri olarak keşke daha önce okusaydım dediğim kitapların arasında ilk sıraya yerleştiriyorum. 1950'li yıllarda yazılmış olmasına rağmen inanılmaz bir anlatım dili olup Türkçe'ye çevirimi hiç hatasız olmasıyla beni fazlasıyla şaşırtırken ork'lar , hobbit'ler elf'ler ve birçok günümüze yabancı ırk barındırırken çok karakter de barındırmaktad ...more

Like · see review

Dec 26, 2020 Kubilay K rated it it was amazing

Shelves: metis

Çocukluğumu hatırlıyorum, hani o zamanları: Engin denizlere,sayfalara gömülüp cesaretle açılabildiğim hayal gücünün iktidarda olduğu yılları. Ve şimdi... Yüzüklerin Efendisi'ni okurken yıllar sonra o diplere itilmiş hayal gücünün kudretiyle yeniden kucaklaşıyorum. Yepyeni bir evrene, uzaklardaki bir yuvaya adım atıyorum.

Yüzüklerin Efendisi evrenine ufaktan aşinaydım elbette: Nefes alan her varlık gibi! Ancak artık zamanıdır deyip adımımı Üçleme'yle atmaya karar verdim Orta Dünya'nın kadim toprak Çocukluğumu hatırlıyorum, hani o zamanları: Engin denizlere,sayfalara gömülüp cesaretle açılabildiğim hayal gücünün iktidarda olduğu yılları. Ve şimdi... Yüzüklerin Efendisi'ni okurken yıllar sonra o diplere itilmiş hayal gücünün kudretiyle yeniden kucaklaşıyorum. Yepyeni bir evrene, uzaklardaki bir yuvaya adım atıyorum.

Yüzüklerin Efendisi evrenine ufaktan aşinaydım elbette: Nefes alan her varlık gibi! Ancak artık zamanıdır deyip adımımı Üçleme'yle atmaya karar verdim Orta Dünya'nın kadim topraklarına.

Bir yolculuk romanı Yüzük Kardeşliği. Ve bir büyüme hikâyesi. Belki de bu yüzden en çok da Hobbit'lerin hikâyesi: Frodo'muzun, canımız Samwise Efendimiz'in, Merry ile Pippin'in ve eski dost Bilbo'muzun. Aynı zamanda bidostluk hikâyesi ve bu dünyaya -ya da öteki dünyalara- dair kıyıda köşede kalmış tüm umutların damıtılmış hali. Her çevrilen sayfa ile içine akan miruvor misali, sıcacık.

Öyle derin bir dünya ki hakkında konuşurken -veya yazarken- bile insan kendini küçücük hissediyor. Haritayla okunması gereken bir kitap, hatta atlasla! Ve sözlükle. Kendine has dil aileleri olan bir evrene adım atmanın onuru. Bazen durup "Kheled-zâram" gibi bir sözcükle tanış olmaktan şeref duymak. Farklı ırkları ve onların sonsuz tarihlerine korku dolu bir merakla bakmak, Orta Dünya'nın her bir karışına hayran olmak. Shire'ı sonsuz özlemek, Ayrıkvadi'ye şükran duymak, Lothlórien'in hayaliyle mutlu olmak.

Bambaşka hikâyelere de geçit veren bir evrende sarhoş olmak aslında Yüzük Kardeşliği: Beren ile Lúthien, Eärendil, Tom Bombadil ve niceleri. Roman içinde şarkılar dinlemenin zevki. Yüzük'ün yolculuğu esnasında sıcacık ateşin etrafında eski ozanların kadim tınısı ve daha fazlası.

Öylesine geçip gidecek bir durak değil, her kelimesine kıymet verilecek bir hazine Yüzük Kardeşliği. Tolkien'e aşık olmamız için sonsuz neden. Yola çıktığım için mutluyum. "Elfleri melfleri" görmek için can atan Sam'imiz gibi mutlu.

Yol uzun, yolda olmak güzel. ...more

Like · see review