What do you think?
Rate this book


150 pages, Paperback
First published October 1, 2013
Yaz boyunca o kovukta ne yaptıysak benim iyiliğim için, ileride anneme benzeyip karnım burnumda koca yolu gözlemeyeyim diye yapmıştık sanki. Sıra son derse gelmişti, dönüp arkamı gidebilirsem kırmızı kurdeleyi hak edeceğim son derse. Garip ama o anda çok sevmiştim onu. Bana bütün erkekleri bir anda anlattığı için boynuna atlayıp öpmek istemiştim. Zavallı. Korkak. Yalancı. Aklı sikinde.
Çınaraltı Aile Çay Bahçesi’nde oldu düğünümüz,” derdi. Bunu söylerken bir çay bahçesinden değil de kraliyet sarayından söz edermişçesine bir eda katardı sesine.
İşte tam da bunu diyorum Müzeyyen. Öldürmek istiyorsan öldür beni. Bu çok daha gerçek olacaktır. Sefilsen sefilsin, kötüysen kötüsün, katilsen katilsin. Kandırma kendini, maymun falan değilsin. İnsansın sen. Hangi din, hangi dil aklar kötülüğünüzü. Bir gün sana, ‘Neden yaptın bu kötülükleri?’ diye sorduklarında ne diyeceksin? ‘Günün birinde salyangozun teki bana hiçbir maske kötülüğü örtemez, o yüzden yaptım,’ desen kim inanır sana?”