Jump to ratings and reviews
Rate this book

Останні історії

Rate this book
Ольга Токарчук описує історії трьох жінок, кожній з яких довелося зблизька побачити смерть. Кожна приймає й усвідомлює її по-своєму: через скорботу, заперечення, піклування. Усі героїні подорожують, добровільно чи вимушено, бо модерна людина лишається істотою невкоріненою. І навіть знайшовши свій крихітний куточок десь у передмісті чи на далекому острові, персонажки Токарчук усвідомлюють: немає жодної кінцевої точки. Поки ми переміщуємося, ми живі.

248 pages, Hardcover

First published January 1, 2004

90 people are currently reading
1323 people want to read

About the author

Olga Tokarczuk

77 books8,488 followers
Olga Nawoja Tokarczuk is a Polish writer, activist, and public intellectual. She is one of the most critically acclaimed and successful authors of her generation in Poland. She was awarded the 2018 Nobel Prize in Literature as the first Polish female prose writer for "a narrative imagination that with encyclopedic passion represents the crossing of boundaries as a form of life".

For her novel Flights, Tokarczuk was awarded the 2018 Man Booker International Prize. For Flights and The Books of Jacob, she won the Nike Awards, Poland's top literary prize, among other accolades; she won the Nike audience award five times.

Her works have been translated into almost 40 languages, making her one of the most translated contemporary Polish writers. The Books of Jacob, regarded as her magnum opus, was released in the UK in November 2021 after seven years of translation work, followed by release in the US in February 2022. In March that year, the novel was shortlisted for the 2022 International Booker Prize.

Source: wikipedia
Photo: Łukasz Giza

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
355 (21%)
4 stars
672 (41%)
3 stars
456 (28%)
2 stars
115 (7%)
1 star
27 (1%)
Displaying 1 - 30 of 155 reviews
Profile Image for Valeriu Gherghel.
Author 6 books2,069 followers
December 26, 2024
Un roman cu trei personaje feminine, cu o construcție interesantă și cu pagini memorabile. Merită citit pe îndelete. L-am străbătut, deci, în trei etape a cîte 100 de pagini.

Romanul m-a constrîns să fiu mai atent la construcție decît la ceea ce li se întîmplă personajelor. Prima femeie, Ida, are un accident de mașină și își rememorează viața. A doua, Parascheva-Patka, mama Idei, își veghează bărbatul - care tocmai i-a murit - și își rememorează viața. A treia, Maia, fiica Idei, petrece cîteva zile pe o insulă din Marea Chinei de Sud, se întîlnește cu un magician muribund și, firește, își rememorează viața. Mai mult nu vă spun. Dar toate trei au povești de viață interesante.

În schimb, dacă doriți „viziuni”, imagini exuberante, digresiuni cvasi-filosofice (despre privit și privitor, despre multiplicitatea eului, despre soarta femeii în război și în general), puteți deschide cartea. În concluzie: un text foarte potrivit pentru un curs de Creative writing.

Neîndoios, singura modalitate de a vă îndemna / de a vă ispiti să răsfoiți Ultimele povestiri ar fi să transcriu o frază prilejuită de vizita unor turiști buimaci într-un muzeu de artă medievală și care exprimă plastic spusa latinească Omnia mutantur, totul e trecător:
„Stăpînii fețelor portretizate s-au descompus de mult în pămînt, dizolvîndu-se, nu mai există copacii de pe marginea drumului, nici cățelandrul care se ițea curios din colțul tabloului. Materialele mătăsoase regale s-au descompus, mîinile mărunte au dispărut, au alunecat de pe degetele lor inelele, florile reci, înmiresmate de bujor nu mai există, nu a mai rămas nimic din ele, s-au preschimbat în particule de praf, apa s-a evaporat, culoarea s-a desfăcut în compuși de fier și în oxizi, mirosul a plutit în văzduh sub forma unor particule lung-pedunculate, care s-au agățat apoi de picăturile de apă formînd împreună un pîrîu, iar apa s-a preschimbat în cîteva generații de insecte mîncate de pești...” (p.75).

Și încă un fragment: „Muntele acela trebuia așadar să aibă omologul său sub pămînt, antinomia lui, un munte negativ, un spațiu vid. Ida și-l imagina ca avînd aceeași formă conică, înconjurată de spirala drumului – numai că acolo, sub pămînt, vîrful muntelui e îndreptat în jos și drumul coboară, nu urcă spre cer. Antimuntele acela subteran este plăsmuit din vid și tinde cu vîrful spre centrul Pămîntului” (pp.65-66).
Profile Image for Banu Yıldıran Genç.
Author 2 books1,423 followers
October 24, 2021
olga tokarczuk okuma serüvenim hoplaya zıplaya devam ediyor çünkü önce 2007’de yazdığı koşucular’ı, sonra 2009 tarihli sür pulluğunu ölülerin kemikleri üzerine’yi, sonra 96 tarihli kadim zamanlar ve diğer vakitler’i, son olarak da 2004 tarihli son hikâyeler’i okudum.
hakkında en net söylenebilecek şey parçalı anlatımı çok sevdiği ve bunu epey erken eserlerden beri kullandığı. aynı mekanı bambaşka zamanlarda başka kişilerle ya da son hikâyeler’de olduğu gibi aynı aileden üç kadının yaşamını anlatmayı seviyor.
tabii hiçbiri parça parça olmakta koşucular’ın yanına yaklaşamaz. ve açıkça söylemem gerekirse sanırım en çok sür pulluğunu…yu sevdim. sanırım aslında türk yayıncılığı sayesinde bir yazarın ustalaşmasına bir sondan bir baştan tanıklık ediyoruz. çünkü kadim zamanlar’ı düşününce hakkaten epey acemiliği var olga’cığımın o kitapta.
son hikâyeler’e gelirsek ölüm ve ölümün temsiliyle derdi olan üç kadının bir dönemine tanıklık ediyoruz. önce ida, sonra annesi parka, en son torun maja.
ida’nın sağlık takıntılı yaşamını apansız bölen araba kazası ve çocukluğunun geçtiği yerde iki yaşlı ve ölmek üzere olan bir köpekle mahsur kalması tam da çağımız insanının ölüme uzaklığını ve hasta olana dayanamamasını anlatıyor aslında. uyutulmayan bir hasta köpek ida’nın kendisiyle yüzleşmesini sağlıyor.
son bölümde maja ise uzakdoğu’da bir tropik bir adada hasta bir yaşlı sihirbazdan oğlunu korumaya çalışıyor. maja çözülmek istemeyen bir göçebe ruh, onu çözmeye çalışan yaşlı adama da epey ters ve garip davranıyor doğrusu. kaçmaya çalıştığı beyaz avrupalı tam da kendisi aslında.
beni bu iki bölüm çok etkilemedi ama parka’nın kendisinden 15 yaş büyük bir adamla evlenip yaşadığı, yaşamak zorunda kaldığı hayat tim detaylarıyla işte olga tokarczuk ustalığı dedirtti. savaşta katolik kocası sürülmesin diye yaptığı fedakarlık, ansızın göçmek zorunda kalmak, çocuğunun yabancı bir memlekette ölüp gömülmesi ve sonra artık bambaşka bir parka olmak. kocası petro’yla ne kadar farklı olduklarını ve bu evliliğin neye dönüştüğünü, savaşın insanlara neler yaptığını öyle basit cümlelerle anlatıyor ki parka (çünkü 77 yaşında ve aklını toparlayamıyor) hakikaten yazarlık bu işte dedirtiyor.
ve tabii ida’nın ilk bölümde okura sunduğu ilgisiz anne imajı da paraskeva’yı tanımamızla yerle bir oluyor. edebiyatla kurulan bu yaşamlar müthiş bir şey.
paraskeva’ya mı petro’ya mı kime üzüleyim şaşırdığım bir bölüm oldu. ve babaannemle dedemi hatırladım hep, öyle gerçek çünkü.
neşe hanım iyi ki var ve olga tokarczuk’u orijinal dilde çevirisinden okuyabiliyoruz 🤍
Profile Image for Cenk Karagören.
57 reviews275 followers
October 14, 2021
3,5/5

Ben Kadimzamanlar ve Sür Pulluğunu Ölülerin Kemikleri Üzerinde romanları kadar beğenemedim. Olga Tokarczuk’un kaleminin gücü, zekası ve cesareti aynı ama bu romanında diğerlerinde olduğu kadar etli bir hikayesi yok.

Son Hikayeler birbirine bağlanan 3 bölümden oluşuyor. İlk bölümdeki hikaye bilindik, ama yazarın gözlem gücü, tanrısal bakışla anlatmasına rağmen karakterinin duygularını ve zihin dünyasını verebilmesiyle keyifle okunuyor. Geriye dönüşler anlatıya çok iyi bağlanmış.

İkinci bölüm romanın zirvesi. Çünkü nefis bir hikaye var. Savaş, ölüm, göçmenlik. Hikaye o kadar sağlam ki iyi bir hikayesi olmadığında bile etkileyen anlatım gücü bu bölümdeki on kaplan gücündeki hikayeyle birleşince zirveye çıkıyor. Sandık diyorum başka bir şey demiyorum.

Üçüncü bölüm benim en bağ kuramadığım hikaye oldu. Tokarczuk edebiyatının temel taşlarından kadın olma meselesi işlenmiş ama diğer metinlerini düşününce bana biraz tekdüze geldi. Bir de sadece bu mevzu işlenmiş. Çok tek boyutlu. Tam bir bitse de gitsek hissi.

Olga Tokarczuk ne yazsa okurum dediğim yazarlardan. Bu romanı biraz hayal kırıklığı yaratsa da anlatım gücü, karakter yaratma yeteneği, ikinci bölümdeki gibi cesur, katmanlı hikayeleri ve bakış açısının her zaman doğru yerden olması gibi nedenlerle keyifle okunuyor.


Profile Image for A. Raca.
768 reviews172 followers
December 26, 2021
"İnsan ne zaman ölmeye başlar? Yaşamda kesinlikle böyle bir an olmalı, kısa, fark edilmez, ama mutlaka olmalı. Tırmanış, gelişme, yukarı çıkan bu yol doruk noktasına ulaşır ve aşağı kaymaya başlar."

Üç kuşak, yalnız kadınların hikayeleri...
Profile Image for Ioana.
1,309 reviews
June 26, 2020
"Mă preocupă foarte tare un singur lucru: când începe omul să moară? Trebuie să fie un asemenea moment în viaţă, probabil de scurtă durată şi imperceptibil, dar fără îndoială există. mersul, evoluţia, drumul ascendent atinge punctul culminant şi începe coborârea. Ar fi momentul după‐amiezii vieţii – soarele atinge zenitul şi se pregăteşte de asfinţit. Ar fi momentul de vârf al unei furtuni – vântul cel mai năprasnic, tunetul cel mai asurzitor, după care se lasă liniştea. Flacăra cea mai vie care este începutul stingerii. Sau beţia cea mai cruntă după care urmează trezirea."
Profile Image for Adriana.
123 reviews
February 15, 2020
3.5
Eu consider că sunt 3 povestiri care au legătură între ele prin personaje si ideea de moarte. Mi-au placut descrescător, prima cred că e foarte bună, are o atmosferă misterioasă si stranie, a doua are un background istoric care ma interesează și un cuplu inedit dar ultima nu prea m-a atras. Și ideea centrala, sau cu ce am rămas eu, este ca da, toți murim si cumva ne adaptăm treptat la asta
Profile Image for Кремена Михайлова.
630 reviews209 followers
November 25, 2013
Погледнете корицата… и може би това е достатъчно.

По-често казваме и чуваме – моментът не беше подходящ за тази (някоя) книга. Сега се случи по-рядкото – толкова ми беше подходящ моментът! Направо се слях с настроението. Бавно-сиво… Без да е крайно песимистично и мрачно. Сякаш Олга казва „такива са нещата – няма черно, няма бяло, има живот… и смърт. И всичко поносимо и непоносимо между тях.“

Винаги са ми интересни тези важни и вечни „верижки“ - баба, майка, дъщеря.

Първата част – за дъщерята (средното поколение) за мен беше не история, а състояние, сливане на четене и послечетене. На дъждовната есенна меланхолия пасваше нощното четене на тази сънена протяжност... Неусетно преминавах между сън и будно състояние, между тук и там. По нещо ми напомняше на „Годината на дивия заек“. Но тук застиналостта е в повече.

Втората част, може би същинската – бабата (и дядото?). Не случайно единствената част в „аз“ форма. Как да не е разбутано всичко след нея, като се започва по време на война, изселвания, несигурност, безлюбовие, свикване; тайни и деца, закопани в земята; скубани и късани гранични райони… Започнах да си спомням за други жени писателки – Людмила Улицка, Дина Рубина, изобщо – Източна Европа… Разбира се и за другите книги на Токарчук си спомнях. За периодите на руско-германско-полска Полша.

Много ми допадна последователността на трите глави (дъщеря, майка, внучка) и най-вече избраната гледна точка (тя-аз-тя)… Третата също не случайно спор��д мен беше малко по-скучна, направо тривиална ми изглеждаше. Сигурно целта е контраст с настроението на корицата и предходните две части. Но контрастът е само в мястото (екзотичният юг - неубедително обрисуван според мен), дистанцираността и несигурността на Мая са сянката от севера и миналото...

Мисля, че съм чела и други книги за няколко поколения, в които последното е леко скучновато. Понякога възприемам това за нормално – един вид сякаш големите драми са останали в миналото – при майките, при бабите… Настоящето е още чисто. И да има драми, сякаш не са се превърнали в драма като за роман, още са просто настояще, като че ли времето придава тежест на самите тежести… А може момчето (неназованият по име наследник на трите жени) да прекъсне еднакво-различната мрачна нишка на мама-баба-прабаба/война-нелюбов…

Разсъждения за живот/смърт, "аз" и "аз"/"аз" и "ти", младост/старост, част/цяло - и в трите части. Не винаги ми звучаха естествено като от главите на героините, но за мен бяха ценни. Как ще пропусне Олга мъдростите за времето, закъде без животни...
Средно около 3,5 звезди: 3,5 за първата част, 4,5 за втората, 2,5 за третата. Въпреки горчивия привкус от части I и II може да се каже, че си развалих вкуса с част III. На пунктуационните грешки гледах да не обръщам внимание...
Profile Image for ed_ nuovo.
35 reviews5 followers
August 14, 2023
Gerçekten kendisini okumaya doyamıyorum. Bu 2018 nobel odulu sahibi ve ekoedebiyatin en önemli kalemlerinden olga tokarscuk dan #kadimzamanlarvediğervakitler ve #sürpulluğunuölülerinkemikleriüzerinde den sonra okuduğum üçüncü #olgatokarczuk romanı.

Genel olarak digerlerine göre daha zayıf bulunmuş. Daha minimalist, daha içe dönük ve daha kişisel harika bir roman oysa. Ne diğerleri gibi büyük zamansal farklılıklar, ne de kalabalıkların romanı. Bu yorumu haksız buldum çünkü bu romanın meselesi kesinlikle diğerlerinden daha soyut ve bireysel. Ölümle ve yalnızlıkla imtihan üzerine iç konuşmalar ve sayıklamalar daha çok.

#roman üç kuşak aynı ailenin kadınlarını anlatıyor. Benim için bu bakımdan da romanın tadı ayrı oldu. Kadın hikayelerindeki cinsiyetcilik eleştirisinin cinsiyetciliğinden oldukça sıkılmışken. Olga'nın yaptığı en iyi şey bence insan doğasını gözlemlemek ve aktarmak. Kadın doğası konusunda ise muhtemelen prof falan. Etrafındaki olaylarla, diğer insanlarla, doğayla ve en önemlisi ölümle temasını incelemeye bayılıyor. Hele bir ikinci bölüm (parka yada pareskeva) var ki muazzam. Aynı ailenin üç kuşağının nasıl orta avrupalılaştıklarının, hatta dünyaya nasıl uyum sağladıklarının, saglayamadıklarının, hayatta kalmak için neye adapte olduklarının hikayesi. Ben #koşucular için şimdiden sabırsızlanıyorum. #olgatokarczukcevrilsin :)

"Kızgın görünüyordu, kendi ölümü onu kızdırmıştı sanki. Konuştuğumda sesimin sedası bana cevap veriyordu. Gerçi o sırada bu ölüm sayılmazdı, henüz evimizi sarmamıştı. Yani onu reddetmek henüz mümkündü. Her zamanki gibi soyundum ve yanına yattım; öyle yan yana yatıyorduk. "Uyuyamıyorum," dedim. Seslenmedi. Gerçi bu garip değildi, sabahtan akşama hiç ses vermediği günler yok değildi çünkü."

#okumaklazım
#kitaptavsiyesi
#okudumokuyun
Profile Image for Eylül Görmüş.
756 reviews4,688 followers
January 19, 2022
Okuduğum diğer iki Tokarczuk romanına kıyasla (Kadim Zamanlar ve Diğer Vakitler & Sür Pulluğunu Ölülerin Kemikleri Üzerinde) zayıf buldum Son Hikâyeler’i. Bir ailenin 3 kuşak kadınının öyküsünü okuyoruz kitapta, öyküler aslında bağımsız gibi; birbirlerine küçük detaylarla bağlanmışlar. Tokarczuk diğer romanlarında koyduğu mesafeyi burada da koyuyor, bunu da kötü anlamda söylemiyorum; okurla kendine has bir ilişkilenme biçimi var bence; mesafeli bir bağ kuruyor, dolayısıyla her eserinde bir garip tekinsizlik hissediyorum okurken. Romandaki 3 bölümden en güçlüsü kesinlikle büyükannenin öyküsünü anlattığı ikinci bölümdü, diğer bölümleri ise biraz yavan buldum. Kimlik, kadın olmak, yalnız bir kadın olarak var olmak temaları üzerinde dönen öyküler kendilerini okutuyorlar ama bir derinlik noksanlığı var gibi. Bir de kişisel not; ölümle ilgili okumak beni hala epey zorluyormuş, onu anladım. Böyle. “İnsanlar birbirlerinden farklı olduklarını anlamak için beraber olurlar yalnızca. Ne kadar farklılarsa o kadar uzun bir arada kalırlar.”
Profile Image for Murat Dural.
Author 19 books626 followers
June 13, 2022
Tokarczuk varsa biz de varız. Benim adıma önemli bir yazar. Onu okurken yorulmayı seviyorum ama. İşte bir ama var ortada. Üstelik Nobel almış bir eser. Bu dönem okuma, konsantrasyon ile ilgili sorunlar yaşıyorum. Sanırım Felsefe üçüncü sınıf finallerinin de etkisi var. Beraberinde okuduğum üç kitapta da (Öykücü Beyin ve Katlanılmaz Sığırtmaç) algılama yetim düşük seviyedeydi. Naçizane düşünceme gelirsek; son derece parça parça, hızla geçtiği için düşünceleri takip edemediğim bir süreç oldu. Okurdan fazla şey bekleyerek yazılmış olabilir mi diye düşünüdüm. Eğer Olga Tokarczuk gibi değerli bir yazar okumak istiyorsanız ilk okumanızı bu kitapla yapmayın. Sevenleri için zaten kütüphanede olması gereken bir eser. Bu arada yazma çabasında biri olarak şu yönüne hayran kalmamak elde değil; Olga Tokarczuk düşündüğü, hissettiği, istediği şeyi yazıyor. Zorlandım ama bu bir Tokarczuk kitabı...
Profile Image for Luana Rizea.
494 reviews26 followers
January 19, 2025
Olga este o magiciană a cuvintelor, penița ei picură pe foi poveștile a trei generații de femei - bunica, mama, fiica - povești care împletesc ambiguitatea cu stranietatea și misterul. Povești din care răzbate singurătatea, ţipătul surd al femeii, sufletul măcinat de durere.
Nu cred că un cititor obișnuit ar putea reda măiestria cu care scrie Olga.
Romanul este structurat pe 3 părți, fiecare dedicată uneia dintre cele 3 femei, primele două fiind extrem de intense.
Tema centrală mi s-a părut pregătirea pentru ultimul pas, pentru ultima suflare , preocuparea pentru "când începe omul să moară?" Și uneori, de cele mai multe ori, nu știi când vine, cu ce indicii, poate unul ar fi "ghioceii care apar nu în martie, ci încă din februarie"... Și vezi cum îmbătrânești și te faci tot mai mic, "doar o formă pe pat" și tăcerea te cuprinde, de-ți vine să te iei singură în brațe, să te alinți, să te iubești...când bărbatul pe care (zici că) nu l-ai iubit se stinge și realizezi că nu mai ai nevoie de restul vieții tale, ai da-o în schimbul unei singure mângâieri a acestuia...
Un roman superb!
Profile Image for Bahar.
115 reviews48 followers
February 4, 2022
Şu an saat 02:51
Kitabı bu gece bitirebilmek için beşinci kahvemi içiyor olmama rağmen sıkılmaktan esnemeye başlayınca yarım bırakmaya karar verdim. Sonra "O kadar okudum bari bitireyim" diye düşünüp atlaya atlaya tamamladım kitabı. Yani ben kim nobel edebiyat ödüllü bir yazarı eleştirmek kim tabi ama ne konuyu ne de kitabı sevebildim. Herkes yüksek puan vermiş sorun bendedir belki.
Profile Image for Elena.
1,067 reviews83 followers
June 14, 2020
Very original, insightful and unique.

I find Olga Tokarczuk's prose extraordinarily poetic. Her words seduce me, make me think, make me imagine different strange worlds - those that were or that will never be...

Now, don't get me wrong. Olga Tokarczuk doesn't write fantasy, I would descibe her stories as Magic Realism where the borders between reality and spirituality are blurred, at best.

Here, in The Last Stories, we can meet three generations of women from the same family as we can read three different stories about death. One is violent and unexpected, one is lazy and lonely, and one is tropical and hot.

For me, it's a totally new take on death and dying. Seen from strange perspectives, where beliefs, cultures and mentalities mix against the background of different times and places.

A very unique book! Recommended!
Profile Image for Metin Dirim.
147 reviews6 followers
April 28, 2025
Beni tek bir şey çok ilgilendiriyor: İnsan ne zaman ölmeye başlar? Yaşamda kesinlikle böyle bir an olmalı, kısa, fark edilmez, ama mutlaka olmalı. Tırmanış, gelişme, yukarı çıkan bu yol doruk noktasına ulaşır ve aşağı kaymaya başlar. Bu yaşamın öğleden sonrası olmalı; hani güneş doruğa ulaşmış da batıya doğru düşüyormuşçasına. Çok güçlü bir fırtına olmalı; hani en güçlü rüzgâr, arkasından sessizliğin geleceği en gümbürtülü gökgürültüsüymüşçesine. Sönmeye başlayan en harlı ateşmiş gibi. Ya da çok sarhoş olup da hemen ayılmaya başlarmış gibi.

Öyle bir an olmalı, ama bilmiyoruz onu. Ayırt edemiyoruz. Fark edebilsek, hepimiz çok akıllı insanlar olurduk zaten. Evet, aptalız biz.

Her şey bir işaret olabilir. Fırçadaki milyonuncu saç kılı, ani bir baş ağrısı krizi ve ağrının beklenmedik biçimde sona erişi. Rüya. Hani garip, huzursuz eden —veya tam tersi— öldüğün bir rüya. Çoraptaki bir kaçık, bıçak ağzı gibi yukarı koşan hani. Düzen değişikliği; martta değil de şubatta açan kardelenler örneği.

Olga Tokarczuk - Son Hikâyeler ( Ostatnie Historie )
Profile Image for Agnieszka Hofmann.
Author 24 books56 followers
June 14, 2019
Magiczne pióro. Mało kto pisze tak jak ona - a jej wrażliwość, jej sposób widzenia świata i opisywania go wyjątkowo trafia do mnie, jakby pisała specjalnie dla mnie. To są moje obrazy, moje słowa, moje ulotne myśli, często określone jednym trafnym zdaniem, tak doskonałym, że już nie trzeba nic dopowiadać.
Nieśpieszna to książka, pewnie dla niektórych zbyt nieokreślona, dla mnie wyjątkowa, szczególna, piękna. Niemal nigdy nie czytam książek powtórnie, do tej chciałabym wrócić, kiedy już uleżą się słowa, wrażenia i myśli.
Profile Image for H.A. Leuschel.
Author 5 books282 followers
June 5, 2022
Trois générations, trois femmes, trois récits - un livre philosophique qui explore la solitude et la mort où l’impacte de nos mémoires et le passage du temps inévitablement peuvent créer la douleur et aussi l’espoir et le courage.

C’est une lecture riche et dense qui m’a captivée dès la première page.

« Si seulement un arbre pouvait être rajeuni. Couper de lui les mauvais souvenirs, gratter toute douleur, toute déception, comme un tissu mort ; couper les erreurs, les décisions stupides, les erreurs, radiographier vos pensées. Et que cela puisse être fait après chaque hiver, que nous puissions entrer dans la nouvelle année propres et innocents. C'est évident - l'un des prochains hivers nous tuera. "
Profile Image for ☆*:.。. jules .。.:*☆.
24 reviews
January 10, 2025
- Jeśli z natury macie problem z upływem czasu i ogólną przemijalnością wszystkiego to nie radzę tego czytać w ogóle w okolicach urodzin lub nowego roku lol

- Cały tydzień po przeczytaniu chodziła mi po głowie ta książka i chyba zawsze będzie gdzieś tam sobie kroczyć, co znaczy, że warta przeczytania

- Zobaczyłxm siebie w życiu każdej z tych zupełnie obcych mi osób, hated it and loved it
Profile Image for Kevin Elias.
77 reviews16 followers
September 25, 2023
Opowiadanie „Parka” - znakomite. „Czysty kraj” - bardzo dobre. „Sztukmistrz” - tu już znacznie gorzej niestety.
Profile Image for Victoria Unizhona.
236 reviews44 followers
August 2, 2023
Не клікнуло мені з цією збіркою. Більшість часу було нецікаво читати і розповідь здавалася монотонною і не вязалася. Окремо взяті думки і абзаци були хорошими, але зібрані докупи - не складалися в щось захопливе.

Винятком з цього стала друга історія - Парка. Гарно написана, з цікавим сюжетом і персонажами. Вона зуміла бути і захопливою, і повчальною, і незвичною. Мені справді хотілося її читати, на відміну від інших двох. Ця історія зуміла передати емоції еміграції, реальність стосунків і хиткість реальності. В ній було прекрасне все. І якби це була одна історія в збірці - то це було б 5 з 5.

Ідеї про які говорить авторка - важливі і вартують обговорення. Особливо тема смерті і втрат, але це явно не та форма, в якій я готова це сприймати.
Profile Image for eve massacre.
78 reviews13 followers
January 10, 2021
Ich liebe Tokarczuks poetischen Umgang mit Sprache! Sie braucht eigentlich keine besondern Inhalte, ihr würde ich auch zuhören, wenn sie erzählt, wie jemand einen Apfel schält. Trotzdem wirkt sie immer besondere Geschichten ineinander: Hier sind es drei Frauenleben, drei Generationen. Raue Frauen, drei Getriebene, Flucht und Zuflucht, Weiterziehen und Begegnungen. Jede in einem Moment der Krise und keine von ihnen besonders sympathisch, aber mit jeder säße ich jetzt gern für eine Weile an einer Theke in einer fremden Stadt und würde ihr einen Schnaps ausgeben, bevor sich unsere Wege wieder trennen.
Profile Image for Liana Sabău.
168 reviews47 followers
June 14, 2020
"Mai întâi ceasuri precise au mărunțit timpul în fărâme inumane, iar acum cardurile, în colțișorul retras al băncilor, taie viața în noi secvențe și estimează valoarea clipelor în sume concrete. Trebuie să plătești un abonament nesfârșit, trezirea costă, somnul de asemenea, acțiunea și inacțiunea, începerea unei activități și renunțarea la ea, iubirea și singurătatea. Trebuie să cumperi bilete pentru a participa la propria viață. Drepturile de autor au fost vândute de la bun început, apoi trebuie să cumperi cu bani grei dreptul la existența de zi cu zi".
Profile Image for Adelina.
151 reviews
May 17, 2010
Много хубава втора част, сякаш първата и последната са написани, само за да допълнят втората /която хронологично всъщност е първа :) /
Изглежда Токарчук има особен интерес към смъртта и по-скоро към умирането като процес, при който животът бавно напуска тялото, а смъртта се настанява в него. Пише за това умиране без съжаление, с достойнството на преживял човек, а още не е навършила 50 /написала е книгата, когато е била на 42!/. Имаше подобни мисли и в "Правек и други времена"...
Profile Image for Bert.
555 reviews61 followers
February 28, 2021
***(*) Een vierde ster voor de manier waarop de poëzie van Tokarczuk vertaald is naar het Nederlands. Het lijkt soms niet uit te maken waar ze over schrijft of wat ze schrijft, de cadans van de zinnen sleept je mee de tekst in... zozeer dat je het verhaal vergeet te lezen. Misschien was dat net niet sterk genoeg. Of was dat dan net weer de bedoeling....
Profile Image for Duygu Sevimli Çeltik.
185 reviews25 followers
February 23, 2025
Ohhh 2 yılın sonunda nihayet bir kitap bitirdim. Paslanmışım bence. Kitabı hakkıyla okumak, o dünyanın içine girmek, yazarın akıldaşı ve ruhdaşı olmak süreklilik isteyen bir eylemmiş. Tokarzcuk’un son öyküler kitabında o ortaklığı ikinci öyküde yakalayabildim. Üçüncü öyküde yine koptum. Kolay bir kitap değildi bence, gelmeli gitmeli, bir eski bir şimdi. Odak istiyor, önyargısız bir algı istiyor.
Profile Image for Nurbanu Ulu.
114 reviews1 follower
July 1, 2025
Yazarın okuduğum 3.kitabı. Üç farklı kuşaktan kadının hikayeleri. Fakat kitapta bir olmamışlık var. Özellikle son hikaye asla içine almadı. İkincisi etkileyiciydi. Birinci de “eh işte” Yazara ilginiz yoksa okumanızı gerekli görmediğim, asla tanışma kitabı olmaması gereken bir kitap.
Profile Image for elüf.
39 reviews
January 15, 2025
olga hanım'ı inanılmaz beğeniyorum. sür pulluğunu kadar değildi ama bu da çok güzeldi. storytel'de dinledim kitabı, özellikle sabah yürüyüşlerinde. baya uzun bir zamana yayıldı okumam, o yüzden bazen hikayeden koptum ama yazarın donanımlı fanı olmak istediğimden yapabileceğim şekilde okumak istedim.
Displaying 1 - 30 of 155 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.