Cengiz Çandar's Blog, page 220

Beyaz Saray’dan Kanada’ya uyarı: Ciddi sonuçlar doğurur

Beyaz Saray, Kanada’nın Ontario eyaletinin, ABD’ye sağladığı elektriği tamamen kesme planlarının “ciddi sonuçlar” doğurabileceği konusunda uyardı.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, düzenlediği basın toplantısında, Ontario Başbakanı Doug Ford’un, ABD eyaletlerine sağlanan elektriğe yönelik planlarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Leavitt, “Kanada, ABD’ye ve vatandaşlarımıza elektriği kesmeyi düşünürse ciddi sonuçlarla karşı karşıya kalır.” dedi.

Başkan Donald Trump’ın, ABD’nin Kanada dahil dış ülkelerin elektriğine bağımlı olmaması konusunda kararlı olduğunu ifade eden Leavitt, Kanada’nın akıllıca bir karar vermesini umduklarını dile getirdi.

Leavitt, komşu ve ortak olarak nitelendirdiği Kanada’nın “artık rakip olabileceğini” ifade etti.

ABD İLE KANADA ARASINDAKİ GÜMRÜK VERGİSİ GERİLİMİ

ABD’nin Kanada ve Meksika’dan ithal edilen ürünlere yönelik yüzde 25 ek gümrük vergisi 4 Mart’ta başlamıştı.

Trump, daha sonra bu ülkelere “ABD-Meksika-Kanada Anlaşması (USMCA)” kapsamına giren ürünler için 2 Nisan’a kadar gümrük tarifesi uygulamayacaklarını açıklamıştı.

ABD Başkanı Trump, ülkenin çelik ve alüminyum ithalatına yönelik ek tarifelerin de 12 Mart’ta yürürlüğe gireceğini bildirmişti.

Kanada’nın en kalabalık eyaleti Ontario’nun Başbakanı Doug Ford, 10 Mart’ta, Washington yönetiminin gümrük vergilerine karşılık ABD eyaletlerine sağladıkları elektriğe yüzde 25 oranında ek ücret yapacaklarını bildirmişti.

Ford, gerekirse bu oranı artırmaktan çekinmeyeceğinin altını çizerek “ABD bunu tırmandırırsa elektriği tamamen kesmekte tereddüt etmeyeceğim. Amerikan halkı için çok üzülüyorum çünkü bu ticaret savaşını başlatan onlar değil. Sorumlu olan tek bir kişi var, o da Başkan Trump.” demişti. (AA)

Beyaz Saray’dan Kanada’ya uyarı: Ciddi sonuçlar doğurur yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

İsrail ordusu, Filistinlilere ait evi havaya uçurdu

İsrail ordusu, Batı Şeria’nın kuzeyindeki Kalkilya kentinde Filistinlilere ait bir evi havaya uçurdu.

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail ordusuna ait kamyonlar ve askeri araçlar, Kalkilya kentine girdi.

İsrail askerleri, Ağustos 2024’te düzenlediği suikastta hayatını kaybeden Ali Halil isimli Filistinlinin evine baskın düzenledi. Ardından çevre binaları tahliye eden askerler, Filistinliye ait 3 katlı evi patlayıcılarla havaya uçurdu.

Öte yandan Batı Şeria’nın kuzeyindeki belde ve mülteci kamplarına yönelik saldırılarını genişleten İsrail güçleri, Cenin kentinin güneyindeki Kabatiye ve Arabe beldelerine baskın düzenledi.

Görgü tanıkları, Kabatiye kasabasında cadde ve sokakları kazan ve tahrip eden askerlerin, bazı evleri “askeri kışlaya” çevirdiğini ifade etti.

Çok sayıda eve baskın yapan askerler kimi Filistinlileri gözaltına aldı.

Arabe beldesine de giren askeri güçler, gözaltına aldığı bazı Filistinlileri, sorgulanmak üzere kasabada “askeri kışlaya” dönüştürdüğü yerlere götürdü.

İSRAİL’İN BATI ŞERİA’NIN KUZEYİNE YÖNELİK SALDIRILARI

Gazze’de varılan ateşkesin 19 Ocak Pazar günü yürürlüğe girmesinin ardından İsrail ordusu, 21 Ocak Salı günü işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Cenin kentine “Demir Duvar” adını verdiği bir saldırı başlattı.

Cenin’de sürdürdüğü şiddetli saldırılarını 27 Ocak’ta Tulkerim, 2 Şubat’ta Tubas’ın El-Faria Mülteci Kampı ile Tamun beldesini kapsayacak şekilde genişleten İsrail ordusu, 7 gün süren baskının ardından 8 Şubat’ta Tamun’daki güçlerini geri çekti.

İsrail askerleri, 9 Şubat’ta saldırılarını Tulkerim’in doğusundaki Nur Şems Mülteci Kampı’nı da kapsayacak şekilde genişletti.

İsrail 23 Şubat’ta ise tanklarla işgal altındaki Batı Şeria’ya girerek bölgenin kuzeyindeki Cenin Mülteci Kampı’na baskın düzenlemişti.

İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te bu sürede İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 168’i çocuk 930 Filistinli yaşamını yitirdi, 7 bine yakın kişi yaralandı. (AA)

İsrail ordusu, Filistinlilere ait evi havaya uçurdu yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

Şiirsel bir oyun ‘Kadın Asker Olursa’

Necdet Rüştü Efe’nin ilk kez 1933 yılında Akşam Kitaphanesi tarafından yayımlanan kitabı ‘Kadın Asker Olursa’, şiirsel diyaloglarla yazılmış kadın temalı 37 kısa komediden oluşan bir oyunudur.

1900 yılında İstanbul’da doğan Necdet Rüştü Efe’nin dedesi Rumeli Orduları Müşiri Hakkı Paşa’dır. Paşa dedesi ‘Divançe-i Hakkı’ başlıklı bir şiir kitabı kaleme almış bir şairdir aynı zamanda. Necdet Rüştü Efe, Vefa İdadisi’nden (lise) mezun olduktan sonra tıp okur ama bitiremez. 1924 yılından itibaren gazetelerde yazı yazmaya başlayan Necdet Rüştü Efe’nin dönemin çeşitli dergilerinde şiirleri yayımlanır.
Yazdığı manzum hikâyelerle ünlenen Necdet Rüştü’nün öğretmenlik, memurluk, başmüfettişlik gibi görevler aldığı, 1953 – 1959 yılları arasında Basın – Yayın Genel Müdürlüğü’nde Birinci Şube Müdürlüğü yaptığını biliyoruz. Ölümüne kadar Güvercin
ve Akbaba dergilerinde manzum hikâyeleri yayımlanan Necdet Rüştü Efe, 24 Eylül 1969’da
hayata veda eder.
52 nükte ve fıkra ustası ünlü kişiyi hayat hikâyeleri ve esprileriyle birlikte anlatıldığı ‘Türk Nüktecileri’ eseri Necdet Rüştü Efe’nin ölümünden bir sene önce Nebioğlu Yayınevi tarafından yayınlanır.
Çaylak Tevfik, Ahmet Rasim, Mahmut Baler, Neyzen Tevfik, Sakallı Celal, Aziz Nesin, Kavuklu Hamdi, Ercüment Ekrem Talu gibi söz ve nükte üstadı kişilerin anlatıldığı bu çalışması gazetelerde seri yayın olarak çıkar, daha sonra bir antoloji gibi kitaplaştırılır. ‘Yurdum ve Sevgilim’ (1941), ‘Yürekler Acısı’ (1942), ‘Bahçe’ (1944) isimli şiir kitapları basılan Necdet Rüştü Efe’nin ilk manzum hikâye kitabı ‘Kadın Asker Olursa’ başlığını taşır. ‘Resimli, Manzum Komediler’ alt başlıklı bu çalışma 1933 yılında İstanbul’da Akşam Kitaphanesi tarafından yayımlanır.
‘Kadın Asker Olursa’, Necdet Rüştü Efe’nin şiirsel (manzum) olarak 37 kısa komediden oluşan oyunudur. Bu kitabındaki oyunları daha sonra başka isimlerle de yayımladığı bilinen Necdet Rüştü Efe’nin kişilerin diyaloglarını hep şiirsel olarak yazdığı görülür.
Kısa olan oyunların başlangıcında eserin konusu ve karakterler hakkında bilgi bulunur. Ana teması kadın olan bu eserler kitapta birkaç sayfalık bölümler halindedir. Kitabında klasik gelin-kaynana çatışmasını da kullanan Necdet Rüştü Bey gelini şöyle konuşturuyor: Bazen felaketin de hayırlısı olurmuş, İnsan, bu felaketle bir dertten kurtulurmuş! İşte bugün harp çıktı, ben asker oluyorum, Yani, cepheye gidip, senden kurtuluyorum!..
Tanrım!.. Sana çok şükür!.. Olsun bayramım kutlu, Kaynanadan kurtulan gelinlere
ne mutlu!..

Şiirsel bir oyun ‘Kadın Asker Olursa’ yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

‘Artık kendimi yargılamayı bıraktım’

MELİS Sezen, Boğaziçi Üniversitesi Marka Zirvesi’nde düzenlenen söyleşiye katıldı. Ünlü oyuncu söyleşide üniversite öğrencilerinin sorularını yanıtladı. Sosyal medya hesabını kendisinin yönettiğini belirten Sezen “En toksik özelliğiniz nedir” sorusuna ilginç cevap verdi: “Bazen kendimi çok yargılıyorum ve suçlamaya giriyorum. Kendime fazla yükleniyorum. Şimdi onu bırakıyorum. Hiçbirimiz bunu yapmayalım. Çünkü kendimize neden duvar koyalım. Kendimizi her halimizle sevelim.” Ünlü oyuncu markalarla iş birliğinde kriterlerini de açıkladı: “Öncelikle sevdiğim ve benim de günlük hayatta kullandığım bir marka olması lazım. Başka türlü olmaz. Hem gerçek olması hem de uyumlu olması lazım. İki tarafın da birbirini çekmesi gerekli.”

‘Artık kendimi yargılamayı bıraktım’ yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

Siber suçlara yönelik 25 ilde operasyon! 76 şüpheli yakalandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 25 ilde, “yasa dışı bahis, nitelikli dolandırıcılık, çevrim içi çocuk müstehcenliği ve taciz” suçlarına yönelik düzenlenen operasyonlarda 76 şüphelinin yakalandığını bildirdi.

Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Cumhuriyet başsavcılıkları ile Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde, il emniyet müdürlükleri siber suçlarla mücadele şube müdürlüklerince Sakarya, Antalya, Osmaniye, Aydın, Hakkari, Erzurum, Bolu ve Tekirdağ merkezli toplam 25 ilde “yasa dışı bahis, nitelikli dolandırıcılık, çevrim içi çocuk müstehcenliği ve tacizi” suçlarına yönelik düzenlenen operasyonlar hakkında bilgi verdi.

Operasyonlarda, 76 şüphelinin yakalandığını aktaran Yerlikaya, şunları kaydetti:

“Yakalanan şüphelilerin yasa dışı bahis siteleri üzerinden yasa dışı bahisle bağlantılı para nakline aracılık etmek, sosyal medya platformları üzerinden ‘büyü yapma/bozma, bağlama büyüsü’ adı altında paylaşımlar yaparak, iletişime geçtikleri şahıslardan ‘işlem ücreti’ adı altında para talep etmek ve sosyal medya platformları üzerinden vatandaşlarımızın mobil bankacılık hesap bilgilerini ele geçirerek, bilgisi ve rızası dışında mevcut bakiyesini, farklı banka ve kripto varlık borsası hesaplarına transfer ettikleri MASAK raporlarıyla tespit edildi.”

Şüpheliler hakkında savcılıklarca soruşturma başlatıldığını belirten Yerlikaya, operasyon kapsamında çok sayıda dijital materyalin de ele geçirildiğini bildirdi.

Bakan Yerlikaya, valileri, operasyonları koordine eden Cumhuriyet başsavcılıklarını, MASAK çalışanlarını ve operasyonları gerçekleştiren polisleri tebrik ederek, vatandaşlara “Unutmayalım, siber suçlara karşı en güçlü kalkan farkındalıktır. Lütfen şüpheli durumları 112 ‘Acil Çağrı Merkezi’ne bildirin, biz gereğini yapalım.” çağrısında bulundu. (AA)

Siber suçlara yönelik 25 ilde operasyon! 76 şüpheli yakalandı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

Dünya bunu konuşuyor: Uzayda ‘unutulan’ astronotlar

ABD’de Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (ISS) 2 astronotun aylardır mahsur kalmasıyla ilgili eski Başkan Joe Biden’a yöneltilen eleştirilere eski astronot Clayton Anderson da katıldı.

Anderson, New York Post’a yaptığı açıklamada, ISS’de 9 aydır mahsur kalan NASA astronotları Suni Williams ve Butch Wilmore’un hala getirilememesinin sebebinin 5 Kasım 2024’teki başkanlık seçiminde risk almak istemeyen eski ABD Başkanı Joe Biden olduğunu belirtti.

Eski astronot, iki meslektaşının uzayda 9 aydır bekletilmeleriyle ilgili Biden ve hükümetine yönelik, “Benim görüşüme göre, kazanmaya çalıştıkları seçimin hemen öncesinde bir felaket yaşanmasını istemediler ve bu nedenle astronotlardan fedakarlık yapıp yörüngede kalmalarını istediler.” ifadelerine yer verdi.

Space X’in sahibi Elon Musk’ın, başkanlık seçimi öncesi Williams ve Wilmore’u getirmek için teklifte bulunduğunu hatırlatan Anderson, Musk’ın, gecikmenin siyasi amaçlı olduğu yönündeki açıklamasında “doğruluk payı olduğunu” kaydetti.

Anderson, “(Musk) onları daha erken eve getirmeyi teklif etti. Bu, seçimden hemen önce olmuştu.” ifadesini kullandı.

Uzayda mahsur kalan erkek astronot Wilmore da geçen hafta ISS’den yaptığı bir canlı bağlantıda, Biden’ın, söz konusu geciktirme kararının siyasi olduğunu söyleyen Elon Musk’ın fikrinin “kesinlikle doğru” olduğu inancını paylaşmıştı.

ABD Başkanı Donald Trump, geçen ay, NASA’nın Boeing mekiğinin arızalanması nedeniyle yaklaşık 8 aydır ISS’de mahsur kalan astronotların dünyaya dönüşü için Amerikalı milyarder Musk’a ve sahibi olduğu SpaceX firmasına çağrıda bulunmuştu.

Uzayda mahsur kalan NASA astronotları

Williams ve Wilmore, 5 Haziran 2024’te Boeing’in yeni Starliner kapsülüyle bir haftalık test uçuşu için ISS’ye gönderilmişti.

Ancak Starliner’da çıkan teknik arıza nedeniyle iki astronotun dönüş tarihi ertelenmiş, NASA kapsülün boş dönmesi direktifini vermişti.

İki astronotun, görevi devralan SpaceX’in yedek kapsülü fırlatma tarihinin ertelenmesi üzerine dünyaya dönüşlerinin mart sonu veya nisan başına kadar mümkün olmayacağı, uzay istasyonunda kalacakları sürenin yaklaşık 10 ayı bulacağı tahmin ediliyor. (AA)

Dünya bunu konuşuyor: Uzayda ‘unutulan’ astronotlar yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

Gözler 13 Mart’a çevrildi! Kırgızistan ve Tacikistan arasındaki sorun bitiyor

Kırgızistan Cumhurbaşkanlığı İdaresi Dış Politika Dairesi Başkanı Azımbakiyev, Tacikistan Cumhurbaşkanı Rahmon’un Kırgızistan’a resmi ziyarette bulunacağını ve iki ülke arasında, devlet sınırına ilişkin anlaşma imzalanacağını açıkladı.

Muratbek Azımbakiyev, yaptığı açıklamada, Emomali Rahmon’un yarın Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’e geleceğini; Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Meclis Başkanı Nurlanbek Turgunbekuulu ve Bakanlar Kurulu Başkanı Adılbek Kasımaliyev ile ayrı ayrı görüşeceğini ifade etti.

Görüşmelerin sonunda, Caparov ve Rahmon’un Ortak Bildiri’yi kabul etmesinin beklendiğini aktaran Azımbakiyev, iki ülke arasında devlet sınırına ilişkin anlaşmanın ve diğer belgelerin imzalanacağını kaydetti.

İKİ ÜLKE ARASINDAKİ 33 YILLIK SINIR SORUNU SONA ERİYOR

İki komşu ülke Cumhurbaşkanları, eski Sovyetler Birliği tarafından miras kalan ve 2011’den sonra silahlı çatışmalara neden olmaya başlayan 33 yıllık sınır sorununu 13 Mart’ta imzalanacak anlaşmayla sona erdirecek.

Kırgızistan ve Tacikistan arasındaki sınır belirleme hükümet heyetlerince üç yıl süren görüşmelerin sonucunda, “Kırgızistan Cumhuriyeti ile Tacikistan Cumhuriyeti Arasında Kırgız-Tacik Devlet Sınırına İlişkin Anlaşma Taslağı”, “Karayolları Kavşağının Düzenlenmesi ve Kullanımı, Otoyolların İnşası ve Kullanımı Hakkında Anlaşma Taslağı” ve “Kırgızistan Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu ile Tacikistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Su ve Enerji Tesislerine Erişimin Sağlanmasına İlişkin Anlaşma Taslağı” başlıklı belgeler hazırlandı.

Kırgızistan meclisinin (Cokorku Keneş) ilgili komitelerinde 27 Şubat 2025  tarihinde kabul edilen söz konusu belgelere göre, Kırgızistan ile Tacikistan arasında 1006,84 kilometre uzunluğundaki sınırın tartışmalı 486,94 kilometrelik bölümü belirlenmiş oldu.

Kırgızistan ve Tacikistan hükümetleri, eski Sovyetler Birliği tarafından etnik, siyasi, ekonomik ve kültürel faktörler gözetilmeksizin çizilen hudutlar nedeniyle çıkan sorunlar karşısında arazileri, yolları, pazar alanlarını, meraları, su şebekesini ve köyleri paylaşarak sınır meselesine son noktayı koydu.

Kırgızistan, tarım arazilerini de içeren ve 20 metre uzunluğundaki köprünün de yer aldığı toplam 1365 hektar araziyi alarak bunun karşılığında Tacikistan’a yol, pazar alanı ve su dağıtım şebekesindeki 3 kapağın 1,5 kapağı ile toplam 167 hektarlık toprak verdi.

Tacik yerleşim bölgesi olan Voruh anklavı 19 binden 14,5 bine düşürülerek anklav sakinlerine 1000 hektarlık mera alanı devredildi. Kırgızistan, bunun yerine başka bölgeden 1000 hektarlık mera alanı ile 300 hektarlık arazi aldı.

Kırgızistan ayrıca, 91 hektarlık arazisi olan bir Kırgız köyün tamamını, iki Kırgız köyünü ve iki parselden 50,9 hektarlık parseli verdi, iki Tacik köyünden ve 4 parselden 142,7 hektarlık alan aldı.

Taraflarca 253,74 metrelik bir yola tarafsız statüsü verildi, bölgedeki bütün petrol kuyuları paylaşıldı ve iki yol güzergahının ortak inşaatına ve kullanımına karar verildi. (AA)

Gözler 13 Mart’a çevrildi! Kırgızistan ve Tacikistan arasındaki sorun bitiyor yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

Ekmek almaya giden çocuk sahipsiz köpeklerin saldırısına uğradı

Erzurum’un Narman Belediyesi sınırlarında ekmek almaya giderken sahipsiz köpeklerin saldırısına uğrayan 11 yaşındaki çocuk ağır yaralandı.

İlçe merkezine yaklaşık 15 kilometre uzaktaki Sütpınar Mahallesi’nde ekmek almaya giden Murat Tutar’a sahipsiz köpekler saldırdı.

Ağır yaralı olarak ilçe merkezindeki hastaneye kaldırılan çocuk, buradaki ilk müdahalenin ardından sevk edildiği Erzurum Şehir Hastanesinde acil yoğun bakımda tedaviye alındı.

Baba Yakup Tutar, AA muhabirine, oğlunu kanlar içinde görünce korktuğunu söyledi.

Oğlunun kıyafetlerinin paramparça olduğunu ifade eden Tutar, “Murat bakkala ekmek almaya giderken sokak köpeklerinin saldırısına uğramış. Köpeklerin elinden kendisi kurtulmuş. Murat, bir komşumuzu karşıdan görünce ondan yardım istemiş, ‘Köpekler beni ısırdı.’ diye bağırmış.” dedi.

“HER YERİ PARAMPARÇA OLMUŞTU”

Tutar, şöyle konuştu:

“Komşumuz da gelip haber vermiş, kardeşim gidip getirdi, evin önünde gördüğümüzde yüzü, gözü ve her yeri paramparça olmuştu. İlçeye sağlık ocağına götürdük. Oradaki müdahalesinin ardından Erzurum Şehir Hastanesine getirdik. Kafasında 5-6 santim genişliğinde 5 yara var. Kulak memesi parçalanmış, kopmuş. Gözünün altında diş izi var. Boğazında nefes borusunda 2 delik var. Durumu şu anda kritik, yoğun bakımda. Çocuğum oruç tutuyordu, akşam 9-10’a kadar çikolata getirmemi bekliyordu ama şimdi ben onu hastanede ‘Kalkacak mı?’ diye bekliyorum. Doktorlar, kafasındaki yaralarında sıkıntı olmadığını ama nefes borusunda sorun olduğunu söyledi. Aşırı derece kan kaybetmiş, damar yolu açtıklarında kan gelmiyordu. Allah göstermesin kan kaybından ölebilirdi.”

Belediye ekiplerinin sahipsiz köpekleri toplamaya başladığı haberini aldığını anlatan Tutar, “Birinin çocuğu ölünce mi illa olması gerekiyor? Niye şimdi toplamaya başladılar, dün toplasaydılar. Çocuğuma ben şimdi çikolata götürürdüm ama bugün hastanede bekliyorum. Kim sorumluysa hepsinden şikayetçi olacağım.” ifadelerini kullandı. (AA)

Ekmek almaya giden çocuk sahipsiz köpeklerin saldırısına uğradı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

Japonya, ABD ile anlaşmaya varamadı

Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı Muto Yoji, ABD Başkanı Donald Trump’ın getirdiği ek gümrük vergilerinden muafiyet taleplerine ilişkin Washington yönetimiyle anlaşmaya varılamadığını duyurdu.

Kyodo News’in haberine göre Muto, Başkan Trump’ın yeni tarifelerinden muafiyet taleplerine ilişkin basına açıklama yaptı.

Muto, Washington’da aralarında ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick ve Trump’ın Ticaret Temsilcisi seçtiği Jamieson Greer’ın da bulunduğu yetkililerle bu konuda görüştüklerini belirtti.

Görüşmede ekonomik ilişkileri güçlendirme konusunda mutabık kaldıklarını ifade eden Muto, tarifelerden muafiyet konusunda ise bir anlaşmaya varılamadığını kaydetti.

Muto, “Son görüşmelere göre, Japonya ve ABD’nin ulusal çıkarlarını kazan-kazan durumu haline getirme konusunda yakın müzakere yürüteceğiz.” ifadesini kullandı.

Japonya Başbakanı İşiba Şigeru, 8 Şubat’ta Trump’la görüştükten sonra parlamentoda yaptığı açıklamada, tarifelere ilişkin “Japon ekonomisi üzerindeki olası etkileri yakından izlerken muafiyet için ABD’de lobi yapmak da dahil, gerekli önlemleri alacağız.” demişti.

Japonya hükümeti, Trump’ın tarife hamlesi kapsamında çelik ve alüminyum ürünlerine uygulanan yüzde 25 oranındaki ek gümrük vergisinden muaf olmak için talepte bulunmuştu.

Trump’ın göreve gelmesinden bu yana çelik ve alüminyum ürünlerini hedef alan sektör bazlı ilk ek gümrük vergilerinin 12 Mart’ta yürürlüğe girmesi bekleniyor. (AA)

Japonya, ABD ile anlaşmaya varamadı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

İstanbullular dikkat! Bugün başlıyor 1 hafta sürecek

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İklim Bilimi ve Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, İstanbul’un bugünden itibaren 1 hafta boyunca Kuzey Afrika’dan gelen çöl tozlarının etkisi altında kalacağını bildirdi.

Toros, bahar aylarının gelmesiyle Sahra Çölü, Kuzey Afrika ve zaman zaman Arap Yarımadası’nda atmosfere karışan tozların hava akımlarıyla başka yerlere taşındığını söyledi.

Bu durumun normal bir doğa olayı olduğunu belirten Toros, özellikle ısınan çöl bölgelerinden havalanan tozların, rüzgar akımlarıyla Avrupa ve Türkiye’ye kadar ulaşabildiğini ifade etti.

Toros, yüksek basınç sistemleri ve rüzgar akımlarıyla taşınan bu tozların, hava kalitesinde değişikliklere yol açarken, atmosferin renginde de belirgin bir değişime neden olabileceğini dile getirdi.

İstanbul’un bugünden itibaren Kuzey Afrika’dan gelen çöl tozunun etkisi altına gireceğini vurgulayan Toros, “Sayısal hava tahmin modellerine göre, İstanbul’da bir hafta boyunca çöl tozunun etkisi devam edecek. Çöl tozlarını araçların üzerinde ve yüzeylerde görebiliriz. Çöl tozu olayları, bölgesel yağış gibi sadece küçük alanlarla sınırlı kalmaz. Şu anda çöl tozları Güney Avrupa ve Doğu Avrupa’yı kaplamış durumda. Aynı şekilde, Türkiye’nin büyük bir kısmında da etkili olacak.” dedi.

Prof. Dr. Toros, çöl tozunun atmosferde farklı seviyelerde bulunabileceğini aktararak, “Bazen yer seviyesinde daha az hissedilirken bazen de özellikle güneşin doğumu ve batışı sırasında havanın sarımtırak, turuncu ve kırmızı tonlarında görülmesine neden olabilir. Gökyüzünün daha puslu ve kızılımsı görünmesi çöl tozunun etkili olduğunu gösterir. Bazı günlerde bu etki daha belirgin hale gelebilir.” diye konuştu.

“AÇIK HAVADA YAPILACAK AKTİVİTELERİN AZALTILMASINDA FAYDA VAR”

Çöl tozlarının insan sağlığı üzerindeki etkilerine de dikkati çeken Toros, bu tozların içeriğinde ince kum, kil ve mineral parçacıkları bulunduğunu kaydetti.

Toros, parçacıkların atmosfere karışarak hava kalitesini düşürdüğünü, bu nedenle özellikle solunum yolu hastalıkları olan bireylerin dikkatli olması gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti:

“Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının hava kalitesi izleme istasyonlarının verilerine göre, PM10 ve PM 2.5 seviyelerinde artış gözlemleniyor. Çöl tozları, özellikle astım ve bronşit gibi solunum yolu hastalıkları olan bireylerde olumsuz etkilere neden olabilir. Yaşlılar ve kronik rahatsızlığı bulunan kişilerin, dışarıda uzun süre vakit geçirmemeleri ve gerekli önlemleri almaları gerekiyor. Yoğun çöl tozu dönemlerinde açık havada yapılacak aktivitelerin azaltılmasında fayda var. Özellikle spor yapanlar ve dış mekanda çalışanlar, bu süreçte hava kalitesine dikkat etmeli. Çöl tozunun yoğun olduğu günlerde dış ortamda uzun süre kalınması, göz ve cilt tahrişine, solunum sıkıntılarına yol açabilir.”

DOĞAL GÜBRE GÖREVİ GÖRÜYOR

Prof. Dr. Toros, çöl tozlarının olumsuz etkilerinin yanı sıra doğaya faydalı bazı yönleri de olduğunu belirterek, bu tozların özellikle bahar aylarında tarımsal ekosistemler için önemli bir besin kaynağı olduğunu söyledi.

Sahra Çölü’nden gelen tozların fosfor ve demir gibi mineraller açısından oldukça zengin olduğunu anlatan Toros, bahar aylarında bitkilerin en çok ihtiyaç duyduğu dönemde bu tozların bir nevi doğal gübre görevi gördüğünü, toprak üzerine çöken bu mineral yüklü tozların bitkilerin besin ihtiyacını karşılamalarına yardımcı olduğunu kaydetti. (AA)

İstanbullular dikkat! Bugün başlıyor 1 hafta sürecek yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.