Cengiz Çandar's Blog, page 158

May 13, 2025

İstanbul Üniversitesi, İmamoğlu’na diplomasının iptalini tebliğ etti

Yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanmasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu’na, İstanbul Üniversitesi (İÜ) tarafından diplomasının iptal kararı tebliğ edildi.

İÜ Yönetim Kurulu tarafından 18 Mart’ta diplomasının iptaline karar verilen İmamoğlu’na, üniversite tarafından tebliğ yazısı gönderildi.

Yazıda, “Üniversitemiz Yönetim Kurulunun 18.03.2025 tarihli ve 61 No’lu toplantısında alınan 3 sayılı hükmü ile İşletme Fakültesi İşletme (İngilizce) Lisans Programına 1990 yılında usulsüz yatay geçiş yapmanız nedeniyle, yatay geçiş kararınızın ve bu karara dayalı olarak elde ettiğiniz mezuniyetinizin ve diplomanızın ‘yokluk’ ve ‘açık hata’ gerekçeleriyle geri alınmak suretiyle iptal edilmesine karar verilmiştir. Söz konusu karara istinaden İşletme Fakültesi İşletme (İngilizce) Programı Lisans mezuniyetiniz ve diplomanız iptal edilmiştir.” ifadelerine yer verildi.

Soruşturma

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun lisans diplomasının sahte olduğuna ilişkin ihbarlar ve Yükseköğretim Kurulunca hazırlanan raporda diplomasının sahteliğine ilişkin tespitler üzerine, “resmi belgede sahtecilik” suçundan soruşturma başlatılmıştı.

Başsavcılıkça, İstanbul Üniversitesine gönderilen yazıda, İmamoğlu’nun diploması dayanak gösterilerek kurulacak iş ve işlemlerin hukuka aykırı olmaması adına gerekli işlemlerin bir an önce yapılması istenmişti.

İstanbul Üniversitesince 18 Mart’ta yapılan açıklamada ise İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu 28 kişinin diplomasının “yokluk” ve “açık hata” gerekçeleriyle geri alınmak suretiyle iptaline karar verildiği bildirilmişti.

İmamoğlu’nun diploma bilgisi 6 Mayıs’ta, üniversitenin veri tabanından kaldırılmıştı. (AA)

İstanbul Üniversitesi, İmamoğlu’na diplomasının iptalini tebliğ etti yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 13, 2025 01:41

Pakistan açıkladı: Hindistan 15’i çocuk 40 sivili öldürdü!

Pakistan, Hindistan’ın ülkesine karşı başlattığı “Sindoor Operasyonu”nda aralarında 15 çocuğun da bulunduğu 40 sivilin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Pakistan Ordusu Halkla İlişkiler Birimi (ISPR), Hindistan tarafından düzenlenen “Sindoor Operasyonu”na dair güncel verilere ilişkin açıklama yaptı.

Söz konusu saldırı sonucu aralarında 15 çocuk ve 7 kadının da bulunduğu 40 sivilin hayatını kaybettiği belirtilen açıklamada, 121 sivilin de yaralandığı bilgisi paylaşıldı.

“Sindoor Operasyonu” neticesinde 11 ordu personelinin öldüğü ve 78 personelin de yaralandığı belirtilen açıklamada, “Pakistan’ın egemenliği ya da toprak bütünlüğüne herhangi bir meydan okuma girişimine, hızlı, tam kapsamlı ve kararlı bir karşılık verilecektir.” ifadesi kullanıldı.

HİNDİSTAN’IN SALDIRISI VE ÇATIŞMALAR

Hindistan’ın, 22 Nisan’da Pahalgam bölgesinde 26 kişinin öldürüldüğü terör saldırısına misilleme gerekçesiyle 6 Mayıs’ta Pakistan toprakları ve Pakistan’ın kontrolündeki Azad Keşmir bölgesine füze saldırıları düzenlemesiyle taraflar arasında çatışmalar başlamıştı.

İki ülke, 10 Mayıs’ta ABD’nin arabuluculuğunda ateşkes ilan etmişti.

Hindistan Başbakanı Narendra Modi ise dün, Pakistan’a yönelik “Sindoor Operasyonu”nu yalnızca askıya aldıklarını belirterek, gerek görmeleri durumunda devam edebileceklerinin işaretini vermişti. (AA)

Pakistan açıkladı: Hindistan 15’i çocuk 40 sivili öldürdü! yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 13, 2025 01:29

Witkoff: Ukrayna ve Rusya ile aynı masaya oturtmamız gerekiyor

Donald Trump’ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Trump’ın Rusya ve Ukrayna’ya bir “ültimatom” verdiğini belirterek, taraflar arasında doğrudan görüşmelerin gerçekleşmemesi durumunda ABD’nin süreçten çekilebileceğine işaret etti.

ABD merkezli Breitbart News’e konuşan Witkoff, Rusya-Ukrayna arasında gerçekleşebilecek olası barış görüşmelerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Trump’ın Rusya ve Ukrayna’ya “ültimatom” verdiğini belirten Witkoff, “Başkan Trump, eğer kısa sürede doğrudan görüşmeler gerçekleşmezse ABD’nin bu çatışmadan tamamen çekilmeyi değerlendirmesi gerektiğine inanıyor. Bu savaşı biz başlatmadık, ama sona erdirmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.

Witkoff, çözümün doğrudan görüşmeler yoluyla getirilebileceğini dile getirerek, “Ukraynalıları ve Rusları aynı masaya oturtmamız gerekiyor.” açıklamasında bulundu.

Tarafların “birbirlerini sevmediğini” vurgulayan Witkoff, “Bunu değiştirmek zorundayız. Herkesin bu konunun çözümünün diplomatik yollardan geçtiğini düşünmesini sağlamalıyız.” diye konuştu.

“BU APTALCA BİR SAVAŞ VE BAŞLAMAMASI GEREKİYORDU”

Witkoff, Trump’ın 2020’de başkan seçilmesi durumunda bu savaşın çıkmayacağını belirterek, “Bu aptalca bir savaş ve başlamaması gerekiyordu.” dedi.

Trump’ın Orta Doğu Özel Temsilcisi, ABD’nin görüşmelerden geri çekilmesi durumunda herkes için “kötü bir sonuç” meydana geleceğini söyledi.

Rusya’nın “barışçıl bir çözüm” istediğini ifade eden Witkoff, ABD’nin amacının tarafları bir araya getirerek “barışçıl bir çözümün alternatiflerinin herkes için kötü olduğunu göstermek” olduğunu kaydetti.

Witkoff, olası bir çözüm yolunun öncelikle ateşkesten geçtiğini dile getirerek, bunun olması durumunda herkesin “durup asıl meselelere odaklanabileceğini” vurguladı.

“TARAFLAR ARASINDAKİ GÖRÜŞMELERDE “BAŞLICA İHTİLAF KONULARI”

Witkoff ayrıca, görüşmelerdeki başlıca ihtilaf konularının “Ukrayna’daki beş bölge üzerindeki egemenlik tartışmaları, Zaporijya nükleer santrali ve Ukrayna’nın Karadeniz’e erişimi” olduğuna dikkati çekti.

“En büyük anlaşmazlık konusunun” beş bölge üzerindeki egemenlik tartışması olduğuna işaret eden Witkoff, Rusya’nın bu bölgelerden ikisinin kontrolünü “ezici bir üstünlükle” elinde tuttuğunu, Ukrayna’nın ise diğer üç bölgede “bir dereceye kadar” kontrolünün olduğunu söyledi.

Witkoff, beş bölge konusunda taraflarla “gayriresmi” bir görüşme içerisinde olduklarını aktararak, “Zaporijya nükleer santrali, bu tartışmanın önemli bir parçası çünkü burası bir nevi ‘cevher’ ve kapatıldı ama yeniden açmamız gerekiyor çünkü Kiev’deki bazı bölgelere çok fazla elektrik sağlıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Her iki taraftan yetkililerle çatışmaların çözümü için görüştüğünü aktaran Witkoff, “İngiltere’den, Fransa’dan, Almanya’dan, İtalya’dan bu işe dahil olan tüm ulusal güvenlik danışmanlarıyla konuştum. (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin ile de konuştum. Başkan Putin’in imzası olmadan hiçbir anlaşma olmaz.” ifadelerini kullandı. (AA)

Witkoff: Ukrayna ve Rusya ile aynı masaya oturtmamız gerekiyor yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 13, 2025 01:25

Ekonomide güç gösterisi! Türkiye’nin 45 ili ihracatını artırdı

Türkiye’de ocak-nisan döneminde 17 ilin ihracatı 1 milyar doların üzerine çıktı. 45 ilde ihracat arttı.

Ticaret Bakanlığı, nisan ayına ilişkin faaliyet illerine göre ihracat verilerini açıkladı.

Buna göre İstanbul, geçen ay 4 milyar 151 milyon dolarla en fazla ihracat yapan il oldu. Kentin ihracatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1,7 arttı.

İstanbul’u, 2 milyar 840 milyon dolar ve yüzde 21,4 artışla Kocaeli, 1 milyar 981 milyon dolar ve yüzde 2,8 yükselişle İzmir takip etti.

Kıymetli veya yarı kıymetli taşlar faslı, 639 milyon 881 bin dolarla İstanbul’un ihracatında ilk sırada yer aldı. Bu faslı, 434 milyon 244 bin dolarla kazanlar, makineler ve 386 milyon 830 bin dolarla örme giyim eşyası ve aksesuar izledi.

Kocaeli’de motorlu kara taşıtları 1 milyar 52 milyon 411 bin dolarla en fazla dış satım gerçekleştirilen sektör oldu. Bu faslı 245 milyon 788 bin dolarla mineral yakıtlar, mineral yağlar ile 224 milyon 915 bin dolarla demir ve çelik alanları takip etti.

İzmir’in ihracatında mineral yakıtlar, mineral yağlar 534 milyon 951 bin dolarla ilk sırada yer aldı. Söz konusu faslın ardından 182 milyon 376 bin dolarla demir ve çelik, 172 milyon 618 bin dolarla kazanlar, makineler geldi.

İLK ÜÇ İLİN EN FAZLA İHRACAT YAPTIĞI ÜLKELER

İstanbul’un ihracatında 384 milyon 207 bin dolarla Birleşik Arap Emirlikleri ilk sırada yer aldı. Bu ülkeyi 286 milyon 523 bin dolarla Almanya ve 264 milyon 326 bin dolarla İngiltere izledi.

Kocaeli, en fazla ihracatı 276 milyon 617 bin dolarla Almanya’ya yaptı. Bu ülkenin ardından 256 milyon 102 bin dolarla İngiltere ve 170 milyon 919 bin dolarla İtalya sıralandı.

İzmir’in en fazla ihracat yaptığı ülke 191 milyon 833 bin dolarla Almanya oldu. Bu ülkeyi 148 milyon 308 bin dolarla İtalya ve 111 milyon 774 bin dolarla Romanya takip etti.

Buna göre, ocak-nisan döneminde 17 il 1 milyar doların üzerinde ihracat yaptı, 45 il de ihracatını artırdı. (AA)

Ekonomide güç gösterisi! Türkiye’nin 45 ili ihracatını artırdı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 13, 2025 00:45

TCMB, Ödemeler Dengesi verilerini açıkladı

Türkiye’nin cari işlemler açığı martta 4 milyar 87 milyon dolara ulaştı. Ancak altın ve enerji hariç hesapta 1,47 milyar dolarlık fazla dikkat çekti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan ödemeler dengesi verilerine göre, Mart 2025’te cari işlemler hesabı 4 milyar 87 milyon dolar açık verdi.

Bu dönemde altın ve enerji hariç cari işlemler hesabında ise 1 milyar 471 milyon dolarlık fazla oluştu. Ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığı martta 4 milyar 840 milyon dolar oldu.

Yıllıklandırılmış verilere göre, mart ayında cari açık yaklaşık 12,6 milyar dolar olurken, ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret dengesi de 58,1 milyar dolar açık verdi.

Aynı dönemde hizmetler dengesi ile ikincil gelir dengesi sırasıyla 61,8 milyar dolar ve 398 milyon dolar fazla verirken, birincil gelir dengesinde ise 16,7 milyar dolarlık açık oluştu.

Hizmetler dengesi kaynaklı net girişler martta 2 milyar 672 milyon dolar olurken, bu kalem altında taşımacılık hizmetleri ve seyahat kaleminden kaynaklanan net gelirler sırasıyla 1 milyar 343 milyon dolar ve 2 milyar 177 milyon dolar olarak gerçekleşti. (AA)

TCMB, Ödemeler Dengesi verilerini açıkladı yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 13, 2025 00:38

Filipinler’deki Kanlaon Yanardağı’nda patlama

Filipinler’in Negros Adası’nda bulunan Kanlaon Yanardağı’nda patlama meydana geldi.

Filipinler Volkan Bilimi ve Sismoloji Enstitüsü (Phivolcs), Kanlaon Yanardağı’nın yerel saatle 02:55’de faaliyete geçtiğini açıkladı.

Bölgedeki izleme kameraları, yanardağdan yükselen lav ve kül bulutlarının gökyüzüne doğru yükseldiği anı kaydetti.

Kanlaon Yanardağı, Haziran ve Aralık 2024’te faaliyete geçmişti. Patlamaların ardından yanardağa yönelik alarm seviyesi 2’den 3’e yükseltilmişti. (AA)

Filipinler’deki Kanlaon Yanardağı’nda patlama yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 13, 2025 00:26

May 12, 2025

O Ses Türkiye 2025 şampiyonu belli oldu

Beyazıt Öztürk, Hadise, Gökhan Özoğuz ve Melike Şahin’in jüri koltuğunda oturduğu O Ses Türkiye’de büyük finali yapıldı. İşte O Ses Türkiye’nin şampiyonu…

Türkiye’nin en sevilen ses yarışmalarından ‘O Ses Türkiye’de final heyecanı yaşandı. Beyazıt Öztürk, Hadise, Gökhan Özoğuz ve Melike Şahin’in titizlikle hazırladığı takımlar, haftalar süren zorlu etapların ardından sona geldi. Müthiş yarı final düelloları tamamlanırken, büyük finalde kozlar paylaşıldı.

O SES TÜRKİYE FİNALİSTLERİ

Gökhan’ın Takımı

Eray & Alp Gürsu

Mert Özer

Fırat Tandoğan

Ertuğrul Hayrullah

Hadise’nin Takımı

Gözde Buldaş

Sakine Akın

Jean Sarkissyan

Oğuz Kazancık

Beyaz’ın Takımı

Eren Can Çadırcı

Nehir Gür

Funda Kayacık

Elçin Aytuna Durucan

Doğa Kılıç

Melike’nin Takımı

Gamze Şeker

Polen Sena Yıldızoğlu

Seyit Ali Özer

SON 2’YE KALAN İSİMLER

Toplamda 16 yarışmacı arasından son ikiye kalan isimler belli oldu;

Gökhan Özoğuz’un takımından Mert ve Beyaz’ın takımından Funda son ikiye kaldı.

VE O SES TÜRKİYE 2025 ŞAMPİYONU BELLİ OLDU

Halk oylamasıyla en fazla oyu alan O Ses Türkiye’nin şampiyonu bu sezonun birincisi Gökhan’ın takımından Mert Özer oldu.

O Ses Türkiye 2025 şampiyonu belli oldu yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 12, 2025 02:59

Dünyaca ünlü isimler Türkiye’de konserler verecek

Dünyaca ünlü birçok şarkıcı ve grup, yılın ikinci yarısında, başta İstanbul olmak üzere birçok şehirlerde konserler verecek.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Guns N’ Roses’tan Morrissey’e, Wardruna’dan Sami Yusuf’a, Alessandro Safina’dan Robbie Williams’a, müzik dünyasının önemli isimleri Türkiye’de hayranlarıyla bir araya gelecek.

Gitarıyla müziğe yeni bir boyut kazandıran Polonyalı genç virtüöz Marcin Patrzałek, Piu Entertainment organizasyonuyla ilk defa Türkiye turnesine çıkacak.

Klasik, pop ve rock müziği ustalıkla harmanlayan, perküsyon teknikleriyle tek kişilik dev bir orkestraya dönüşen sanatçı, 14 Mayıs’ta Ankara’da Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi, 15 Mayıs’ta İzmir’de Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi, 16 Mayıs’ta ise İstanbul’da Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde hayranlarının karşısında olacak.

Latino ve flamenko müziğinin eşsiz sesi Yasmin Levy, 17 Mayıs’ta İstanbul Kongre Merkezi’nde sahne alacak.

Latin ve Sefarad müziğinden, Endülüs flamenkosuna, Türk müziğinden, Arap ezgilerine kadar birçok farklı müziği harmanlayan sanatçı, Sidney Opera House, Londra Barbican Center ve New York Carnegie Hall gibi dünyanın en prestijli salonlarında konserler verdi.

İME GEORGİAN EAGLES DANS GÖSTERİSİ İLK KEZ TÜRKİYE’DE

Gürcistan’ın en iyi dansçılarından oluşan İme Georgian Eagles, İstanbul, Ankara ve Antalya’da dans gösterileri sahneleyecek.

Türkiye’de ilk kez performans sergileyecek grupta 50 dansçı ile 12 müzisyen bulunuyor. Grup, 18 Mayıs’ta Antalya Açıkhava, 23 Mayıs’ta Ankara’da MEB Şura Salonu, 24 Mayıs’ta Bostancı Gösteri Merkezi, 25 Mayıs’ta ise Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde sahnede olacak.

KİNGS OF CONVENİENCE 28 MAYIS’TA KONSER VERECEK

Akustik indie pop’un öncü grubu Kings Of Convenience, 28 Mayıs’ta KüçükÇiftlik Park’ta Epifoni ve URU organizasyonuyla müzikseverlerle buluşacak. Konser öncesi genç sanatçı Sena Şener sahnede olacak.

Akustik gitar, piyano, yaylılar, sakin ve pürüzsüz vokallerle yarattıkları bossa-nova etkileşimli naif ve melankolik pop ile türünün en başarılı örnekleri arasında gösterilen Norveçli topluluk, “Know How”, “Misread”, “I’d Rather Dance with You” ve “Mrs Cold” adlı şarkılarıyla hayranlarının gönlünde yer edindi.

GLASS BEAMS, 29 MAYIS’TA SAHNEDE

Müzikal ilhamını Hint mirasından alan Avustralyalı üçlü Glass Beams, 29 Mayıs’ta Epifoni Organizasyonu ve All Things Live Middle East iş birliğinde KüçükÇiftlik Park’ta konser verecek.

Maskeleriyle kimliklerini saklayan, mistik ve sakin bir sound’a sahip olan, döngüsel ve ritimsel melodilerle saykedelik müziği bir araya getirdikleri şarkılara imza atan topluluk, “Taurus”, “Kong” ve “Rattlesnake” adlı şarkılarıyla tanınıyor.

GUNS N’ ROSES 32 YIL SONRA YENİDEN TÜRKİYE’DE

Rock müziğin efsane gruplarından Guns N’ Roses, Avrupa turnesi kapsamında, 32 yıl aradan sonra yeniden İstanbul’da hayranlarıyla buluşacak. BKM organizasyonuyla gelecek grup 2 Haziran’da Beşiktaş Tüpraş Stadyumu’nda konser verecek.

Vokal ve piyanoda Axl Rose, basta Duff McKagan ve lead gitar ile klavyede Slash’ten oluşan grup, konserde tam kadro sahne alacak.

Guns N’ Roses’ın hemen öncesinde Rival Sons grubu sahnede olacak.

MORRİSSEY, HARBİYE’DE SAHNEYE ÇIKACAK

Yunanistan’ın sevilen sanatçılarından Konstantinos Argiros, 9 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda müzikseverlerle buluşacak. Türkiye’deki ilk konserini verecek sanatçı, sevilen şarkılarını müzikseverler için seslendirecek.

The Smiths grubunun unutulmaz solisti, şarkıcı ve söz yazarı Morrissey, 12 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda konser verecek.

İngiliz müziğine katkılarıyla Ivor Novello Ödülü’ne layık görülen ve Britanya popunun önemli isimleri arasında yer alan sanatçı, çıkardığı albümlerle listelerde bir numaraya yükselen sayısız şarkıya imza attı.

The Smiths’in solisti olarak dört albümle müzik tarihinde yer edinen başarılı sanatçı, solo kariyeriyle ise müzikte son 40 yılın önemli isimleri arasına girdi.

Sanatçı, “This Charming Man”, “How Soon Is Now?”, “There Is A Light That Never Goes Out”, “Suedehead, Everyday Is Like Sunday” ve “First of the Gang to Die” ile efsaneleşmiş birçok şarkıya imza attı.

İRLANDALI SANATÇI ROİSİN MURPHY 18 TEMMUZ’DA SAHNEDE

Dünyaca ünlü DJ ve prodüktör Martin Garrix, 10 yıl aradan sonra yeniden İstanbul’da sahne alacak. Garrix, Bayhan Müzik organizasyonuyla 12 Temmuz’da Festival Park Yenikapı’da bir araya gelecek.

Elektronik, dans ve pop müziği harmanlayan İrlandalı sanatçı Roisin Murphy,19 Temmuz’da konser verecek. Özgün tarzı ve sahne performansıyla dikkati çeken sanatçı Atlantis Yapım ve Contrapol organizasyonuyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda izlenebilecek.

ABD’li şarkıcı Jennifer Lopez, “Jennifer Lopez Up All Night Live In” etkinliği kapsamında 23 Temmuz’da Belek Turizm Merkezi’ndeki Regnum Pearl Event Area’da konser verecek.

NORVEÇLİ GRUP WARDRUNA, VİKİNG ÇAĞINI SAHNEYE TAŞIYACAK

Nordik folk müziğinin güçlü temsilcilerinden Wardruna, 9 Ağustos’ta Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda sahne alacak.

Norveçli topluluk, Epifoni ve Stagepass ortak organizasyonuyla müzikseverlerle buluşacak.

Viking çağının mistisizmini sahneye taşıyan Wardruna, “Vikings”, “Game of Thrones” ve “Assassin’s Creed: Valhalla” adlı yapımlardaki ezgileriyle tanınırlığını artırdı.

SAMİ YUSUF “ECSTASY”NİN DÜNYA PRÖMİYERİNİ YAPACAK

Sanatçı Sami Yusuf, 23 Ağustos’ta Yenikapı’da hayranlarıyla bir araya gelecek. Sahnede ilk kez yeni albümü “Ecstasy”yi seslendirecek sanatçı, eserin dünya prömiyerini yapacak.

İstanbul’a özel hazırlanan “Ecstasy: İki Deniz Arasında” konseptiyle sahneye çıkacak Yusuf’a, konserde 83 sanatçıdan oluşan kadrosu eşlik edecek.

Gitarda Mark Speer, davulda DJ Johnson ve bas gitarda Laura Lee’den oluşan Khruangbin, 26 ve 27 Ağustos’ta Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda konser verecek.

ALESSANDRO SAFİNA KONSERİ 5 EKİM’DE GERÇEKLEŞECEK

Belçikalı sanatçı Jasper Steverlinck, 19 Eylül’de Zorlu PSM 0 Studio’da müzikseverlerle buluşacak.

Dünyaca ünlü İtalyan tenor Alessandro Safina, 5 Ekim’de Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda konser verecek.

Klasik müziği pop ve rock dokunuşlarıyla harmanladığı eşsiz tarzıyla dünya çapında milyonların kalbine dokunan usta sanatçı, “Luna” ve “Incanto” adlı unutulmaz eserleriyle sevilen şarkıları yorumlayacak.

ROBBİE WİLLİAMS TURNE KAPSAMINDA GELİYOR

İngiliz şarkıcı Robbie Williams, Live 2025 turnesi kapsamında 7 Ekim’de DBL Entertainment organizasyonuyla Festival Park Yenikapı’da müzikseverlerle buluşacak.

“Angels”, “Feel” ve “Let Me Entertain You” adlı şarkıların da arasında olduğu hit parçalarıyla müzik dünyasında başarı yakalayan sanatçı, 1997’de solo kariyerine adım attı ve “Angels”, “Feel” ve “Let Me Entertain You” gibi hit şarkılarıyla hayranlarının kalbini kazandı. (AA)

Dünyaca ünlü isimler Türkiye’de konserler verecek yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 12, 2025 02:51

Putin ve Şi görüşmesi sonrası ‘temkinli ortaklık’ dönemi

Putin ve Şi arasındaki son görüşme kısa vadeli çıkarların ötesinde uzun vadeli stratejik bir ortaklık geliştirme iradesini ortaya koyuyor. Rusya ile Çin’in temkinli ittifakı, dünyanın geleceği için ne anlama geliyor?

ORSAM Başkanı ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Kadir Temiz, Şi Cinping’in Rusya ziyaretinin çıktılarını ve iki ülke ilişkilerini AA Analiz için kaleme aldı.

***

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Moskova ziyareti küresel siyaset ve ekonomideki belirsizliklerin devam ettiği ancak küresel aktörlerin belirli bir stratejik rekabet üzerinden bu süreci etkilemeye çalıştığı bir dönemde gerçekleşti. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın üçüncü yılına girmesi, ABD-Çin arasında ekonomik ve ticari görüşmelerinin devam etmesi, Orta Doğu’da büyük jeopolitik dönüşüm beklentisi ve küresel ekonomik düzensizlikler zirvenin zamanlamasını stratejik açıdan dikkat çekici kılıyor.

ZİYARETİN STRATEJİK ÖNEMİ

Sembolik içeriği ve medyatik görünümü açısından oldukça coşkulu görünen bu ziyaret her iki taraf için de büyük bir küresel dönüşüm süreci içinde gerçekleşti. Moskova’da 80. Zafer Günü kutlamalarına 10 yılın ardından ikinci kez katılan Şi, 80 yıl sonra her iki ülkenin farklı düzey ve içeriklerde de olsa benzer bir mücadele içinde olmaları gerektiğini vurguladı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Şi’yi “sevgili dostum” olarak nitelendirerek, iki ülkenin “çelikten dostlar” olduğunu ve ABD’nin “çifte çevreleme” politikasına karşı birlikte duracaklarını belirtti.

Çin’in küresel düzen vizyonunu Batı merkezli yapılara alternatif kurumlar aracılığıyla inşa etmeye çalıştığı bir dönemde, Rusya ile geliştirilen bu yeni ortaklık biçimi, Washington’a açık bir mesaj niteliği taşıyor. ABD-Çin arasındaki stratejik rekabet ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar, bu iki aktörü daha sıkı bir işbirliğine yöneltti. Bu bağlamda, görüşme yalnızca ikili ilişkileri değil, aynı zamanda mevcut küresel güç mimarisini de doğrudan etkileyen bir hamle olarak okunurken diğer yandan ABD’nin bu ilişki biçimini etkileyecek müdahaleleri de beklenmektedir.

Putin ve Şi arasındaki son görüşme, Moskova ile Pekin’in kısa vadeli çıkarların ötesinde uzun vadeli stratejik bir ortaklık geliştirme iradesini ortaya koyuyor. İki ülke arasında enerji, ticaret, finans ve savunma alanlarında imzalanan anlaşmalar, bu ortaklığın kapsamını genişletiyor. Ayrıca Zafer Günü geçidinde Çin askerlerinin Rus birlikleriyle birlikte yürümesi gibi sembolik düzeydeki jestler, bu ilişkideki siyasi uyumu güçlendiriyor. Ancak iki ülkenin birbirine sadece ihtiyaç anında değil, küresel vizyonu da örtüşen ortaklar haline gelip gelmediği ise hala oldukça tartışmalıdır.

ORTAKLIKTAN TEMKİN SİYASETİNE

Moskova’da 8 Mayıs’ta gerçekleşen Putin ve Şi görüşmesinden bir gün önce Şi, Rus medyası için kaleme aldığı makalenin büyük bir kısmında İkinci Dünya Savaşı’nda Sovyetler Birliği ve Çin Komünist Partisinin Alman ve Japon faşizmlerine karşı nasıl ortak bir anlayışla mücadele ettiklerini anlattı. Putin ise görüşme sonrası yaptığı açıklamada tarihsel analojilerden ve ortak düşmandan daha çok ekonomik çıkarlara vurgu yaptı.

Rusya artık ekonomik, siyasi ve askeri maliyetini karşılamakta güçlük çektiği Ukrayna savaşını sürdürmek istemiyor. Ancak olası bir ateşkes ve barış sürecinde vereceği tavizin boyutunu da kabullenmek istemiyor. Büyük ihtimalle bu taviz Rusya’nın yeni bir jeopolitik konumlanma yapmasını gerektirebilir.

Benzer bir süreç Çin açısından da geçerli. Kovid-19 sonrasında her ne kadar ekonomik toparlanma eğilimi olsa da Çin, devasa nüfusu ve kalkınma projeleri için sürdürülebilir ekonomik büyüme hedeflerine ulaşamadı. Küresel ekonomik ve jeopolitik istikrarsızlıkların da etkili olduğu bu sürecin sonunda Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesi Çin’i de Rusya’ya benzer bir yeniden kalibrasyon sürecine soktu.

Perşembe günü İstanbul’da gerçekleşecek Rusya-Ukrayna görüşmeleri öncesinde gerçekleşen bu ziyaret, her iki ülkenin de “temkinli ortaklık” ilişkisinin temkin tarafının ağır bastığını gösteriyor.

TEMKİNLİ ORTAKLIĞIN SINIRLARI

İki ülke arasında son 10 yılda daha da belirginleşen ortak ABD karşıtlığı ve çok kutuplu dünya düzenine dair ortak kanaatler ile gelişen ilişkilerin bazı sınırlarının olduğu da bir gerçektir. Her ne kadar tarihsel gelişmelerde belirli bir ortak perspektif olsa da soğuk savaş dönemindeki ulusal çıkar ve öncelikler Sovyetler Birliği ile Çin’i ayrı noktalara taşıdı.

Bugün de benzer bir dönemden geçiyoruz. Yeni bir soğuk savaş olmasa da ABD’ye karşı birleşmiş yeni bir cephe izlenimini ortadan kaldıracak gelişmeler ortaya çıkabilir. Özellikle bu hafta Rusya-Ukrayna müzakerelerinin başlayacak olması Trump-Putin arasındaki görüşmelerin nihai olmasa da bir sonuca doğru evrildiğini gösteriyor.

Diğer yandan ABD-Çin ticari ve ekonomik görüşmelerinden çıkacak olumlu açıklamalar Rusya-Çin ilişkilerini ABD’ye nazaran ikincil bir konuma doğru sürükleyebilir. Dolayısıyla iki ülke arasındaki ilişkiler ortak tehdit olarak tanımlanan ABD’nin inisiyatifi ile şekillenmeye çok açık bir şekilde ilerlemektedir.

Türkiye açısından bakıldığında, Rusya-Çin ilişkileri hem dikkatle izlenmesi gereken hem de yeni diplomatik açılımlara zemin sunabilecek bir süreci işaret ediyor. Çin’in Orta Doğu’daki temkinli ama istikrarlı yükselişi, Rusya’nın ise son dönemde Suriye başta olmak üzere askeri ve diplomatik etkinliğinin azalması, Türkiye’nin çok yönlü dış politika yaklaşımına yeni parametreler ekliyor.

Bu gelişmelerin Türkiye’nin Avrasya ve Orta Doğu eksenindeki denge arayışlarını doğrudan etkilemesi muhtemel. Özellikle enerji güvenliği, ticaret rotaları ve bölgesel güvenlik mimarileri konularında Ankara’nın yeni manevra alanları üretmesi gerekebilir.

[Kadir Temiz, Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Başkanı ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesidir.]

* Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve Anadolu Ajansının editoryal politikasını yansıtmayabilir. (AA)

Putin ve Şi görüşmesi sonrası ‘temkinli ortaklık’ dönemi yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 12, 2025 02:30

ABD ile Çin anlaştı! Gümrük vergilerinde 90 günlük indirim

ABD ve Çin, karşılıklı olarak gümrük vergilerini sürpriz bir şekilde 3 ay süreyle düşürme konusunda anlaştı.

ABD Çin mallarına uyguladığı gümrük vergilerini 90 gün için yüzde 145’ten yüzde 30’a, Pekin, ABD mallarına uyguladığı gümrük vergilerini yüzde 125’ten yüzde 10’a düşürecek. ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ve ABD Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer, hafta sonu Cenevre’de Çin heyetiyle gerçekleştirdikleri görüşmelerin ardından basın toplantısı düzenledi.

Bessent, Çin ile 90 günlük bir duraklama ve gümrük vergisi seviyelerinin önemli ölçüde aşağı çekilmesi konusunda anlaşmaya varıldığını bildirerek, Çin ve ABD’nin ayrışma istemediğini belirtti.

Hafta sonu Çin ile yapılan görüşmeleri “sağlam” ve “saygılı” olarak nitelendiren Bessent, “Fentanil konusunda atılacak adımlara yönelik çok sağlam ve verimli bir görüşme yaptık. Her iki tarafın da ayrışmak istemediği konusunda hemfikiriz.” ifadesini kullandı.

Bessent, gelecekteki görüşmelere yönelik “Çok iyi görüşmeler bekliyoruz, artık görüşmelerde Cenevre mekanizması var.” dedi. ABD Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer, ABD’nin Çin ile daha dengeli bir ticaret yapmak istediğini belirterek, “ABD ve Çin için oldukça iyi bir sonuçla bitirdik.” diye konuştu.

Anlaşmaya ilişkin yapılan açıklamada ise ABD’nin, 14 Mayıs itibarıyla fentanil dahil Çin mallarına uyguladığı gümrük vergilerini 90 gün için yüzde 145’ten yüzde 30’a düşüreceği, Çin’in ise ABD mallarına uyguladığı gümrük vergilerini 90 gün için yüzde 125’ten yüzde 10’a indireceği ifade edildi.

Ayrıca, Çin ve ABD arasında ticaret ve ekonomik ilişkiler konularında müzakerelerinin sürdürülmesi için mekanizma kurulacağı belirtildi. ABD ile Çin heyetleri hafta sonu İsviçre’nin Cenevre kentinde ticaret görüşmelerinde bulunmak üzere bir araya gelmişti. Dün hem ABD hem de Çin daha sonra müzakerelerde ilerleme kaydedildiğini belirtmiş ancak daha fazla ayrıntı vermemişti.

Dünyanın en büyük iki ekonomisinin ticaret ihtilaflarında anlaşması borsalarda coşkuya neden olurken, dolar ise diğer birçok para birimi karşısında değer kazanıyor. Dolar endeksi şu dakikalarda 101,7 seviyesinde bulunuyor.

ABD İLE ÇİN TARİFELER KONUSUNDA RESTLEŞMİŞTİ

ABD Başkanı Donald Trump, 2 Nisan’da aralarında Çin’in de olduğu ticaret ortaklarına ek gümrük vergileri açıklamıştı.

Çin’in karşılık vermesiyle iki ülke arasında başlayan tarife restleşmesi sonunda ABD, Çin’e uyguladığı gümrük tarifesini yüzde 145’e kadar çıkartmış, Çin de ABD’ye yüzde 125 gümrük tarifesi getirmişti.

Washington yönetimi, diğer ülkelere getirdiği ek tarifeleri 90 gün ertelerken, Çin’e yönelik tarifeler yürürlüğe girmişti.

Tırmanan ticari gerilim sonrasında Amerikalı ve Çinli yetkililer, bu hafta sonu tarife müzakereleri için İsviçre’de bir araya gelmek üzere anlaşmıştı. (AA)

ABD ile Çin anlaştı! Gümrük vergilerinde 90 günlük indirim yazısı ilk önce Radikal üzerinde ortaya çıktı.

 •  0 comments  •  flag
Share on Twitter
Published on May 12, 2025 01:31

Cengiz Çandar's Blog

Cengiz Çandar
Cengiz Çandar isn't a Goodreads Author (yet), but they do have a blog, so here are some recent posts imported from their feed.
Follow Cengiz Çandar's blog with rss.